Zum Inhalt springen
Qries Qries Qries Qries Qries Qries

Empfohlene Beiträge

Esselam,

 

bugün fenafil-Said olan Zübeyir agabeyimizin ölüm yildönümü.

Ruhuna bir fatiha üc ihlas okuyalim.

 

Bir hizmet kahramaný:

 

Zübeyir Gündüzalp

 

 

Üstad Bediüzzaman’la ayný hapishanede kalabilmek için kendisini ihbar etti.

 

*__*

 

Zübeyir Gündüzalp 1920 senesinde, Konya’nýn Ermenek kazasýnda dünyaya geldi. Babasýnýn adý Mehmed, annesi ise Seyyide Hanýmdýr.

 

Zübeyir Gündüzalp’in asýl ismi Zeyver idi. Daha sonra talebesi olduðu Bediüzzaman Said Nursî tarafýndan Zübeyir olarak isimlendirildi ve bu isimle tanýndý.

 

Gençlik yýllarýnda bir süre Ermenek Postahanesinde memur olarak çalýþtý. Bu sýrada teftiþe gelen bir müfettiþ, çok genç olan Zeyver’in mors alfabesiyle telgraf alýþýný çok beðendi. Kendisine biraz daha tahsil yapmasýný, ileride tahsili olmayanlarýn meslekte yükselemeyeceklerini hatýrlattý. Bunun üzerine, genç Zeyver, Ermenek’te ortaokul bulunmadýðý için Silifke’ye gitti. Ortaokulu 1939’da, Silifke’de bitirerek memleketine döndü. Daha sonra Konya’da açýlan imtihaný kazandý ve Ermenek’te postahane memurluðuna tekrar baþladý. Bir müddet burada çalýþtýktan sonra askere gitti. Balýkesir’in Susurluk kazasýnda askerlik vazifesini tamamladýktan sonra Konya Postahanesinde telgraf muhabere memuru olarak çalýþtý.

 

Zübeyir Gündüzalp, Risale-i Nur Külliyatýný bu memurluðu sýrasýnda tanýdý. Bu sýralarda Konya’nýn tanýnmýþ tüccarlarýndan Feyzi, Mehdi ve Ömer Beyin babalarý olan Sabri Halýcý vasýtasýyla Nur Risalelerini okumaya baþladý. Bundan sonraki yýllarda Konya’da, Zübeyir Gündüzalp’le beraber Nur Risalelerini tanýyan bir gençlik grubu kendini gösterdi. Bu grup içinde, ileriki yýllarda Risale-i Nur’a çok büyük hizmetleri olan Muhsin Alev, Ziya Arun, Ziya Nur Aksun, Kâmil Öztürk, Ahmet Atak, Feyzi, Mehdi ve Ömer Halýcý kardeþler vardý.

 

Zübeyir Gündüzalp, Üstad Bediüzzaman’ý ilk olarak 1946 yýlýnda Emirdað’da ziyaret etti. Ýlk ziyaretinde heyecandan titriyor ve gözyaþlarýný tutamayýp aðlýyordu. Bunun üzerine Bediüzzaman, “Keçeli, neden aðlýyorsun?” diyerek, onu baðrýna basýp dua etti. Üstadýn ikazý üzerine dýþarý çýkýp yüzünü gözünü yýkadý ve tekrar Üstadýn huzuruna geldi. Ayrýlýk zamaný gelip çatýnca Üstada, “Memuriyetten ayrýlýp, yanýnýzda hizmet etmek istiyorum” dedi. Bediüzzaman, bu seviyedeki fedakârlýktan çok memnun olmakla birlikte cevaben, “Vazifene devam et. Konya’da daha çok hizmet edersin. Ýnþaallah, ileride seni yanýma alýrým” dedi.

 

Bu görüþmenin ardýndan Zübeyir Gündüzalp, Konya’da dört sene kaldý. Bu esnada /Babalýk Gazetesinde/ çalýþtý ve orada çocuk terbiyesine ait bazý makaleler kaleme aldý

 

Ýlk hapis hayatý 1948 senesinde, Afyon’da baþladý. Burada Üstadla birlikte altý ay tutuklu kaldý. Tahliye Kendisine tahliye olduðu bildirilince, sýrf Üstad Bediüzzaman’dan ayrýlmamak için, tahliyesinin yanlýþ olduðunu bildirerek müracaatta bulundu ve tekrar tutuklanmasýný saðladý. Daha sonralarý yine Üstadla beraber olabilmek için, o dönemde en büyük suçlardan sayýlan Nur Risalelerini okuyup yazdýðýný bildirerek, kendi kendini ihbar etmiþti.

 

Zübeyir Gündüzalp’i unutulmaz yapan özelliklerin en baþýnda, en zor þartlar altýnda dahi iman ve Kur’ân hizmetine her þeyini adamasý, en büyük fedakârlýklara bile hiç düþünmeden girmesi oldu. Ýþte bu yüzden hayatýnýn her kesitinde büyük kahramanlýklar ve cesaret tablosu yer aldý.

 

Bir gün suçlanýp, 1948 yýlýnda mahkemeye çýkarýldýðýnda þöyle haykýrmýþtý:

 

“Eðer komünistler, mürekkep ve kâðýdý yok etmek imkânýný da bulsalar, benim gibi bir çok gençler ve büyükler fedâî olup, hakikat hazinesi olan Risale-i Nur’un neþri için, mümkün olsa derimizi kâðýt, kanýmýzý mürekkep yaptýracaðýz.”

 

Yine, sorgu hakimliðinde, “Sen de Risale-i Nur’un talebesi imiþsin?” denildiðinde, “Bediüzzaman Said Nursi gibi bir dâhînin þakirdi olmak liyâkatini kendimde göremiyorum. Eðer kabul buyrulursa, iftiharla, ‘Evet, Risâle-i Nur’un þakirdiyim!’ derim” cevabýný vermiþti.

 

Bu fedakarlýklarýndan dolayý Üstad Bediüzzaman ona çok özel bir itina gösterirdi. Çünkü o, kendisinden sonra hizmeti her þeyiyle omuzlayacak; dalgalanmalara ve þiddetli fýrtýnalara raðmen mesleðini devam ettirecek; kudsî hizmeti hiç tâviz vermeksizin sonrakilere devredecekti.

 

Zübeyir Gündüzalp, 2 Nisan 1971’de Süleymaniye Kirazlý Mescid Sokaðýndaki ikâmetgâhýnda vefat etti. Cenaze namazý Fatih Camiinde kýlýnarak, Eyüp Sultan Kabristanýna defnedildi.

 

Zübeyir Gündüzalp’i vefat yýldönümü vesilesiyle rahmetle anýyoruz.

 

*Söz Basým Yayýn Araþtýrma Merkezi* *_www.bediuzzaman.net_*

 

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

Dein Kommentar

Du kannst jetzt schreiben und Dich später registrieren. Wenn Du ein Konto hast, melde Dich jetzt an, um unter Deinem Benutzernamen zu schreiben.

Gast
Auf dieses Thema antworten...

×   Du hast formatierten Text eingefügt.   Formatierung jetzt entfernen

  Nur 75 Emojis sind erlaubt.

×   Dein Link wurde automatisch eingebettet.   Einbetten rückgängig machen und als Link darstellen

×   Dein vorheriger Inhalt wurde wiederhergestellt.   Editor leeren

×   Du kannst Bilder nicht direkt einfügen. Lade Bilder hoch oder lade sie von einer URL.

×
×
  • Neu erstellen...