Webmaster Geschrieben 18. April 2008 Teilen Geschrieben 18. April 2008 1913 yiliydi istanbulda Devleti Aliyenin yikilis catirtilari duyuluyordu.Son dönemin en dirayetli padisahinin tahttan indirilmesinden sonra karisikliklar bir türlü dinmemisdi Herkez dirayetli sultanin degerini anlamis ancak is isden gecmisdi. Sabah namazi vaktiydi Sultanahmed Camii´ne yasli bir adamdan baska kimse yoktu derken yasli adamin yanina orta boylu vakur duruslu sakalli bir kisi gelip oturdu Gelenin istiklal sairimiz Mehmet Akif oldugunu görünce heycanim bir kez daha artti Mehmet Akif yaklastiginda yasli adamin aglamakta oldugunu gördü Sanirim bu manzara ona cok dokunmusdu yasli adama. -Hergün sizi burada aglarken görüyorum.Nedir bunun sebebi diye sordu. Adam: -Derdimi tazeleme,git,diye cevap verdi. Akif israr etti: -Allah´in rahmetinden bu kadar ümit kesilirmi? Göz yaslari icinde konusmaya basladi: -Evladim,ben ikinci Abdülhamid Han zamaninda binbasiydim.Ailem cok zengindi ve ben bir subaydim,kisladan ayrilamiyordum,ancak bir gün anne ve babamin ardarda vefathaberlerini aldim.Ailede benden baska da islerimizi,evirip cevirecek kimse yoktu.Ciftlikler,dükkanlar,magazalar ortada kalmisti.Hemen Sadarete bir dilekce ile müracaat edip istifa etmek istedigimi bildirdim.Sadaretten gelen cevap olumsuzdu.Istifam kabul edilmemisdi.Ben ikinci,ardindan ücüncü bir müracaatta daha bulundum,ama her defasinda ayni cevapla karsilastim. Bunun üzerine Sultan Abdülhamid´e,bizzat müracata karar verdim.Bu arzumu Sadrete bildirdim.Istegim kabul edildi ve Mabeyne alindim.Durumumu hünkara bizzat anlattim.Elimden geldigince mazeretimin mesrulugunu ispata calistim.Hünkar,istifa talebimden hoslanmamisdi.Yüz ifadesinden bunu anlamak hic de zor degildi.Isteksiz bir halde elinin tersiyle isaret etti:´Git,seni istifa ettirdik!´dedi Ben sevinerek huzurundan ayrildim,eve döndüm.O gece bir rüya gördüm.Rüyamda Osmanli ordusu;tabur tabur,bölük bölük geliyor ve Resulü Ekrem Efendimize tekmil veriyordu.Bu ordu idiki kisa bir müddet sonra bütün cihana karsi kavga verecekti.Ve bu ordunun teftisini bizzat Allah´in Resulü (Sallallahu aleyhi vesellem)yapiyordu.Habib-i Ekrem,yanindaki dört büyük halifeyle beraber önünden gecen bölük ve taburlari teftis ederken,Abdulhamid de O´ndan bir adim geride,edep ve terbiye icinde,boynu bükük halde bekliyordu.derken benim taburum gecmeye basladi.Ancak tabur daginikti.Baslarinda kumandanlari yokt.Resulü Kibriya Efendimiz bunu görünce Abdulhamid Cennetmekäna dönerek: -Bu birligin kumandani nerede diye sordu.O da: -Talebi üzerine istifa ettirdik efendim,cevabini verdi. Isde o esnada Allah Resulü beni bütün bir ömür boyu aglatan su sözü söyledi:´Senin istifa ettirdigini,bizde istifa ettirdik.´ Söyle bunu duyduktan sonra ben aglamiyayimda kim aglasin? Yasli adam aglamasina,inlemesine devem etti.Mehmet Akif´in elinden bisey gelmiyordu.Onun aglamakta da hakki vardi.Efendimizin(s.a.v)istifa ettirdigi birisi olmak cok aci bir olaydi zira.Kabul edildigi müjdesi gelmeden belliki inlemesi dinmeyecekti. Bu anlatilanlari dinledikten sonra KAINATIN efendisinin SULTAN abdulhamide cok fazla deger verdigini ve sevdigini anlamisdim.Icimde ona karsi hep derin bir saygi vardi.Simdi bu saygim bir kat daha artmisti.Onun,yiklimakda olan Osmanli devletini 33 yil ayakta tutabilmek icin gösterdigi cabanin sirrini galiba cözmüsdüm. Abdülhamid´de derin bir Peygamber sevgisi vardi Demek bu sevgisine karsilik da alabiliyordu.Kim bilir,daha nice yigitlerin,nice ince yüreklerin Peygamber sevgisine sahit olacaktim Hayal dünyamda zaman yolculuguna devam etti. Bu konu Arif Akpinarin (Gül Devrine Seyahat) kitabindan alinmisdir Zitieren Link zu diesem Kommentar Auf anderen Seiten teilen Mehr Optionen zum Teilen...
Empfohlene Beiträge
Dein Kommentar
Du kannst jetzt schreiben und Dich später registrieren. Wenn Du ein Konto hast, melde Dich jetzt an, um unter Deinem Benutzernamen zu schreiben.