Webmaster Geschrieben 17. Juni 2010 Teilen Geschrieben 17. Juni 2010 Erkek yürüyüþlü bacýma... M. Latif Salihoðlu Biliyorum, bugünkü yazýmýza bir kýsým bacýlarým itiraz edecek; hatta belki de bize kýzacaklar... Çünkü, bâzý ifâdelerimiz acý olacak, ya da acý gelecek. Ama olsun... Deðil mi ki "Dost acý söyler" darb-ý meselinde kastedilen mânâ samimiyettir, doðruluktur... O halde, biz de aradaki bu samimiyete güvenerek, bâzý acý gerçeklere temas edebiliriz. Ýfadelerim, düzensiz ve münasebetsiz de olsa, içimden aynen geldiði gibidir. Lâzým olanlarýný alýn; fuzûlî gördüklerinizi de bize iade edin. * * * Ýçimin tâ derinliklerinden gelerek, uzun zamandýr boðazýmda bir yumruk gibi düðümlenen mânâlarý kelimelere dökerken, nazma dönüþen þu ifâdelerle sen kardeþime hitâb etmek durumunda kaldým: Uðrunda canýmý serdiðim, Nâmahrem eli deðmesin diye, Yolunda cehd û cidâl verdiðim, Ey baþýmdaki ulvî tacým! Þimdi bakýyorum da, Bir garip olmuþsun; Âh benim 'erkek yürüyüþlü' bacým! Ne o hâlin böyle? Kendini boðazlarcasýna baðlayýp, bir de ensende düðüm attýðýn baþörtün bir yana; ayaðýna çektiðin þu daracýk pantolonunla, yerleri öyle bir arþýnlýyorsun ki, yürüyüþün benimkinden büyük, daha sert, daha erkekçe... Doðrusu, bunlarý hiç mi hiç yakýþtýramadým sana... Bizim deðil, takat bir kýsým mü'min kardeþlerinin, senin taþýdýðýn deðerler için onca yaptýðý mücadele azmi ve cihâd þevki kýrýlabilir, sarsýlabilir. "Biz bu kerih kýyafetler için mi, bunca mücadele verip çile çektik?" diyebilirler... Sakýn, gevþekliði netice verecek bir davranýþýn içinde yer alma, buna sen sebep olma. Evet bacým. Sana bu þekilde hitab ettiðim için, özellikle bir tâbirimden rahatsýz olarak bana þunu sorduðunu tahmin ediyorum: "Herþey iyi, güzel, tamam da; baþlýða bile çýkardýðýn þu "erkek yürüyüþlü" lâfýný neden sarf ediyorsun? Bu, ayný zamanda bir itham deðil midir?" Hakkýný helâl et mesture bacým... Dedim ya, içimden geldiði gibi konuþuyorum. Belki de, mesture bir kardeþim olduðun ve bana hak vereceðini düþündüðüm için, bu derece dostça konuþabiliyor ve daha rahat hitap edebiliyorum... Evet, evde dahi olsa, kemeri, kuþaðý görünen pantolonlar giymiþ, adeta bir erkek karikatürünü andýran hâlini tasavvur ettikçe, inanýn nihayet derecede üzülüyor, rahatsýz oluyor ve bunu asla hazmedemiyorum... Pantolon giymiþ olsan dahi, bunun dýþarýdan belli olmamasý, vücut hatlarýný belli ettirecek þekilde görünmemesi lazým. Kaldý ki, vücut hatlarýný belli eden hiçbir kýyafet, tesettürün mânâ ve mahiyetini taþýmaz, taþýyamaz. * * * Hâ, þunu da unutmayalým... Bizler ki, mütesettir olmayanlara bile himmet elini uzatýr, onlarýn manevî yardýmlarýna koþar; kazanmak için de son derece nâzik ve hassas davranýrýz... Amma ve lâkin, mütesettir olan, veyahut sonradan da olsa örtünen bir haným, bu kimliðinin ve kiþiliðinin hakkýný da vermeli deðil midir? Tesettürlü bir haným, temsil ettiði inanç ve deðerler manzumesinin aðýrlýðýný ruhunda ve vicdanýnda dâima taþýdýðý gibi, bunu fiilleriyle göstermesi, hâl ve hareketleriyle de izhâr etmesi gerekmez mi? Bir de 'örf-ü nâs' dediðimiz genel kabuller var... Davranýþlar ve yaþayýþlarýn, inanan ekseriyet tarafýndan tasvib görmesi, vicdanen tasdik edilmesi gerekir. Aksi takdirde, bünyede görünmeyen veya fazla hissedilmeyen küçük küçük yaralar açýlýr. Yaralarýn çoðalmasýyla da, zamanla bünye sýhhatini kaybeder; bitkin, tâkatsiz bir hâle gelir... O zaman, yaþadýðýmýz hayatýn tadý-tuzu kaybolur; zevki, lezzeti ve heyecaný da söner, gider. Takvâ dâiresine girme hususunda, ýsrar ve îkaza gerek olmayabilir. Fakat, fetva dâiresi için durum hiç de öyle deðildir... Takva dairesine giremeyen, günâha girmiþ sayýlmaz; ancak, fetva dairesinin hemen çýkýþýnda tehlikeli günâh virajlarý baþlar... * * * Þimdi, pantolonlu hanýmlarýn, erkeðe benzeyip benzemediði, bu sebeple günâha girip girmediði hususunda, bir sürü tevil ve yorumlara gitmeye de hiç gerek yok... Ekseriyet-i mutlaka ile, ebeveynler kýzlarýnýn, erkekler de eþlerinin veya kýz kardeþlerinin—hattâ, mesture olsun olmasýn—erkeksi pantolonlarla gezmesinden rahatsýz olur... Þayet azarlayýp kýrýcý davranmýyorlarsa, onlarýn bu iþi benimsediði mânâsý hatýra gelmemeli. Yakýnlarýnýz, yüksek sesle konuþmasalar bile, aslýnda kimse böyle tuhaf bir vaziyete taraftar deðildir. Bunun böyle olmasýný istemez, tasvip etmez, hazmetmez; bundan bir haz duymaz ve duyamaz da... * * * Eðer bu söylediklerimden sýkýlýp da "Amaaan... Üfffl.. Yetti be; sýktý artýk... Ne var bu kadar büyütecek?.. Þöyle yapsam n'olacak; böyle giyinsem n'olacak?" dersen bacým—ki, bu tahammülsüzlüðündür biraz da seni böyle tuhaflaþtýran—sana bu defa þunlarý da söylemeden edemem: Bilirsin ki, geyik, hayvanât bahçesinde de bulunur, kendi fýtrî mekânýnda da... Ama, bilesin ki geyik karlý doruklarda güzeldir... O fýtrî mekân, ona daha çok yakýþýr. Ve o nazenin mahlûk, kendi tabiî ortamýnda daha temiz, daha semiz; daha bir hoþ ve daha hürdür.... Keza, bir çiftçi, baþkasýnýn tarlasýnda da çalýþabilir; kendi topraðýnda da... Lâkin o çiftçiye, o ýrgata en çok kendi öz tarlasý yaraþýr ve yakýþýr... Rahatý, huzuru ve kalbi ferahlýðý da, yine ona göredir. * * * Deðerli bacým. Sýkýlmaya ve bana kýzmaya devam etsen dahi, bir aðabeylik nasihati kabilinden, son olarak þunlarý da söylemek durumundayým: * Erkeðin kadýna benzemeye çalýþmasý muhannesliktir ki, dînen yasaklanmýþ, lanetlenmiþ, bilirsin. Ayný sýnýrlamanýn, kadýnlar için de geçerli olduðunu bilmelisin. * Gel bacým, erkeklik görüntüsüne seni yakýnlaþtýran davranýþlardan, kýlýk-kýyafetten uzak dur. En belirgin çizgilerle 'hanýmlýk mevki'ine yakýþmaya, lâyýk olmaya çalýþ. Yaný, zarfýyla ve dahi mazrufuyla iyi bir "haným" ol. * Yine, erkeðe daha çok yakýþan sert ve kocaman adýmlarla yürüme... Fýtratýnda mevcut olan yumuþak huyluluðun gibi, yürüyüþünle ve ef'alinle de vakur ol. * Kezâ, sýnýr tanýmaz bir serbestliði, patavatsýzlýðý, kabalýðý, daðýnýklýðý ve hatta yüksek sesle konuþmayý, sakýn ola kanýksayýp da alýþkanlýk hâline getirmeyesin... Muhafazakâr ve derli-toplu olmak, deðerini daha çok yükselten üstün meziyetlerindir, unutma! * Baþörtün, sancaðýndýr; pardösü ise, kem gözlerden seni koruyan bir zýrh oldu. Her ikisi için de, bak nice kudsî mücadeleler verildi... Peki, ya þu erkekvârî pantolon için ne demeliyiz þimdi?.. Bir haným libâsý olarak, bunun ne örfümüzde, ne an’anemizde, ne irfanýmýzda yeri var; ne de uðrunda verilmiþ mukaddes bir mücadele... Ama þu acýklý hâle bak ki, neredeyse tersine bir mücadele vermek gibi, bir garip duruma düþtük... Sen, yeþeren ümitleri boþa çýkartma; cihad ehline "Eyvah!" dedirtme bacým. * Yine sakýn "Bir pantolon yüzünden bunca lâf etmeye deðer mi?" demeyesin. Bu, göze batan bir çöp gibidir... Gözü aðrýttýðý gibi, geniþ bir manzarayý da setredip kapatýr, karartýr... Sonra, basit bir çöp dahi, suyun akýntýsýna terk edilirse, derelerden nehirlere, oradan da karanlýk denizlerin kirli kuytularýna sürüklenip gider. Orada ise, yosunlu bir körfezde birikmiþ irili ufaklý diðer çöplere karýþarak taaffün edip çürümeye baþlar... Þimdilik bu kadar, vesselâm. M. Latif Salihoðlu, Yeni Asya, 14 Mart 1995 Zitieren Link zu diesem Kommentar Auf anderen Seiten teilen Mehr Optionen zum Teilen...
Nur Efsan Geschrieben 18. Juni 2010 Teilen Geschrieben 18. Juni 2010 Isabetli tespitler iceren güzel bir yazi olmus. Yalniz fazla belli olmayan husus: ne cesit pantolondan bahsediliyor, tam olarak hangi giyim tarzi kast edilyor? Pantolon deyip gecmek bir kefeye sokmak gibi geliyor bana. Aynen etegin takva oldugu deyimi gibi. Bazi tür etekler vardir ki veyahut pardesüler, pantolondan fazla vücut hatlarini belli eden, rüzgarda, otobüse vs binerken, kosma durumunda olunca bana pek takva gibi gelmeyen modeller mesela. Birseyin uzunlugundan ziyade o kiyafetin bollugu en önemli hususdur bence. Zitieren Link zu diesem Kommentar Auf anderen Seiten teilen Mehr Optionen zum Teilen...
carpe_fortunam Geschrieben 18. Juni 2010 Teilen Geschrieben 18. Juni 2010 14 Mart 1995! subhanallah! "Kendini boðazlarcasýna baðlayýp, bir de ensende düðüm attýðýn baþörtün bir yana; ayaðýna çektiðin þu daracýk pantolonunla, yerleri öyle bir arþýnlýyorsun ki [...]" üzerinden 15 sene gecmis olmasina ragmen ayni "moda" söz konusu. simdi bir de o dar pantolonlari "asip"ta daha da "liberal" olanlarimiz var, "leggings" giyiniyoruz artik. mutlaka etek giyinenlerde var aramizda; elhamudlillah mi demeliyiz simdi? 7/8-pantolon oldugu gibi 7/8-etekleri ya da hatta ve hatta diz alti etekleri giyinen hanim hanimcik hanimlarimiz da var...! - eh sikca "tesettürün milanosu" olan istanbulda bulunamadigimiz icin, malum, böyle yeniliklerden biraz gec haberdar oluyoruz. bu tarzi mesela bendeniz ilk defa hollanda´nin r´dam sehrinde görmüstüm. yil 2005. sok! almanyada hic rastlamadigim bir tarz idi. lakin fazla vakit gecmeden buralarda da yaygin hale geldi. [...] Ama Allah icin itiraf etmeliyiz ki su yasadigimiz dar´ul harb´da bir gercek mümine olabilmek oldukca zor... biz kadinlar icin gercek manada mütesettir olmak ne kadar zor ise, erkekler icin de bakmamak, göz zinasi islememek de o kadar zor.... lakin kadin bol bir kiyafetle (gercekten roba´dan, mesela abaya tarzi) üniversitede, carsida gezer - birkac geri zekalilarin bakislari veya laf atmalari haricinde hicbir problem olmuyor elhamdulillah; tabii bayan olarak ona göre de vakur bir haliniz olmali - - - ama bir is görüsmesine ya da herhangi bir resmi toplantiya...? bu tarz toplum tarafindan kabul görülmedigi icin bir arada iki derede kaliyoruz tabiri caizse. ama tesettürü moda haline ceviripte, kiyafetlerinin secimi Timurtas hocaefendinin tabiri ile "mektuba pul yapistirircasina" ise......... burada "duuur!" demek isterim. vesselam. Zitieren Link zu diesem Kommentar Auf anderen Seiten teilen Mehr Optionen zum Teilen...
Afterlife Geschrieben 18. Juni 2010 Teilen Geschrieben 18. Juni 2010 Bence biraz genel anlatilmis. Sahsi görüsüm: Eskiden erkekler pantolon giyerlerdi, kadinlar etek. O devirde bir kadin pantolon giyse, hadistete anlatildigi gibi erkege benzer hükmünü alir. Ama bugün? Bugün pantolon erkek kiyafetinden cikmis, kadinlarinda giyebilecegi bir kiyafet haline gelmistir. Eger Islama uygun bir sekilde giyiyorsa kadin pantolonu (bol, veyahutta üstüne kapatacak bir sekilde) bir problem yok demektir. Zitieren Link zu diesem Kommentar Auf anderen Seiten teilen Mehr Optionen zum Teilen...
Empfohlene Beiträge
Dein Kommentar
Du kannst jetzt schreiben und Dich später registrieren. Wenn Du ein Konto hast, melde Dich jetzt an, um unter Deinem Benutzernamen zu schreiben.