Zum Inhalt springen
Qries Qries Qries Qries Qries Qries

Empfohlene Beiträge

'Evet' dememek için kör olmak gerek

 

Görme engelli sanatçý Metin Þentürk, referandumda 'evet' diyecek. Gerekçesini de esprili bir þekilde þöyle açýklýyor: "Evet dememek için kör olmak gerekir."

 

http://yenisafak.com.tr/resim/site/fft5_mf2410013991fc183991fc09by.jpg

 

Sanat dünyasýnýn ünlü isimlerinden referanduma ardý ardýna destek geliyor. Görme engelli Metin Þentürk de 'evet' diyecek sanatçýlar arasýnda. Engeline raðmen hayat neþesini hiç kaybetmeyen ünlü sanatçý, referanduma iliþkin de esprili bir yorum yapýyor: "Evet dememek için kör olmak gerekir." "Vatanýn birliði ve bütünlüðü için atýlacak adýmlarýn saðcýsý solcusu olmaz." diyen ünlü sanatçý, "Bu ülkenin ekmeðini yiyen herkesin vatana borcu var. En az borçla gitmek için referandum bir fýrsat." deðerlendirmesinde bulunuyor.

 

Ünlü sanatçý, paketin engellilere getireceði pozitif ayrýmcýlýktan umutlu. Deðiþiklik sayesinde eðitim, istihdam ve sosyal haklarýn verilmesi konusunda adýmlar atýlacaðýný dile getiren Þentürk, deðiþiklikten sonra yerel yönetimlerin engelsiz yaþam için ciddi adýmlar atacaðý görüþünde. Anayasa deðiþikliði paketinde engellilere yönelik pozitif ayrýmcýlýðý öngören birinci maddenin 336 oyla geçtiðini hatýrlatan Metin Þentürk, muhalefete ise kýrgýn. Ayný zamanda Dünya Engelliler Vakfý baþkaný da olan Þentürk, "Engellilere götürülecek hizmetin saðý, solu, siyaseti olmaz. Ýsterdim ki en azýndan çocuklarý, engellileri, þehit yakýnlarýný ve gazileri ilgilendiren birinci madde üzerinde herkes uzlaþsýn. Bu maddeye el kaldýrmayan vekillerin 'hayýr'ý çok hayýrsýzdý." ifadelerini kullanýyor. Þentürk, 1980 darbesinin olduðu yýllarda 14 yaþýnda bir ortaokul öðrencisiymiþ. Boðaziçi Behçet Kemal Çaðlar Lisesi'nde yatýlý okuyan Þentürk, silah seslerinin gölgesinde geçirdiði günleri dün gibi hatýrlýyor. Ünlü sanatçý, "70'lerin sonu oldukça gergin geçiyordu. Sokaklarda sað-sol çatýþmalarý, okul çevresinde kavgalar oluyordu. Odamý paylaþtýðým diðer görme engelli 7 arkadaþýmla panik içinde dolaplarýmýzý kapýnýn arkasýna dayayýp endiþeyle bekliyorduk." diye konuþuyor. Þentürk, darbeden doðrudan etkilenmemiþ ama 'can dostum' dediði birçok arkadaþý hapishanelerde iþkence görmüþ. Þentürk, "Darbeyi anlamak için illa kendimizin iþkence görmesine gerek yok, yakýnlarýmýzýn acýsýný da içimizde hissediyorduk." yorumu yapýyor. Deðil darbe ihtimali, bu kelimeyi bir daha duymaya bile tahammülü olmadýðýný söyleyen ünlü sanatçý, "Vatanýný milletini seven, bu vatan üzerinde istikrarý ve barýþý en iyi þekilde yaþamak isteyenler saðduyulu davranmalý ve barýþa el uzatmalý." çaðrýsýnda bulunuyor.

 

Ýnsanlarýn deðiþiklik paketini tam olarak okumadýðý ve bilgisizlikten dolayý 'hayýr' dediklerini belirten Þentürk, körü körüne evet veya hayýr diyenlere karþý. Metni okuyanlarýn fikirlerini deðiþtireceðine inanan ünlü sanatçý, 'hayýr' oyu vereceðini açýklayan pek çok kiþinin de sandýk baþýna gittiðinde fikrini deðiþtireceði görüþünde. Gerekçesini de þöyle açýklýyor: "Ben hayýrcýlarýn samimi açýklamalarý olduðuna inanmýyorum, o gün sandýk baþýna gittiklerinde vicdanlarýyla baþ baþa kalacaklar. Her þeyden önemlisi, yaþadýklarý iþkenceler gözlerinin önünden geçecek. Acýyý bir daha yaþamama ihtimali elinize geçerse onu kullanmak istemez misiniz?"

 

ZAMAN, 31.07.2010

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

Kuvvetin Çýlgýnlýðý ve Referandum Fýrsatý

 

Soru: 1) Yakýnda yapýlacak olan referandum ekseriyetle 12 Eylül Darbesi’yle bir hesaplaþma þeklinde deðerlendiriliyor? 12 Eylül nasýl bir zihniyetin iþidir ve Türkiye’ye neler kaybettirmiþtir?

 

-12 Eylül, 12 Mart ve daha önceki 27 Mayýs darbeleri, hiçbir mantýða dayanmayan ve millet adýna hiçbir yarar vadetmeyen bir çeþit sindirme ve herkese haddini bildirme, sonra da iktidarý ele geçirme ve þahsî saltanatlarý devam ettirme hareketleriydi. Bazý kimseler, gemilerini yüzdürmek için kan seylaplarýna ihtiyaç duymuþ; bu milletin evladýný saðcý ve solcu olarak cephelere ayýrmýþ ve vuruþturmuþ; nihayet akýttýklarý kan, irin ve gözyaþýndan istifade ederek kendi otaðlarýný kurmuþlardý. (00:57)

 

-Kuvvetin genetiðinde adaletsizlik ve dengesizlik vardýr. Kuvvet, hakkýn elinde, mantýk ve muhakeme rehberliðinde bir kýsým problemleri çözebilecek potansiyel bir güç sayýlsa da, his yörüngeli kaba düþüncenin elinde her zaman bir tahrip aleti olagelmiþtir. Gerçi kuvvetin de bir hikmet-i vücudunun bulunduðu muhakkaktýr ama ona dayanýlarak çözülmeye çalýþýlan problemlerde aklýn, mantýðýn, muhakemenin hattâ dehanýn deðerlendirilemediði de bir gerçektir. Ne acýdýr ki, 27 Mayýs, 12 Mart ve 12 Eylül gibi darbe dönemlerinde ülkemizde hak, mantýk ve muhakeme, kuvvetin çýlgýnlýðý karþýsýnda yenilgiye uðramýþ ve âdeta bir esaret yaþamýþtýr. (03:08)

 

-Kuvvetin genetiðindeki bozukluk, hemen hemen bütün kuvvet temsilcilerine baþka insanlarýn tepelerine binme, onlarý ezme, sindirme ve seslerini kesme hislerini pompalar. Dolayýsýyla da, kuvvetin taþkýnlýðý ve çýlgýnlýðýyla insanlarý ezip sindirme sadece belli bir kesimin iþi deðildir. Bazen, siyasi iktidarý güçlenenler de artýk kimseyi kâle almamaya baþlar ve dediðim dedik düþüncesiyle hareket ederler. Dahasý, idarecilerin etrafý danýþmanlar, özel kalemler, yakýn çevrelerce kuþatýlýr ve halkýn sesinin asýl merciye ulaþmasýnýn önü kesilir. Böylece daha dün herkesin elini öpen kimseler, biraz güçlenince gayrý kimseyi dinlemez olur, bildikleri gibi davranýr ve her iyi iþin de kendilerine mal edilmesini isterler. (06:09)

 

-27 Mayýs’ta on binlerce insan zulme uðradý; devletin en zirvesindekinden milletvekillerine ve partinin taþra teþkilatýndaki temsilcilere kadar yüzlerce, binlerce insan bir anda tutuklandý. Tutuklananlar da çok uysal davrandýlar, tabiri caizse, kuzu kuzu gittiler. Bilmiyorum o kadar kuzu kuzu olma ve aç kurda karþý tahabbub gösterme doðru muydu deðil miydi?!. Fakat bazý kimselerin bir nezaket ahlaký vardýr, namuslarý gibidir; fedada bulunamazlar. Nitekim, zirvedeki zat, o zalimlerin mahkemelerinde “Reis beyefendi, savcý beyefendi” demede kusur etmedi, centilmence davrandý. Bu onun efendiliðinin gereðiydi; fakat, aç kurda karþý tahabbub göstermek onun iþtahýný açar, sonra döner diþinin kirasýný ister. Herhalde bütün bütün dünyaya kilitlenmiþ, yüksek bir mefkuresi olmayan ve elindeki imkanlarý kaybetmekten korkan kimselere karþý biraz dik durulsaydý, -baþkasý olsa þöyle derdi- o zibidilerin hepsi defolur giderlerdi. (10:33)

 

-Bütün darbeler gibi 12 Mart da öyle zavallý bir zihniyetin iþiydi ki, kitap okumak için bir evde toplanmýþ bulunan insanlar bile tutuklanýp aylarca hapislerde süründürülmüþlerdi. Hatta, sadece Cenâb-ý Hakk’ýn Kuddûs isminin tecellilerini anlatan bir risaleyi okumuþ olduklarýndan dolayý senelerce hapis cezasý almakla karþý karþýya býrakýlmýþlardý. (12:30)

 

-O gün o kanlý darbeleri yapan ve vatan evladýný kamplara bölüp kanlarýný dökenlerle, bugün PKK’yý besleyip destekleyen, silah ve uyuþturucu ticareti adýna kullanan ve kendilerinin bir kýsým isteklerini gerçekleþtirmek için onu orada sürekli kanayan bir yara ve bitmeyen bir problem olarak canlý tutan kimseler ayný insanlardýr ve mantýk ayný mantýktýr. (16:12)

 

-12 Mart döneminde hapiste kaldýðým süre içerisinde hem ülkücüler arasýndan hem de sol kesimden çiçeði burnunda týð gibi delikanlý arkadaþlarým oldu. Oturup konuþtuðum zaman hepsinin görüþülüp konuþulabilecek insanlar olduklarýný gördüm. Ayný silah ve kurþunla birbirini öldüren her iki taraftan, (hem ülkücüler hem de solcular arasýndan) bu insanlarýn çoðunu o kadar samimi, o kadar saf ve duru buldum ki, kalblerine bir Allah’la irtibatý ve Efendimiz’e baðlýlýðý koysanýz sahabe gibi samimi insanlardý.. gönül verdikleri davada baþka beklentileri yoktu. Fakat, bu temiz vatan evladý bölüklere ayrýlarak senelerce vuruþturulmuþtu. (17:00)

 

-Orada gördüðüm öyle manzaralar oldu ki.. Nedim isminde sol kesimden biri vardý. Öyle dövmüþ ve öyle iþkence yapmýþlardý ki, ayaðýnýn altýndan kemik çýkarmýþlardý. O týð gibi delikanlý, o haliyle yürürken benim içimden bir þey kopuyor ve kalbime kan damlýyordu. (18:15)

 

-27 Mayýs darbesi sadece bir iktidarý yerle bir etmedi; balyoz ayný zamanda Türkiye’deki bütün olumluluklarýn tepesine de indi. Askerinden üniversite hocasýna kadar çok iyi yetiþmiþ, temiz ve namuslu bir sürü insan emekli edildi. Böylece adeta ülke çadýrýný ayakta tutabilecek bütün kazýklar koparýlýp atýldý, orta direk kýrýldý ve ülke bir çöküntü yaþadý. Millet biraz belini doðrultacak gibi olunca bu defa 12 Mart darbesi bir kabus gibi çöktü memleketin üstüne. Vefalý ve samimi millet, “olsun” deyip bir kere daha doðrulmaya çalýþýrken bu defa da bir balyoz gibi 12 Eylül indi baþlarýna. Sonra bir de 28 Þubat... Bunlar suyun yüzüne vuran hadiselerdi. Arkada Talat Aydemir vakýasý gibi fiyaskoyla neticelenen teþebbüslerin de hadd ü hesabý yok. Bu açýdan, dünden bugüne mesele sadece bir iktidarýn devrilmesinden ibaret deðildir; hadise, kuvvetin çýlgýnlýðýna kendini kaptýrmýþ bazý kimselerin bir ülkeyi bütün bütün batýrma pahasýna sadece kendi saltanatlarýný devam ettirme mücadelesidir. (19:55)

 

Soru: 2) Þimdiye kadar bütün seçimlerde “Her partiye ayný uzaklýk ya da yakýnlýktayýz” prensibine baðlý kaldýk. Fakat, referandumda ya “evet” ya da “hayýr” deme söz konusu ve bunlarýn taraftarlarý da malum. Ülkemizin istikbali adýna “evet” demek istiyor ama bir partiyi tutuyormuþuz gibi görünmekten de rahatsýzlýk duyuyoruz. Bu konuda neler buyurursunuz? (23:55)

 

-Maalesef, Avrupa Birliðine namzet olan ve Orta Doðu’da yeni açýlýmlar gerçekleþtiren ülkemizin ihtiyaç duyduðu þekilde bir Anayasa deðiþikliði yapýlamadý. Fakat, yapýlmasý gerekenlerin yapýlamamasý açýsýndan “maalesef” desek de, bir kýsým cellatlýklarýn ve farklý vesayetlerin önünü almaya matuf bir iki maddenin deðiþikliði bile çok önemlidir. (24:25)

 

-Deðil sadece kadýný erkeðiyle, çoluðu çocuðuyla ve dünyanýn dört bir yanýna daðýlmýþýyla hayatta olan insanlarý, imkan olsa mezardakileri bile kaldýrarak o Referandum’da “EVET” oyu kullandýrmak lazým. Mezardakiler bile kalksýn. Ben zannediyorum kalkarlar da.. ben zannediyorum ruhlarý koþar da. Çünkü demokrasi adýna çok önemli bir adýmdýr. (25:48)

 

-Bazý siyasiler referandumu kendi hesaplarýna deðerlendirmeyi düþünüyor olabilirler. Fakat, ben o meselenin millete yararlý olup olmamasýna bakarým. Bu açýdan, referandumu siyasi olarak görmemek ve ona millete kazandýracaklarý zaviyesinden yaklaþmak lazýmdýr. (26:54)

 

-Referandum’un sadece 12 Eylül’ün kirlerini temizlemeye ve darbecilerle hesaplaþmaya vesile gibi gösterilmesi de doðru deðildir. Bu sayede darbecilerden intikam alýnacaðýný düþünmek yanlýþtýr; mü’minler intikam peþinde olamazlar. O paketin içinde milletimizin istikbali için çok önemli maddeler var; bu itibarla da deðiþiklik paketi bu yönüyle desteklenmeli ve “evet” oylarý böyle bir niyetle verilmelidir. (27:33)

 

-Biz hâlâ her partiye karþý ayný mesafede duruyoruz. Hiç kimseye “Falan partiye girin; mitinglerinde boy gösterin; çarþýda pazarda alkýþçýsý olun!” demedik. Mesafeli durmak, milletimizin kaderi adýna isabetli bulduðumuz bir kýsým meselelerde bazý kimselere oy vermemize mani deðildir. Güzel þeyler sergileyen ve iyi iþler yapan kim olursa olsun, bu millet onu desteklemiþtir; desteklenen aslýnda þahýs ya da parti deðil, icraattýr. “Þeytandan sýðýndýðým gibi siyasetten de Allah’a sýðýnýrým” diyecek kadar politikaya mesafeli ve dünyaya uzak duran Hazreti Bediüzzaman, vakti gelince oyunu kullanmýþ ve hem de “falan yere kullandým” demiþtir. Evet, biz bütün partilere karþý mesafeli duruyoruz; ne var ki, mesafeli durmak baþka, oyumuzu Türkiye’nin geleceði adýna isabetli iþler yapacaðýna inandýðýmýz bir yere postalamak daha baþka bir meseledir. (28:35)

 

Soru: 3) Okullarda din derslerinin mecburi sayýlmasý konusundaki gayretinden dolayý 12 Eylül Darbesi’nin lideri Kenan Evren’e “cennetlik” dediðiniz ve bu sözünüzle darbeyi övmüþ olduðunuz iddia ediliyor. Meselenin aslýný lutfeder misiniz? (31:35)

 

-Güzellik, hayýr ve iyilik adýna, ister harekete, ister size, ister müslümanlýða ve isterse de ülkemizin istikbal ve ikbaline hizmet etmiþ herkesi (kim olursa olsun) takdir eder ve hayýrla anarým. Merhum Turgut Özal’ýn iyiliklerini görmezlikten gelemem. Bülent Ecevit Bey’e “makamý Cennet olsun” diyorum; sözden anlayanlar bunun ne demek olduðunu bilirler. (32:00)

 

-Hazreti Üstad diyor ki; “Her mü’minin her sýfatý mü’min olmadýðý gibi; her kâfirin her sýfatý da kâfir deðildir.” (Yanlýþ anlaþýlmasýn) Ben kimseye kafir demiyorum. 12 Eylül bir kötülüktür; fakat o darbeyi gerçekleþtiren ve kötülük yapan bir insanýn da iyi yanlarý olabilir; ben güzel bulduðum bir davranýþý takdir ettim. (33:38)

 

-Kenan Evren mekteplerde seçmeli olan din ve ahlak derslerini mecburi hale getirdiðinden dolayý, bir röportajda dedim ki; “Eðer bunu gönlünden gelerek samimiyetle yaptýysa, Allah bu yüzden onu affeder.” Bugün de þu ya da bu partiden birileri yine ülkemizin istikbali ve ikbali adýna olumlu þeyler söyler ve yaparlarsa, ben onlar için de Firdevsî gibi bir destan yazarým. Bu, hakkýn hatýrýnadýr; hakkýn hatýrý ise âlidir. (33:56)

 

 

Fethullah Gülen, 02.08.2010

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

Mehmet Fýrýncý nýn Referandum Kararý

 

http://www.arastirmaciyazarlar.com/upload/resimler/haber/66132.jpg

 

 

Bediüzzaman Said Nursi'nin hayatta kalan 6 talebesinden biri olan Mehmet Fýrýncý, Van'a geldi. 'Üstad'ýn Erek Daðý'ndaki mekanýna giden Mehmet Fýrýncý, Cihan Haber Ajansý'na önemli açýklamalarda bulundu.

 

Mehmet Fýrýncý, Said-i Nursi Hazretleri'nin 100 yýl önce Kürt sorununa çözüm için Van, Bitlis ve Diyarbakýr'a üniversite kurulmasý için çalýþtýðýna dikkat çekti. Üstadýn üniversitede Arapça, Türkçe ve Kürtçe eðitim verilmesini istediðini vurgulayan Fýrýncý, Bediüzzaman'ýn 1954'te Cumhurbaþkaný ve Baþbakan'a mektup yazarak durumu anlattýðýný hatýrlattý. Fýrýncý hoca, "Üstad Sultan Abdulhamit'e, Sultan Reþad'a ve daha sonra Ankara'da kurulan yeni hükümetin meclisine de bölgede kurulacak üniversiteyi anlatýyor ve istiyordu." dedi.

 

Üstadýn doðuya kurulacak üniversite ile Kürt sorununa çözüm üretmek istediðini anlatan Fýrýncý hoca, "Üstad, bu memleketin birliðinin, kardeþliðinin dünyaya örnek olmasý için çalýþmýþ. Bunun için 6 bin sayfa eser yazmýþtýr." dedi. Üstadýn bölgedeki cehalete karþýlýk eðitime önem verdiðine vurgu yapan Mehmet Fýrýncý, "Aklýn nuru fünun-u medeniyedir. Kalbin ziyasý ulum-u diniyyedir. Ýkisinin birleþmesiyle hakikat ortaya çýkar ve talebenin himmeti kanatlanýr demiþtir. Yani o insanda mükemmel bir insan olma kabiliyeti oluþur. Bu bölge insanýný, bütün Ýslam dünyasý ile kardeþ yapmaya çalýþmýþtýr." dedi.

 

ÝNEGÖL VE DÖRTYOL'DAKÝ OLAYLAR

 

Bursa'nýn Ýnegöl ve Hatay'ýn Dörtyol ilçelerinde meydana gelen olaylar ile ilgili de konuþan Mehmet Fýrýncý, menfi hareketler içine girmenin yanlýþ olduðunu kaydetti. "Nerede Türk varsa o müslümandýr, nerede Kürt varsa o da müslümandýr." diyen Fýrýncý, "Madem Hz. Resullulah'ýn Salihleriyiz. Bunu kabul edelim ve kardeþlikle bu güzel vatanda beraber olalým" dedi. Kendisi de Ýnegöllü olan Fýrýncý, Ýnegöl'ün dindar kiþilerin yaþadýðý bir ilçe olduðunu hatýrlatarak, olaylarýn Ýnegöl'e yakýþmadýðýný ve tasvip etmediklerini söyledi.

 

REFERNADUMDA "EVET" DÝYECEÐÝM

 

Referandum ile ilgili konuþan Mehmet Fýrýncý,12 Eylül1980 askeri darbe anayasasýna hayýr dediklerini, referandumda da anayasa deðiþiklik paketine "evet" diyeceklerini söyledi. 12 Eylül anayasasýnda tehlikeli ve zararlý maddelerin olduðunu anlatan Fýrýncý þöyle konuþtu: "Üstad Bediüzzaman hazretleri ekmeksiz yaþarým, hürriyetsiz yaþayamam demiþti. Hakikaten bir kýsým maksatlý maddeler konulmuþ ve buna da anayasa denilmiþ. Dünya anayasalarýnýn hiçbirisinde böyle bir þeyi kabul etmek mümkün deðil. Dünya önünde haysiyetimizi kurtarmak için referandumda "evet" ile bu iþi düzeltmemiz lazým. Ýnsanlarýn bu referanduma evet demesi lazým. Kararým siyasi deðil, sadece hürriyet noktasýnda düþünüyorum. Biz niye ikinci sýnýf demokraside yaþayalým. Almanya, Fransa, Ýngiltere onlardan neyimiz geri. Baþka birisinin benim hakkýmda her türlü þeyi yapabilirsiniz diyemeyiz. Hesabý sorulmamak üzere maddeler konulmuþ. Bu maddeleri koyanlar bile þu anda bu anayasa deðiþebilir diyor."

 

CÝHAN, 02.08.2010

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

Kýlýçdaroðlu'nun 'hayýr' oyu tehlikede

 

CHP lideri Kýlýçdaroðlu, vatandaþlardan referandum için 'hayýr' oyu istiyor. Fakat kendisinin 'hayýr' oyu tehlikeye girdi. Adresini deðiþtirdiði halde bunu bildirmeyen CHP liderinin seçmen kaydý görünmüyor.

 

http://www.moralhaber.net/i/haber/295x200/80863.jpg

 

Selim Kuvel'in haberi

 

Türkiye'yi karýþ karýþ gezerek vatandaþlardan referandumda 'hayýr' oyu kullanmalarýný isteyen CHP Genel Baþkaný Kemal Kýlýçdaroðlu'nun YSK sitesine göre seçmen kaydý bulunmuyor. Bu durumda CHP lideri 12 Eylül'de yapýlacak referandumda 'hayýr' diyemeyecek. Kýlýçdaroðlu'nun adres deðiþikliði beyanýný unuttuðu, bu nedenle de oy kullanma hakký bulunmadýðý anlaþýldý. CHP lideri, adres deðiþikliðini belirtmediði için 329 TL para cezasý da ödeyecek.

 

Kemal Kýlýçdaroðlu'nun oy kullanmasýný tehlikeye sokan olaylar þöyle geliþti: "Kýlýçdaroðlu, 31 Ocak 2009 tarihinde Ýstanbul'da bulunduðu adresten, 20 Temmuz 2009 tarihinde taþýnýyor. Ancak adres deðiþikliði beyanýnda bulunmayý unutuyor. Nüfus dairesi ise elindeki ilk adres bilgisinden hareket ederek, kiþinin bildirimde bulunan adreste olup olmadýðýný tespit amacýyla emniyete bildirimde bulunuyor. Emniyet tahkikatý sonucunda, Kýlýçdaroðlu'nun, nüfusa bildirilen adreste yaþamadýðýný tespit ediyor. Bunun üzerine, nüfus dairesi, ilk adres bilgisini siliyor. Yeni adres bilgisi olmadýðý için de seçmen kaðýdý gönderilemiyor." Seçmen kaðýdý olmayanlar, doðal olarak oy kullanamýyor. Ancak milletvekilleri için özel bir durum var. Vekiller, seçmen bilgi kaðýdý ellerinde olmasý halinde, kayýtlý olduklarý seçim çevresi dýþýnda da oy kullanabiliyor. Fakat CHP liderinin YSK sitesinde kaydý yok.

 

PARTÝ SEMÝNERÝNDE BOÞ KOLTUKLARA KONUÞTU

 

Referandumda 'hayýr' kampanyasý yürüten CHP'liler dün 09.00'da baþlayan 'referandum toplantýsý'na yetiþemedi. Toplantýya ilk gelen isimlerden biri olan CHP lideri Kýlýçdaroðlu, boþ koltuklarla karþýlaþtý. Toplantýyý yöneten Genel Baþkan Yardýmcýsý Gaye Erbatur, diðer illerden gelen partililer de olduðu için böyle bir sorunla karþýlaþýldýðýný belirterek, durumu kurtarmaya çalýþtý. Erbatur'un, "Ýsterseniz biraz bekleyin, konuþmaya sonra baþlayýn." teklifini kabul etmeyen CHP lideri, büyük bölümü boþ olan salonda referandum sürecinde izlenecek taktikleri anlattý. Kýlýçdaroðlu'nun konuþmasýnýn ilerleyen dakikalarýnda salondaki partili sayýsý arttý.

 

Kemal Kýlýçdaroðlu, partililere izlenecek siyaset konusunda þu önerilerde bulundu: "Her türlü eleþtiriyi kabul edeceðiz, sinirlenmeyeceðiz, sakin davranacaðýz. 'Sen yanlýþ düþünüyorsun' demeyeceðiz." Toplantýya baþkanlýk eden Gaye Erbatur da konuþmasýnda, Kýlýçdaroðlu'nun hýzýna yetiþemediklerini, hýzýna yetiþtiklerinde iktidar olacaklarýný söyledi.

 

Zaman, 06.08.2010

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

  • 2 Wochen später...

Ýslami Cemaatler referandumda ne diyecek?

 

Anayasa deðiþikliklerinin oylanacaðý 12 Eylül referandumu için geri sayým sürerken, bugüne kadar birçok kiþi ve kurum oylarýnýn rengini açýkladý. Ama dini gruplarýn sessizliði dikkat çekiyor.

 

Nurcular’ýn en güçlü kolu olan Gülen Hareketi’nin lideri Fethullah Gülen, “Ýmkân olsa mezardakileri kaldýrýp ‘Evet’ oyu kullandýrmak lazým” diyerek tercihini belli etmiþti.

 

Peki diðerlerinin oylarýnýn rengi ne olacak? Newsweek Türkiye’nin son sayýsýnda Adem Demir, bu konuyu ele aldý…

 

Ýþte "Evet"çi cemaatler...

 

Erenköy Cemaati: Cemaatin etkili isimleri Ahmet Taþgetiren ve Tahir Büyükkörükçü’nün iktidarla iliþkileri hep iyi oldu. AK Partiyi þaþýrtmazlar.

 

Nurcular: Said Nursi’nin yolunu takip edenlerin oluþturduðu Yazýcýlar, Okuyucular ve Yeni Nesilciler bu referandumda tek vücut olacak gibi. Oylarýnýn rengi beyaz olacak. Ancak Yeni Asyacýlar’ýn ne yönde oy kullanacaðý henüz belirsiz.

 

Ýskenderpaþa: Nurettin Coþan’ýn baþa geçmesinden sonra dergâhýn siyasi etkinliði azaldý. Ama rahle-i tedrisatýndan geçen AK Partili dostlarýn hatýrýna oylarý “evet”.

 

Yahyalý Grubu: Nakþibendi tarikatýnýn etkin kollarýndan biri olan Kayseri merkezli grup öteden beri Milli Görüþçü ve AK Parti destekçisi. Banko “evet.”

 

Menzil: Adýyaman merkezli tarikatýn devlet ve siyasetle kavgasý olmadý. 12 Eylül darbesinde bile faaliyetlerini sürdürdü. Mevcut iktidarýn icraatlarýndan memnunlar.

 

Ýþte "Hayýr"cý cemaatler...

 

Radikaller: El Kaide’ye destek veren Selefi-cihadý gruplar ile ÝBDA-C seçimi boykot ediyor. Hizbullahçýlarýn büyük bir kýsmý da referandumu boykot edebilir.

 

Kadiriler: Baðýmsýz Türkiye Partisi Genel Baþkaný olan liderlerinden Haydar Baþ, “hayýr” cephesinde. Baþ, diðer cemaatlerce “ulusalcý” safta yer almakla da eleþtiriliyor.

 

Hizb-ut Tahrir ve El Aziz Grubu: Ergenekon operasyonu çerçevesinde baskýnlara ve gözaltýna maruz kaldýlar. Bundan ötürü her halükârda iktidar karþýtýlar.

 

Süleymancýlar: Kurduklarý iki Kuran kursu AK Parti döneminde kaçak olduðu gerekçesiyle yýkýldýðý için öfkeliler ve sandýkta “hayýr” diyebilirler.

 

Haber Türk, 16.08.2010

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

  • 4 Wochen später...

Hürriyet yazarlarý Referandum sonuclarini yorumladý

 

Hürriyet gazetesi yazarlarý referandum oylarýndan çýkan ilk sonuçlarý hurriyet.com.tr için yorumladý. Ýþte ilk yorumlar;

 

Hürriyet yazarlarý yorumladý

 

TUFAN TÜRENÇ

Ben Güneydoðu bölgesinde 'Evet'leri önde bekliyordum. 2-3 puan da olsa 'evet'ler önde olur diye düþünüyordum ama 'hayýr' da çýksa þaþýrmazdým. Ak Parti taraftarý olan kiþiler bu konuda daha duyarlý. Sandýða gidip oylarýný veriyorlar.

Ýstanbul'da benim gördüðüm kadarýyla Ak Parti karþýtý oylar biraz yükselmiþ. Önceki seçimlere göre bu ‘evet’lerin 70 civarýnda olmasý gerekirdi.

Dilerim bu sonuçlar Tayyip Bey'i daha agresif yapmaz. Eðer öyle olursa 2011 seçiminde Tayyip Bey kaybeder.

 

SEDAT ERGÝN

Sonuçlarýn biraz daha yakýn olacaðýný tahmin ediyordum. Þu an itibariyle net bir farkla deðiþikliðin kabul edildiði görülüyor. Ben daha yakýn bir sonuç bekliyordum. Beklediðimden çok daha farklý bir sonuç çýkýyor.

 

YALÇIN DOÐAN

Sonuçlar hakkýnda yapýlabilecek ilk yorumda sonucu iki noktada toplamak mümkün. Birincisi, Güneydoðu'da katýlýmýn çok düþük olduðu görüldü. Ancak çýkan 'evet' oylarý nedeniyle oradan belli bir talebin ortaya çýkacaðý görünüyor. Önümüzdeki günlerde Güneydoðu'dan Kürt sorunu hakkýnda bir talep geleceðini düþünüyorum. Hayýr kampanyasýný yürüten MHP'nin kampanyasýnýn çok tutmadýðý görüldü.

Ýkincisi; Tayyip Erdoðan referandum'un bir güvenoyu olmadýðýný söylüyordu. Ancak bugün yapýlan 6. referandumun genel seyrine bakýldýðýnda o geleneðin deðiþmediði görüldü. Çünkü genellikle referandumlardan çoðunlukla "evet" sonucu çýkar. Ýlk sonuçlara baktýðýmýzda böyle olmadýðýný görüyoruz.

Bir baþka faktör de, Ýstanbul ve Ýzmir'de oylar karþýlaþtýrýldýðýnda AKP'den uzaklaþma olduðu görülüyor. Hayýr oylarýnýn arttýðý görülüyor.

 

YALÇIN BAYER

Tayyip bey'in kontrollü güç anlayýþý öne çýktý, gücünü hala koruyor.

CHP yüzde 41'lere kadar çýkarsa bir çok MHP oyunun 'evet'e kaydýðý görülüyor. Küçük sol partiler ile radikal çevrelerin de 'evet'de birleþtiði görülüyor.

Kýlýçdaroðlu rüþtünü ispat etti.

Tayyip bey yoluna devam ediyor.

En baþarýsýz parti MHP oldu.

 

ÖZDEMÝR ÝNCE

Yeni öðrendiðim %58'e %42 sonucuna göre; yüzde 42 bence büyük bir baþarýdýr. Yüzde 42 için oy veren herkesi kutlarým. Yüzde 58 oy verenlerin de þapkalarýný önlerine koyup düþünmelerini tavsiye ediyorum. Yüzde 58 oranýnda oy veren herkes, önümüzdeki aylarda ve yýllarda yüzde 42 oranýnda oy verenlere muhtaç olacaktýr. Aðlamak için baþlarýný yüzde 42'nin omuzlarýna koyacaklardýr. Bu sonuçlar yüzde 98'e karþý yüzde 2 çýkmýþ olsa bile ben yine de umudumu kaybetmiyorum.

 

CÜNEYT ÜLSEVER

Benim de aralarýnda bulunduðum 'Hayýr'cýlar aðýr bir maðlubiyet almýþlardýr. Milli irade, bizlerin savunduðu görüþe destek vermemiþtir. Yapýlan referandum bir güven oylamasýna çevrilmiþtir. Kemal Kýlýçdaroðlu bu güven oylamasýný kaybetmiþtir. Kýlýçdaroðlu rüzgarý esmeden dinmiþtir. Sonuçlarý gösteren haritaya baktýðýmýzda, Türkiye'nin içinde adeta bölünmüþ bir Türkiye görülüyor. Daha heterojen bir daðýlým görülebilirdi. Tarihte tehlikeli bir adým atýlmýþtýr. Netice itibariyle sonuç milli iradenin kararýdýr.

 

RAHMÝ TURAN

Sonuçlar umarým hayýrlý olur. Bu sonuçlarýn halkýn yararýna mý yoksa zararýna mý olacaðýný zaman gösterecek. Ýlerleyen günlerde göreceðiz. Dilerim ki ulusumuz mutlu olur. Ancak ben, bu sonucun pek de hayýrlý olmayacaðýný düþünüyorum.

 

Hürriyet, 12.09.2010

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

ya simdi bana kizacaksiniz belkide. ama su "kazandik" kelimesi bana cok abes geliyor bu durumda. sanki referandum bir oyunmus gibi kullaniyorsunuz. ne kazanildi? acikcasi kazanmaya dogru giden bir yol varmi acaba? ayrica ne kazanmis olacaz, hele gurbetci olarak? hem sanki türk halki bu anayasayi yazip oyunu vermis gibi hareket etmiyelim. siyasi iktidarin yazdigina sadece oylama. bu "yeni" anayasanin icinde mutlaka daha halkin desavantajina olan seyler mevcuttur. neyse, hayirli olsun insaallah türkiyenin gelecegi...
Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

Cnm, sen kendini gurbetci sayiyorsan say, ama bu bizim sahsimiza ne getirecek degil, Türkiye halki icin Allah'in izniyle ne getirecek buna bakmali. Yillardir anayasayi kendi iktidarlarini güclendirecek keyfi kararlarina mal ettiler, e tabii sonucta ata dedikleri bir insanin mirasidi onlara.

Bu durumu halkin, hukukun ve demokrasinin ve en önemlisi bizim gibi kesimlerin lehine degistirmenin ilk ve hayirli adimi bu aksam atildi.

O yüzden tabii ki demokrasi kazandi, halkin zorbalik görmeyen secimi kazandi.

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

Dein Kommentar

Du kannst jetzt schreiben und Dich später registrieren. Wenn Du ein Konto hast, melde Dich jetzt an, um unter Deinem Benutzernamen zu schreiben.

Gast
Auf dieses Thema antworten...

×   Du hast formatierten Text eingefügt.   Formatierung jetzt entfernen

  Nur 75 Emojis sind erlaubt.

×   Dein Link wurde automatisch eingebettet.   Einbetten rückgängig machen und als Link darstellen

×   Dein vorheriger Inhalt wurde wiederhergestellt.   Editor leeren

×   Du kannst Bilder nicht direkt einfügen. Lade Bilder hoch oder lade sie von einer URL.

×
×
  • Neu erstellen...