Zum Inhalt springen
Qries Qries Qries Qries Qries Qries

Empfohlene Beiträge

http://sentezhaber.com/resimler/haber/CE8_h.jpg

Bediüzzaman, ayrýlýkçý çabalarý desteklemediði gibi, bilâkis birlik ve beraberliðin sürdürülmesi için önemli katkýlarda bulunmuþtur.

 

 

ÇALIÞMANIN KONUSU VE AMACI

 

Ülkemizin Doðu ve Güneydoðusunda gün geçmiyor ki bir çatýþma olmasýn, bir ölüm haberi gelmesin. 1980’li yýllardan bu yana varlýðýný derinden hissettiren bu terör olgusu, alýnan çeþitli tedbirlere ve verilen mücadeleye raðmen bir türlü ortadan kaldýrýlamadý. Bu olgu, bir yandan sürekli teyakkuzda durmasý gereken bir askerî varlýðýn külfetini insanlarýn omuzlarýna yüklerken, diðer yandan da toplumun sosyal ve ekonomik durumunu gün geçtikçe daha da kötüleþtirdi. Bu durum da bölgenin diðer sorunlarýnýn görünür hale gelmesine sebep oldu.

 

Ýhmal edilmemesi gereken bir nokta, Doðuda terör olaylarýný besleyen sorunlarýn sadece Doðu ve Güneydoðuya has sorunlar olmadýðý gerçeðidir. Türkiye’nin genelinde var olan demokratikleþme sorunu, bölgede daha da yoðunlaþarak kanayan bir yara haline gelmiþtir. Yani sorunun temelindeki sebeplerin pek çoðu bölgesel deðil, millî niteliktedir. Sorunun bu özelliði, yapýlacak reformlarýn millî boyutlarýnýn da bulunduðu gerçeðini ortaya çýkarmaktadýr.

 

Türkiye’nin Doðu ve Güneydoðusundaki terör konusunu anlayabilmek için, görünen karýþýklýklarýn ardýndaki sorunlarý doðru bir þekilde analiz etmek gerekmektedir. Bu analizi yapabilmek için karþýmýza çýkabilecek engeller vardýr. Bu engelleri aþmadan sorunu çözme yoluna gitmek beyhude çabalardan öteye gidemeyecektir.

 

Bu engellerin en önemlilerinden birisi, ulus devlet paranoyalarýnýn ortaya çýkardýðý uygulamalardýr. Hâlâ ulus devlet paranoyalarý ile meþgul olarak, tek tip insan, tek ideoloji, tek yaþama biçimi gibi antidemokratik dayatmalarý sürdürürsek bu konuda ilerleme kaydetmek mümkün deðildir.

 

Ýkinci engel ise, devletin dine yaklaþýmýdýr. Sorunu çözebilmek için toplumun inançlarýný bir veri olarak kabul edip, ona göre çözüm yollarý aramak gerekir. Toplumun inançlarýný yok sayarak sorunlarý çözmeye çalýþmak, yine beyhude bir çaba olmanýn ötesine gidemez.

 

Bu noktada, bu iki temel engelle hayatý boyunca mücadele eden Bediüzzaman Said Nursî’nin görüþleri özel bir önem arz etmektedir. Bediüzzaman (1878-1960) hayatýnýn büyük kýsmýnda yaþadýðý topraklarýn sorunlarýnýn nasýl çözülebileceði üzerinde durmuþtur. Osmanlý döneminde padiþahlara, cumhuriyet döneminde de cumhuriyet hükümetlerine, bölgenin sorunlarýný yazarak nasýl çözüleceðine dair fikirler ileri sürmüþtür. Özetle, bizim düþmanýmýz cehalet, zaruret, ve ihtilâftýr. Bu üç düþmana karþý marifet, san'at ve ittihad silâhýyla mücadele edeceðiz diyerek, sorunlarýn nasýl çözülmesi gerektiðine dair prensipler koymuþtur.

 

 

ÇALIÞMANIN YÖNTEMÝ

 

Bu çalýþmanýn amacý, Bediüzzaman Said Nursî’nin eserleri olan Risâle-i Nur Külliyatý’nda, Doðu ve Güneydoðuda yaþanan sorunlar hakkýndaki çözüm tekliflerini sunmaktýr.

 

Amaca giderken, en baþta müellifin konu hakkýndaki analizleri dikkatle tesbit edilmiþ ve bu prensiplerin bugünkü þartlar içerisinde nasýl pratiðe dönüþtürüleceði üzerinde durulmuþtur. Bu çaba sonucunda, müellifin görüþlerinin bugün nasýl uygulanacaðýna dair çeþitli yorumlara gidilmiþtir.

 

Yorum yapýlýrken hiç kuþkusuz müellifin eserleri temel alýnmýþtýr. Bu eserler dýþýndaki kaynaklar sadece müellifin görüþlerini güçlendirmek amacýyla kullanýlmýþtýr.

 

 

TEORÝK ÇERÇEVE

 

Türkiye’nin Doðu ve Güneydoðusunda yaþayan Kürtler, 16. yüzyýlda Yavuz Sultan Selim’in Doðu seferinden sonra, yoðunca Türklerle bir arada yaþamaya baþlamýþlardýr. Hiç kuþkusuz bundan önce de iki topluluðun karþýlaþtýðý dönemler olmuþtur; ancak bu tarihten sonra, iki topluluk arasýndaki siyasal ve sosyal etkileþim daha da artmýþtýr. Bu tarihten itibaren Sultan Selim’in yönetim anlayýþý, bölgede yaþayan Kürt aþiretlerini memnun etmiþ; sonraki yýllardaki Osmanlý’nýn gaza anlayýþýndan memnun olan Kürt aþiretleri, 19. yüzyýla kadar Osmanlý Devleti’ne sadakatte bir kusur etmemiþlerdir. Hatta Türk-Kürt öylesine kaynaþmýþ iki topluluk haline gelmiþtir ki, kültürleri, hayat biçimleri, gündelik hayatlarý büyük ölçüde benzerlikler taþýmaya baþlamýþtýr. Türk ve Kürt unsurlarýný birbirine kaynaþtýran, benzerliklerini arttýran temel zemin, her iki toplumun da Müslüman olmasýdýr. Ýki toplum arasýndaki bu din kardeþliði duygusu var oldukça, barýþ ve kardeþlik içinde yaþanmýþ, bu duygu kaybedilmeye baþlayýnca, çatýþmalar baþ göstermiþtir.

 

Türkler ve Kürtler arasýnda var olan Ýslâm kardeþliði duygusunu yaralayan en önemli tarihî olay hiç kuþkusuz Fransýz Ýhtilâli olmuþtur. Bu olaydan sonra, Osmanlý topraklarýndaki pek çok etnik grubun ayaklanmaya baþlamasý zaman içinde Müslüman gruplarýn da bundan etkilenmesine sebep oldu. 19. yüzyýldan itibaren, Araplarýn, Arnavutlarýn ve Kürtlerin içinde de kýpýrdanmalar görülmeye baþladý. Arap ve Arnavut Müslümanlar Osmanlýnýn çöküþ yýllarýnda ayrýlýðý tercih ederken, Kürtler ezeli kardeþleri Türklerle Birinci Dünya Savaþý ve Ýstiklâl Savaþýnda omuz omuza mücadele ettiler.

 

Bu sýrada Bediüzzaman, talebeleriyle birlikte düþmanlara karþý savaþarak, Türk ve Kürt unsurlarý arasýndaki dayanýþmanýn önemli örneklerinden birini vermiþtir. Birinci Dünya Savaþýnda talebeleriyle birlikte Rus-Ermeni ittifakýna karþý savaþarak, bu uðurda bir süre Rusya’da esir hayatý yaþamak zorunda kalmýþtýr. Rusya’dan, Bolþevik ihtilâli hengâmesinde kaçarak Ýstanbul’a gelen Bediüzzaman, Ýstanbul iþgal edilince de iþgale karþý direnilmesi gerektiðini savunmuþ ve millî mücadeleyi destekleyen beyanname yayýnlayarak kurtuluþ mücadelesi verilmesini istemiþtir.

 

Bediüzzaman, savaþtan sonraki anlaþmalarda ayrýlýkçý çabalarý desteklemediði gibi, bilâkis birlik ve beraberliðin sürdürülmesi için önemli katkýlarda bulunmuþtur. Sevr Antlaþmasý sýrasýnda Doðuda kurulacak bir Kürt devleti projesine karþý çýkarak Osmanlýya tabi olunmasý gerektiðini savunmuþtur. Yeni devlet kurulmaya baþlayýnca da Meclise giderek, ülkenin daha güzel günlere hazýrlanmasý için çaba sarf etmiþtir. Ancak, kurucu irade ile arasýndaki derin fikir ayrýlýklarýný fark edince Ankara’yý terk etmiþ, mücadelesine Anadolu’nun ücra köþelerinde, sürgün ve hapis hayatý içinde sürdürmek zorunda kalmýþtýr.

 

Bu dönemde, Cumhuriyetin kurucularý, bir ulus devlet inþa sürecine giriþmiþlerdi. Fransýz Ýhtilâlinden mülhem bir milliyetçilik anlayýþý ile topraða baðlý bir milliyetçilik geliþtirmiþler ve Türkiye Cumhuriyetinde yaþayan herkesin Türk olduðu ideolojisini, resmî ideoloji olarak empoze etmiþlerdir. Bu Cumhuriyet projesi, devletin resmî aygýtlarý tarafýndan, bütün halka zorla kabul ettirilmeye çalýþýlmýþtýr.

 

Bu anlayýþa göre halk, modernleþtirilmesi gereken bir topluluktu, elitlerin hazýrladýðý projenin halk üzerinde uygulanmasý gerekiyordu. Proje hýzla uygulanmaya baþlandý. Artýk projeye göre, Türkiye’de yaþayan herkes Türktü. Halk Evleri aracýlýðýyla topluma sunulan yaþama biçiminin, Köy Enstitüleri ile ideolojik temelleri atýlmaya baþlandý. Ýdeolojinin taþýyýcýlarý da öðretmenlerdi. Bu Cumhuriyet projesi uzun yýllar çeþitli baský araçlarý vasýtasýyla uygulandý.

 

Bu politikalarý benimsemeyen Bediüzzaman, sürgüne gönderildiði Anadolu’nun ücra bir köþesi olan Barla’da, geliþen olaylara karþý fikri mücadele vermek için eserler yazmaya baþladý. Halkýn büyük bir ekseriyeti de devletin otoriter yüzüne karþý herhangi bir þey yapamadý. Bu süreçte hem etnik milliyetçilik beslendi, hem de herhangi bir baþkaldýrý hareketine karþý devletin sert yüzü gösterildi. Toplumun genelinde ulus devlet projeleri uygulanýrken, çýkan isyanlar da güç kullanýlarak bastýrýldý.

 

1980’lere gelindiði zaman, artýk bazý eylemciler baskýlar karþýsýnda kendilerini demokratik yollardan ifade edemeyince, illegal yollardan ifade etme çabasýna girdiler. Bu sonuca halkýn maruz kaldýðý antidemokratik uygulamalar, ekonomik sýkýntýlar, eðitim politikalarýndaki yanlýþlýklar ve güvenlik anlayýþýndaki hatalar da eklenince, bölgedeki kargaþa içinden çýkýlmaz bir hale geldi. Toplumdaki huzursuzluk sona ermediðinden çatýþma süreci günden güne artarak devam etti.

 

 

I. TEMEL ÝLKELER: DEMOKRATÝKLEÞME,

 

EMPATÝ VE SAMÝMÝYET

 

Þiddetin panzehirinin þiddet olmadýðý açýktýr. Bu gerçek insan iliþkilerinde önemli bir kuraldýr. Bu sebeple terör belâsýna bulaþmýþ bölgenin sorunlarýný çözmenin en doðru yolu, demokratik ilkeler çerçevesinde bir yaklaþým geliþtirmektir. Bediüzzaman, Doðu topluluklarýný kurtaracak en önemli anahtar kelime olarak hürriyeti göstermiþtir. Hatta Ýslâm dünyasýný içine düþtüðü geri kalmýþlýk durumundan kurtaracak yegâne aracýn da hürriyet olduðunu eserlerinin pek çok yerinde belirtmiþtir.

 

Bundan dolayý, Türkiye’nin Doðu ve Güneydoðusu ile ilgili yapýlacak bir açýlýmýn, demokratikleþme zemininde ele alýnmasý gerekmektedir. Ancak bu çaba sadece bölge için düþünülemez. Çünkü Türkiye’nin demokratikleþmesinde samimiyetin ölçüsü, ülkede yaþayan herkes için hürriyet istemektir. Yani Hakkâri’de yaþayan da, Trabzon’da yaþayan da, Ýzmir’de yaþayan da Antalya’da yaþayan da hürriyetlerine sahip olmalýdýr. Aksi takdirde saðlanacak demokratik iyileþtirmeler bölgesel bir fonksiyona sahip olur ki, bu uygulama toplum tarafýndan samimiyetsiz giriþimler olarak deðerlendirilir. Demokratikleþme, ülkenin güvenliði için bir araç olarak ele alýnmamalý; bilâkis toplumun yaþam standardýný yükseltecek bir amaç olarak algýlanmalýdýr.

 

Ülke genelinde yaþanacak bir kucaklaþmanýn ön þartlarýndan birisi de empatidir. Yöneticiler halký, halk yöneticileri anlayabilmelidir. Özellikle halk yöneticilerden samimî bir yaklaþým beklemektedir.

 

Halkýn bu endiþelerinin giderilmesi için, devletin samimî olduðu mutlaka gösterilmelidir. Samimîyetin ölçüsü de, yukarýda ifade edildiði gibi, devletin ulus-devlet uygulamalarýndan ve dini dýþlayan anlayýþýndan vazgeçmesi olacaktýr.

 

Yeni Asya, 07.10.2009

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

Dein Kommentar

Du kannst jetzt schreiben und Dich später registrieren. Wenn Du ein Konto hast, melde Dich jetzt an, um unter Deinem Benutzernamen zu schreiben.

Gast
Auf dieses Thema antworten...

×   Du hast formatierten Text eingefügt.   Formatierung jetzt entfernen

  Nur 75 Emojis sind erlaubt.

×   Dein Link wurde automatisch eingebettet.   Einbetten rückgängig machen und als Link darstellen

×   Dein vorheriger Inhalt wurde wiederhergestellt.   Editor leeren

×   Du kannst Bilder nicht direkt einfügen. Lade Bilder hoch oder lade sie von einer URL.

×
×
  • Neu erstellen...