Zum Inhalt springen
Qries Qries Qries Qries Qries Qries

Empfohlene Beiträge

PKK – Kürt söylemlerinde bir paradigma değişikliği gerekli

 

´Şimdi yeni şeyler söylemek lazım´

Hz. Mevlana

 

Her gün şehit haberlerini almak biz gurbetçileri de tedirgin ediyor. En çok da ´normalleşme´ ihtimali bizleri korkutuyor. Şehitlerin olmasını veya ´savaş ortamı´nı normal ve tabi olarak kabullenmek ürkütücü.

 

Her gün Irak veya Afganistan´da insanların ölmesi veya kendi ülkemizde şehit haberlerinin gelmesinin ´normal´ algılanmasi aslında çok sapık ve insanlıktan nasibini almamış kişilerde bulunan bir duygudur.

 

Aynı zamanda tabiki herkes farklı bir şekilde bu terör ve lanet nasıl durur diye düşünüyor? Toplumun her kesimi bu soruya cevap arıyor. Cevaplar farklı olsa da tartışılan konular, kavramlar ve söylemler bana hep aynı gibi geliyor.

 

Mesela ister terör öncesi, ister sonrası olsun, en çok kullanılan kavramlardan birisi ´kürt sorunu´ veya ´kürt meselesi´. Yani büsbütün bir millet sorun olarak algılanıyor. Elbette bu kavramları söyleyenler de aslında böyle ifade etmek istemiyorlardır, fakat her kullanılan söz bilinçaltına farklı bir şekilde yerleşir.

 

Bir başka örnek, ´PKK´yı destekleyen ve desteklemeyen kürtler´ kavramı. Bu söylemde de bilinçsiz olarak PKK meselesi yine kürtlerle bağdaşdırılıyor. Bu şekilde bilmeden PKK desteklenmiş oluyor. Çünkü bu söylem, sanki her kürdün ´Destekliyormusun? Desteklemiyormusun?´ gibi bir seçme zorunluğu varmış gibi algılanmasına sebep oluyor. Halbuki PKK öte yandan böyle bir seçme ihtiyacı olmadiığını lanse etmek için kürt milletini zaten kullanıyor ve ´bütün kürtler bizden´ propagandasıni yayıyor. Bizim de (Biz = PKK´yı desteklemeyen herkes) yapmamız gereken tam tersini uygulamak. Yani bizim de böyle bir seçme ihtiyacı olmadığını toplumun bilinçaltına yerleştirmemiz gerekiyor. Bunu da ancak söylemlerimiz ve tartışma kültüründe kullandığımız kavramlar ile yapabiliriz.

 

Hani nerede bir dini terör olayı olsa, müslümanlar sorumlu tutulduğu gibi, aynen bu şekilde kürt milleti ve PKK birbiriyle ayrılmaz bir ikili olarak lanse ediliyor. Bunu böyle yapanların yine bilinçli olarak yaptıklarını söylemiyorum. Kavramlar bilinçaltında oluşurlar ve illede kullanılan ve anlaşılan anlam birbiriyle uyuşması gerekmez. Ama kullanıldığı zaman, toplumsal bir bilinçaltına girer. Onun için ´ben böyle kullanıyorum, ama ne manada kullandığım sözü´ geçersiz.

 

Kürtleri PKK´dan ayırdığımız zaman, asıl çözüm süreci başlayabilir. PKK da tamda bunu istemiyor işte. Çünkü PKK´yı yine kürtler kendi içlerinde halledecekler. Ama ne kadar PKK kürtlerle başdaştırılırsa, koskoca bir millet sorumlu tutulursa, o kadar da hakiki manada bağlananlar hep olacaktır. Bu sosyolojinin bir kanunudur. Örnek olarak Almanya´ya bakmak yeterlidir. Ne kadar İslam toplumda aşağılanırsa, o kadar gençler radikal islamcıların kucağına zıplıyor.

 

Kısacası acizane düşüncem şu şekilde:

 

PKK´yı toplumsal bilinçaltına, kürtlere dayanan bir terör örgütü olarak değil, herhangi bir millete dayanmayan bir terör örgütü olarak yerleştirmek gerekiyor.

 

Ki, zaten PKK´yı destekleyenler sadece kürtlerden oluşmuyor. PKK´yı destekleyen türklerin de mevcut olduğu zaten biliniyor. Demekki kürtlerle açıklamayı bırakmak gerekiyor. Ayrıca bu terör örgütüne bağlı olanların çoğunun imansız, ateist ve komünist olduğu da biliniyor.

 

Yani PKK sorununu aşabilmek için türk-kürt ilişkisinde yeni kavramlara, söylemlere, semantiklere ve paradigmalara ihtiyaç var. PKK´yı bir kürt meselesi veya sorunu olarak gördüğümüz sürece, kimse bu olayların bitmesini beklemesin... diye düşünüyorum.

 

 

 

Cemil Sahinöz, Moral Haber, 20.10.2011

http://www.moralhaber.net/makale/pkk-kurt-soylemlerinde-bir-paradigma-degisikligi-gerekli-1/

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

Gast
Dieses Thema wurde nun für weitere Antworten gesperrt.
×
×
  • Neu erstellen...