Zum Inhalt springen
Qries Qries Qries Qries Qries Qries

Empfohlene Beiträge

Olumsuzluklar ümitsizliði deðil, hizmet þevkini artýrmalý

 

 

Dünyanýn genel ahvalinde görülen olumsuz geliþmeler geleceðe dair ümitlerimizi kýrýyor. Güçlünün haklý gibi görülüp zayýfý ezdiði fakirler ile zenginler arasýnda tüketim uçurumunun

giderek arttýðý bir zamanda yaþýyoruz. Medyadan her gün evlerimize bombalanmýþ þehir görüntüleri ile birlikte, aðlayan kadýnlar, ölü bebekler, suskun erkekler geliyor. Afrika’da, has bir buðday ekmeðinin tadýný bilmeyen insanlarýn varlýðý kadar en yakýn çevremizdeki insanlarýn sýkýntýlarý kalbimizi acýtýyor. Uyuþturucu bataðýna saplanan gençler, daha çocukken bedenleri sömürülmeye baþlanan kýz çocuklarý, diktatör rejimlerde zulüm gören masum halklar için bir þey yapamamak beynimizi kemiriyor. Belki çoðu zaman kendi çaresizliklerimiz bize daha önemli geliyor ve baþkalarýný unutuyoruz. Böyle bir hal içinde karamsarlýða doðru yuvarlanýp giderken bir sesin, “Ümitvar olunuz, þu istikbal inkýlabatý içinde en yüksek ve gür seda Ýslam’ýn sedasý olacaktýr.” dediðini duyuyoruz. Asrýmýzýn büyük âlimi Bediüzzaman Said Nursi’nin en sýkýntýlý günlerinde söylediði bu söz bir nebze ferahlýk veriyor ve tevekkül edip çalýþmaya devam etmek için þevkimizi artýrýyor. Yaklaþýk 30 yýl boyunca Risale-i Nur davalarýnýn avukatlýðýný üstlenen Gültekin Sarýgül ile yaptýðýmýz görüþme de bu anlamda mesajlar içeriyor. Antalya Korkuteli’nin Yeleme Yaylasý’ndaki evinde konuþtuðumuz Sarýgül, 69 yaþýnýn tecrübe ve bilgeliðini taþýyan ifadeleri ile baþkalarý için dertlenen duyarlý kalpleri yaylalarýn serin havasý gibi ferahlatýyor.

 

Ýman dersi güzel üslupla verilir

 

Ýnsanlýðýn öncelikle iman hakikatlerini öðrenmeye ve buna göre yaþamaya muhtaç olduðunu belirten Sarýgül, baþka türlü olumsuzluklardan kurtulma imkâný olmadýðýný söylüyor. Bediüzzaman’ýn tarif ettiði cihadýn manevi cihat olduðunu, bundan insanlarýn irþadýný ve gönüllerin fethedilmesini anlamak gerektiðini ifade eden Sarýgül’e göre, iman hakikatlerini güzel bir üslupla anlatmaya hem anlatanlarýn hem de bilmeyenlerin ihtiyacý var. Ayrýca anlatmakla sorumluluk bitmiyor, hakikatleri her hal ve tavýr ile yaþayýp temsil etmek gerekiyor. Çünkü hal diliyle verilen ders, sözle verilenden daha tesirli oluyor.

 

Kaba kuvvet hiçbir zaman devam etmez

 

Dünyada sulh ve sükunun buna baðlý olduðunu vurgulayan Sarýgül, teknoloji bakýmýndan büyük merhaleler katetmiþ, çok büyük sayýlara yükselmiþ devletlerle didiþerek maddi manada cihat anlayýþýyla onlara galebe çalmanýn mümkün olmadýðýný düþünüyor. Batýlý modern devletlerin genç nesillerini uyuþturucu bataðýnda kaybetmekten büyük endiþe duyduklarýna dikkat çeken Sarýgül, bu kötü gidiþin reçetesinin de Ýslam’ýn güzelce takdim edilmesinde olduðunu belirtiyor. Dünya çapýnda yapýlan eðitim faaliyetlerinin ve Risale-i Nurlarýn yabancý dillere tercümesi gibi hizmetlerin önümüzdeki 20 yýl içinde çok büyük seviyelere geleceðini öngören Gültekin Sarýgül þöyle konuþuyor: “Zahiren dünyada kaba kuvvet hakim gibi görünüyor. Ancak bunlar muvakkattýr. Zulmün devam etmesi mümkün deðil. Rusya da büyük bir güçtü görünüþte. Koca bir devletti. Kýsa zamanda daðýldý. Bu kaba kuvvet de bitecektir. Ümitvarýz. Asrýn imamý olduðuna inandýðýmýz Bediüzzaman Hazretleri’nin bu hususta beþaretleri var. Ýstihraçlarý var. Þimdiye kadar çýkmayan olmadý. Bundan sonra da bu tecelliyatýn doðru bir þekilde tekrar zuhur edeceðine inanýyoruz. Önümüzdeki en az yüz yýl fevkalâde güzel tecellilerin hasýl olacaðý bir devre olarak yaþayacaðýmýzý ümit ediyoruz. Hiç beklemediðimiz þeyler olabilir. Zulmün irtikap ettiði devreleri yaþýyoruz ama bunun devam etmesi mümkün deðil. Ama inkâr, küfür devam edebilir. Güç ve kuvvet merkezleri de bu tarz þeylere devam ettikleri sürece hiç beklemedikleri badirelerle karþýlaþabilirler. Ancak biz mücadelemize herþeye raðmen devam ederiz.”

 

Ýman eðitimi her þeyin baþýdýr

 

Ýnsanlar açlýktan, zulümden, bombalardan ölürken iman ve eðitim hizmeti yapýlmasýný eleþtirenlere de bir cevabý var Gültekin Sarýgül’ün: “Biz uzun vadeli alýyoruz meseleyi. Kýsa vadeli þeylerle alâkalý olmadýk bu zamana kadar. Eðitim hizmeti yapan arkadaþlarýmýzý tenkit edenlerin de yaptýðý bir þey yok. Bu tarz þeyleri muhatap kabul etmeye lüzum yok. Bir de bunlar devletleri alâkadar eden þeylerdir. Siyaset ve politika meselesidir. Hizmetler birbirini tamamlýyor, biz ümitvarýz. S. Arabistan dahil farklý ülkelerde hiç ümit edilmeyen zevat bu iþe sahip çýkýyor. Ümitsizliði intac edecek hiçbir sebep yok Allah’ýn izniyle.”

 

Gültekin Sarýgül, en zor görünen zaman ve þartlarýn bile ümitle çalýþtýktan sonra nasýl aþýldýðýný Bediüzzaman’ýn hayatýndan örnekler vererek anlatýyor: “Üstad, Van’dan alýnýp çeþitli yollarla Burdur’a getiriliyor ve tamamen tecrit altýnda tutuluyor. Ama orada ilk defa ‘Nurun Ýlk Kapýsý’ diye bir kitap yazýyor. Sohbetler yapýyor ve çok kahraman talebeler yetiþiyor. Oradan Barla’ya götürülüyor. Yolu bile olmayan Barla’ya Eðirdir Gölü’nden merkep sýrtýnda 5 saatte gidiliyor. Öyle bir yere unutulsun, kimse alâkadar olmasýn diye sürgüne gönderiliyor. Devamlý tarassut altýnda tutuluyor. Bu þartlarda Risale-i Nurlar telif ediliyor. Þamlý Hafýz Tevfik gibi hem mevzuata vakýf, hem yazýsý seri bir kiþi ona katip oluyor. Dini ilimlere vakýf ilim sahibi kiþiler toplanýyor etrafýnda ve ümitler bitmiþ derken Risaleler telif edilip elden ele daðýtýlýyor. Sonra terör havasý içinde idam talebiyle mahkemeler baþlýyor. Demokrasinin olmadýðý o devirde tamamen siyasi maksatlý bu davalarda Tesettür Risalesi’nden 6 aylýk ceza ve diðer kitaplarýn iadesine karar veriliyor. Sonra Kastamonu ve Afyon sürgünleri. Her gittiði yerde telif faaliyeti baþlýyor. Matbaa yok. Kitaplar elden ele yazýlarak daðýtýlýyor. Üstadýn vefatýna kadar bütün kitaplar tamam oldu tamamlandý ancak bu sefer de hizmetlere hücum baþladý. Onun talebeleri tevkif edilip mahkemelere çýkarýldý. 1958’den 163. maddenin kaldýrýldýðý 1991’e kadar hücumlar devam etti. Ama bu arada hizmetler hiç durmadý. 1971’de Fethullah Gülen Hocaefendi ile birlikte tevkif edildiðimiz zaman barodan hiçbir avukat savunmamýzý üstlenmemiþti. 35 yýl sonra hangi noktaya gelindiðine bakýn. Bunu Cenab-ý Hak tahakkuk ettirdi. Bu seyirle önümüzdeki 35 yýl sonra ne olur Allah bilir. Çünkü, hizmetler katlanarak büyüyor. Allah bugün hayal edemediðimiz noktalara gelindiðini gösterecek ömrü olanlara.”

 

Geçmiþteki sýkýntýlar hatýrlanmalý

 

Risale-i Nurlarda anlatýlan Ýslami hakikatler beynelmilel kabul görecek. Nasýl Hz. Mevlana kabul görüyorsa ondan daha fazla Risale-i Nurlar kabul görecektir. Bunlarý gelecek nesiller görecek inþallah. Bugüne bakýnca geleceðe ümitle bakmak zor oluyor ama belki böyle zamanlarda geçmiþte yaþanan sýkýntýlarý hatýrlamak gerekiyor.

 

28 yýl nur davalarýna baktý

 

1937 doðumlu olan Gültekin Sarýgül, Bediüzzaman ismini ilk olarak 1956’da Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ne kayýt yaptýrdýðý zaman duyar. 1959’da Üstad’ý tanýyýp duasýný almak nasip olur. 1963’te askerden döndükten sonra avukat Bekir Berk ile birlikte Risale-i Nur davalarýnda avukatlýk yapmaya baþlar. Mesleðinin ilk 10 yýlýný sadece bu konuya ayýran Sarýgül, 28 yýl boyunca 3 bine yakýn davaya katýlýr. 1971’de tevkif edilir. Avukatlýk ruhsatý iptal edilir. Daha sonra af kanunu çýkýnca mesleðine geri döner. Bekir Berk, 1973’te Türkiye’den ayrýlýnca davalar tamamen üzerine kalýr. 1991’de 163. Madde kaldýrýlýncaya kadar bu davalarý takip eder.

 

Evlerimiz dershane haline gelmeli

 

Münevver hanýmla evli olan Gültekin Sarýgül, iþlerinin yoðunluðu yüzünden 5 çocuðuna çok fazla vakit ayýramadýðýný söylüyor. Otoriter bir baba olmak istemediði için arkadaþ gibi yaklaþmýþ onlara. Hayatlarýný zorla yönlendirmeye çalýþmamýþ. Birçok þeyi kendi tercihlerine býrakmýþ. Çok yoðun çalýþan, hizmet eden kiþilerin kendi aileleriyle pek ilgilenemedikleri için sorunlar yaþadýðýný hatýrlatýnca þöyle konuþuyor Sarýgül: “Her kardeþimiz kendi evini dershane haline getirmeli. Üstadýmýz, herkes ailesinde ders yapsýn, diyor. Ama bundan da illa ki netice alýnýr diye bir þey yok. Çünkü herkesin bir imtihaný var. Netice olmayabilir ama devamlý dua etmek, Allah’a iltica etmek lazým. Belki bir gün olur. Hiç olmazsa kötü bir yola gitmemeleri bile avantajdýr.”

 

Sayý: 199

Bölüm: Portreler

 

 

ÞEMSÝNUR ÖZDEMÝR

Zaman - Ailem

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

Dein Kommentar

Du kannst jetzt schreiben und Dich später registrieren. Wenn Du ein Konto hast, melde Dich jetzt an, um unter Deinem Benutzernamen zu schreiben.

Gast
Auf dieses Thema antworten...

×   Du hast formatierten Text eingefügt.   Formatierung jetzt entfernen

  Nur 75 Emojis sind erlaubt.

×   Dein Link wurde automatisch eingebettet.   Einbetten rückgängig machen und als Link darstellen

×   Dein vorheriger Inhalt wurde wiederhergestellt.   Editor leeren

×   Du kannst Bilder nicht direkt einfügen. Lade Bilder hoch oder lade sie von einer URL.

×
×
  • Neu erstellen...