Webmaster Geschrieben 27. Juli 2009 Teilen Geschrieben 27. Juli 2009 Laik mahalle’nin yeni Ahmet Hakan’ý... Geçtiðimiz hafta sonu lise yýllarýmda benim zihinsel yolculuðuma yoldaþlýk etmiþ bir arkadaþým ile birlikteydim... O yýllarda yaptýklarý iþler beni etkilerdi bu arkadaþýmýn... Arkadaþ dediysem zihin ve gönül yoluyla arkadaþýmdý o zamanlar, o sebeple karþýlýklý sohbet etmemizin tarihi epey yeni olmasýna raðmen 12-13 yýldýr O’nu tanýyor gibiydim... O zamanlar kendi içinden geldiði mahallenin yýldýzlaþan bir adamýydý... Kendi içinden çýktýðý mahallesinin insanlarýna alçakça baskýlarýn tavan yaptýðý yýllardý... O ise kendi mahallesine yapýlan baskýlardan hareketle baský yapýlan tüm mahallelere açmýþtý ekranýný... Tarafsýz Bölge’de gezmezdi o zamanlar... “Baþka bir insan kardeþine yapýlan haksýzlýðý, kendisine yapýlmýþ gibi kabul etmeyen bizden deðildir” düsturuna göre özgürlüðün ve vicdanýn yanýnda Taraf’tý... Tarafsýzlýðýn büyük bir maval olduðunu o zamanlardan öðrenmemde ilk kez O’nun ekranýnda tanýþtýðým birçok entelektüelin payý vardý... 2000’lerin ortasýndan itibaren kamuoyunun çoðunluðu bu arkadaþýmýn deðiþtiðine inanmaya baþladý... Bu arkadaþý eskiden sevenler sýrt dönmeye baþladý, eskiden nefret edenlerde ise O’na karþý olumlu bir bakýþ oluþmaya baþladý... Ýþte bu hafta sonu Boðaziçi’nin ortasýnda saatlerce baþ baþa bu süreci konuþtuk... Benim aklýmda kalmýþ kimi eski programlarý yâd ettik, güncel siyasi konulara konu gelince tartýþmaya ve yer yer kapýþmaya baþladýk... Ben bu arkadaþýn 2003-06 arasý çizgisini çok önemsiyordum. Kimileri ta o zamandan O’na tavýr almaya baþlamýþtý, ben o zamanlar sonuna kadar kendisini savunuyor, birçok yerde de örnek gösteriyordum. Þimdilerde kendisinin seksi kadýnlar listesinde yer alan Nilüfer Göle’nin “Islam in Public” kitabýnýn tanýtým toplantýsýnda Ahmet Hakan’ýn çok olumlu bir iþlev gördüðünü söylediðimde yýl tam da 2006 idi. Çünkü bir insanýn kendi içinden geldiði kesimi, o kesim içinde kalarak sonuna kadar eleþtirmek erdemini çok önemsiyordum... Ahmet Hakan’ýn tam olarak yaptýðý buydu ve çok deðerliydi... Öncü bir karakter olarak da, kendini örnek alan çok sayýda “delikanlý”nýn önünü açýyordu... Dolayýsýyla “Ýslami mahalle”yi bazen en acýmasýz biçimde eleþtirmesinin bir iç-anlamý ve önemi vardý... Bugün benim de yaþadýðým zihinsel deðiþimde payý olan, o sebeple kendisine vefa borcum olan bu arkadaþýmýn külahlarýn deðiþtiðini fark etmesi gerekiyor... O artýk “Ýslami mahalle”nin mensubu deðil... Yaþam tarzý ve etrafýnda kurduðu dünya tamamen deðiþti, bizzat kendi deðiþtirdi bunu... Bu deðiþimi de göstere göstere yaptý kendisi. Amentü’sünü yazdý ve çoðu zaman zorunluluktan içinde olduðu eski yaþam çerçevesini, içinde yaþamak mecburiyetinde olduðu eski dünyasýný baldýranlarla kefenledi... Ahmet Hakan’ýn Ýslami bir yaþam tarzýna sahip olarak kalýp, Ýslami kesimi eleþtirmek isteyen delikanlýlara örnek olmasýna artýk bir imkân yoktur... Ahmet Hakan tipi “Evet, Ýsyan” demenin de bir asaleti vardýr ama bu “Vakit tamam, mahallemi terk ediyorum” demek isteyen dindar gençlerin tercihi olabilir... Baþörtülü bir kýz, örtülerini çýkarýp plajlara koþmak istiyorsa ya da plajlarda güneþlenen bir kýz Allah’ýn emri olarak yorumladýðý dini gereði örtünmeyi seçiyorsa ve bu tercihlere sahip insanlarýn önüne cebren duvarlar çýkýyorsa her vicdanlý insan bu duvarlara karþý çýkmalýdýr... Ahmet Hakan’ýnki böyle bir tercih ve herkes saygý göstermek zorunda... Fakat hangi mahallede yaþamayý tercih ederse etsin o insan artýk önce kendi mahallesini ayný erdemli ilke gereði olabildiðince sert biçimde eleþtirebilmeli... Yani artýk o düzenli Vakit yazýlarýnýn bir anlamý kalmamýþtýr. Ancak Vakit’e bir ters-promosyon anlamýnda tiraj artýrýcý bir iþlevi vardýr... Öte yandan bir insan net bir biçimde mahalle deðiþtirince ve hâlâ terk ettiði mahalleye saydýrýyorsa buna artýk kimse öz-eleþtiri demez, evet buna “itirafçýlýk psikozu” denir... “Yeni mahalle”sine yaranmak ve tam kabul görmek için “Eski mahalle”sine çakýyor der elbette birileri... “Eski mahalle”ye olan eleþtiriler ne kadar samimi olursa olsun, artýk iþlevi ve algýlanýþý bu olur... Kendi mahallesini eleþtirtmeyenlere koz olur sadece... Bu arkadaþýmýn “yeni mahalle”sini ayný sertlikte, ayný netlikte eleþtirebildiði gün zaten bu “itirafçýlýk” muhabbetleri de ortadan kalkmýþ olur... Türkiye’nin en çok okunan ve dikkat çeken yazarý olarak artýk bu yeni mahallenin kolpacýlarýný afiþe etme zamanýdýr... 28 Þubat’ta sessiz kalýp þimdi gürleyenleri eleþtirdiðin kadar, 27 Nisan muhtýrasý sýrasýnda “ne o, ne o” goygoyculuðuyla siyasi analistçilik yapmaya kalkanlarý sonuna kadar eleþtirmenin zamanýdýr... “Ýslami mahalle”den bir Ahmet Hakan geçti... Çok sayýda insana nüfuz etti, çok iþler yaptý... O dönem bitti... Hakan’ýn “Tarafsýz Bölge”de askýda kaldýðý dönem de geçti... Artýk “laik mahalle”ye kafayý çýkaran, aykýrý giden, diklenen yeni Ahmet Hakan’ýn vaktidir... Tan yerlerinin sülbünden gelmekte olan bir Ahmet Hakan’ýn... Rasim Ozan Kütahyalý - Taraf, 22.07.2009 Zitieren Link zu diesem Kommentar Auf anderen Seiten teilen Mehr Optionen zum Teilen...
Empfohlene Beiträge
Dein Kommentar
Du kannst jetzt schreiben und Dich später registrieren. Wenn Du ein Konto hast, melde Dich jetzt an, um unter Deinem Benutzernamen zu schreiben.