Müceddidler

[Legend Killer]

evet yeni bir hareket. Risalei nurdaki ölcülere bagli ancak risalelerdeki bazi ifadelerin o dönemin tarihselligi icerisinde degerlendirilmesi gerektigini düsünen bir hareket.

 

o zaman müceddid ;-)

[Adem]

hayir ;-)

[Legend Killer]

hayir ;-)

 

ama yeni bir sey getirdiyse Müceddid olmuyor mu? Üstelik vasiflarida var diyorsun.

[Adem]

Tecdid icinde tecdid demistim ya. Muglak konu, zaman gösterecek.

 

en iyisi kendisi ne diyor onu okuyalim:

 

Ýmân-hayat-Ýslâm merhalelerinin hepsini bir müceddid mi temsil edecek?

 

Þimdi müceddid yok; hepsi de vazifesini îfa edip gitmiþ. Þimdilerde yapýlacak þey, onlarý tanýyýp onlarýn yorum ve bakýþ zaviyelerini deðerlendirmektir. Madem bugüne kadar gelip-geçen büyükler ve bilhassa çaðýn düþünürü, böyle bir imân ve Kur'ân hizmeti baþlatýrken, kendilerini nazara vermemiþ ve þahýs yerine þahs-ý manevî demiþler; demek ki bundan sonra imân ve Ýslâm hizmeti þahs-ý manevî ile temsil edilecek. Vâkýa bazen içtihad hatasý olarak insanlar, yanlýþlýk yapýp, bir kýsým kimselere fazla teveccühde bulunabileceklerdir. Böyle bir durumda, kendilerine teveccüh edilen kimseler eðer hakperest iseler, bu teveccühü, o cemaatin daðýlmamasý istikametinde kullanacak ve ondan kendilerine bir hisse çýkarmayacaklardýr. Tabii böyle bir cemaatin vahdetini temin eden ve onlarý hizmete yönlendiren zatlarýn da, hiçbir zaman akýllarýna gelmeyen, beklentileri olmayan bazý þeylere mazhariyetleri de her zaman söz konusu olabilir. Þayet cemaate yararý varsa, bu tür bir teveccüh de korunmalý. Yoksa kristal bir kâse gibi bütün mevhibe ve vâridatlar taþa vurulup kýrýlmalý ve her zaman þahs-ý manevînin esas olduðu gösterilmelidir.

 

Bu arada bazý þahýslar da vardýr ki, aslýnda hiçbir þey olmadýklarý halde, aþaðýdan gelen bir saygýyla toplumun caný-kaný haline gelmiþlerdir, onu týrnaktan kirpiðe kadar bünyenin her yerinde görürsünüz. Þimdi, eðer bu insanlar, bu kadarcýk olsun iþe yarýyorlarsa, artýk onunla uðraþmanýn da âlemi yoktur. Ama bunlar, eðer toplumu yönlendiremiyor ve gerektiði ölçüde o toplumda yenilik ruhunu inþa edemiyor, toplumun her kesimini kucaklayýp onlarla uyum içinde olamýyor, sadece ve sadece kendilerine saygý duyanlarla uzlaþabiliyorlarsa, böyleleri birer puttur; bu putlarýn da kýrýlmasý gereklidir. Aslýnda, toplum içindeki firavunlarla dahi uyum içinde çalýþmasýný bilemeyen böylelerinin þahs-ý manevîyi temsil adýna kabiliyetli olduklarý kabul edilemez. Zaten eðer böylelerinde azýcýk ihlas varsa, toplumun her kesimiyle uyum içinde olamadýðýný anladýðý zaman, hemen kendini nefyeder ve Ýbrahim Ethem gibi ferdiyet gay-bûbetine gömülür.. gömülür ve kendini bulmaya çalýþýr; zira, onun böyle bir hizmetin baþýnda daha fazla kalmasý, kendinde olan bazý þeyleri kaybetmesine de vesile olabilir.

 

Eðer, baþa dönmek icap ederse, diyebiliriz ki: Müceddid bir þahýs olarak beklense de dünyanýn globalleþtiði, küreselleþtiði, tekârub-u zaman' ve 'tekârub-u mekân'ýn yaþandýðý, birbirinden uzak kitlelerin, bir evin sakinleri haline geldiði dönemde, hizmet, ferd-i ferîdlerle deðil, þahs-ý manevî dehâsýyla yürütülmelidir. Bu þahs-ý manevîyi teþkil edecek olanlar da, bu dâireye bir kaþýk katkýsý bulunanlar olabileceði gibi, dünyalar kadar katkýda bulunan ve herkesle uyum içinde çalýþmasýný bilen devâsâ kametlerin iþtirakiyle de olabilecektir. Evet bu iþin husûsiyet gamzeden adamlarý olmayacaktýr ama; husûsi adamlar bu umûmî mektebin muallimi, bu zaman üstü tekyenin ferd-i ferîdi, bu çaðlarý aþkýn medresenin baþ hocasý ve ayný zamanda bu umûmi kýþlanýn seraskeri olacaklardýr. Her nefer, mutlak onda beklediðini bulacak ve herkes en çok kendisiyle ilgilendiði kanaatine ulaþacaktýr. Ýþte o zaman bu engin müsamaha ve anlayýþ, bu engin ufuk bir mânâ ifade edecektir ki, böyle bir durumda onu kýrmanýn da anlamý yoktur.

 

Evet zannediyorum þimdilerde kutbiyet ve ferdiyet daha çok þahs-ý manevîlerce temsil ediliyor. Bazý zamanlarda kutbiyetle gavsiyet beraber bulunduðu gibi, irþada yönelik olmasý itibariyle bugün, kutbu'l-irþad birkaç tane de olabilir. 'Evtad' dediðimiz zevat da ihtimal, bu müþterek anlayýþ içinde temsil edilecek veya bu anlayýþla bütünleþen ve bütün Ýslâmî cemaatler arasýnda daðýlarak, geleceðin mukaddes ve muhakkak birliðinin caný ve kaný olarak misyonunu edâ edecektir.

 

Dünya kadar evliyâ ve dünya kadar irþad kutbiyetine merdiven dayamýþ yediler, kýrklar gibi haslar var. Bunlar ayrý ayrý görünseler de, bir gün mutlaka bir birleþme noktasýna ulaþacaklardýr; zira Efendimiz (sav) 'Ruhlar cunûd-u mücennededir, tanýþtýklarý ölçüde biraraya gelirler' buyuruyor. Ayný ruhu, ayný mânâyý ve ayný düþünceyi paylaþan insanlar, birbirlerinden uzakta olsalar da, mutlaka bir gün birleþeceklerdir.. týpký ýrmaklarýn denizlere dökülmesi ve yerinde daðlarý delerek bazen açýk, bazen kapalý engeller karþýsýnda kendilerine yeni mecralar bularak, hedefe ulaþtýklarý gibi.. ve týpký hacca niyet edenlerin Arafat'ta, Metaf'ta, Ravza'da buluþtuklarý gibi, gidip orada buluþacaklardýr. Buluþma kasýtlarý olmasa da, vazife yapmak istedikleri yerler onlarý biraraya getirecek, buluþturacak; onlar da bu büyük hakikati, ümitbahþ 'cemm-i gafir'le temsil edeceklerdir.

 

Fakat bütün bunlar, olabildiðince hasbi ve iddiâsýz insanlarýn mevcudiyetine vâbeste ve Allah'ýn bir lütfudur. Onun için insanlar, kendilerini, bilhassa hasbilik ve diðergamlýk adýna çok ciddi hazýrlamalýdýrlar. Ýddiasýz olmalý ve Mekke dönemindeki insanlarýn fütuhat mevsimini göremedikleri gibi, bunlar da, dünyevî her türlü beklentiden sýyrýlarak 'rýza' deyip yapmalý ve Allah'ýn, sonuna kadar bu iþi onlara yaptýrmayabileceðini de hatýrdan çýkarmamalýdýrlar. Evet, bu yiðitler çok vefalý olmalý ama, asla beklentiye de girmemelidirler. Çünkü hizmet, burada mükâfat alýnsýn diye deðil, Allah emrettiði için yapýlmalýdýr. Þayet burada mükâfat verilirse, o da bir ulûfe olarak deðerlendirilmeli ve asla þahýslara maledilmemelidir.

[Legend Killer]

Allah razi olsun, konuya aciklik getirdigin icin.

[Adem]

senden de kardes

[Legend Killer]

tarikat seyleride bir nevi müceddid olmuyor mu?

[derguiz]

allah razi olsun kardes...

Bence hocam bir nurtalebesi benim görüsüm böyle...

 

Kirkinci Hocam ve digerleri risale n nura perde olmak istemiyorlar onun icin...

[Adem]

tarikat seyleride bir nevi müceddid olmuyor mu?

 

Müceddidligin sartlarini yazdik. Islam ansiklobedisindende yazdik. Ona uyarsa müceddiddir, uymazsa degildir. Ben sahsen öyle bir sahis bilmiyorum.

 

Bence hocam bir nurtalebesi benim görüsüm böyle...

 

Kendisi zaten bir sohbetinde "eger iddiali olmayacaksa nur talebesi gibi birsey olabilirim" diyor tevazukarane. Ancak klaik nur talebesi olmadigi da gercek. Kirkinci Hocam mesela onun "Allah herkese bir özellik verir, ona da Anlatmayi vermis" diyerek farkini ortaya koyuyor. Tabiiki nur talebesi olmak bir sereftir. Ben sahsen bir türlü kendimi öyle göremedim. Nur talebesi adam egosunu, nefsini ayaklar altina alan "ben" kelimesini hayatindan silen kendini topluma adayan bir insandir. Nur talebesi olmak gözyasidir, huzurdur, muhabbettir, fedakarliktir, fedakarlik yapip bunu unutmaktir, catlayinca durmaktir, tevazudur, kendini hizmetci bilmektir...

 

Allah bizede bunlari nasip etsin.

 

Adem

[derguiz]

Amin önemili olan ihlas dairesinden cikmamak

ya klasik olsun modern olsun herkesin bir özeligi var rahmetli ali ucar ´da öyleydi...

[Adem]

kirkinci hocadan bahsetmistim. Buraya Hocaefendi ile alakali yazdigi bir yazisini koyuyorum:

 

Erzurum Kurþunlu Camisinin müderrisi, imamý Seydi Efendi,bir tarikat mürþidi olan Alvarlý Efe hazretlerinin torunudur.Fethullah Gülen ise Kurþunlu Camisinin medresesinde okuyordu.o medresesnin talebesiydi.benim de orada bir medresem ve de talebelerim vardý.o zaman fethullah gülenin cocukluðu ya da diyebilirim ki gençliðinin ilk yýllarýydý.bir ara gözden kayboldu.Diðer talebe arkadaþlarýna fethullah arkadaþýnýz nerede dedim,Onlarda Erzurum müftülernden Osman Bektaþ hocaefendi var,O nun yanýna okumaya gitti.Medrese eðitimine orada devam edecek,dediler.Biz Osman Bektaþ hocaefendi ile çok seviþirdik.Bizden büyüktü,hocamýzdý.Aradan iki sene geçti.

 

1956 YILINDA,Osman Bektaþ Hoca Efendi Ýzmir'e misafir olarak gidip bir müddet kalacaðýný ifade etti.Bana:

''Ben dönünceye kadar bizim evde talebelerimin dersini sen ver'' dedi.Evi Erzurum Caferiye camisinin karþýsýnda idi.Bu vesile ile Osman Bektaþ Hocanýn talebeleri ile müzakare etmek için sabah sekizde medreseye gittiðimde yedi sekiz talebesi vardý ve talebeleri kendi derslerini çalýþýyorlardý.arapça öðreniyorlardý.Fethullah hoca ile orada tanýþtým.

Derslere giriyorum ama benim de bir gayem vardý:Risale-i nurlarý anlatacak ve tanýtacaktým.Derslerini verdikten sonra risale-i nurlardan ezberlediðim yerleri bediüzzaman hazretlerinin ismini vermeden anlatýyordum.mesela ''ve hüve ala külliþeyin gadir'' ayetini anlattým .Talebeler o kadar sevdiler,öyle hoþlarýna gitti ki,derslere baðlandýlar ve öyle bir hale geldiler ki ders bitse de hocamýz biran evvel risale-i nurlardan sohbet verse bize,diyorlar.o hale getirdik talebeleri.bazen üstadýn ismini söylemek istiyorum ama korkarlar diye söyleyemiyordum;çünkü biz bu dava için hapislere girdik, sürüldük.talebeler belki bunlarý hatýrlayýp derslerden soðurlar diye düþünerek üstadýn adýný vermedim.

Fethullah efendi,her gün derslerden sonra benimle birlikte medreseme kadar yürümeye ve sohbet etmeye baþladý.kendisi esef paþa camisinin yanýndaki medresede kalýyordu.bazen bizim mederesede de kalýrdý.sonra samýmý olduk,artýk ýcýce gýrdýk.sonra devamlý berababer yurur olduk. býr gun yýne konusa konusa geldýk medresenýn kapýsýnýn onune ,ayakta konusuyoruz:

 

-býzým ýnsanýn aklýna oyle seyler gelýyor ký ýnsan korkuyor konusmaya,dedý

-hayýrdýr neyýn nesý nedýr yaný,dedim.dedý ký:

-hocam her seyý goruyoruz da Allah'ý neden goremýyoruz? deyýnce dedým ký:

-þiddeti zuhurundan þýddetý zuhurundan dedým,bak gunese kendýný gostermýyor býze;ama her seyý gosterýyor.sýmdý hayalen gunes buyuse gelse o zaman býz oratada kalsak gunes dýye býr sey kalmaz;cunku býz gunesýn ýcýndeyýz,ortasýndayýz

-bunlar ne güzel sözler

-bu soz beným degýl bu soz beným olur mu?

-kimin?

-bediüzzamaný duydun mu?

-evet duydum.

-kýtaplarýný okudun mu?

-hayýr kýtaplarýný okumadým;ama kendisini duydum

-ýste bu soz onun,beným degýl.

 

Bizim murat paþa medresesýnýn yanýnda medresemýz var.býz orada her gun rýsaleý nur okuyoruz,sohbet yapýyoruz ,ders verýyoruz.ýstersen gel ,dedým.ýsrar etmedým;ama gelmesýný ýcten ýce cok ýstýyorum.o da dedý ký :hocam bený bu carsamba gunu sýzýn derslerýnýze gotur.ben de artýk carsambayý ýple cekýyordum.aksam aldým, murat paþa medresesine götürdüm orada r.n okudum dýnledý gene beraber cýktýk;ama acaba nasýl kabul ettý,nasýl etmedý?O kendý medressýne gýttý,ben kendý medreseme eve geldým.sabah tekrar medreseye gýttým.tekrar beraber cýktýk.bana dedý ký: hocam bundan sonra r.n medresesýne ben de geleceðim;her gun her aksam.Ben de bu cemaaten olacaðým.nasýl oldu,dedým. o da:býr ruya gordum,dedý;ama ruyayý unuttum.hem dersý dýnledým,hem ruyayý gordum.Bu ne acayýp konusmak o ne bu nasýl býr sey boyle mý he.boylece geldý risale-i nur'a aradan zaman gectý hoca Ýzmir'den geldý.Osman Efendý aman Fethullah efendý sen ne yapýyorsun ,bu cemaat tehlýkelý,hapýsler var.Allah rahmet eylesýn.Yaný Fethullah Hoca'yý muhafaza ýcýn soyledý.Bak Ýmamý Rabbaný'nýn kýtaplarý var,onu oku,Ýbrahým hakký hazretlerýnýn Marýfetnamesý var,onlarý oku.bak bunlarý oku,dedý;ama o dýnlemedý.Hocadan koptu, burada kaldý,iþte bu medresede kaldý.burada 10 seneye yakýn beraber kaldýk.býr gun olsun ne ahlakýndan ne en ufak býr hareketýnden býr sýkayetým olmadý.her gun muhabbetým arttý.býr kere soyle olmasýn da soyle olsun demedým.her gun sevdým,daha cok sevdým.iþte boyle býr ýnsan.o zaman 14 -13 yaslarýndaydý;ama yýne teeccudu vardý.mesela teravýyý kýlýp18 cý sozu okuturduk,sahabelerýn hayatýný okurduk;o zaman hangý sahabenýn adýný duysa gozunden yas akardý,bu zorla olmaz.hangý sahabenýn adýný duysa etkýlenýrdý.mesela Ureyde derdým aglardý.boylece tatlý tatlý anýlar gecýrýrdýk,cok kýtap okurduk,bazen heyecana gelýrdý.býr gun bana dedý ký:Hocam bu rýsaleý nurlarla bu ýnsanlýgý kurtaramazsak kusur býzým;cunku hýda tamam.eksýklýk varsa býzden kaynaklanýyor.bunu kým okur da Allahý tanýmaz ký.býlmez ký.butun eksýklýk býzde.býr gun geldý dedý ký:hocam býzým Edýrne'de akrabamýz var:Huseyýn efendý adýnda,bana mektup yazmýs dedý ký ,gel ramazaný burada gecýr,burada vaaz ver,dýye.ben de bazen cumalara gotururdum muftunun ýznýyle.ona vaaz ettýrýrdým burada.muftu de narmanlý camýsýný gosterdý.cuma sabahý hocadan ýzýn aldýk.vaaz edecek f.g .bana dedý ký ,hocam r.n dan nereyý ezberlýyým,ben de 20 mektubu ezberle,derdým.ogle vaktýne kadar ezberlerdý;kekelemeden,dýlý surcmeden anlatýrdý.dýnleyenler bu cocukta ýlham var derdý,evet ilham var; ama bu ýlhamýn adý:Bedýuzzaman dýyemýyor,tabýký.oyle de guclu býr hafýzasý vardý

Edýrne'ye gýtmek konusu býr daha acýldý, ihtýyac varmýs.Ben de gýt dedým,burada býr ýmam vardý onunla beraber onlarý edýrneye gönderdim.Ramazandan sonra hatem geldý, hoca yok, ne oldu hocaya,

o da dedý ký:muftu dedýký bu camýde bu adama ýhtýyac var, sený ben ýmam yapayým da burada kal, dedý.Ben rahatsýz oldum.Ne ýse kurban bayramýna yakýn geldý.Ne oldu, nerdesýn, dedým;o da dedýký muftu ýsrar ettý, burada kal, bir iki sene bu memleketýn ýhtýyacý var, Erzurumda o kadar ýhtýyac yok.Ben dedým ký kým o muftu, o da dediký;Suat Bey.Sýz suat beyý býlýr mýsýnýz?Onun býr de tevsýrý vardýr.Buradan oraya gýttý, sonra da askerlýgý cýktý, Ýzmýre gýdýnce zamanla oraya yerlestý.Senede iki üç kere ben gýderdým, iki üç kere o gelýrdý.Boyle gýder gelýrdýk sonra Ýstanbul'a gýttý .Býr gun Erzurum'a yanýma geldý, sakallarý benim dikkatimi çekti;biraz uzundu.Bu sakal da ne, dedým o da dedý ký; Üstad hazretlerini rüyamda gördüm, bana dediki sakal býrak,ben de dedim ki ,aman aman kes o sakallarý ,olmaz oyle dedým.Kayboldu ortadan gýttý.Býr de baktým sakalý kesmýs, gerý geldý.''Üstad boyle dedý, sen boyle diyorsun, sený neden dýnleyeyým.'' demedý ve kestý.Fethulah Efendý býzým býr hizmetimiz var, biz icraate çýkacaðýz, bu hizmetin bazý sünnetleri terki vacip ediyor dedim.Sen sakal býrakýrsan sana ilerde sofi derler, senin talebelerine de.Bazen hizmet için sünneti terketmek gerek dedim.Amerika'ya gitmeden önce her Ýstanbul'a geliþinde bizi davet ederdi.Yine bir gün davet etti.Orada baktým saçý sakalý bembeyaz olmuþ, ''sen nýye sakal býrakmadýn,beyazlanmýssýn'', dedim.O da güldü ;dedi ki hocam Allah razý olsun, yol gosterdin hakkaten.Ýþte böyle,Fethullah Hoca ile tanýsmamýz, seviþmemiz hala devam eder .Elhamdulillah.''O benim en sevdiðim insandýr''.en sevdiðim arkadaþ dost, komþu, tanýdýk deðil ''En sevdiðim insan!''.En sevdiðim bu insana ;sevgim, muhabbetim, duam daima devam ediyor.Nadir bir insan.Hizmette öyle büyük bir adým atý ki, biz bir adým attýk ,o bin adým attý.Dünyanýn birçok ülkesýnde talebelere örnek oluyor.Birçok okulun açýlmasýna vesile oldu.O okulardan çýkan talebeler dünyaya örnek oluyor.Ýstanbul'da toplantýlarý var. Seksen küsür ülkeden insan geliyor davetine.Bizim bu insanlara, Allah akýl versin.Bu insan Türkiye'yi dünyaya tanýtýyor, Ýslam'la beraber.Bu insan iþte böyle bir insan, hizmeti de böyle bir hizmet.Peki, siz bu insana nasýl davranýyorsunuz?

 

Hoca Efendi, sevgi ve hoþgörü sahibi bir insandý.Siyaseti, fitneyi, anarþiyi, tefrikayý ve terörü hiç sevmezdi.buna mukabil, devletine ve milletine çok baðlýydý.Gayelerinden birisi de bu milletin birlik ve beraberliðini temin etmekti.

Daima memleket gençlerinin ikbal ve istikbalinden endiþe ederdi.Onlarýn imanlarýnýehl-i dalaletin tecavüzünden,ahlaklarýný ehl-i sefahatin tahribatýndan nasýl kurtarabileceðini düþünürdü.

Hoca Efendi,ilim ve hikmetin feyyaz bir aþýðý idi.hilkaten dürüst,halim,iffetli ibr genç idi.müþfik ve merhametli idi.her nutku bir belaðat ve fesahat þaheseriydi.onun vaaz ve nasihatleri en duygusuz insaný bile heyecana getirip aðlatýrdý.

dünya zevkleri onun hiçbir zaman aldatamadý.Ýbadete düþkündü,geceleri teheccüd namazýný kýlar,dalalet ve sefahat girdabýna düþen,dini ve milli seciyelerini kaybeden gençlerimiz için aðlar ve necatlarý için halisane niyaz ederdi.Ýslamiyet'in neþr ve tebliðini farz telakki eder ve bunu ifaya çalýþýrdý.Bu çalýþmasýnda da muvaffak oldu.

Son derece mütevazi idi.Kendisine yapýlan saldýrýlara raðmen azim ve sebatla,sabýr ve tahammülle taviz vermeden davasýný takip etti.adaletin zulme,hakkýn batýla bir gün galebe edeceðine inanýyordu.Fikir ve irfanla,kalem ve neþriyatla insaniyete hizmet etmeyi gaye edinmiþti.

Hoþgörü sahibiydi.Muhalifleri bile ona katiyyen düþman nazarý ile bakmazdý.hakikate muhalif hiçbir harekette bulunmamýþtýr.Nice gençlerin fazilet ve irfanýna vesile olmuþtur.Bu aðýr vazife,genç yaþta saçlarýnýn aðarmasýna sebep olmuþtur.

 

[Legend Killer]

Milli Görüs taraftarlari Erbakan Hocayida müceddid olarak görüyor. Sence Erbakanda bu vasiflar var mi?

[Legend Killer]

1- Ömer B. Abdül-Aziz

2- Ýmam Þafii

3- Ýmam Eþ’ari, Ýbnü Süreyc

4- Bakýllani Veya Ebu Hamid Ýsferayini

5- Ýmam Gazali

6- Fahreddin Razi, Veya Rafii

7- Ýbni Dakik

8- Bulkini veya Ýmam Zeynüddin

9- Suyuti

10- Ýmam Rabbani

11- Þah Veliyyullah Dehlevi.

12- Mevlana Halid-i Baðdadi

13- Üstad Bediüzzaman Said Nursi.

 

Bu listeyi herkes, meshep, cemaat kabul ediyormu? Ayriliklar var mi? Mesela Mevlana Celaleddin veya Geylani hazretlerini müceddid olarak görenler yok mu?

[Adem]

Bu listeyi güvenilir bir siteden almistim ama bencede Mevlana en azindan girmeliydi. Biraz subjektiv ve bazen degerlendirme yapmak cok zor olabilir.Bu isimler genel olarak kabul görmüs önemleri tescillenmis isimler. Kesin listeyi sanirim sadece Allah bilir.

[Adem]

Milli Görüs taraftarlari Erbakan Hocayida müceddid olarak görüyor. Sence Erbakanda bu vasiflar var mi?

 

Insan kendi hoca veya seyhine hüsnü zanda ileri gidebilir, bu normaldir. Müceddidligin vasiflari ortadadir. Müceddidlerin en büyük özelligi basarili olmalaridir, tüm engellemelere ragmen arzularini Allahin izniyle gerceklestirmeleridir. Buna göre herkes degerlendirsin.

[Legend Killer]

Milli Görüs taraftarlari Erbakan Hocayida müceddid olarak görüyor. Sence Erbakanda bu vasiflar var mi?

 

Insan kendi hoca veya seyhine hüsnü zanda ileri gidebilir, bu normaldir. Müceddidligin vasiflari ortadadir. Müceddidlerin en büyük özelligi basarili olmalaridir, tüm engellemelere ragmen arzularini Allahin izniyle gerceklestirmeleridir. Buna göre herkes degerlendirsin.

 

Evet, bu sekilde herkes kendi liderini müceddid ilan edebilir.

[derguiz]

Yahuu yahuuu ozaman bütün nur hareketin gruplarinda böyle sahislar var ilan edilecek öylemi??? Ya kardes kirkinci hocam ve fethulah hocam hepsi bir alim hoca cemaat lideri tabii kirkinci hocam tebrik etcek hizmetini...Bazilari Okularlan bazzilari kitaplar yazarak bazilari Medreseyi nuriye ve vakif talebe yetictirerek vesaire insanlara iman hakikatlarini anlatiyor... bilmem anlatabildim hakkinizi helal edin....

[Adem]

biz tersini iddia etmedikki derquiz kardes,

[derguiz]

S.a Bu yeni hareket nur grubun icerinde yoksa suanda denildigi gibi Gülen hareketmi?? allah razi olsun adem kardes cevaplarina...

[power-ohne-streit]

Bu listeyi güvenilir bir siteden almistim ama bencede Mevlana en azindan girmeliydi.

 

 

Listenin kaynagini bizlen paylasa bilirmisin degerli kardesim?

[Adem]

S.a Bu yeni hareket nur grubun icerinde yoksa suanda denildigi gibi Gülen hareketmi??

 

Hangi yeni hareket?

 

Listenin kaynagini bizlen paylasa bilirmisin degerli kardesim?

 

Bu liste Imami Suyutinin yazdigi listedir.

[derguiz]

Gülen Hareket nitelendiriliyor yani GÜken hareket nur gruplan iceriginde??? ya bu soru belki buraya gör degil...

[Adem]

Bazi fitne odaklari cemaatin önünü kesmek icin sadece belli bir kesime hitap eden bir cemaat gibi göstermek istiyor. Oysaki cemaat cok genis acilimli, yani egitimden medyaya, diyalogtan sanatá ve endüstriye kadar cok alanda faaliyet gösteriyor ve hepsindede basarili ve git gide genis halk kitlelerine ulasiyor. Öyleki artik bir cemaati coktan asmis durumda. dünyadaki olusumlari saymazsak Türkiyede milyonlarca insana ulasildi. Olullarda veya dersanede okuyup cemaatle temasa gecen etkilenen ögrencilerin sayisini bilmiyoruz bile. Dolayisiyla hem mevcut durum hemde gidisara bakarsak hareket veya millet hareketi demek daha dogru olur. Gerci Hocaefendi bunu bilincli ve sratejik olarak söyledi. Bazilari cemaati halka maletme istemiyorlardi. Hareket dendiginde ayni zamanda toplumu buna davet ve olusumu topluma mal etmis olma da var.

 

Adem

[derguiz]

allah razi olsun abi... millet hareket yada gönüllü harekete cenabi hakk fitnedwen bizleri korusun, amin. Nezaman sence cemaatlar birlik icinde olcak öyle bir zaman gelcekmi sence adem kardes????

 

vesselam

[Adem]

Sende de Allah razi olsun kardes. Amin duana katiliyorum ama birlik icinde olmak derken bundan ne kastettigimiz önemli. Birlik derken iki türlü birlik vardir: Gayede birlik ve aracta birlik. Gayede birlik zaten var. Her müslüman müslümanlarin iyiligini Ilayi Kelimetullahi ister. Hepsi neticede ayni sey icin calisiyorlar. Bunda sorun yok. Yok sen eger aracta birlik diyorsan yani herkes ayni sekilde, ayni yoldan, ayni tarz hizmet edecek diyorsan bu hem insan psikoloisine hemde toplum psikoloisine aykiridir. Bu tüm hekimler disci olsun, birlik olsunlar demek gibi bir sey.

 

Ama eger bazi cemaatler asil gayelerini unutup diger tarzda hizmlet eden cemaatlere tas atiyor, onlarla mesgul oluyor, elestiriyorsa iste o yanlis yolda, gayesindende sapmis demektir. Su anda elhamdülillah cemaatler arasinda pek sorun yok. Zaman zaman bazi cemaatler fikirleri yetismedigi, kendi acilarindan anlamakta zorlandiklari konularda baska cemaatleri elestiriyor, onlara tas atiyor maalesef. Sanki kendileri tebligde herseyi en dogru sekilde yapmisda Allahin rizasini kazanmislar gibi. Böyleleri icin yapacak birsey yok. Bunlar hep olacak, Efendimiz sav zamaninda bile olmustur. Genel olarak cemaatler arasinda degilde müslüman devletler arasinda birlik olmali bence. Neticede bizi ilgilendiren kendi adimiza uhuvveti koruyup diger cemaatlerlede iftihar etmek onlara dua etmektir.

 

Adem