Webmaster Geschrieben 19. Mai 2009 Teilen Geschrieben 19. Mai 2009 Bir yanlýþlýk var Türkan Saylan öldü. "Her nefs ölümü tadacaktýr." hükmüne uydu. "Gel" çaðrýsý en yüce Kudret'ten ona da yapýldý, o çaðrý yapýlýnca gitmemek olmaz. "Beyaz melek" koluna girer ve götürür insaný. Ölüm bütün kültür ve inançlarda, biyolojik varlýðýn sona ermesinden öte bir þey. En maddeci dünya görüþünde bile, ölümle her þeyin bitmemesi arzusu var. Moskova'ya gittim, Nazým Hikmet'in mezarýnýn bulunduðu kabristana uðradým, kabirler var, ayrýca yakýlanlarýn da külleri saklanýyor. Niye ki? Türkan Saylan'ýn ölümü de, biyolojik varlýðýn sona eriþi olarak algýlanmayacaktýr. Hoþ, Türkiye'de "Kültür müslümaný" kavramý çerçevesinde, ate'lerin bile dini merasimle gömülmesi yadýrganmýyor. Türkan Saylan'ýn "Din" ile iliþkisi nasýldý? Önce belirteyim, Türkan Saylan'ýn, bir "Misyon insaný" olarak önemli bir sima olduðunu düþünüyorum. Bir insanýn davasýnýn olmasý, onun için adanmasý önemli. Gerçi bu da, "idealistçe" bir ruh dünyasýný gerekli kýlýyor. Bütün hayatý dünya ve ben merkezli yaþamak olan birisinin, idealist hedefler peþinde çýrpýnmasý mümkün olmaz. Türkan Saylan, bir misyon uðruna ömrünü veren insan oldu. Bu misyonun "insan eðitimi"ni hedeflemesi ayrýca önem taþýyor. Bu misyonun, eðitim imkanýndan yoksun çevreleri kapsamasý ayrýca önem taþýyor. "Kardelenler" projesi, Doðu - Güneydoðu'da, eðitim imkanlarýndan yoksun çocuklara - kýz çocuklarýna- ulaþmayý hedefliyor olmasýyla önemli bir projeydi. Ama, diye bir düþünce serisi geçiyor içimden... Orada bir "yanlýþlýk" ile karþýlaþýyorum. Yeni Þafak'ta Mehmet Gündem, Ayþe Kulin'le konuþmuþ. Ayþe Kulin, kýsa adý ÇEV olan Çaðdaþ Eðitim Vakfý'nýn "Kardelenler" projesi içinde yer almýþ bir edebiyatçý - yazar. Kulin Gündem'e "36 bin kýzýmýzý üniversiteye soktuk. ÇEV alkýþlanmalýydý, çünkü çaðdaþ eðitim veriyordu." diyor. Soruyor Gündem Kulin'e: -Nedir çaðdaþ eðitimden anladýðýnýz? Kulin'in cevabý þöyle: -Dinin gölgesinden kurtulmuþ eðitim. Evet, misyon bu. Türkan Saylan'ýn ÇYDD'si ile ÇEV, "Dinin gölgesinden kurtulmuþ eðitim" konusunda ortak proje yürütüyordu. Bunun için büyük bir maddi kaynaðý seferber ettiler. Bir kesim "Dinin gölgesinden kurtulmuþ" eðitim için büyük yatýrýmlar yaptýlar. Bu noktada 28 Þubat operasyonu ile el ele tutuþtular. Yanlýþlýk nerede? Tabii ki din ile iliþkide? Tüm bu insanlar acaba dinin neresinde duruyorlar? Mesela "Dinin gölgesinden kurtulmuþ" bir "Eðitim"in insani deðerlerinin kaynaðý nedir? Nasýl bir kiþilik edinir "Dinin gölgesinden kurtulmuþ" genç? Böyle bir iþi, yani bu ülkenin gençlerini "Din ile sorunlu" hale getirme hakký kime verilmiþtir, sorusu ayrýca sorulabilir. Ýnsanlarýn din ile alakasýný, sizin belirleme hakkýnýz var mý diye sorulabilir? "Dinin gölgesi nedir?" sorusu sorulabilir? Böyle bir proje ile din adýna ne kaldý ne gitti, sorusu sorulabilir? Ama, bunlardan öte, söz konusu projeyi yürüten insanlarýn din ile alakasý da sorgulanabilir. Türkan Saylan'ýn cenazesi Teþvikiye Camii'nden kaldýrýlacak. "Allah için namaza, Rasulullah için salavata, meyyit-meyyite için duaya" durulacak. Fatihalar okunacak. Bu, tamamen dini bir merasim. Ýnsan bu merasimi istemeyebilir. Bu konuda kimseye baský yapýlmýyor Türkiye'de... Ýnsanlar bu merasimi, sadece arkada kalanlarýn içi rahat etsin diye yapýlmasýný istiyor olamazlar. Hele bir misyonu bilinçle ifa etmiþ insanlar kendilerinden sonrayý da planlarlar. Öyle ise, "musalla taþý"na konan "misyon insaný"nýn, bu merasimi önemsediðini düþünmemiz lazým. Eðer öyle ise þunlar da söylenebilir: -O merasim, bir "ebediyyet yolculuðu"nu hatýrlatýr insanlara. Yani insan ot gibi yitip gitmeyecek, bir baþka dünyaya yolculuk söz konusu. Orada yeni bir hayat var ve orada, "Dinin bildirdiðine göre" Yaratýcý'nýn huzuruna çýkýþ söz konusu. Kur'an'da buna "Likaullah - Allah ile buluþma" deniyor. Eðer böyle ise, þu da söylenebilir: -Orada Yaratýcý'ya, "Senin gönderdiðin dinin gölgesinden kurtardým gençleri, bunu misyon edindim" demek nasýl bir durum olur acaba? Bir þey daha: -Bu dini merasimde muhtemelen birileri "Türkiye laiktir laik kalacak" sloganlarýný atacak. Bu sloganlar da Türkiye'de "Anti din" özellik taþýyor. Anti - Din'den kastým, bu sloganý atan çevrelerin en azýndan dini alanýn sýnýrlandýrýlmasýný öngörüyor olmalarýdýr. En çoðuna baktýðýnýzda ise "kök kazýma" projeleri hatýra gelir. Bu durumda þu soru da sorulabilir: -Dini bir merasimde, din karþýtlýðý nasýl olur? Bir yanlýþlýk var, derken bunu kastediyorum. Dünyada insanlarý "dinin gölgesinden kurtarma"yý misyon edinip, ölünce dini merasim düzenlenmesi arasýnda sorunlu bir alan var Ahmet Tasgetiren, Bugün, 19.05.2009 Zitieren Link zu diesem Kommentar Auf anderen Seiten teilen Mehr Optionen zum Teilen...
Empfohlene Beiträge
Dein Kommentar
Du kannst jetzt schreiben und Dich später registrieren. Wenn Du ein Konto hast, melde Dich jetzt an, um unter Deinem Benutzernamen zu schreiben.