Webmaster Geschrieben 7. Juli 2009 Teilen Geschrieben 7. Juli 2009 Baþörtülü Kýzlarla Kim Evlenecek? Son zamanlarda Ýslamcý erkekler arasýnda moda haline gelen bir sosyolojik durum var: Örtünmeyen kýzlarla evlenmek! Geçtiðimiz iki yýlda hem yakýn çevremde, hem de daha geniþ bir sosyal tabanda gördüðüm örnekler beni bu meseleye kafa yormaya itmiþti zaten; ama son bir yýldýr þahit olduklarým beni sýký bir umutsuzluðun içine yuvarladý. Soru þu: Ýslamcý erkekler, örtünmeyen kýzlarla evlenecekse; baþörtülü kýzlarla kim evlenecek? Önce fýkra anlatalým. Salamon, hidayete erip Müslüman olduðu günün akþamýnda ölmüþ. Annesi de oðlunun baþýna gelip feryadý basmýþ. “Oðlum, cenazene Yahudiler gelmez, Müslümanlar da seni bilmez, ortada kaldýn gitti.” Aslýna bakarsanýz, baþörtülü kýzlarýn “ortada kaldýn gittin” durumu; hadi adýný cesurca koyalým “örtünüyorlar diye cezalandýrýlma” durumlarý bugün ortaya çýkmýþ bir sorun deðil. Hadi zihninizi yoklayýn. 80’li yýllarýn “inanç ve ideoloji dolu havasý” 90’larda yerini “inanç ve zenginlik dolu havaya” býrakýnca neler olduðunu hatýrlayacaksýnýz. Hatýrlayýnca da sinirlenecekseniz muhtemelen. Ýslamcý patronlar, zaten kamusal alanda köþeye sýkýþtýrýlmýþ baþörtülü kýzlarý þirketlerine hangi þartlarda almaya baþlamýþtýlar? “Sen burada -örtün nedeniyle- çalýþmak zorundasýn. Buraya mahkumsun. Dolayýsýyla sana vereceðim gubidik maaþa talim etmelisin. Eþek gibi çalýþmalýsýn.” Buna itiraz eden kýzlara verecekleri cevap da çekmecelerinde duruyordu her daim: “Beðenmiyorsan Koç’ta çalýþ.” Üstelik bu patronlar; baþörtülü personellerini þirketlerinin “görünür” alanlarýndan uzak tutuyorlardý. Hak etmelerine raðmen müdür yapmýyorlardý mesela onlarý. Kendimden bir örnek vereyim. Eþimin, 4 yýl çalýþtýðý iþinden ayrýlmasýnýn en önemli gerekçelerinden biri þudur. “Pazarlama þefi” olarak örtüsüyle ulaþabileceði son noktaya ulaþmýþtýr. Ve patronunun kendisine hak ettiði “yöneticilik” koltuðunu vermeyeceðini bildiði için istifa etmiþtir. Benim çok yakýndan bildiðim bir örnek var. Boðaziçi’ni hem lisans, hem de yüksek lisans düzeyinde birincilikle bitirmiþ bir arkadaþýmýz (hadi adýna “Ayþe” diyelim); sýrf baþörtülü olduðu için sýnýfýnýn tembelleri bilmemne bankalarýnda “uzman yardýmcýsý” göreviyle 3 milyar net maaþla iþe baþlarken Ayþe, meþhur bir patronumuzun gýda firmasýnda 600 milyon lira maaþla raportör olarak iþ baþý yapmýþtý. Ayný grup þirketlere baðlý bir giyim firmasýnýn Kýbrýs’ta parasýyla okumuþ frapan pazarlama müdürü (hadi onun adý da “Alev” olsun) ise 3 milyar maaþ alýyordu ve altýnda kendisine þirket imkanlarýyla tahsis edilmiþ arabasý vardý. Yani anlý þanlý patronumuz; Ayþe ile Alev’in arasýndaki farký “örtünmemek” olarak belirlemiþti. Aslýnda iþin daha da vahim yaný “patronumuz” Alev’e örneðin “saçlarýný nerde kestirdin kýz” diye sorduðunda Alev cilvelenerek “caddede Miracle’da” diye cevap verebiliyor; bu da patronumuzun hoþuna gidiyordu. Oysa Ayþe’ye bunu soramazdý ki! Tabii, þu meþhur; “sana vereceðim iþ yok; ama istersen ikinci eþim olarak alýrým seni” zýrvalýklarýna hiç girmeyeyim. Ben o mevzua girersem mideme kramp gireceði kesin gibi. Belki bana kýzacaksýnýz; ama bu, gene de bir noktaya kadar kabul edilebilir bir durumdu. Çünkü vahþi kapitalizme teslim olmuþ “Ýslamcý patron” gene de inançlarýný büsbütün yitirmemiþ olduðundan þirketlerinin bayan personel kontenjanlarýnýn hatýrý sayýlýr kýsmýný baþörtülü hanýmlara ayýrýyordu. Fakat 90’lý yýllarýn sonunda baþlayan meþum süreç; bunun da üstesinden geldi. Ýslamcý patronlar artýk þirketlerinde baþörtülü personel çalýþtýrmaya tahammül edemez oldular. Bilmemne finanslarda, felankeþ tekstilde, falanca hastanede “sahibi hacý personeli askýlý” durumlar ortaya çýkmaya baþladý. En yakýn arkadaþlarým, Ýslamcýlýklarýndan emin olduðum arkadaþlarým, firmalarýna alacaklarý yegane bayan personel için “baþörtülü” bir kýzý tercih etmediler/edemediler. Kime ne anlatýyoruz ki? Sabahtan akþama Kanal 7’de, Samanyolu’nda reklamlarý dönen “cemaat hastaneleri”ne gidin bir bakýn. Bankolarýnda rýza-ý bari için bir tek “örtülü” sekreter bulamayacaksýnýz. Doktorlarýnýn içinde “tesettürlü” birini bulmakta zorlanacaksýnýz. En iyi ihtimalle 3-5 hastabakýcý kýzla iktifa edeceksiniz. Ama merak etmeyin. Onlarýn da oralardan uzaklaþ(týrýl)malarý yakýndýr. Ne de olsa devir “erkek ve fakat fazlasýyla ürkek” Ýslamcýlarýn “imaj yapýp iktidara yürüdükleri” devirdir. Baksanýza Ömer Çelik’e. Ayþe Arman’ý Harley Davidson’ýnýn arkasýna atýp þöyle bir turlamayý hayal ediyor. Turlasýn tabii. Ünlü siyaset bilimcimizin en doðal hakkýdýr. Ne de olsa bu iþleri düzeltirler diye meclise göndermedik onlarý. Harley Davidson fetiþlerini tatmin etsinler diye gönderdik. Þimdi gelelim baþlýktaki soruya: “Baþörtülü kýzlarla kimler evlenecek?” Bütün “feminist” tepkileri göze alarak ve ne söylediðimin gayetle farkýnda olarak söylüyorum bunu. Baþörtülü kýzlarýmýz için durum bu kadar kötüyken; gene de bir teselli cümlemiz vardý: “Helal süt emmiþ bir Müslüman gençle yuva kurup evlerinin hanýmý olurlar.” Fakat þimdi bu teselli de ortadan kalkmýþ durumda. Ýslamcý erkekler yanýnda bir “zenci” taþýmak istemiyorlar iþte. Sosyal ortamlarda, iþ hayatýnda, alýþveriþ merkezlerinde, hatta sokakta kendisine “ayakbaðý” olacak bir baþörtülü kýz istemiyorlar. Bunun yerine “görenlerin her defasýnda üzerinde iyi duruyor” diyecekleri süper comfartable hatunlarý tercih ediyorlar. Baþörtülü kýzlarýn sýðýndýklarý (ya da sýðýnabilecekleri) son tesellileri de ellerinden kayýp gidiyor. Bu köylülük, bu iptidailik, bu lanetli korkaklýk üzerimize her gün biraz daha sývanýyor. Benimse, her gün biraz daha Can Yücel, her gün biraz daha Nihat Genç olasým geliyor. Þöyle kuvvetlice bir “s.tir” çekmek istiyorum. Hani þiir gecelerinde o ön sýrada oturan patates suratlý belediye ve vakýf takýmýnýn suratlarýna bakarak yaptýðým gibi. Zaten o gün bugündür de þiir gecelerine çaðrýlmýyorum. Týpký baþörtülü kýzlar gibi rengim giderek kararýyor çünkü. Zencileþiyorum. Zitieren Link zu diesem Kommentar Auf anderen Seiten teilen Mehr Optionen zum Teilen...
Webmaster Geschrieben 7. Juli 2009 Autor Teilen Geschrieben 7. Juli 2009 Ahmet Hakan bugün kösesinde bu konuyu ele aldi: http://www.misawa.de/cgi-bin/sbb/sbb.cgi?&a=show&forum=8&show=1052 Zitieren Link zu diesem Kommentar Auf anderen Seiten teilen Mehr Optionen zum Teilen...
Webmaster Geschrieben 7. Juli 2009 Autor Teilen Geschrieben 7. Juli 2009 Ismail abinin yazdiklarinin, her zamanki gibi, altina imzami atiyorum. Anlam veremiyorum. Dini hassasiyeti olan insanlar neden basi acik bayanlarla evlenirler? Tamam zevk meselesi.. tamam tercih... eyvallah. Fakat "dini hassasiyet" dedikleri sey, bir yerde bitiyormu? Bir sinirmi geliyor. Isin icine "gönül" deyince, kurallarmi degisiyor yoksa? Bu tarz insanlar kimlik kirizine girmeye daha yatkin degiller mi? Zitieren Link zu diesem Kommentar Auf anderen Seiten teilen Mehr Optionen zum Teilen...
Nur Efsan Geschrieben 7. Juli 2009 Teilen Geschrieben 7. Juli 2009 Dini hassasiyeti olan insanlar neden basi acik bayanlarla evlenirler? Gercekten dini hassasiyeti olan birisi aslinda esinin de kendi inanc ve dünyaya bakis tarzina katilmasini ister. Hic olmazsa gönlü esinin kiyafet tarzina razi gelmez, gelmemesi gerekir. Zitieren Link zu diesem Kommentar Auf anderen Seiten teilen Mehr Optionen zum Teilen...
genchizmet50 Geschrieben 7. Juli 2009 Teilen Geschrieben 7. Juli 2009 Dini hassasiyeti olan insanlar neden basi acik bayanlarla evlenirler? Bence onlarin tahkiki dini hassasiyeti yoktur ozaman veya bu konuda gelismemistir, cünkü Nur Efsanin dedigi gibi Gercekten dini hassasiyeti olan birisi aslinda esinin de kendi inanc ve dünyaya bakis tarzina katilmasini ister. Baska bende anlam veremiom bu yaptiklari hareketlere. Kendi cevremdede bu mesele var. Mesela az cok din ortaminda yasayan biri, "kesinlikle basörtülü bir kadin evlenmem" diyor. :-/ Zitieren Link zu diesem Kommentar Auf anderen Seiten teilen Mehr Optionen zum Teilen...
Webmaster Geschrieben 7. Juli 2009 Autor Teilen Geschrieben 7. Juli 2009 Mesela az cok din ortaminda yasayan biri, "kesinlikle basörtülü bir kadin evlenmem" diyor. Cünkü bunlarin derdi baska. Allah bir yere kadar, gerisi ...... Asil yapilmasi gereken fedakarlikta iflas ediyor maalesef. gelmemesi gerekir evet, gelmemesi gerekir. Madem ki geliyor, birseyler yanlis demekki. Belki diger tarafin cazibesi farklidir, veyahut tesettürlü bayanlarin imaji yanlis tanitilmistir vs. vs. nedenleri ne olursa olsun, yanlis birsey. Zitieren Link zu diesem Kommentar Auf anderen Seiten teilen Mehr Optionen zum Teilen...
Gast Geschrieben 7. Juli 2009 Teilen Geschrieben 7. Juli 2009 Fakat "dini hassasiyet" dedikleri sey, bir yerde bitiyormu? Bir sinirmi geliyor. Isin icine "gönül" deyince, kurallarmi degisiyor yoksa? Bu tarz insanlar kimlik kirizine girmeye daha yatkin degiller mi? Gönül = nefs.... Yani cemil abi, demek istedigim, isin icine nefis karisiyor. Aciklar daha mi cazibeli, bilemem... ama sanirim tek sorun isin icine nefsaniyetin bulasmasi. Zitieren Link zu diesem Kommentar Auf anderen Seiten teilen Mehr Optionen zum Teilen...
Webmaster Geschrieben 7. Juli 2009 Autor Teilen Geschrieben 7. Juli 2009 peki zedelenen bu yüreklerin sorumlusu kim olacak? Zitieren Link zu diesem Kommentar Auf anderen Seiten teilen Mehr Optionen zum Teilen...
Gast Geschrieben 7. Juli 2009 Teilen Geschrieben 7. Juli 2009 peki zedelenen bu yüreklerin sorumlusu kim olacak? vicdanlari rahat edecek mi, onlarin? Zitieren Link zu diesem Kommentar Auf anderen Seiten teilen Mehr Optionen zum Teilen...
Webmaster Geschrieben 7. Juli 2009 Autor Teilen Geschrieben 7. Juli 2009 bence eder, cünkü mesele vicdan meselesi degil. isin isini yürek veya ask girince, adam kendi inancini veyahut prensiplerini dahi unutuyor. Kendisini kontrol altinda tutamiyor, ona görede kilif (fetva) buluyor. Bu kadar basit aslinda Zitieren Link zu diesem Kommentar Auf anderen Seiten teilen Mehr Optionen zum Teilen...
Gast Geschrieben 7. Juli 2009 Teilen Geschrieben 7. Juli 2009 Ya aklima bir soru geldi, esiniz tesettürlü, acilmaya karar verdi, ve acildi. Naparsiniz ? Zitieren Link zu diesem Kommentar Auf anderen Seiten teilen Mehr Optionen zum Teilen...
Ali B. Geschrieben 7. Juli 2009 Teilen Geschrieben 7. Juli 2009 Bence buradaki konu "basörtülülere" acimak yüzünde, onlarla evlenmek degil. böyle bir sey olamaz zaten. burdaki, sizlerinde yazdigi gibi, kimlik meselesi. adam hem imanli, hemnde nefisine hakim olamiyor. orada sukut ediyor imani Zitieren Link zu diesem Kommentar Auf anderen Seiten teilen Mehr Optionen zum Teilen...
Fatih.I. Geschrieben 7. Juli 2009 Teilen Geschrieben 7. Juli 2009 Cok müthis tespitler getirmis. Belkide su tespiti “Baþörtülü kýzlarla kimler evlenecek?” kimsenin aklina gelmezdi.. Dünya imtihan dünyasi, herkesin imtihani farkli oluyor, onun icin olmayacak birsey yoktur. Onlarida Cenabi-Hak bu yönden imtihan ediyordur. Su düsünceleri de cogu kez duyabiliyoruz. Bazilari cok 'hüsnüzan edip', kendilerince "önce bi evleneyim, esim zaten kapanir!" diyor.. diyor, ama TEK demesiylede kalip gidiyor.. kapanirsa önceden kapanir, niye evlendikten sonra kapansin ki? evlenince inancinda bir statü degisiyormu acaba? Hem, birbirini öyle kabullenmislerki bile, neden esi sonradan degisemeye calissinki? Bu, "Biraz daha yaslanayim, hacca giderim, kötü aliskanliklarimdan vazgecerim" demeye calismakmi oluyor acaba? ;-) Bu konuda sizinde dediginiz gibi, iman, nefis ve tercih büyük rol oynuyor. Zitieren Link zu diesem Kommentar Auf anderen Seiten teilen Mehr Optionen zum Teilen...
Yakuza Geschrieben 7. Juli 2009 Teilen Geschrieben 7. Juli 2009 kim kiminle evlenirse evlensin, size mi kaldi Zitieren Link zu diesem Kommentar Auf anderen Seiten teilen Mehr Optionen zum Teilen...
Webmaster Geschrieben 7. Juli 2009 Autor Teilen Geschrieben 7. Juli 2009 kim kiminle evlenirse evlensin, size mi kaldi evet bana kaldi. Eger birisi kendisini dindar olarak tanimliyorsa, ama basi kapali biriyle sirf basörtüsü nedeniyle evlenmiyorsa, bu kisi benim gözümde...... Zitieren Link zu diesem Kommentar Auf anderen Seiten teilen Mehr Optionen zum Teilen...
Fatih.I. Geschrieben 7. Juli 2009 Teilen Geschrieben 7. Juli 2009 Gökten düsergibi düstün Yakuza...burda konu kimin kiminle evlenmesi degilki? Zitieren Link zu diesem Kommentar Auf anderen Seiten teilen Mehr Optionen zum Teilen...
Gast Geschrieben 7. Juli 2009 Teilen Geschrieben 7. Juli 2009 Eger birisi kendisini dindar olarak tanimliyorsa, ama basi kapali biriyle sirf basörtüsü nedeniyle evlenmiyorsa, bu kisi benim gözümde...... dindar degildir! benim gözümde;) Zitieren Link zu diesem Kommentar Auf anderen Seiten teilen Mehr Optionen zum Teilen...
Webmaster Geschrieben 7. Juli 2009 Autor Teilen Geschrieben 7. Juli 2009 dindar degildir! benim gözümde ben baska birsey diyecektim, ama simdi agizimi bozmayim Zitieren Link zu diesem Kommentar Auf anderen Seiten teilen Mehr Optionen zum Teilen...
Gast Geschrieben 7. Juli 2009 Teilen Geschrieben 7. Juli 2009 ben baska birsey diyecektim, ama simdi agizimi bozmayim biliyorum;) ama bosver biz böyle diyelim ne demek istedigini biliyoruz ama Zitieren Link zu diesem Kommentar Auf anderen Seiten teilen Mehr Optionen zum Teilen...
Nur Efsan Geschrieben 7. Juli 2009 Teilen Geschrieben 7. Juli 2009 kim kiminle evlenirse evlensin, size mi kaldi Valla aslinda beni de fazla ilgilendirmez, herkes kendine, ama insani kücük görmek, tam tesettürlü olmayanlari cehenemlik saymak falan degil yukardaki tespitler, yanlis anlasilmasin, sirf toplumda mevcut olan bi acigi dile getirmis abi. Sanki bu problem daha cok Tr'de gündem halinde degil mi? Yoksa Almanyada aslinda pek gözüme carpmis degil, ama yanilabilirimde. Hersey kompleksle basliyor ve kompleksle bitiyor, ne derseniz deyin -benim icin böyle görünüyor. Sonucta herkes kendine, sirf evlenmek söz konusu degil - nikah masasina delisinden tut alimine kadar herkes oturur, fazla bi maharet gerektiren bir is degil. Ama evli kalmak, islami acidan birbirine motive olmak ve gelecek nesli bu minval üzere yetistirmek her kisinin degil er kisinin mes'elesi. Bu yüzden gercek manada dindar olan erkekler eninde sonunda yine bu celiskilerle karsilasiyor, sirf "Baþörtülü Kýzlarla Kim Evlenecek?" degil tek problem, "dindar" ailelerede yazik oluyor sonucta. Ve cocuklarada. Zitieren Link zu diesem Kommentar Auf anderen Seiten teilen Mehr Optionen zum Teilen...
derguiz Geschrieben 8. Juli 2009 Teilen Geschrieben 8. Juli 2009 Cevaplar.org´da Mehmed Paksu Hocamdan alinti: ÖRTÜNECEÐÝNE SÖZ VEREN KIZLA EVLENMEK DOÐRU MU? Burada unutulmamasý gereken bir nokta vardýr: Bazen problemleri zamana havale edersiniz, tedrici olarak, yani üstüne fazla gitmeden yavaþ yavaþ kendi seyrinde ve olgunluðunda çözümlenmesini beklersiniz. Bazý problemler de vardýr ki, zamana havale etmek çare olmaz, teþhisini yapar yapmaz çözümü için belli prensipleri çalýþtýrmak gerekir. Ýþte sualde geçen mesele bu ikinci sýnýf probleme girmektedir. Þöyle ki: Böyle bir haným ya çalýþýyordur, iþi gereði hemen tesettüre girmesi mümkün gözükmemektedir. Evlenince iþten ayrýlacaktýr, böylece örtünmeyi engelleyen durum ortadan kalkacak ve örtünecektir. Veya çevresi, ailevî durumu itibariyle birtakým engelleri tek baþýna aþamamakta, mücadelede yeterli performansý gösterememektedir; netice itibariyle bir türlü arzu ettiði kýyafete girememektedir. Bu iki halin dýþýnda bir baþka hal daha vardýr: Ýleride, evlendikten sonra tesettüre gireceðini, sizin istediðiniz gibi giyinip kuþanacaðýna söz veren kiþi, bir kere bu konuda sizin kadar hassas ve bilinçli deðildir. Tesettürü, “olsa da olur, olmasa da olur” gibi bir yaklaþýmla yanlýþ bir deðerlendirmeye tabi tutmaktadýr. Birinci ve ikinci durum zaten açýktýr, bu konuda prensip anlaþmasýna vardýktan sonra ilk adýmý atabilirsiniz, ama her ihtimale karþý yine de açýk bir kapý býrakmak gerekir. Üçüncü durum ise pek inandýrýcý gözükmemektedir. Meseleyi hem “sallantýya” býrakmakta, hem de bir hanýmýn hayatýnda bu konunun önemli bir deðer taþýmadýðý kanaatindedir. Böyle bir insanla müþterek bir hayata “evet” demek beraberinde birtakým geçim riskleri getireceðinden teþebbüs etmemek en güzelidir. Çünkü evlilikte en baþta gelen husus, inanç ve düþüncede birlik ve ortaklýktýr. Diðer þartlar zamana býrakýlabilir. Kaynak Kadýn Ve Aile Ýlmihali Mehmed Paksu Nesil Yayýnlarý Zitieren Link zu diesem Kommentar Auf anderen Seiten teilen Mehr Optionen zum Teilen...
Webmaster Geschrieben 9. Juli 2009 Autor Teilen Geschrieben 9. Juli 2009 Ahmet Hakan yine yazdi: http://www.misawa.de/cgi-bin/sbb/sbb.cgi?&a=show&forum=8&show=1064 Zitieren Link zu diesem Kommentar Auf anderen Seiten teilen Mehr Optionen zum Teilen...
power-ohne-streit Geschrieben 17. Juli 2009 Teilen Geschrieben 17. Juli 2009 "Basörtül kizla kim evlenecek" yaziyi takdir ediyor ve tespitleri dogru buluyorum. Sizin de yapmis oldugunuz gibi bende ufak tefek noktalari eklemek istiyorum. Burda basörtülü kizlarin evde kalma konusu veya onlarla kim evlenecek konusu tartisilmis. Amaaa hic söyle düsündünüzmü?? Basörtülü kizlar tv deki diziler deki "süslü bebeklere" hicmi özenmiyorlar!? aaah keske benimde bu "manken/artist" gibi esim olsun demiyorlarmi!? öyle tafralara girmiyorlarmi!? kendilerine uymayan "zibidi" gibi esler istemiyorlarmi!? Bu soru seklinde yazmis olduklarima itiraz edebilirsiniz, ama canli örnekler bildigim ve tanidigim icin itirazinizi iyi ispatlamaniz gerekir. Ama mutlak sizlerde bu gibi kisilerle karsilasmissinizdir. Bu ve böyle olaylar genelde yeni evlenme cagina giren genc kizlarda daha cok görülüyor. Bakin, dikkat edin ve biraz gözetleyin, inanin malesef sizde göreceksiniz. Zitieren Link zu diesem Kommentar Auf anderen Seiten teilen Mehr Optionen zum Teilen...
Empfohlene Beiträge
Dein Kommentar
Du kannst jetzt schreiben und Dich später registrieren. Wenn Du ein Konto hast, melde Dich jetzt an, um unter Deinem Benutzernamen zu schreiben.