Zum Inhalt springen
Qries Qries Qries Qries Qries Qries

Empfohlene Beiträge

Peygamberimiz kardeþ kavgasýný nasýl engelledi!

 

 

 

 

BENÝ Mustalik seferinden dönülüyor. Ordunun baþýnda Hz. Peygamber (sav) vardýr. Ordunun içinde ise münafýklar bulunmaktadýr.

 

Özellikle de bozgunculuðuyla þöhret bulan Ýbn-i Selul fýrsat kollamaktadýr. Nihayet bir subaþýna gelinir. Kuyudan su çekilip halk arasýnda paylaþýlacak. Mekkeliler (Muhacirler) ve Medineliler (Ensar) ellerindeki kovalarla kuyudan su almak için sýraya girerlerken ufak bir itiþme yaþanýr. Bu itiþme fýrsatýný büyük bir ganimet olarak gören meþhur münafýk Selul hemen bu ufak olayý týrmandýrýr. Yüksek bir sesle; besle kargayý oysun gözünü, anlamýnda bir cümle kurarak baðýrmaya baþlar. Biz Medineliler Mekkelileri besledik. Bugün ise baþýmýza bela oluyorlar, demeye baþlar. Derken Mekkelilerden biri cevap verir. Onlara da Medineliler karþýlýk verince olay deðiþik bir mecraya týrmanýr. Su kuyusu baþýnda baþlayan bu tehlikeli kargaþa tam bir fitneye dönüþecekken Hz. Peygamber (sav) haberdar olur. Olayýn boyutlarýný gören sevgili Peygamberimiz (sav) orduya kalk emri verir. Kurulan çadýrlar sökülür, eþyalar toparlanýr ve hemen yola koyulur. Tam bir gün boyunca yürüyüþ devam eder. Dinlenmekle ilgili bütün talepleri geri çeviren Peygamberimiz (sav) insanlarýn iyice bitkinleþtiðini, tartýþacak mecallerinin kalmadýðýný görünce mola emrini verir. Ýyice bitkinleþmiþ yorulmuþ olan herkes bir gün önceki olayý konuþabilecek, tartýþabilecek fýrsatý bulamadan derin bir uykuya dalarlar. Böylece Mekke ve Medineliler arasýnda meydana gelebilecek sürtüþme, kavga, fitne baþlamadan bastýrýlmýþ olur.

Hz. Peygamberin takip ettiði bu strateji meyvesini hemen verir. Mekkeli ve Medineliler arasýndaki kardeþlik duygusu hiçbir yara almadan devam eder. Medine’de önemli bir etkinliði olan Ýbn-i Selul ise ortada kalakalýr. Yaptýðý münafýklýk ve fitne hamlesi baþarýsýz kalýr. Kýsa bir süre içinde öyle bir hale gelir ki ordu daha Medine’ye varmadan Ýbn-i Selul iyice gözden düþmeye baþlar. Halk arasýnda itibarsýzlaþýr.

Bu olay esnasýnda iki önemli ayrýntý dikkati çeker. Bunlardan birincisi þudur: Ýbn-i Selul sahabe arasýnda fitne çýkarmaya çalýþtýðýný gören Hz. Ömer (ra), Peygamberimize (sav) gelir ve Ýbn-i Selul’ü öldürmek istediðini söyler. Þöyle der:

“Ey Allah’ýn Resulü. Bu adam Müslümanlarý birbirine kýrdýrmak istiyor. Fitne ateþi yakmaya çabalýyor. Müsaade ediniz de münafýðýn hesabýný keseyim“ Evet böyle der Hz. Ömer (ra). Ama Allah’ýn peygamberi bu teklifi ret eder ve þöyle cevap verir:

“Ömer! Bu doðru olmaz. Çünkü bu adam bizimle beraber hareket ediyor görünüyor. Aramýzda yaþýyor. Bu adamýn yaptýðý fitneyi bilmeyenler uzaktan þöyle derler: Muhammed arkadaþlarýný harcýyor. Ben böyle bir þeye müsaade etmem. Sen bekle. Bu adamýn ne kadar küçüleceðini göreceksin.”

Hakikaten de olay Peygamberimizin (sav) buyurduðu gibi neticelenir. Þiddet görmeyen Ýbn-ý Selul kýsa sürede halkýn gözünde öylesine küçülür ki, bir müddet sonra adý ‘bozguncu, fitneci’ye çýkar. Hem de yolculuk sona ermeden. Yolculuk devam ederken. Kendisine yaklaþan Hz. Ömer’e Peygamberimiz (sav) birkaç önceki hiddetini hatýrlatýr ve þöyle buyurur:

“Ne dersin Ömer! Eðer o gün sana müsaade etseydim ve sen Ýbn-i Selul’ü öldürseydin onu kahraman yapardýn. Ama bugünkü haline bak. Nasýl da itibarsýz ve deðersiz hale düþtü. Bugün dilediðin her þeyi yapabilirsin ve hiç kimse ona sahiplenmez.”

Bu olayýn ikinci önemli ayrýntýsý ise Medine giriþinde yaþanýr. Ýbn-i Selul’ün oðlu Hz. Abdullah tanýnan ve sevilen bir sahabeydi. Babasýnýn Mekkeliler hakkýnda kullandýðý çirkin sözlerden son derece rahatsýz olmuþ ve hatta o esnada Peygamberimize müracaat ederek babasýna cezayý kendisinin vermek istediðini belirtmiþti. Peygamberimiz (sav) Hz. Ömer’e (ra) müsaade etmediði gibi Hz. Abdullah’a da (ra) müsaade etmemiþti. Ama þimdi Medine giriþinde oðlu Abdullah babasýný durdurmuþ ve Mekkelilerden özür dilemedikçe þehre giremeyeceðini söylemektedir. Ýbn-i Selul çaresiz bir þekilde, “Mekkeliler þerefli insanlardýr. Esas çirkinlik yapan benim” özrünü haykýrmak zorunda kalýr. Hz. Peygamberin müdahalesi üzerine oðlu Abdullah oradan çekilir ve Ýbn-i Selul Medine’ye girebilir. Olay hicri 6. yýlda gerçekleþir. Münafikun suresi 5. ve 8. ayetler bu konuyla ilgilidir. Geriye kalan yaþantýsýnda her ne kadar münafýklýðýndan vazgeçmese de itibarýn yitirmiþ bir þekilde yaþamaya devam eder. Abdullah bin Selul Peygamberimiz hayatta iken yaþama veda eder.

Asr-ý Saadet’teki bu olayý iyi etüd etmeliyiz. Buradan birçok ders çýkarabiliriz. Bu olay fitneye karþý nasýl bir yol takip edileceðine dair mesajlar taþýmaktadýr.

* * *

Bu günlerde sabýrlý olmak zorundayýz. Yanlýþlýk içinde olanlarý kendi elimizle kahramanlaþtýrmamalýyýz. Yapýlmasý gereken hamleleri el birliðiyle bizler yapmalýyýz. Baþkalarýnýn hamlesine mahkûm olmamalýyýz. Ýnsanlarýmýzý bölmemeli, ayýrmamalýyýz. Ciddi bir strateji uygulandýðýnda bugün itibaren görenlerin nasýl bir itibar kaybýna uðradýklarýný gözlerimizle görebileceðiz. Hz. Peygamber (sav) Medine’deki Evs ve Hazreç kabilelerini birleþtirdiði gibi Mekke ve Medinelileri de kucaklaþtýrmýþ. Akýl, sabýr, diyalog, istiþare ve bilerek adým atma elimizdeki en büyük sermayemizdir. Hele din birliðinin bize saðlayacaðý nimet ise hiçbir þeyle kýyaslanmayacak kadar büyüktür. Yeter ki duygularýmýzla deðil de aklýmýz karar verebilelim.

 

SORALIM ÖÐRENELÝM

 

* Muharrem orucu ne zaman tutulmalýdýr?

Seyfullah DÜNDAR/ANKARA

Muharrem ayýnýn (Bugün muharremin 2. günüdür) perþembe, cuma ve cumartesi günleri oruç tutmak tavsiye edilmiþtir. Muharrem ayýnýn ilk on gününde dileyen oruç tutabilir. Ama aþure günü sayýlan onuncu günü -sadece onuncu gün- oruç tutmak mekruh sayýlmýþtýr.

* Kurban bayramýnýn ilk üç gününde oruç tutmak konusunda adakta bulundum. Ama o günler oruç yasaklanmýþ ne yapmalýyým?

Þule NEZÝRLÝ UÞAK

O günler oruç tutmamamýz gerekir. Daha sonraki günlerde üç gün oruç tutarsýnýz. Ama o günlerde oruç tutmuþ olursanýz adaðýnýz yerine gelmiþ olur.

* Doðumdan sonra eþimle birlikte olabilir miyim?

C. DEMÝR SAKARYA

Loðusa -doðum yapmýþ kadýn- en çok kýrk gün boyunca kan görür. Daha önce de bu akýntý kesilebilir. Akýntý kesildiðinde eþle beraber olunabilir. Ama akýntý kesilmedikçe eþinizle beraber olamazsýnýz.

* Abdest dualarýný bilmiyorum. Abdestim kabul olur mu?

Hamit BÝLER MUÞ

Abdestte okunan dualar sünnettir. Okunmamasý halinde abdeste zarar vermez. Ýçinizden dilediðiniz dualarý yapabilirsiniz.

* Kötü yola düþürülmüþ bir kadýný seviyorum. Onunla evlenebilir miyim? Ahmet CAN ÝZMÝR

Böyle bir durumdaki bir insana yardým etmek ve onu bu çýkmazdan çýkarmak son derece sevaptýr. O tövbe eder, siz de daha sonra kendisiyle nikâh kýyarsýnýz. Þart olmamakla beraber iddet (yaklaþýk üç ay gibi bir süre) beklemenizde fayda vardýr.

 

 

Nihat HATÝPOÐLU - HÜRRÝYET, 18/12/2009

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

Dein Kommentar

Du kannst jetzt schreiben und Dich später registrieren. Wenn Du ein Konto hast, melde Dich jetzt an, um unter Deinem Benutzernamen zu schreiben.

Gast
Auf dieses Thema antworten...

×   Du hast formatierten Text eingefügt.   Formatierung jetzt entfernen

  Nur 75 Emojis sind erlaubt.

×   Dein Link wurde automatisch eingebettet.   Einbetten rückgängig machen und als Link darstellen

×   Dein vorheriger Inhalt wurde wiederhergestellt.   Editor leeren

×   Du kannst Bilder nicht direkt einfügen. Lade Bilder hoch oder lade sie von einer URL.

×
×
  • Neu erstellen...