Webmaster Geschrieben 9. Februar 2010 Teilen Geschrieben 9. Februar 2010 Baþörtüsü, Ýstanbul Üniversitesi ve Avrupalý bir sosyolog Eski Ýstanbul Üniversitesi Rektörü Mesut Parlak’ý yakýndan tanýrdým. Beraber bazý toplantýlara ve hatta iftarlara katýlmýþ idim. Kendisini demokrat bir bilim adamý olarak tanýmýþtým. Bu arada 2001 yýlýndan beri Hollanda’daki Rotterdam Ýslâm Üniversitesi rektörlüðünü yürüttüðümden dolayý orada da bazý dostlar edinmiþtim. Yýllarca üniversitenin Ýstiþare Heyeti Baþkanlýðýný yapan ve Hollanda Baþbakaný Prof. Balkanende’nin de hem hocasý ve hem de baþ müþaviri olan sosyolog Prof. Dr. Anthon Zýjderveld de bunlarýn baþýnda gelmekteydi. Ne alaka var baþlýkla bu bilgilerin diyeceksiniz? Biraz sabýrlý olmalýsýnýz. Zannedersem 2007 yýlýnýn güz mevsimi idi ve Prof. Zýjderveld’i iyi bir avukat olan Hanýmýyla beraber Beykoz’daki evimde bir hafta misafir edecek ve Ýstanbul’da bazý dostlarla tanýþtýracaktým. Ýþte bu dostlar arasýna yine bir Prof. dostum sebebiyle Ýstanbul Üniversitesi rektörü de girdi. Biz bir Cuma günü saat 10.00 gibi bir iþadamý arkadaþýn tahsis ettiði lüks bir arabayla Ýstanbul Üniversitesi’ne geldik. Malum kapýdan girdik ve bizi Rektör Yardýmcýsý olduðunu söyleyen bir Prof. Hanýmefendi karþýladý. Arabadan baþý örtülü eþim Belkýz Hanýmefendi çýkýncaya kadar her þey çok güzel gidiyordu; saygý ve sevgi yerindeydi. Ancak Belkýz Haným arabadan inince her þey deðiþti. Rektör Yardýmcýsý Hanýmefendi beni bir kenara çekerek Türkiye üniversitelerinde baþörtüsü yasaðý bulunduðunu ve Belkýz hanýmýn üniversiteye giremeyeceðini söyledi. Anlayýþla karþýladým; ancak anlayýþla karþýlamayan biri var idi ki, o da misafir ve baþý açýk olan Prof. Zýjderveld’in hanýmý idi. Belkýz Hanýma sebebini sorunca kükredi ve Prof. Zýjderveld’e dönerek, ‘Sen de girmemelisin; girersen bilimsel þahsiyetinden þüpheye düþerim’ diyerek haykýrdý. Neticede benim ýsrarýmla iki hanýmefendinin Ýstanbul Üniversitesi bahçesinde beklemelerine karar verdik ve misafirleri ikna ettik. Ancak rezalet devam ediyordu. Rektör Yardýmcýsý Hanýmefendi bana ana kapýya doðru yürümeyi teklif etti ve konuþmaya baþladý; ‘Efendim! Baþörtüsüyle bahçede durmasý da yasaktýr’ deyince bizler hayrete ve misafirler dehþete düþtüler. Büyük münakaþalardan sonra Hanýmlar Bayezid Camii’nin güzelliklerine doðru ilerlemeye ve biz de rektörlüðe doðru merdivenleri çýkmaya baþladýk. Özel Kalemde otururken bizim laik diktatör hanýmefendi bununla yetinmeyip baþörtüsü yasaðýnýn faydalarýný ve hikmetlerini Ýngilizce olarak Prof. Zýjderveld’e anlatmaya baþladý. Ancak Prof. Zýjderveld’in tepkisi çok sert oldu: ‘Hanýmefendi! Burasý Küba’dan da kötüymüþ. Bu halinizle mi Avrupa Birliði’ne girmeye çalýþýyorsunuz?’ Ben de baþörtüsü yasaðýnýn kanunlarda aslý olmadýðýný, tamamen Anayasa Mahkemesi’nin saçma sapan bir kararýna dayandýðýný ve böylesini ancak Komünist Rusya’da görmenin mümkün olduðunu Ýngilizce olarak anlattým. Prof. Zýjderveld ‘Böyle bir Üniversite Rektörünü ziyaret etmek benim için bir züldür’ diyerek üniversiteye olan ziyareti tamamlamadan terk ettik. Daha sonra bu olayý acý bir þekilde Financial Times’daki köþesinde kalem aldý. Ýþte Türkiye’yi Avrupa Birliði’ne girmekten alý koyan bu zihniyettir. Türkiye bu zihniyetten kurtulup da tam demokrasiye kavuþmadýkça ilerlemesi ve süper devlet olmasý imkânsýzdýr. Baþörtüsü ile alay eden ve kendisine milliyetçi yaftasý yapýþtýranlarýn memleketi nasýl rezil ve rüsvay duruma düþürdüklerini bu yaþadýðým olayla tekrar hatýrlatmak istedim. Ayrýca bununla alay eden Sayýn eski Bakanýn liderinin de Gazi Üniversitesi’nde iken sýký bir baþörtüsü yasakçýsý olduðunu naklediyorlar. Nâkile itap yoktur. Önemle ifade edelim ki, baþörtüsü asla siyasi bir simge ve sembol deðildir; bilakis Kur’an’da beyan edilen bir ilahi emirdir. Bunun Allah’ýn emri olduðunu kabul etmek þartýyla, baþýný açan da örten de Müslümandýr; ancak baþýný açan bu emre muhalefet etmiþ olur. Týpký namaz kýlmayan Müslümanlar gibi. Ayrýca Türk Hukuk mevzuatýnda baþörtüsünü yasaklayan hiçbir hukuk kuralý da bulunmamaktadýr. Ahmet Akgündüz, Vakit, 09.02.2010 Zitieren Link zu diesem Kommentar Auf anderen Seiten teilen Mehr Optionen zum Teilen...
carpe_fortunam Geschrieben 9. Februar 2010 Teilen Geschrieben 9. Februar 2010 Rektör Yardýmcýsý Hanýmefendi beni bir kenara çekerek Türkiye üniversitelerinde baþörtüsü yasaðý bulunduðunu ve Belkýz hanýmýn üniversiteye giremeyeceðini söyledi. Anlayýþla karþýladým; ne durumlara düser olduk... ah Belkis ablam... Prof. Zýjderveld’in tepkisi çok sert oldu: ‘Hanýmefendi! Burasý Küba’dan da kötüymüþ. Bu halinizle mi Avrupa Birliði’ne girmeye çalýþýyorsunuz?’ [...] üniversiteye olan ziyareti tamamlamadan terk ettik. Daha sonra bu olayý acý bir þekilde Financial Times’daki köþesinde kalem aldý. Ahmet Akgündüz, Vakit, 09.02.2010 Prof. Zijderveld´e mütesekkirim ve hareketini takdir ediyorum. Gercekten rezalet bir olay! Allah sizlerden razi olsun Ahmet hocam, Cenab-i Erhamurrahimin yar ve yardimciniz olsun. Zitieren Link zu diesem Kommentar Auf anderen Seiten teilen Mehr Optionen zum Teilen...
Empfohlene Beiträge
Dein Kommentar
Du kannst jetzt schreiben und Dich später registrieren. Wenn Du ein Konto hast, melde Dich jetzt an, um unter Deinem Benutzernamen zu schreiben.