Zum Inhalt springen
Qries Qries Qries Qries Qries Qries

Empfohlene Beiträge

:selam:

 

Said Nursi bu konu hakkina bircok sey yazmis. Iste kücük bir bölüm:

 

"Ezcümle: Emevîler bir parça fikr-i milliyeti siyasetlerine karýþtýrdýklarý için, hem âlem-i Ýslâmý küstürdüler, hem kendileri de çok felâketler çektiler. Hem Avrupa milletleri, þu asýrda unsuriyet fikrini çok ileri sürdükleri için, Fransýz ve Alman'ýn çok þeametli ebedî adavetlerinden baþka; Harb-i Umumî'deki hâdisat-ý müdhiþe dahi, menfî milliyetin nev'-i beþere ne kadar zararlý olduðunu gösterdi. Hem bizde ibtida-i Hürriyet'te, -Babil kal'asýnýn harabiyeti zamanýnda "tebelbül-ü akvam" tabir edilen "teþa'ub-u akvam" ve o teþa'ub sebebiyle daðýlmalarý gibi- menfî milliyet fikriyle, baþta Rum ve Ermeni olarak pekçok "kulüpler" namýnda sebeb-i tefrika-i kulûb, muhtelif milletçiler cem'iyetleri teþekkül etti. Ve onlardan þimdiye kadar, ecnebilerin boðazýna gidenlerin ve periþan olanlarýn halleri, menfî milliyetin zararýný gösterdi.

 

Þimdi ise, en ziyade birbirine muhtaç ve birbirinden mazlum ve birbirinden fakir ve ecnebi tahakkümü altýnda ezilen anasýr ve kabail-i Ýslâmiye içinde, fikr-i milliyetle birbirine yabani bakmak ve birbirini düþman telakki etmek, öyle bir felâkettir ki, tarif edilmez. Âdeta bir sineðin ýsýrmamasý için, müdhiþ yýlanlara arka çevirip, sineðin ýsýrmasýna karþý mukabele etmek gibi bir divanelikle; büyük ejderhalar hükmünde olan Avrupa'nýn doymak bilmez hýrslarýný, pençelerini açtýklarý bir zamanda, onlara ehemmiyet vermeyip belki manen onlara yardým edip, menfî unsuriyet fikriyle þark vilayetlerindeki vatandaþlara veya cenub tarafýndaki dindaþlara adavet besleyip onlara karþý cephe almak, çok zararlarý ve mehaliki ile beraber; o cenub efradlarý içinde düþman olarak yoktur ki, onlara karþý cephe alýnsýn. Cenubdan gelen Kur'an nuru var, Ýslâmiyet ziyasý gelmiþ; o içimizde vardýr ve her yerde bulunur.

 

Ýþte o dindaþlara adavet ise; dolayýsýyla Ýslâmiyete, Kur'ana dokunur. Ýslâmiyet ve Kur'ana karþý adavet ise, bütün bu vatandaþlarýn hayat-ý dünyeviye ve hayat-ý uhreviyesine bir nevi adavettir. Hamiyet namýna hayat-ý içtimaiyeye hizmet edeyim diye, iki hayatýn temel taþlarýný harab etmek; hamiyet deðil, hamakattýr! (Mektubat sh: 321)

 

«Ýslâmiyet'in mukaddes milliyeti, bu vatan evlâdýnýn hayat-ý içtimaiyesine kazandýrdýðý yüzer faideden iki faideyi misal olarak beyan edeceðiz:

 

Birincisi: Þu devlet-i Ýslâmiye yirmi-otuz milyon iken, bütün Avrupa'nýn büyük devletlerine karþý hayatýný ve mevcudiyetini muhafaza ettiren, þu devletin ordusundaki nur-u Kur'andan gelen þu fikirdir: "Ben ölsem þehidim, öldürsem gaziyim." Kemal-i þevk ile ve aþk ile ölümün yüzüne gülerek istikbal etmiþ. Daima Avrupa'yý titretmiþ. Acaba dünyada basit fikirli, safi kalbli olan neferatýn ruhunda þöyle ulvî fedakârlýða sebebiyet verecek, hangi þey gösterilebilir? Hangi hamiyet onun yerine ikame edilebilir? Ve hayatýný ve bütün dünyasýný severek ona feda ettirebilir?

 

Ýkincisi: Avrupa'nýn ejderhalarý (büyük devletleri) her ne vakit þu devlet-i Ýslâmiyeye bir tokat vurmuþlarsa; üçyüz elli milyon Ýslâmý aðlatmýþ ve inletmiþ. Ve o müstemlekât sahibleri, onlarý inletmemek ve sýzlatmamak için elini çekmiþ, elini kaldýrýrken indirmiþ. Þu hiçbir cihette istisgar edilmeyecek manevî ve daimî bir kuvvetüzzahr yerine hangi kuvvet ikame edilebilir? Gösterilsin! Evet o azîm manevî kuvvetüzzahrý, menfî milliyet ile ve istiðnakârane hamiyet ile gücendirmemeli!...

 

Rahmet-i Ýlahiyeden ümid kesilmez. Çünki Cenab-ý Hak bin seneden beri Kur'anýn hizmetinde istihdam ettiði ve ona bayraktar tayin ettiði bu vatandaþlarýn muhteþem ordusunu ve muazzam cemaatini, muvakkat ârýzalarla inþâallah periþan etmez. Yine o nuru ýþýklandýrýr ve vazifesini idame ettirir...» (Mektubat sh: 326)"

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

Buda kendi düsüncem:

 

Sancýlý Cumhurbaþkanlýðý seçiminde Milliyetçilik

 

Malum, Cumhurbaþkanlýðý seçimleri yaklaþtý. Geçen aylarda sancýlarýný gördük: Þemdili olaylarý, bayrak yakmalar, papaz cinayeti, danýþtay cinayeti, imam cinayeti ve nihayet Hrant Dink´in cinayeti. Bu ayýn sonunda Nevruz Bayramý var... artýk Allah kerim! Tabi ki bunlarýn hepsini tesadüf olarak görmek mümkün deðil.

 

Her ne zaman Türkiye´de Cumhurbaþkanlýðý seçimleri olduysa, belli kitleler harekete geçirilmiþ ve halk kýþkýtýlmýþ. Sadace seçimlerde deðil. Darbelerden öncede bu tür faaliyetler gözetmek mümkün. Mesela onuncu yýlýna girdiðimiz postmodern darbe 28.Þubat´ta da sun-i bir irtica problemi halka sunulmuþtu.

 

Þimdi yine benzer bir durum ile karþý karþýyayýz. Bu sefer ki sun-i mesele: Milliyetçilik. Evet, birileri, artýk kimin iþine yarýyorsa, milliyetçilik problemini gündeme getiriyor. Kimin iþine yaradýðýný bu köþede konuþacak deðiliz. Biz „Milliyetçilik nedir?“ ve „Türkiye´de milliyetçilik ne anlama geliyor?“ sorularýný sosyolojik bir yaklaþým ile çözmeye çalýþalým.

 

Ýnsan, topluma baðlý bir varlýktýr. Toplumda yaþar ve kendini topluma ait hisseder. 'Aidiyet ' ve 'mensubiyet ' her insan için önemlidir. Ýnsan kiþiliðini ve özelliklerini, baðlý olduðu toplumdan alýr.

 

´Millet´ kelimesi 19.yüzyýlda Batý´da ilk defa kullanýlýr. Genelde ´nation´ olarak kullanýlmaya baþlanýr. Milliyetçilik ise modernleþmenin dayandýðý ulus-devlet ideolojisini ifade eder. Ünlü Sosyolog Durkheim kelimeyi geniþletir ve ´beraberliðe dayanan toplum´ olarak kullanýr. 19.asrýn sonlarýna doðru Ziya Gökalp tarafýndan ´millet´ kelimesi Türkiye´ye ulaþýr.

 

Daha önce ´Ýslam Milleti´, ´Ümmet´ veyahut ´Millet-i Ýbrahim´ þeklinde din ve inanç birliðini ifade etmek için kullanýlan kelimeyi, Ziya Gökalp 'Türk Milletindenim, Ýslâm Ümmetindenim, Garp Medeniyetindenim' diye yorumlar ve ekler ´dil, din bir ise, millet de birdir’. Bu þekilde türk literatürüne yeni bir tarif girmiþ olur. Bugünkü sözlüklerde ´millet´in tarifi þu þekildedir: ´Çoðunlukla ayný topraklar üzerinde yaþayan, aralarýnda dil, tarih, duygu, ülkü, gelenek ve görenek birliði olan insan topluluðu, ulus.´

 

Gelelim ´Milliyetçilik´ kavramýna. Bu kavram Avrupa´da ´nasyonalizm´ þeklinde kullanýlýr ve ýrkçýlýðý kasteder. Hatta Almanya´da 2.Dünya Savaþýndan sonra ´faþizm´ ve ´milliyetçilik´ ayný manada kullanýldý. Halbuki Türkiye´de ki ´milliyetçilik´ kavramýnýn ýrkçýlýk ile alakasý yok. Amerikan literatüründe ´patriotizm´ manasýna gelen ´vatanseverlik´ kavramý Türkiye´de ki ´milliyetçilik´ kavramýna daha uygundur. Yani Türkiye´de ki ´milliyetçilik´ kelimesi ´vatansever´ manasýna geliyor. Irk esasýna dayalý milliyetçilik tanýmý ise ´menfi milliyetçilik´dir ve zararlarý açýk ve beyan ortadadýr.

 

Yüzlerce sene Türkiye topraklarýnda yaþayan çeþitli etnik gruplar ´menfi milliyetçilik´ sevdasýna kapýlmadýklarý sürece, birlik ve beraberlik içerisinde yaþamýþlar. Türkler, Kürtler, Aleviler, Ermeniler, Lazlar, Çerkezler kendi deðerlerinden taviz vermeyip, ýrka dayalý milliyetçiliði redederek, Avrupa´nýn hayal ettiði Pluraltoplumu bu topraklarda barýþ içinde gerçekleþtirmiþlerdir. Bu þekile hiç bir zaman soykýrým yaþanmamýþtýr. Bu kardeþliði çekemeyenler þu günlerde ´Ermeni Komedyasý´ oyununu oynuyorlar.

 

Son zamanlarda ´ýrkçýlýk´ manasýna gelen ´faþizm´ ve Avrupa´nýn mayasýnda olan ´ýrkçýlýk´ halkýmýza empoze edilmeye çalýþýlsada, milletimiz bu oyuna gelmemiþtir ve gelmeyecektir. ´Faþizm´i Yugoslavya´da ve Irak´ta yerleþtirmeyi baþaran ve bu þekilde koca devletleri küçük devletlere bölen emperyalist ve sömürücü zihniyet Türkiye topraklarýnda avucunu yalamýþtýr.

 

Son olarak Mehmet Akif Ersoy´u dinleyelim:

 

“Arabýn, Türk’e, Laz’ýn Çerkez’e yahut Kürd’e

Acem’in Çinliye rüçhaný mý varmýþ nerde.

Ýslâmiyette anasýr mý olurmuþ ne gezer

Fikr-i milliyeti tel’in ediyor Peygamber

En büyük düþmanýdýr ruh-u Nebi tefrikanýn

Adý batsýn onu Ýslâm’a sokan kaltabanýn.”

 

Cemil Þahinöz

 

Yayýnlanan Gazete: Anadolu Gazetesi, Mart 2007

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

kendi milletini sevmek günahmidir? Veya milliyetcilik? Milliyetciligin siniri nerede? Ne zaman haram olur, ne zaman irkcilik olur?

 

bunlari tartisalim...

 

 

Kendi milletini sevmek günah degildir hatta sevaptir. Sevgide asiriya gitmedikten sonra, putlastirmadiktan sonra vatan millet sevgisi takdir edilecek bir insani özelliktir. Milliyetcilik müspet ve menfi diye ikiye ayrilir.

 

Müspet milliyetcilik: Kendi milletinden olani sevmek adaletsizlik etmemek sartiyla onu tercih etmek.

 

Menfi milliyetcilik: Kendi milletinden olan birini haksiz dahi olsa baska milletten hakli birine tercih etmek.

 

Iste bence bunun sinirida budur. Adalet herseyde oldugu gibi bu konudada kistastir.

 

Adem

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

Dein Kommentar

Du kannst jetzt schreiben und Dich später registrieren. Wenn Du ein Konto hast, melde Dich jetzt an, um unter Deinem Benutzernamen zu schreiben.

Gast
Auf dieses Thema antworten...

×   Du hast formatierten Text eingefügt.   Formatierung jetzt entfernen

  Nur 75 Emojis sind erlaubt.

×   Dein Link wurde automatisch eingebettet.   Einbetten rückgängig machen und als Link darstellen

×   Dein vorheriger Inhalt wurde wiederhergestellt.   Editor leeren

×   Du kannst Bilder nicht direkt einfügen. Lade Bilder hoch oder lade sie von einer URL.

×
×
  • Neu erstellen...