Her kesfiyat dogrumudur? Ibni Arabi örnegi.

Bu konuda özellikle almanca bölümde o kadar cok konusulduki, yanlis anlamanin önüne gecmek icin birkac sey yazmam gerek. Said Nursi hazretlerinin Ibni Arabiye atfettigi Vahdetu Vücud ile ilgili yazdiklarim özellikle birkac sufi kardes tarafindan Ibni Araniye bir elestiri hatta bir hakaret olarak algilandi. Oysaki ben Ibni Arabi hazretlerini dinin bir büyü hatta en büyüklerden biri olarak bilirim. Ancak tasavvuf kalbi ve hissi bir yol olmasi sebebiyle bazen düsünce kaymalari olabilir. Ibni Arabi hazretleride Allaha duydugu derin asktan ötürü bazi konularda hata etmistir. Ancak sarhos birisini hesaba cekemeyecegimiz gibi Allaha askindan sarhos olan büyükleride elestiremeyiz. Ancak isin dogrusunu yazmakda vazifemiz. Maalesef iki sufi kardes bu vesileyle Said Nursi hazretlerine saldirdilar. Oysaki onun fikirleri yeni bir fikir degil yüzlerce yildan beri var olan, hatta bizzat bircok Sufi tarafindan dile getirilen düsüncelerdi. En önde geleni ise Imami Rabbanidir. Imami Rabbani hazretleri Ibni Arabi ra hazretlerine duydugu derin saygiyi belirtir ancak Onun bazi fikirlerinin ehli sünnet inancina göre kabul edilemez oldugunu savunur. Imami Rabbaniye göre Küfür söz ile Hak söz birbirinde kesin ayrilmalidirki birbirine karismasin. Ibni Arabi hazretleri ise bazen bu iki sözü birbirine karistirmistir. mesela Ibni Arabi hazretleri Allahin rahmetine o kadar güvenir ki, cehennemde ebediyen kalinacagini kabul etmez. Oysaki bu nasla kesin sabittir ve Imami Rabbani bunu elestirir. Imami Rabbani hazretlerinin en cok elestirdigi konu ise Ibni Arabi hazretlerinin özellikle Allah ile Esyanin "Ayni" oldugunu söylemesidir. Imami Rabbani bu sözün acikca küfür oldugunu ancak Ibni Arabi nin bunu kesfettigini ve hatali kesiflerin haram olamayacagini belirtir. Yani nasil ki yanlis ichtihad bir sevab dogrusu iki sevap alir. Ibni Arabi hazretleride hatali bir kesif yapmsitir. Imami Rabbani hazretleri söyle der:

"Büyüklerimizin beðendiði, büyük bildiði Ýbni Arabi’nin, birçok sözlerinin Ehl-i sünnete uymamasý, þaþýlacak þeydir. Hatalarý keþfinde, kalbde doðan bilgilerde olduðu için, ictihaddaki hatalar gibi bir þey söylenemez. Onu büyük bilir ve severim. Ehl-i sünnete uymayan yazýlarýný yanlýþ ve zararlý bilirim. [bu ifadeler, Füsus-ul Hikem’deki, Ehli sünnete aykýrý yazýlarý ve keþifleri içindir. Nasýl müctehid ictihadýnda hata edince sorumlu olmuyorsa, Evliya da, keþfinde hata edince, sorumlu olmuyor. Ancak bu yanlýþ keþfe uyanlar sorumlu olur. Hiçbir Müslüman da, yanlýþ keþfe uymaz."

buradan cikacak sonuc sudur. Ibni Arabi masumdur, büyüktür, ancak vahdeti Vücud kesfiyati yanlistir, hatalidir. Kendisi masumdur ama ona uyup bu düsünceyi savunanlar masum olamaz, hatalidir, cünkü kesfetmemislerdir, hatali bir ictihada uymuslardir. Buradan cikan bir sonucta Ehli Tasavvufun her kesfinin dogru olmadigi ve bu kesifleri (Ibni Arabide olsa) dört büyük Müctehidin (Hanefi, Hanbeli, Safii, Maliki) görüsüyle tartmak gerektidir. Dolayisiyla ilk önce Mezhebimize tabii olacagiz ondan sonra seyhimize, Üstadimiza, büyümüze v.s.

Vesselam

Adem

:aro:

Hani bir söz vardir:

"cahiller susmasini bilselerdi, dinde bölünme olmazdi"

Daha imanin subelerini, ve esaslarini ögrenmemis, hadis ve tefsir ilminden uzak kimselerin kalkipta, Ibni Arabi ra, yada Bediüzzaman said Nursi ra, gibi büyüklerin yazilarina yorum yapmalari, kesin kiyamet alametlerindendir.

Peygamber efendimiz, bilgi sahibi olmadan fetva veren kimselerden ümmetini uyarmistir.

Ilimin en güzeli haddini bilmektir.

Yazdiklarim, hepimiz icin gecerlidir, herkes lütfen üzerine alinsin.

Bende dahil.

Maksadim zem etmek degil. Mevzuya disardan bakan bir kimse olarak yazilanlarin ne kadar cirkin oldugunu, ve yazanlarin acaba nelere sebep olduklarini, bir düsünmelerini isterdim.

(kapatilan thread´den bahsediyorum)

Bu yüzden yazdigin bu yaziyi almancaya cevirip, ayriyetten yüklersen okuyanlarinda zihinleride aydinlanir diye düsünüyorum.

Valla düsündüm almancasini yazmayi ama bu sekilde aktarabilecegimi sanmiyorum. Ama o tartismalardan sonra ihtiyac var. Neyse bakalim insallah.

s.a.