Zum Inhalt springen
Qries Qries Qries Qries Qries Qries

Empfohlene Beiträge

  • Antworten 56
  • Erstellt
  • Letzte Antwort

Top-Benutzer in diesem Thema

- Abdurrezzak

 

Ögretmen iki ögrencisine kizar ve elliser kez adlarini yazmalarini söyler.

Ögrencilerden biri bu karara itiraz eder,

-Ögretmenim, bu çok büyük bir haksizlik degil mi?

-Neden haksizlik olsun ki?

-Onun adi Ali, benim ki ise Abdurrezzak...

 

 

- Ceza Olayi

 

Ögrenci sinifa yeni gelmisti. Ikinci gün ögretmenine sordu,

- Ögretmenim, insana yapmadigi bir sey için ceza verir misiniz?

- Olur mu evladim, insan yapmadigi sey için cezalandirilir mi, niye sordun bunu?

- Efendim dün verdiginiz ev ödeviniyapmamistim da ceza verirsiniz saniyordum!..

 

 

Terbiyesizlik

 

Bayan profesör, solunum olayini sormak amaciyla, sigarasindan bir nefes çekip

ögrencisinin yüzüne üfledi :

- Söyle bakalim, bu nedir?

- Terbiyesizliktir efendim

 

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

  • 4 Wochen später...

George Bush bir ilkokulu ziyaret eder. Cocuklara:

- Sorusu olan var mi? der. ve kücük Bob sözü alir.

- Benim üc sorum olucak:

 

1- Secimlerde daha az oy almaniza ragmen nasil olduda Baskan oldunuz?

2- Hiroshima'ya atilan atom bombasi sizce dünyanin en büyük terör

faaliyeti degilmidir?

3- Hicbir neden yokken neden Irak'a saldirmak istiyorsunuz?

 

Aniden zil calar ve cocuklar tenefüsse cikarlar.

Cocuklar geri döndügünde bu sefer sözü kücük Tom alir.

Benim bes sorum olacak:

 

1- Secimlerde daha az oy almaniza ragmen nasil olduda Baskan oldunuz?

2- Hiroshima'ya atilan atom bombasi sizce dünyanin en büyük terör

faaliyeti degilmidir?

3- Hicbir neden yokken neden Irak'a saldirmak istiyorsunuz?

4- Bugün neden zil 30 dakika erken caldi?

5- Bob nerede?

 

 

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

  • 3 Wochen später...

Kadinin biri bir gün golf oynarken topu ormana kaçmis.

Topunu aramaya koyulmus ve tuzaga yakalanmis bir

kurbaga görmüs.

Kurbaga ona Beni bu tuzaktan kurtarirsan sana üç

dilek hakki taniyacagim, demis. Kadin onu kurtarmis,

kurbaga da Tesekkur ederim ama sana dileklerinle

ilgili bir kosulu söylemeyi unuttum. Ne dilersen dile

kocan on kat iyisine ya da fazlasina sahip olacak,

demis. Kadin Tamam, demis. ilk dilek olarak dünyanin

en güzel kadini olmak istemis.

Kurbaga onu uyarmis: Bu dilek, senin kocani da

dünyanin en yakisikli adami yapacak ve kadinlar onun

basina üsüsecek. Kadin: Bu önemli degil çünkü ben en

güzel kadin olacagim, onun gözü benden baskasini

görmeyecek.

KAZAM ve dünyadaki en guzel kadin olmus.

ikinci dilek olarak dünyadaki en zengin kadin olmak

istemis. Kurbaga onu uyarmis: Bu kocani düyadaki en

zengin adam yapacak, senden de on kat zengin olacak.

Kadin: Bu da önemli degil çünku benim olan onun, onun

olan da benimdir.

KAZAM ve dünyadaki en zengin kadin oluvermis.

Kurbaga üçüncü dilegini sordugunda kadin Hafif bir

kalp krizi geçirmek istiyorum, demis...

Bu öyküden çikarilacak ders: Kadìnlar akìllìdir.

Onlarla ugrasmayìn!...:)

 

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

  • 2 Monate später...

Iki Yahudi arkadas, piyasayi arastirmislar ve o sene yesil renkli kumasin moda olacagini ögrenmiþlerdi. Bütün varliklarini paraya çevirdiler.Piyasadaki bütün yesil kumaslari satin aldilar. Depolari bu renkteki kumas

larla doldu ancak kimsenin bu kumaslara talip olmadigi görüldü. iki kafadar artik iflasin esigine gelmislerdi. Moiz ve Aron dertli dertli oturuyorlardi. Artik biçagin kemige dayandigi bir gün kapi çalindi ve içeriye bir albay girdi:

 

Siz de dedi yesil renkte kumas var mi? Kulaklarýna inanamadilar. Hemen atildilar: Evet albayim var, gösterelim dediler. Albay, dikkatle kumaslarý inceledi. Çok begendim , dedi. Bu sene askerlere 200.000, subaylara 50.000 adet yesil renkte elbise yaptiracagiz. Ancak tabii ki benim tek basima begenmem yetmez. Generalimin de oluru lazim. Bana bir parça numune verin. Yarin öglen 12'ye kadar telgraf çekersem iptal ederim. Eger telgraf gelmezse kumaslari kesip imalata baslayabilirsiniz.

 

O gece bitmek bilmedi. Kimi zaman ümitlendiler, kimi zaman ya iptal olursa diye düsündüler. Ertesi gün saat 11, 11.30, 11.45, gözleri yolda, korku ile postaciyi beklediler. Gelmesin diye dua ederek. 12'ye 5 kala postaci sokagin kösesinden gözüktü. Belki bize gelmiyordur diye ümitlendiler. Ancak postaci gelip kapilarini çaldi.

 

Moiz, büyük bir kederle koltuga çöktü. Aron da çaresiz kapiyi açti. Postacinin elinde bir telgraf vardi. Aron titreyen elleri ile telgrafi açti, okudu ve sevinçle seslendi: Müjde Moiz, baban ölmüs!..

 

 

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

selamunaleykum

 

 

 

Koku almak

 

Nasreddin Hoca bir gün evinde otururken, cani corba cekmis. Baslamis kendi kendine hayal kurmaya

-simdi söyle ala bir yogurtlu, naneli yayla corbasi olsa... üzerine de kizartilmis mis kokulu tereyagi gezdirilse... bol limon sikip, karabiber serpsem. söyle kasiga bir sarilip mideme indirmeye koyulsam!

Tam o bu tatlin hayal icindeyken birden kapi calinmis.Komsunun cocugu elinde bir tasla girmis: -Hoca efendi, annem hastalandi. Bir parca corba istiyor, demis.

Nasreddin Hoca: Hey Allah'im ! diye ellerini havaya kaldirmis. Ne komsular vermissin bize! Corba hayalinin kokusunu bile hemen aliyorlar!!:)

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

  • 1 Monat später...
  • 3 Wochen später...
  • 4 Wochen später...

Sehrin hayirsever vakiflarindan birindeki çalisanlar sehrin en basarili avukatindan henüz herhangi bir bagis almamis olduklarini fark ettiler. Bagis toplama görevindeki kisi avukati bagista bulunmasi için ikna etmeye çalisiyordu:

 

-Arastirmalarimiza göre yillik geliriniz en az 500.000 dolar, ancak bugüne kadar hiç bir hayir isine bir kurus bagista bulunmamissiniz. O paranin bir kismini bir sekilde topluma iade etmek istemez miydiniz? Avukat bir süre düsündü, sonra:

 

-Önce, arastirmalariniz annemin uzun bir hastaliktan sonra ölmek üzere oldugunu ve hastane masraflarinin onun yillik gelirinin bir kaç kat üstünde oldugunu da gösterdi mi?

 

Görevli utandi: -Sey, hayir.

 

-Sonra, kardesimin malul bir gazi, kör ve tekerlekli iskemleye mahkum oldugunu?

 

Görevli utancindan kipkirmizi kesilmis bir halde özür dilemeye çalisirken avukat onun sözünü kesti: “

 

-Ya da kiz kardesimin kocasinin bir trafik kazasinda öldügünü ve onu üç çocuguyla bes parasiz biraktigini?

 

Görevli yerin dibine geçmisti, sadece, -Hayir, hiç bir bilgim yoktu ... diye mirildanabildi.

 

Avukat bir kez daha onun sözünü keserek devam etti:

 

-Pekala, ben onlara zerre miktar para vermezken size niçin vereyim?

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

kekeme

 

temel ve dursun dunyanin en büyük tepesine cikip orda bir gece gecirmek istiyorlardi.arabadan esyalarini alip tepeye cikmaya baslamislar. yolun ortasinda temel: ca ca ca....... tamam temel tepeye vardigimizda söylersin demis dursun. 5 saat sonra tepeye cikmislar ve dursun temele sormus: temel , sen ney söylemek istiyordun? Ca ca cadiri unuttik!! tamam neyse hadi esyalari burda birakip cadiri almaya gidelim. TEmel ve dursun asaga yürümüsler ve temel yine yolun ortasinda a a a ....... tamam temel asagada söylersin demis. 5 saat sonra arabalarina varmislar ve dursun temelin ne söylemek istedigini sormus. temel arabanin anahtarlari unuttik demis.

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

  • 2 Wochen später...
  • 2 Wochen später...
  • 2 Wochen später...

Temel otobanda köklemis gazi, gidiyor... Bakmis bir tabela: YAVASLA 80 km. Hizini o an 80'e indirmis Temel. Az sonra bir tabela daha: YAVASLA 60 km. Temel 60'a inmis. Merakla giderken yeniden bir tabela: YAVASLA 40. - Yolda çalisma var galiba! deyip 40'a düsürmüs hizini. Epeyce sonra yine bir tabela: YAVASLA 15 km. Talimata uyarak 15 km.'ye düsmüs Temel. Yolun en sagindan tingir mingir gidiyor. Ama meraktan da çatlayacak. Uflaya puflaya bir saat daha gittikten sonra yeni bir tabela görmüs: YAVASLA'YA HOS GELDINIZ, NÜFUS: 2500 :)

 

 

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

  • 4 Wochen später...

ABD’de bir ilkokulda, çocuklara, babalarinin meslegi soruluyormus.

Küçük John, bu soruya “Benim babam, yankesicidir, kapkaççidir, sokakta denk getirebildigi herkesin bir seylerini çalar” diye cevap vermis.

Ayni zamanda komsulari olan arkadasi Tom, teneffüste John’a çikismis:

-Niye baban hakkinda öyle seyler söyledin?

Küçük John boynunu bükmüs:

-Ne yapayim. Gerçegi söylemeye utandim. Babam Bush’a danismanlik yapiyor diyemezdim ya!

 

 

 

 

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

  • 2 Monate später...

Temel askere gider. Komutan dehsettir. Ismini Aslanoglu aslan Ibrahim diye tanitir. "Bana der Aslanoglu aslan" demeyeni mahvederim" diye de bir güzel tehdit eder.

 

Aradan zaman gecer ve komutan askerleri ictima icin toplar. "Neydi lan benim adim?" diye sorar. Ama askerlerden cit cikmiyordur. Sabri iyice tasan Komutan "Yok mu bir kisi adimi hatirlayan?" diye tehditvari bagirir.

 

Ürkek ve cekingen bir sekilde birkac adim öne cikab Temel söz alir:

 

"Valla bi hayvanoglu hayvandi komutanim ama?!?"

 

Adem

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

Arapca Futbol Sözlügü

 

Krampon-ül bela-i þeytan :

Ýyi futbolcu (rakip takimdan)

 

Krampon-ül kabiliyye-i maasallah :

Iyi futbolcu (bizim takimdan)

 

Mühendis-i kürre-i hümayun :

Teknik direktör

 

Gaflet-ü dalaletiye :

Kendi kalesine atilan gol

 

Hiyanet-ül vatan-fir kayme :

Þike

 

Hakimiyyet-ül kürre :

Top kontrolü

 

Krampon-ül deccal-uryan-ül kayb-i kürre :

Futbolcunun topu kaybetmesi

 

Serdar-i kuvva-ül kürre :

Takim kaptani

 

Asakir-i milliye-i devleti Osmaniyye :

Türk milli takimi

 

Vaziyet-ül madara :

Tarihi fark

 

Hezimet-ül yarabbi sükür :

Serefli maglubiyet

 

Sut-ul minare :

Havadan atilan top

 

Zamane-i yekun-u kürre-i cihad :

Topun oyunda kaldigi süre (2 dakika)

 

Zamane-i fuzuliyye:

Bosa gecen zaman

 

Biserefiye-i tribün-ül sarih :

Acik tribün

 

Cihad-ül kuvva-i milliye :

Milli mac

 

Akibet-ül cihad ya seydi :

Uzatma dakikalari

 

Vaziyyet-ül hararet :

Karambol

 

Seyh-ül divan-ül kürre-i hümayun :

Futbol federasyonu baþkani

 

Ulema-i rezil-i rüsva:

Spor yazari (veya skoru yazan)

 

Cihad-ül reis-i cumhuriyye:

Cumhurbaskanligi kupasi

 

Cihad-ül vezir-i azam:

Basbakanlik kupasi

 

Vaziyyet-ül kalaba ve istif ül balik-i numerra:

Numarali tribün

 

Muhafazzar-i kal'a:

Kaleci

 

Asakir-i muhafazza-ül satih :

Defans oyuncusu

 

Veled-i rüzigar:

Kanat oyuncusu

 

Asakir-i saha-ül merkeziyye:

Orta saha oyuncusu

 

Cihad-i vallah-ül azim:

Kavga

 

Müfreze-i krampon-ül bomba:

Golcüler

 

Reis-ül tekke-yi kurre-i hümayuniyye:

Klüp baskani

 

Gariban-i umumiyye:

Taraftar

 

Gariban-i gurbet:

Gurbetci taraftar

 

Mudr-i terbiyye-i bedeniyye ya sehr-i Istanbul:

Istanbul GSGM genel müdürü

 

Defterdar-i cihad-ül kürriye:

Hakem

 

Sancaktar-i hatt-ül saha:

Yan hakem

 

Sur-ül düttürü:

Hakem düdügü

 

Sükun-u mahser:

Yenilen gol sonrasi sessizlik

 

Ýsyan-i garibaniyye:

Kötü tezahürat

 

Tezahür-ü cümle-i cemaat:

Toplu tezahürat

 

Reis-i imam-i cemaatiyye:

Amigo

 

Ceza-i serriye aman yarabbi:

Penalti

 

Vaziyyet-ül hüzzam velakin Allahüm Rabbena ve Insallah vaziyet-i zafer-i kuvva-i aliye sehr-i Istanbuliyye :

1 gol Istanbul'da turu getirir mi ?

 

La havle ve la kuvveten:

Yenilen gol

 

Alllaaaaaahhhh:

Atilan gol

 

Darbe-i müstehcen:

Faul

 

Taaruz-u aleyküm selam:

Kontra atak

 

Cenazi-i mefta-i kürre:

Ölü top

 

Sut-ul hürriyet:

Frikik

 

Taaruz-u fevkal beser:

Mükemmel atak

 

Ferman-i kehribar:

Sari kart

 

Ferman-i ahmer:

Kirmizi kart

 

Taaruz-ul hasbinallah:

Ofsayt

 

Kabe-i hürriye-i hümayuniyyeh sahane:

Stadyum

 

Divan-i krampon-ül deccal-i üryan-ül mafis kaabiliyet:

Yedek kulübesi

 

Hareket-ül rabiya-il kusuriyye:

9 kusurlu hareket

 

Darbe-i mabad:

Teknik direktörün kovulmasi

 

Ýblis-i vesvese:

Basin

 

Harabet-i kürre-i feza:

Hava topu

 

Cinsiye-i defterdar-i cihatül kürriye na mümkün:

Ibne hakem

 

Krampon-ül deccal-u uryan:

Futbolcu

 

Akibet-ül hüzzam :

Elenme

 

gercekten böyle mi denildigini bilmiyorum

internetten aldim

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

Iste size sahibinden sifir km, az kullanilmis mis gibi 4-5 tane Fikra.

 

buyurun, hepinize Afiyet olsun:)

 

Bir gün Cumhurbaskani çocuk parkindan geçerken çocugun birinin uçurtmasini indirmeye çaliþtigini ama bir türlü indiremedigini görmüs ve yardim etmek istemis. Çocuga:

-'Ben sana yardim ediyim demis.' çocuk ise þöyle demis:

-'Sen onu indiremezsin amca, çünkü üzerinde enflasyon yaziyor.' demis.

----------------------------

Hitler ve Stalin bir barda oturmaktadirlar. Bir adam içeri girer ve barmene bunlar Hitler ve Stalin degil mi diye sorar.Barmen

"Evet, onlar" der.Sonra adam onlara dogru yürür ve sorar:

"Selam, ne yapiyorsunuz?"Hitler cevaplar:

"3. Dünya savasini planliyoruz."

Adam sorar.

"Gerçekten mi? Neler olacak?"

Hitler:

"Bu sefer 14 milyon yahudiyi ve bir bisiklet tamircisini öldürecegiz" der.Adam sorar:

"Bir bisiklet tamircisi mi???!"

Hitler Stalin'e döner ve der ki:

 

"Gördün mü, sana kimsenin 14 milyon yahudiyi takmayacagini söylemistim!"

-----------------------------

Bir ülkede bir bakan, kendisini gazetecilere hiç sevdirememisti.Ne yapsa makbule geçmiyor,

basin hergün kendisiyle ugrasiyordu.Nihayet :

-Öyle bir sey yapayim ki,gazeteciler mat olsun, diye düsündü ve ilan etti :

-Pazar günü saat 10`da bakan denizin üzerinden yürüyerek geçecegim.

Pazar sabahi saat 10`da tüm basin mensuplari toplandilar orada.Bakan geldi ve elinde bastonuyla denizin üzerinde yürümeye baþladý.Karþý kiyiya kadar da yürüdü geçti.Herkesin gözleri dehsetle açilmisti.

Fakat ertesi günü tüm gazetelerde su baslik okundu :

-Bakan yüzme bilmiyor!

------------------

ABD Baskani Bill Clinton, ingiltere Basbakani Tony Blair ve Türkiye Basbakani Bülent Ecevit, bir gün, bir toplantida bir araya gelmiþler.

Tabii, 3 lider bir arada olur da, sormaz mý gazeteciler? Önce Clinton'a sormuslar:

"ABD'de bir memur ne kadar parayla geçinir? Siz kaç para veriyorsunuz?" Cevap vermis Clinton:

"Valla ben, 2 bin dolar veririm. Bin dolari ile geçinirler... Geri kalan bin dolari ne yaparlar, nerede harcarlar, hiç sormam!"

Gazeteci, ayni soruyu Blair'e de sormus... O da cevap vermis: "Ben, memuruma 3 bin sterlin veririm. Geçinmesi için 2 bin sterlin yeterli. Artan bin sterlini ne yapar, nerede harcarlar, beni hiç ilgilendirmez!"

Her ikisinden bu cevaplari alan gazeteci, bu defa da Ecevit'e sormuþ ayni soruyu:

"Türkiye'de bir memurun geçim standardi nedir? Kaç para ile geçinebilirler? Siz kaç para veriyorsunuz?"

Ecevit ne dese begenirsiniz?

"Valla, Türkiye'de bir memurun geçinebilmesi için en az 300 milyon lira lâzim. Ama ben 150 milyon lira veriyorum!.. Geri kalan 150 milyonu nereden bulurlar, nasil geçinirler beni hiç ilgilendirmiyor!"

 

 

 

Vesselam :freu: :wand: :freu: :errr: :heul::-D :-o :-(

 

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

  • 3 Wochen später...

Birgün Temel arkadasi Dursunu ormanda aramaya cikar, cünkü Dursun intihar edecek, kendsisini asacak mis. Temel araya arya en sonunda Dursunu bulur.

Dursunda ipi göbegine baglamis, Temel olaya sasmis, ve sormus:

 

Temel: "Uyy Dursun sen ne ediyusun orada? "

Dursun: "Görmeyümüsün imthiar edeyum"

Temel: "Ula Dursun Göbegüne ne baglayusun? bogazina bagluyacan"

Dursun: "Denedim ama az kalsin bogluyordum".

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

  • 4 Wochen später...

Delinin Mektubu

 

Akil hastanesinde koguslari gezen bashekim, bir delinin oturmus birseyler

yazdigini görünce yanina yaklasip :

- Kolay gelsin, ne yaziyorsun?

- Mektup yaziyorum efendim.

- Yaa... Kime yaziyorsun?

- Kendime...

- Peki ne yazilimektupta?

- Ilahi doktor bey ,deli misiniz? Mektubu daha almadim ki... Içinde ne yazdigini

nereden bilebilirim?

 

Duvar

 

Deliler hastaneden kaçacakmis. Plan yapmislar, hastanenin duvari kisa ise

üstünden atlanacak, uzunsa alti kazilip geçilecekmis. Bir deliyi duvara uzun mu

kisa mi diye bakmasi için göndermisler. Deli üzülerek gelmis :

- Arkadaslar kaçamayacagiz, duvar yok...

 

Miyav Dedik ya

 

Iki deli, akil hastahanesinden kaçmaya karar vermisler. Gece vakti hizli bir

sekilde duvardan atlayarak bosluktaki tarlaya çikmislar. Tellerin arasindan

sürünerek ilerlerken bir bekçi bunlarin hisirtisini duymus. Hemen bagarmis :

- Kim varorada?

Delilerden biri hemen :

-Miyav, miyavvv...

Diye seslenmis. Hisirtiyi kedinin çikardigini sanan bekçi tam geri dönecekken

deliler yine sürünmeye ve hisirtilar çikartmaya baslamislar. Bekçi hemen

dönmüs ve bagarmis :

- Kim var orada?

Iyice sinirlenen deli :

-Miyav dedik ya len...

 

:)

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

  • 1 Jahr später...
  • 4 Wochen später...
  • 2 Jahre später...

AiLE KÜLTÜRÜ..:))

 

 

KAYNANA ÇAYDANLIK GiBiDiR, FOKUR, FOKUR KAYNAR,

 

GELiN DEMLiK GiBiDiR, SiNSi, SiNSi DEMLENiR

 

OGLAN BARDAK GIBIDIR, BIR GELIN DOLDURUR, BIR DE KAYNANA

 

GÖRÜMCE ÇAY KASIGI GIBIDIR, ARADA BIR GELIR ORTALIGI KARISTIRIR

 

ÇOCUK SEKER GIBIDIR, ORTALIGI TATLANDIRIR

 

KAYINPEDER DE ÇAY TABAGI GIBIDIR, DÖKÜLENLERI TOPLAR..

----------

Siz bu rollerin hangisinde yer aliyorsunuz?

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

Dein Kommentar

Du kannst jetzt schreiben und Dich später registrieren. Wenn Du ein Konto hast, melde Dich jetzt an, um unter Deinem Benutzernamen zu schreiben.

Gast
Auf dieses Thema antworten...

×   Du hast formatierten Text eingefügt.   Formatierung jetzt entfernen

  Nur 75 Emojis sind erlaubt.

×   Dein Link wurde automatisch eingebettet.   Einbetten rückgängig machen und als Link darstellen

×   Dein vorheriger Inhalt wurde wiederhergestellt.   Editor leeren

×   Du kannst Bilder nicht direkt einfügen. Lade Bilder hoch oder lade sie von einer URL.


×
×
  • Neu erstellen...