Zum Inhalt springen
Qries Qries Qries Qries Qries Qries

Empfohlene Beiträge

  • 8 Monate später...
  • Antworten 56
  • Erstellt
  • Letzte Antwort

Top-Benutzer in diesem Thema

AMERIKALI ESEK

Malum zamanlarin birinde KAYSERI'DEAmerikali larin yardimi ile karayolu

calismalari yapiliyormus. Bolgeye yakin bir koyde de Koyluler bir patikayolu yapiyorlarmis.

Bunun icin bir esegi tepeye dogru kovalayip onungectigi yeri sertlestirerek yolu tamamliyorlarmis.

Malum hayvan icgudusel olarak hedefe dogru en azyorucu yolu secerya!... Bu koyluler, O sirada orada vazifeli olan bir

Amerikali muhendisindikkatini cekmis. Muhendis olanlari merak ederek tercumani -ya da

karayoluprojesinin bir Turk Yetkilisi-ile yanlarina gitmis -"Kolay gelsin, ne yapiyorsunuz burada boyle?"

Iclerinden en uyanik olani; -"Yol yapiyoz" diye cevap vermis. -"E, bu esek ne ise yariyor?"

Koylu genel islem sirasini soyle bir anlatmis.Esegin yolun nereden gececegine karar verdigini soylemis.

Amerikali muhendis cok ilginc buldugu bu fikre yerlere yatmis gulmekten: -"Eee...Esek bulamayinca ne yapiyorsunuz? "

-"O zaman Amerika'dan muhendis getirtiyoruz! !!!!"

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

  • 1 Monat später...
  • 2 Wochen später...

yýlan

 

Ýki laz yýlan olan Temel ile Ýdris yolda gidiyorlarmýþ. Birden Temel Ýdris´e dönüp ´´ULA ÝDRÝS BÝZ ZEHÝRLÝMÝYDÝK YOKSA ZEHÝRSÝZ MÝ? ´´ der. Ýdris þaþýrmýþ ´´NE OLDÝ GENE´´ demiþ Temel´de ´´BÝRAZ ÖNCE DÝLÝMÝ ISIRDIMDA ONDAN´´ demiþ...

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

Bu hikaye Trakya’da geçmiþ gerçek bir olay;

 

Yaþlý bir amca, eþeðinin üzerinde karayolunda seyretmektedir.

Bunu gören trafik polisleri, amcaya takýlmak isterler ve durdururlar.

 

Polis: Be amca, necin dakman golani? (Golan: Emniyet kemeri.)

 

Amca: Dakmam be iþte!

 

Polis: E bak gordun mu, þimdi ceza keseceyik.

 

Amca: Kes bakalim ne keseceysan da gidecem, acele iþim var.

 

Polis: Peki amca, cezayi sana mi yazalim yogsam eþeðe mi?

 

Amca: ? ? ?

 

Polis: Yani cezayi sana yazarsak beþ milyon ödeycen, eþeðe üç milyon ödeycen.

 

Amca: Bana kes o zaman.

 

Polis: Neden sana keseyon amca?

 

Amca: Onun sicili temiz ossun, polis yapcez onu !!!!

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

  • 2 Wochen später...

Bir adam bir bayanýn karþýsýna geçer der ki ;

 

"-Ey dilberi rana! Ey tesadüf-ü müstesna! O mahrem suratýnýzý görünce size lahza-i kalpten sarsýldým... Niyetim acizane-i taciz etmek deðildir.. Bilakis efkar-i umumiyede ufak bir aile bacasý tüttürmektir.. Sözlerim sizi temin ve tatmin edecekse þayet, zevc-i izdivacýnýza talibim!.."

 

Bayan da der ki ;

"-O mahrem suratýnýza bir sille-i osmaniye nakþedersem sekte-i kalpten terk-i hayat edersiniz..."

 

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

Hem de Oruçluydum

Camide gencin biri çok güzel namaz kýlýyormuþ. Onu görenler gýptayla:

- "Vay be ne kadar da huþu içinde namaz kýlýyor" demiþler. Genç namazýný bitirmiþ, Kendine bakanlara dönerek:

 

- "Sadece namaz mý? Ben hem de oruçluydum." demiþ.

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

Kayserili'nin eþi ölmüþ. Gazeteye gitmiþ

En ucuzundan standart bir ilan vermek iþtemiþ

Önüne konan kaðýda istediði ilaný yazmýþ:

"Ayþe'yi kaybettim. Üzgünüm"

Ýlan görevlisi ilaný görünce uyarmýþ.

"Ýsterseniz 6 kelimeye kadar uzatabilirsiniz. Üç kelime daha hakkýnýz var"

Kayserili "Ayný paraya mý?" demiþ.

Görevli "Evet ayný paraya" diyince Kayserili üç kelime daha eklemiþ:

"Satýlýk Toyota var"

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

Günün birin de hocaya bir köylü karþý çýkmýþ:

- Saat kaç?

- Topu topu bir saatim var.

- Hayýr, saat kaça geldi demek istedim.

- Doðrusu kösteðiyle, anahtarýyla, tamiriyle doksan akçeye geldi.

- Yok caným anlatamadým akþama ne var?

- Akþama mý? Taze soðan, beyaz peynir, karpuz var.

- Onu sormuyorum, ne zamandayýz?

- Tam yazýn sonundayýz.

- Allah, Allah. Zaman ne zaman diyorum be adam?

- Bunu bilmeyecek ne var, ahir zamandayýz.

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

Mübarek bir kumandan olduðu Efendimiz (sav)'in hadisiyle sabit olan Ýstanbul fatihi koca Sultan Muhammed Han'a bir açýkgöz dilenci gelip elini açar:

 

- Allah için yardým edin kardeþinize! der.

 

Koca Fatih þöyle bir bakar dilenciye. Sormadan edemez:

 

- Nereden kardeþin oluyormuþum, söyler misin?

 

Dilencinin cevabý çoktan hazýr:

 

- Hepimiz Âdem Aleyhisselam'ýn evladý deðil miyiz? Babamýz anamýz ayný deðil midir?

 

Fatih baþýný sallar:

 

- Doðru söyledin der, aksini iddia etmek mümkün deðildir.

 

Hemen elini kaftanýnýn cebine sokar, çýkardýðý bir altýný dilenciye uzatýr. Dilenci verileni az bularak söylenir:

 

- Ben senin kardeþin olayým da bunca servetin sahibi olan sen, kardeþini bir altýnla savasýn, olur mu?

 

Fatih bu defa anlayacaðý dilden cevap verir:

 

- Sen der verilene þükrederek uzaklaþ buradan. Yoksa Âdem'den olan diðer kardeþlerin de gelecek olursa eminim sana bu kadarý da düþmez.

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

ATEÝST

 

 

Adamýn birisi hiç Allaha inanmazmýþ. Ateistmiþ yani.

 

Bir gün ormanda gezinirken birden karþýsýnda bir ayý görmüþ. Ayný anda ayý da adamý görmüþ ve yavaþ yavaþ yaklaþmaya baþlamýþ. Adam anlamýþ ki ayý saldýracak. Hemen kaçmaya baþlamýþ. Adam kaçtýkça ayý da onu kovalýyormuþ. Adam hýzlandýkça ayý da hýzlanýyormuþ. Derken ayý adama iyice yaklaþmýþ. Adam bakmýþ ki kurtuluþ yok. Ellerine göðe doðru açmýþ ve yalvaran bir sesle:

 

- “Ey Allahým”, demiþ. “Biliyorsun, sana þimdiye kadar hiç inanmadým, ömrüm boyunca sana hep isyan halinde oldum. Dünyanýn ve evrenin yaratýlýþýný hep bir kozmik olay sonucudur diye inandým. Ama anladým ki þu anda beni bu ayýdan kurtaracak senden baþka hiç kimse yoktur. Ama ben senin lütfuna da layýk deðilim ve senden bir þey istemeye de yüzüm yok. Bunca ile geçen yýllardan sonra dindar biri olmayý istemem haksýzlýk olur. O yüzden þu ayýya bari iman ver de beni yemesin”, diye dua etmiþ.

 

 

Ýþte tam bu anda, ayýnýn adamý ensesinden yakalamak üzere olduðu tam bu anda birden bir sessizlik olmuþ. Rüzgar durmuþ, ýrmak akmaz olmuþ, ayý da durmuþ. Adam þaþkýnlýk içinde bir ayýya bir etrafýna bakýnýrken, ayý ellerine göðe doðru açmýþ:

 

- Ey Allah’ým, Senin verdiðin rýzýk ile orucumu açýyorum, þükürler olsun verdiðin nimetlere, sýhhat ve afiyete. Bismillahirrahmanirrahim.

 

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

Papaz, ölmek üzere olan adamýn üzerine eðilerek;

 

- "Ölmeden önce þeytaný ve onun kötülüklerini lanetle" der.

 

Ancak adamdan ses çýkmaz. Papaz isteðini bir kez daha tekrarlar ama hastanýn sessizliði sürer. Sonunda papaz kýzgýn bir ifadeyle;

 

- "Neden þeytaný ve kötülüklerini lanetlemiyorsun, bre gafil?" diye sorunca adam halsizce cevap verir;

 

 

- "Nereye gideceðim belli olmadan kimse hakkýnda konuþmak istemiyorum"

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

  • 3 Wochen später...

Temelle Dursun bir gün kamp yapmak için ormana giderler. Gece yatarken sinekler ýsýrdýðý için Temel Dursun’a : -Ula Dursun battaniyeyi üzerine çekte sinekler ýsýrmasýn, der. Bir aralýk Temel gözünü açar ve ateþ böceklerini görür. Hemen Dursun’a seslenir : -Ula Dursun kalk sinekler ellerine el fenerlerini

almýþlar bizi arayiler.

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

THY Çaðrý Merkezi'nde çalýþanlar hergün yüzlerce telefona cevap vermek zorundalar.

 

Rezervasyon yaptýrmak isteyen, uçak saatlerini soran, bilgi isteyen binlerce kiþi bu merkezi arýyor.

 

Tabii arada sýrada kimi acemilikten, kimi bu tür konuþmalara alýþýk olmadýðýndan kimi de bilgisizlikten pek çok tuhaf diyalog oluþuyor.

 

Ýþte THY Çaðrý Merkezi'nde çalýþanlardan birinin kendisinin ve arkadaþlarýnýn baþýna gelenlerden bir demeti:

 

- Ýyi günler, danýþma...

 

- Ýyi günler, bugün nereden bilet alabiliriz?

 

- Bugün sadece Taksim ve havalimaný açýk.

 

- Anladým. Taksim'deki havalimanýnýn telefonunu alabilir miyim?

 

***

 

- Günaydýn, Semiha Yanký Havalimaný'nýn telefonunu alabilir miyim?

 

(Sabiha Gökçen demek istiyor!)

 

***

 

- Diyarbakýr'a yer var mý acaba?

 

- Malesef yok efendim?

 

- O zaman beni yedek kulübesine yazar mýsýnýz?

 

***

 

- Ýyi günler iç hatlar...

 

- Bant kaydý mýsýnýz, yoksa gerçek mi?

 

***

 

- Ýstanbul'a son uçak kaçta?

 

- Nereden?

 

- Buradan...

 

- Nereden arýyorsunuz?

 

- Þehir içinden...

 

- Hangi þehirden?

 

- Erzurum'dan...

 

***

 

Trabzon'dan bir yolcu havaalanýný arar ve sorar:

 

- Ýyi akþamlar, hanýmefendi Trabzon-Ýstanbul arasý ne kadar sürüyor acaba?

 

- (Call center çalýþaný beklemeye alýr) Bir saniye efendim...

 

- Tamam teþekkürler, iyi akþamlar (Telefonu kapatýr)

 

***

 

- Ne kadar kalacaksýnýz Almanya'da?

 

- Neden soruyorsunuz?

 

- Ona göre bilet keseceðim...

 

- Eee olsun ben uçakta kalmayacaðým ki otelde kalýcam!

 

***

 

- Çocuðumla ben uçucam. Oðluma çocuk fiyatý istiyorum ne kadardý?

 

- Çocuðunuzun 12 yaþýný aþmamasý gerekiyor, kaç yaþýndaydý?

 

- 32 yaþýnda!

 

***

 

- Telefona Ýngilizce hat geldiðini ekrandan gören personel:

 

- Reservation, may I help you?

 

- Aaa.. Ben yanlýþ basmýþtým. Þimdi Ýngilizce mi konuþmam gerekecek?

 

***

 

- Hiç yer yok malesef!

 

- Ama ben askerim?

 

- Hiç yer yok malesef!

 

- Hiç mi yok?

 

- Hiç yer yok malesef!

 

- Ben yere otursam?

 

- Bizans class'a rezervasyon istiyorum?

 

***

 

Adana uçaðýnda yolcu karþýlayan hostes koltuðunu bulamayan yolcuya sorar:

 

- Hangi numarada oturuyorsunuz beyfendi?

 

- Sanayi Mahallesi, 14 numara.

 

 

(Can Ataklý-Vatan)

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

Dilbilgisi dersinde öðretmen, doðulu öðrencisine sorar:

- Bakmak fiilinin çekimini yap bakalým!..

- Bakirem, bakirsen, bakir...

Karadenizli müdahale eder:

- Uy!.. Diluni eþekarisu soksun. Öyle mi denur daa!.. Onun aslý pöyledir: Pakayrum, pakaysun, pakay...

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

Polis, köprü çikisinda çevirdigi aracin soförünü tebrik etmis:

 

-Kemer taktiginiz için 5 milyon ile ödüllendirildiniz! Adamcagiz duruma anlam vermeye çalisirken polis sormus:

 

- Bu parayla ne yapacaksiniz? Soför gevrek gevrek gülmüs:

 

-Artik bir ehliyet alirim! Yan koltukta oturan kadin atilmis:

 

- Dinleme bu herifi memur bey içince hep böyle saçmalar! Arka koltukta kestiren yolcu ekler:

 

-Çalinti arabayla fazla uzaga gidemeyiz demedim mi ben? Ve bagajdan bir ses:

 

-Hey ordakiler niye durduk sýnýrý geçtik mi ?

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

  • 7 Monate später...

Dünya feministler kongresinde, Amerikan Delegesi Hanýmefendi kürsüye gelmiþ 'Geçen yýlýn kararlarýný aynen uyguladým. Eve gider gitmez kocama :

 

-'Bundan sonra temiz çamaþýr istersen kendi çamaþýrýný kendin yýka. Ýþte makine orda..' dedim.Ýlk gün birþey görmedim.Ýkinci gün bir þey görmedim. Üçüncü gün bir baktým, makinenin baþýnda sadece kendi çamaþýrlarýný deðil, benimkileri de yýkýyor.'

 

 

 

Alman Delegesi söz almýþ. Ben de kararýmýz gereðince kocama: - 'Bundan böyle temiz tabakta yemek istiyorsan kendi bulaþýðýný kendin yýka' dedim.. Birinci gün birþey görmedim. Ýkinci gün birþey görmedim. Üçüncü gün baktým, makinenin baþýnda sadece kendininkileri deðil, benim bulaþýklarýmý da yýkýyor.'

 

 

Üçüncü konuþmacý bizden, feminist kardeþimiz; 'Türkiye'ye döner dönmez kararýmýz gereðince kocamla konuþtum. Ona dedim ki: -'Bundan böyle yemek yemek istiyorsan, kendin piþirmen gerekecek. Ýþte mutfak orada..'Birinci gün birþey görmedim. Ýkinci gün bir þey görmedim. Üçüncü gün sol gözüm biraz açýlýr gibi oldu, hafiften görmeye baþladým... :))

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

  • 2 Wochen später...
Ali Mýsýr'da okuyan bir öðrenci. Sýnavlar bitmiþ ve yaz tatiline girecekler.. Babasý Ali'ye telefon eder ve sýnavlarýn nasýl geçtiðini sorar. Ali de bilmediði halde "çok iyi geçti" der ve bunu üzerine babasý onu Ýstanbul'a iþlerinde yardým etmesi için çaðýrýr. Ali gidecektir Ýstanbul'a ve arkadaþýna son olarak þöyle der; "Ahmet sen notlarýmý öðrenirsin ve beni ararsýn. Eðer telefona babam çýkarsa Muhammed'in Ali'ye selamý var dersin; ben anlarým bir tane zayýfým olduðunu." Ahmet notlarý öðrenir ve arar. Telefona babasý çýkar ve Ahmet þöyle der: - Amcacým Ali'ye söyle ona bütün Ümmed-i Muhammed'in selamý var... :lachen:
Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

  • 1 Monat später...

Annemin Maceralarý

Shrek'in fragmanlarýný gösteren bir televizyon kanalýnda, el ele

tutuþmuþ Shrek ve Fiona'yý gören annem, 'Bunlar Süleyman ve Nazmiye

Demirel çifti mi?' diye sordu! Seçememiþ gözleri o mesafeden

 

 

Modem

Yemek masamýn üstünde duran modeme uzun uzun bakan anneannem 'Bu ne?'

diye sordu. Ben de kolay anlasýn diye 'Hani benim bilgisayarým var ya

onunla internete giriyorum. Ýþte internete girmek için o kutu

zorunlu.' diye uzun uzun açýkladým. Anneannem dinledi beni; 'Yani

modem bu' dedi ve konu kapandý...

 

 

Ne zaman?

Kardeþim karne almýþtý. Fakat birçok zayýf notu vardý. Annem, babamla

beni kenara çekip uyarýlarý sýralýyordu; 'Sakýn çocuðun moralini

bozmayýn, sakýn kötü bir þey söylemeyin.' Uyarýlar özellikle babama

yönelikti; 'Hele de sen, sakýn çocuðun gururunu kýrma.' Babam daha

fazla dayanamadý ve sordu; 'Karne için ne zaman özür dileyeceðiz?

 

Asabi Polis

Hareketli bir Baðdat Caddesi akþamýnda, polis abilerimiz rutin olduðu

üzere devriye gezmektedir. Iþýklarda müþteri bekleyen taksiye

yaklaþýlýr ve; ''Ticari, bekleme yapma, devam et.'' anonsu yapýlýr.

Camdan eliyle '1 saniye' iþareti yapan taksiciye, ikinci ve çok

manidar anons gelir ardýndan; ''Ticari, benne pölümüye girme! Devam et

> dedik!''

 

 

 

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

Üç Amerikan askeri Iraklý bir amcanýn bakkalýna girerler alýþ veriþ yaparken

'kahrolsun Amerika'diye ses duyarlar. Etrafa bakýnýrlar ve sesin bir

papaðandan geldiðini görürler.

 

Bunun uzerine Iraklý bakkal amcaya 'bu papaðaný buradan yok et yarýn

geldiðimizde görürsek seni mahvederiz'derler.

 

Askerler gittikten sonra bakkal amca kara kara düþünmeye baþlar çünkü

papaðan kuþunu çok sevmektedir. Derken aklýna cami imamlarýnýn papaðaný

gelir. Hemen imamýn yanýna koþar baþýndan geçenleri anlatýr ve 'Hocam eðer

sakýncasý yoksa papaðanlarý deðiþelim'der Hoca kabul eder ve deðiþim

gerçekleþir. Ertesi gün iþgalci Amerikan askerleri gelir, papaðaný görürler

ve kýzarak :'biz sana bunu yok edeceksin demedikmi? '

Amca bu papaðan o deðil desede inandýramaz.

Sivri zekalý askerin biri ben þimdi anlarým bunun dünkü papaðan olup

olmadýðýný der ve papaðanýn tekrarlamasýný umarak baðýrýr:

'Kahrolsun Amerika!!

ses çýkmyýnca bakkal amca dahil hep birlikte baðýrmalarýný söyler:

-Kahrolsun Amerika!

(ses yok)

-Kahrolsun Amerika!

(ses yok)

-Kahrolsun Amerika!

 

papaðan dile gelir

-Amin evlatlarým..

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

  • 1 Monat später...

Amerika`da zencinin biri pasaportunu kaybetmiþ.

 

Tam da Türkiye`ye tatile gidecegi gün.

 

Aksilik bu ya... uçaðý kaçýracak, kara kara düþünürken yolda bir pasaport bulmasýn mý?

 

hemen almýþ yerden,bir bakmýþ Leanardo di Caprio`nun pasaportu..

 

`ne olursa olsun` demiþ ve þansýný denemeye karar vermiþ.

 

çýkarmýþ leonardo`nun fotoðrafini, kendi fotoðrafýný yapýþtýrmýþ.

 

Uçmuþ Türkiye`ye.

 

Atatürk hava limanýnda görevli gümrük memurunun karþýsýna geçmiþ.

Kim olabilir memur. Tabi ki temel... Smile

Temel almýþ pasaportu eline.

 

adamýn ismine bakmýþ:

``Leonardo di Caprio`,

 

fotoðrafa bakmýþ, bir beyaz.

 

Adama bakmýþ zenci...

Bir kaç þaþkýn bakýþtan sonra temel öbür masaya seslenmiþ,

`Ula Cemal, bu titanik batmýþ mýydý, yanmýþ mýydý??????

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

  • 1 Monat später...

Çobanýn biri dere kenarýnda koyunlarýný otlatýyormuþ. Tam o anda, yanýna bir Cherokee Jeep yanaþmýþ. Brioni gömlek, Prada ayakkabýlar giyen, Ray-Ban gözlüklü ve Stefano Ricci kravatlý bir sürücü, aþaðýya inip, çobana sormuþ.

 

— Kaç tane koyunun olduðunu bilirsem, bana onlardan bir tanesini verir misin?

 

Çoban, bir adama bir de koyunlarýna bakmýþ;

"Tamam" diye cevap vermiþ.

 

Genç adam arabasýný park etmiþ. Telefonunu bilgisayarýna baðlayýp, bir NASA sitesine girmiþ, GPS'ini kullanarak yeri taramýþ, bir database ve logaritma ile doldurulmuþ 60 excel tablosunu açmýþ ve 150 sayfalýk bir rapor basmýþ. Ardýndan, çobana dönerek;

 

"Tam 983 adet koyunun var" demiþ.

 

Çoban da

"Doðru" diye cevap vermiþ,

"Koyununu alabilirsin".

Genç adam koyunu almýþ ve jeep'inin arkasýna koymuþ. Bu kez çoban genç adama dönüp;

 

"Peki... Senin nerede ve ne iþ yaptýðýný bilirsem, koyunumu geri verir misin?" diye sormuþ.

Adam da

"Evet neden olmasýn" diye yanýtlamýþ. Bunun üzerine çoban;

 

"Sen IMF uzmanýsýn" demiþ.

 

Adam hayretle sormuþ;

"Nasýl oldu da bildin?"

Çoban

"Çok basit" diye cevap vermiþ.

 

"Buraya çaðrýlmadan geldin, bu bir. Ýkincisi benim bildiðim bir þeyi bana söylemek için benden bir koyunumu istedin. Üçüncüsüne gelince, hiç bir þeyden anlamýyorsun çünkü koyun diye köpeðimi aldýn....

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

Dein Kommentar

Du kannst jetzt schreiben und Dich später registrieren. Wenn Du ein Konto hast, melde Dich jetzt an, um unter Deinem Benutzernamen zu schreiben.

Gast
Auf dieses Thema antworten...

×   Du hast formatierten Text eingefügt.   Formatierung jetzt entfernen

  Nur 75 Emojis sind erlaubt.

×   Dein Link wurde automatisch eingebettet.   Einbetten rückgängig machen und als Link darstellen

×   Dein vorheriger Inhalt wurde wiederhergestellt.   Editor leeren

×   Du kannst Bilder nicht direkt einfügen. Lade Bilder hoch oder lade sie von einer URL.


×
×
  • Neu erstellen...