Gast Geschrieben 24. Oktober 2008 Teilen Geschrieben 24. Oktober 2008 BÝR HASTANENÝN plastik cerrahî bölümünde, orta yaþlý iki doktor çalýþýyordu. Yaþadýklarý þehir, bir sanayi þehriydi ve bu yüzden de onlara baþvuranlar, genellikle yaralý insanlardý. Bir yýl sonra hastaneye, çok genç bir doktor geldi. Delikanlý, her iþin altýndan kalkýyordu. Üstelik de hiç þikayet etmeden. Eski doktorlar, daha kýdemli olmalarýnýn verdiði avantajla, zamanla aðýr iþleri genç adama yýkmaya ve mümkün mertebe hafif vakalarla, ya da güzellik meraklýsý hanýmlarla ilgilenmeye baþladýlar. Bazen bir parmaðý veya bir eli kopan, ya da aðýr yanýklarla hastaneye getirilen zavallýlarla uðraþmak, genç doktoru periþan ediyordu. Ama kalbini dolduran insan sevgisi, her þeyin üstündeydi. Aradan bir sene bile geçmeden, bütün herkes ona dua etmeye baþlamýþtý. Genç adamý yakýndan tanýyanlar, bu yüke nasýl dayandýðýna hayret ediyorlardý. Böyle aðýr bir tempoda çalýþmak, düpedüz intihardý. Fakat onlarý en çok þaþýrtan husus, doktorun yüzünden eksik olmayan tebessümdü. En aðýr hastalar bile, durumlarýnýn kötü olmadýðýný müjdeleyen o güzel tebessümle moral bulur ve daha kýsa sürede iyileþirdi. Genç adama duyulan büyük ilgi, diðer iki doktorun dikkatini çekmiþti. Onlar için, bu durumda gülmek mümkün deðildi. Ayakta durmak bile, mucize sayýlýrdý. Bir gün ona giderek, bu iþin sýrrýný öðrenmek istediler. Genç adam, her þeyi bir bir anlattý. Esasýnda diðer iki doktor haklýydý. Çünkü o da gülmeyi unutmuþtu. Hem de hastaneye ilk geldiði gün. Ama yine ayný güler yüzüyle: — Hastalarýn, o tebessüme ne kadar ihtiyaç duyduklarýný iyi biliyorum efendim, diye devam etti. Bu yüzden, dudak kenarlarýma estetik yaptýrdým .Cüneyd Suavi; Zafer dergisi Zitieren Link zu diesem Kommentar Auf anderen Seiten teilen Mehr Optionen zum Teilen...
Empfohlene Beiträge
Dein Kommentar
Du kannst jetzt schreiben und Dich später registrieren. Wenn Du ein Konto hast, melde Dich jetzt an, um unter Deinem Benutzernamen zu schreiben.