Webmaster Geschrieben 11. Mai Teilen Geschrieben 11. Mai (11.05.2024) Panik atak. Sebepleri ve Çözümleri Korku duygusu, insana bir nimet olarak verilmiştir. Doğru zamanda ve doğru şekilde kullanıldığı zaman korku duygusu insanı korur. Fakat gereksiz panik, endişe ve vesveseyle karıştığında insanın hayatını zindan haline de getirebilir, panik ataklarda olduğu gibi. Güncel hayatta en yaygın sıkıntılardan bir tanesi de panik ataklar. Panik ataklar, birdenbire ortaya çıkan ve sıklıkla ciddi fiziksel rahatsızlıkların eşlik ettiği ani, yoğun korku ataklarıdır. Örneğin kalp çarpıntısı, nefes darlığı, baş dönmesi ve mide bulantısı, etkilenen kişilerin atak sırasında yaşadıkları semptomlardan sadece birkaçıdır. Bu ani korku dalgası yaş, cinsiyet veya yaşam durumu ne olursa olsun herkeste oluşabilir. Özellikle gereksiz vesvese, endişe, korku ve takıntılı düşünceler uzun vadede panik atağa yol açabilir. Olumsuz düşüncelerden dolayı duyulan korku panik atakları tetikleyebilir. Etkilenenler bir kısır döngüye yakalanırlar: Takıntılı düşüncelerden duyulan korku paniğe yol açar ve bu da takıntılı düşünceleri pekiştirir. Dolayısıyla panik ataklar yalnızca kaygıdan kaynaklanan nefes alma sorunları değildir. Hem fiziksel hem de psikolojik faktörleri etkileyen karmaşık olaylardır. Fiziksel belirtiler vücudun korkuya tepkisidir ve koruyucu bir mekanizma görevi görebilir. Ancak korkunun kendisi zihinde ortaya çıkar ve stres, uyku eksikliği veya belirli durumlar gibi çeşitli faktörler tarafından tetiklenebilir. Önlemek için neler yapılmalı? Bu nedenle panik atağı önlemek önemlidir. Bunun için çeşitli yöntemler vardır. Mesela rahatlama teknikleri stresi azaltmaya ve panik atak riskini azaltmaya yardımcı olur. Öte yandan uyku eksikliği kaygıyı artırabilir ve panik atakları teşvik edebilir. Bu nedenle yeterince uyumak önemlidir. Spor ve egzersiz de rahatlatabilir ve strese karşı direnci artırabilir. Mümkünse panik atağı tetikleyen durumlardan da kaçınılmalıdır. Panik ataklar sıklıkla aniden ve beklenmedik bir şekilde gelir. Stres, korku veya belirli durumlar gibi çeşitli tetikleyiciler tarafından tetiklenebilirler. Daha sonra kafada hızlı bir olay meydana gelir. Öncelikle negatif ve felaket düşünceleri zihinlerde belirir. Etkilenenler kalp krizi, kontrol kaybı veya bayılma gibi kötü bir şeyin olacağından korkar. Bunu fiziksel belirtiler takip eder. Çünkü korku bedeni etkiler. Hızlanan kalp atışı, nefes darlığı, baş dönmesi ve mide bulantısı tipik yan etkilerdir. Sonunda kontrol kaybı yaşanır. Etkilenenler kendilerini savunmasız ve çaresiz hissederler. Artık durumu kontrol edemeyeceklerini düşünürler. Buna bir örnek: Bir kişinin geniş bir izleyici kitlesine sunum yapması gerekiyor. Aniden kişinin kalbi hızla atmaya ve elleri titremeye başlar. Bayılacağından ya da kalp krizi geçireceğinden korkar. Bu kaygılı düşünceler fiziksel semptomları artırır ve panik atağa yol açar. Panik atak anında ne yapılmalı? Bu nedenle panik atak sırasında sakin kalmak ve nefes almaya konsantre olmak önemlidir. Oturmak veya uzanmak, vücudu sakinleştirdiği ve nefes almayı kolaylaştırdığı için yardımcı olabilir. Ayrıca nefes almaya odaklanmak da önemlidir. Burundan derin ve yavaş nefes almak ve ağızdan nefes vermek vücudun oksijenlenmesine yardımcı olur ve paniği azaltır. Kas gevşemesi gibi gevşeme teknikleri de iyi tekniklerdir. Başka bir şeye odaklanarak dikkat dağıtmak, yaklaşmakta olan panik atağın üstesinden gelmeye de yardımcı olabilir. Olumlu düşünceler En önemli yöntem ise tıpkı vesvese ve obsesif düşüncelerde de olduğu gibi, olumlu düşünceler geliştirerek kendini sakinleştirmek ve bu sayede kendin kontrol altına almaktır. Yani olumlu düşünceler panik atakların kontrol altına alınmasına ve sakinleşmeye yardımcı olur. Her şeyden önce bir gerçeklik kontrolü yapmak, yani korkulan felaketin olasılığını hayal etmek önemlidir. Gerçekten en kötüsünün gerçekleşmesi bu kadar muhtemel mi? Bu beklenmedik korkuyla savaşmak yerine “normal korku” hissini kabul etmeye çalışılmalı. Çünkü korku vücudun normal bir tepkisidir ve bir zayıflık belirtisi değildir. Bu nedenle bazen durumu abartmadan, paniğe kapılmadan korkmak kötü bir şey değildir. Kendini sakinleştirirken bu aşamada cesaretlendirmek de önemlidir. “Bunu yapabilirim”, “Neredeyse bitti” veya “Güvendeyim” gibi ifadeler yardımcı olabilir. Bu ve buna benzer durumların çoğu zaman üstesinden gelindiği ve gereksiz korkunun hiçbir işe yaramadığını hatırlamakta fayda var. Dr. Cemil Şahinöz, Öztürk Gazetesi, Mayıs 2024 1 Zitieren Link zu diesem Kommentar Auf anderen Seiten teilen Mehr Optionen zum Teilen...
Empfohlene Beiträge
Dein Kommentar
Du kannst jetzt schreiben und Dich später registrieren. Wenn Du ein Konto hast, melde Dich jetzt an, um unter Deinem Benutzernamen zu schreiben.