Webmaster Geschrieben 26. Oktober 2008 Teilen Geschrieben 26. Oktober 2008 Ey ezilenler... Anayasa Mahkemesi’nin baþkaný, mahkemenin “anayasayý” çiðnediðini söylüyor. Mahkeme, suç iþlemiþ... Gerçekten de iþledi. Demokrasi düþmanlýðýný dünyanýn en geri anayasalarýndan biri olan bizim anayasaya bile sýðdýramadý ve bu düþmanlýk anayasanýn dýþýna taþtý. Aslýnda o mahkemenin yargýçlarýnýn yargýlanmasý lazým. Ama yargýlayacak bir merci yok. Onlara suç iþlemek serbest. Onlar da bu serbestliði alabildiðine kullanýp ardý ardýna suç iþliyorlar. Türban konusunda verdikleri kararla, Mahkeme Baþkaný Haþim Kýlýç’ýn da belirttiði gibi, mahkeme parlamentonun yetkilerine müdahale etti. Anayasa deðiþikliklerini sadece “usul” açýsýndan denetleme hakkýna sahip olduklarý halde, deðiþikliðin “özünü” yasakladýlar. Parlamentonun yasama yetkisini yok ettiler. Halkýn iradesiyle toplanan bu parlamento, artýk halk adýna karar veremeyecek. Askerî darbenin Türkiye’ye armaðaný olan anayasayý deðiþtiremeyecek. Yetmiþ milyon insan, 12 Eylül rejiminin yarattýðý hapishanenin dýþýna çýkamayacak artýk. Peki, biz Anayasa Mahkemesi’ndeki dokuz kiþinin esiri mi olacaðýz? Nasýl giyineceðimizi, nasýl konuþacaðýmýzý, nasýl düþüneceðimizi, nasýl yaþayacaðýmýzý o dokuz kiþi mi belirleyecek? Buna izin verecek miyiz? Eðer buna izin verirsek burasý bir týmarhaneye döner. Saçmalýklar bitmez. Bugün biz bir parlamento seçiyoruz ama o parlamento artýk fiilen kapalý. Anayasanýn maddelerini deðiþtirme yetkisini kaybetti. Yapýlacak tek bir þey var benim görebildiðim kadarýyla. Anayasayý tümden deðiþtirmek. Ve, bunu sadece parlamentonun içinde yapmamak. Halkýn tümü buna katýlmalý. Alevisi, solcusu, dindarý, Kürdü, bu toplumun bütün ezilenleri, yeni yapýlacak anayasada rol almalý. Birbirlerini yasaklamak için deðil tabii... Birbirlerini özgürleþtirmek için. Bugün yasaklanan “türban” için Aleviler de, Kürtler de, solcular da mücadele etmeli bence. Türbanýn kendisinden daha önemli bir sorun duruyor çünkü karþýmýzda. Özgürlük sorunu... Kendi yaþama hakkýný ve biçimini savunma sorunu. Bugün türban özgürlüðünü savunmayan bir Alevi, yarýn kendi çocuðunun eðitim özgürlüðünü nasýl savunacak? Türban özgürlüðünü savunmayan bir solcu, fikir özgürlüðünü nasýl savunacak? Türban özgürlüðünü savunmayan bir Kürt, anadilde eðitim özgürlüðünü nasýl savunacak? Ve, bugün türbaný savunan dindar, Alevinin, Kürdün, solcunun özgürlüðünü savunmazsa, türbaný nasýl savunacak? Eðer bütün bu ezilenler elele vermezse, Ankara’daki dokuz yargýç hepsinin canýna okuyabilir. Okuyor da zaten. Geliyor, bu insanlarýn hepsinin ortak oylarýyla oluþan parlamentoyu fiilen kapatýyor. Parlamentonun anayasayý deðiþtirme yetkisini gasp ediyor. Suç iþlediðini bile bile, baþkaný tarafýndan uyarýlmasýna raðmen fütursuzca iþliyor bu suçu. Eðer siz elele vermezseniz, güçlerinizi birleþtirmezseniz, Ankara’daki generallerle yargýçlarýn özgürlüðün önüne diktikleri barikatlarý nasýl aþacaksýnýz? Nasýl özgürleþeceksiniz? Aþamazsýnýz. Bugüne dek de aþamadýnýz zaten. Sanýrým artýk þunu anlamalýyýz. Sorunlarýmýzý parçalara ayýrmamalýyýz. Kürt sorunu, türban sorunu, Alevi sorunu, örgütlenme sorunu gibi ayrý ayrý sorunlar yok. Ortada tek bir sorun var. Özgürlük sorunu. Herkesin ortak sorunu bu. Herkes baþka bir þey için özgürlük istese de, neticede herkes özgürlük istiyor. Neden parça parça özgürleþmemiz gerekiyor? Neden Kürtler, Aleviler, dindarlar, solcular ayrý ayrý özgürleþsin? Bu mümkün deðil. Özgürlükleri parça parça elde etmeye hiç kimsenin gücü yetmiyor. Bunu, bir bütün olarak hep birlikte elde etmeliyiz. Ezilenlerin birbirine olan düþmanlýðý sadece ezenlere yarýyor. Artýk kabul edin ki bu düþmanlýk, bir akýlsýzlýða ve esarete dönüþüyor. Türban için dövüþmeyen solcu... Türban için dövüþmeyen Kürt... Türban için dövüþmeyen Alevi... Egemenlerle, efendilerle, ezenlerle iþbirliði içindedir. Kürtler için, solcular için, Aleviler için dövüþmeyen dindarlar da iþbirlikçidir. Bunu anlamak o kadar zor mu? El birliðiyle bir anayasa yapmalýyýz. Onun ya da bunun özgürlüðü için deðil, hepimizin özgürlüðü için. Yýllarca herkes özgürlüðün bir parçasýný istedi, özgürlüðün bir parçasý için mücadele etti. Aranýzdan hanginiz mücadelesinden galip çýktý, aranýzdan hanginiz istediði özgürlüðü elde edebildi? Özgürlüðü parçalamak ezenlerin iþidir. Özgürlüðü bütünleþtirmek, onu yekpare bir halde savunmak ezilenlerin görevidir. Artýk bu kadar iþbirlikçilik yeter. Birleþelim ve alalým þu özgürlüðü. Hep birlikte ve özgür yaþayalým. Ahmet Altan TARAF, 24.10.2008 Zitieren Link zu diesem Kommentar Auf anderen Seiten teilen Mehr Optionen zum Teilen...
Empfohlene Beiträge
Dein Kommentar
Du kannst jetzt schreiben und Dich später registrieren. Wenn Du ein Konto hast, melde Dich jetzt an, um unter Deinem Benutzernamen zu schreiben.