Zum Inhalt springen
Qries Qries Qries Qries Qries Qries

PEÇE takmak


Nur Efsan

Empfohlene Beiträge

(Bu konu buralarda biryerde mevcut ise affedersiniz)

 

PEÇE takmak

 

Kadýnlarýn sokakta gezerken yüzlerine örttükleri seyrek dokunmuþ örtü, nikab; kovandan bal alýrken yüze geçirilen ince tel kafes. Peçe kelimesi Ýtalyanca "pezzeto"dan alýnmýþtýr. Peçelemek, bir þeyi belli olmamasý, seçilmemesi için örterek gizlemek demektir. Günümüzde ülkemizin bazý yörelerinde ve diðer bazý Ýslâm ülkelerinde özellikle genç kadýnlarýn sokakta yabancý erkeklere karþý yüzlerine baþ örtülerinden ayrý olarak, yüzü göstermeyen fakat bunu takanýn dýþarýyý görebileceði bir tül taktýklarý görülür. Kimi zaman da baþ örtüsünün bir bölümü ile iki göz veya bir gözün dýþýnda kalan yüz kýsmý örtülür.

 

Kadýnýn yüz kýsmýnýn sokakta veya yabancý erkeklerin yanýnda örtülüp örtülmemesi problemini Ýslâmî açýdan þu þekilde deðerlendirmek mümkündür.

 

Kuran-ý Kerimde kadýnýn örtünme sýnýrlarý þöyle belirlenir: Ey Peygamber! Mümin kadýnlara söyle gözlerini haramdan sakýnsýnlar, ýrzlarýný ve namuslarýný korusunlar, açýkta kalan yerler dýþýnda, ziynetlerini göstermesinler. Baþ örtülerini yakalarýnýn üstüne indirsinler" (en-Nûr, 24/31); Ey Peygamber! Hanýmlarýna, kýzlarýna ve müminlerin hanýmlarýna söyle. (Bir ihtiyaç için dýþarýya çýkarken) dýþ örtülerini üzerlerine alýp örtünsünler. Bu, onlarýn baþkalarý tarafýndan tanýnýp rahatsýz edilmemeleri için daha uygundur" (el-Ahzâb, 33/59); Ýlk cahiliye devri kadýnlarýnýn açýlýp saçýldýðý gibi açýlýp saçýlmayýn" (el-Ahzâb, 33/33); Kadýnlar gizledikleri süslerinin bilinmesi için ayaklarýný yere vurmasýnlar" (en-Nûr, 24/31)

 

Yukarýdaki ayetlerde bir "baþ örtüsü", bir de "dýþ örtü" olmak üzere iki parça örtüden söz edilmektedir. Baþ örtüsünün yakalarýn üstüne inecek þekilde örtülmesinden amaç; kadýnýn baþ, saç, kulak, boyun, gerdanlýk ve göðüs kýsýmlarýnýn örtülmesidir. Çünkü Ýslâm'dan önceki Arap kadýnlarýnýn baþlarý tam olarak açýk deðildi. Onlar baþ örtülerini enselerine baðlar veya arkalarýna býrakýrlar, yakalarý önden açýlýr, gerdanlarý ve gerdanlýklarý açýkta kalýr, ziynetleri görünürdü. Dýþ örtü ise kadýnýn vücûdunu örten, altýný göstermeyen ve vücut hatlarýný ortaya koymayacak þekilde bolca olan bir örtüdür.

 

Yüz'ün örtülmesine ait ayetlerde bir açýklýk yoktur. Ancak "ziynetlerini veya ziynet yerlerini açmasýnlar" ifadesinden, kadýnýn yüzünün ziynet ve güzellik yeri olduðu düþünülerek bu kýsmýn örtülmesi gerekip gerekmediði Ýslâm hukukçularýnca tartýþýlmýþtýr.

 

Hanefi ve Mâlikîlere göre, örtünmeyi emreden ayette; "ziynetlerden açýkta kalan yerler müstesnâ" (en-Nûr, 24/31) ifadesi; kadýnýn sokakta örtmek zorunda olmadýðý bazý yerlerinin bulunduðunu gösterir. Bu yerler de yüz ve ellerden ibarettir. Bazý sahabe ve tâbiîlerden bu görüþ nakledilmiþtir. Saîd b. Cübeyr, Atâ ve Dahhâk bunlardandýr (bk. et-Taberî, Câmiul-Beyân fî Tefsîril-Kur'an, XVIII, 118).

 

Bu konuda dayanýlan önemli delillerden birisi de Hz. Âiþe (r.anhâ) dan nakledilen þu hadistir: "Ebû Bekr (r.a)'in kýzý Esmâ (ö. 73/692), üzerinde ince bir elbise varken, Allah Resulünün yanýna geldi. Resulullah (s.a.s) ondan yüz çevirerek þöyle buyurdu:

 

"Ey Esmâ! Kadýn âdet görme yaþýna ulaþýnca þurasý ve þurasýndan baþka yerinin görülmesi uygun deðildir. " O, bunu söylerken yüzünü ve ellerini gösterdi" (Ebû Dâvud, Libâs, 31; Kurtubî, el-Câmi' Li Ahkâmil-Kur'an, Beyrut 1405, XII, 229).

 

Diðer yandan kadýnýn namazda ellerini ve yüzünü açýk tutabileceði konusunda görüþ birliði vardýr. Namaz dýþýnda da bu yerlerin avret sayýlmamasý gerekir. Çünkü namazda avret yerlerinin örtülmesi farzdýr. Bu yerlerin örtülmemesi, farz olmadýðýný gösterir. Kadýn hac'ta da el ve yüzünü açýk tutmaktadýr.

 

Kadýn iþ yaparken, gerekli eþyayý tutarken ve hatta örtüsünü örterken bile ellerini açmaya muhtaç olduðu gibi, çevresini görme, nefes alýp verme bakýmýndan yüzünü örtmesinde güçlük vardýr. Diðer yandan þahitlikte, mahkemede ve nikâh gibi muamelelerde yüzün açýlmasýna ihtiyaç vardýr. Bu yüzden "zaruretler kendi miktarlarýnca takdir olunur" kaidesince bunlarýn açýlmasýnda bir sakýnca yoktur (Elmalýlý, Hak Dini Kur'an Dili, Ýstanbul 1960, V, 3505, 3506).

 

Þâfiî ve Hanbelîlere göre yüz ve eller de avret yeri sayýlýr. Onlara göre, "Ziynetlerini açmasýnlar" ayeti, ziynetin açýlmasýný yasaklamaktadýr. Ziynet de ya yaratýlýþtan olur yüz ve eller de bu kapsama girer. Ya da dýþarýdan süsleme þeklinde olur. Elbise, mücevherat, boyama, kaþ yakýnma gibi. Ayet, ziynetlerin açýlmasýný mutlak olarak yasakladýðýna göre, yabancý erkeklerin yanýnda ziynet sayýlan yerlerin açýlmamasý gerekir. Bu iki mezhep, "Ziynetlerden açýkta kalan kýsým müstesnâ..." ifadesini kasýt ve tasarlama olmaksýzýn kendiliðinden rüzgar, baðýn çözülmesi vb. sebeplerle örtünün açýlmasý þeklinde te'vil etmiþtir (Muhammed Alî es-Sâbûnî, Tefsîru Âyâtil-Ahkâm, Dýmaþk 1397/ 1977, II, 155).

 

Hadisten dayandýklarý deliller þunlardýr: Cabir b. Abdillah, "Allah elçisine, ansýzýn bakýþýn durumunu sordum. "Gözünü çevir" buyurdu" demiþtir (Ebû Dâvud Nikâh, 43; Tirmizî, Edeb, 28; Ahmed b. Hanbel, IV, 358, 361). Ansýzýn bakýlan yerin, kadýnýn eli ve yüzü olmasý akla ilk gelen husustur. Abdullah b. Abbas (r.anhümâ)'dan þöyle dediði rivayet edilmiþtir: "Allah Resulu, Fadl b. Abbas'ý hacda terikesine almýþtý. Fadl, güzel saçlý ve yakýþýklý bir genç idi. Bir kadýn gelip Allah Resulünden fetvâ sordu. Fadl ona bakýyor, o da Fadl'a bakýyordu. Allah Resulü, Fadl'ýn yüzünü öbür yana çevirdi" (Buharî, Meðazî, 77; Hac, I ; Müslim, Hac, 407).

 

Buradaki örtme, fitneye düþme, yani zinaya yol açma tehlikesi yüzündendir. Ancak hadislerde "kadýnýn yüzünü örtünüz" veya "kadýnýn yüzü de avrettir" anlamý açýkça ifade edilmemiþtir. Bazý sahabilerin kadýnlara þehvetle bakmalarý veya anlamlý bakýþlarýyla kadýnlarý rahatsýz etmeleri önlenmek istenmiþtir. Böyle bir fitne korkusu doðunca, mümin kadýnlarýn da iffetlerini korumasý ve erkeklerin dikkatli bakýþlarýna hedef olmamasý amaçlanmalýdýr. Sahabe hanýmlarýnýn yüzlerini örttükleri açýk olarak nakledilmediði için, bu konuda bir icma'ýn varlýðýndan söz edilemeyeceði gibi; peçe örtmenin farz veya sünnet olduðunu söylemek de güçtür. Belki genç ve güzel bazý bayanlarýn, erkeklerin rahatsýz edici bakýþlarýndan korunmak ve gönül dünyalarýný daha temiz tutabilmek için baþvurduklarý bir korunma biçimidir (Bilgi için bk. Kurtubî, a.g.e., XII, 229 vd.; es-Sâbunî, a.g.e., II, 154 vd.; et-Taberî, a.g.e., XVIII, 118; Muhammed Eyyûb Kâkül, 2. baský, Suriye t.y., s. 27 vd.; Elmalýlý, a.g.e., V, 3505 vd.; Ýbrahim Cemel, Müslüman Kadýnýn Fýkýh Kitabý, terc. Beþir Eryarsoy, Ýstanbul 1989, s. 124 vd.; Faruk Beþer, Hanýmlara Özel Ýlmihal, Ýstanbul 1989, s. 243 vd.).

 

Hamdi DÖNDÜREN

 

http://www.sorularlaislamiyet.com/subpage.php?s=article&aid=1697

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

Dein Kommentar

Du kannst jetzt schreiben und Dich später registrieren. Wenn Du ein Konto hast, melde Dich jetzt an, um unter Deinem Benutzernamen zu schreiben.

Gast
Auf dieses Thema antworten...

×   Du hast formatierten Text eingefügt.   Formatierung jetzt entfernen

  Nur 75 Emojis sind erlaubt.

×   Dein Link wurde automatisch eingebettet.   Einbetten rückgängig machen und als Link darstellen

×   Dein vorheriger Inhalt wurde wiederhergestellt.   Editor leeren

×   Du kannst Bilder nicht direkt einfügen. Lade Bilder hoch oder lade sie von einer URL.

×
×
  • Neu erstellen...