Webmaster Geschrieben 29. Dezember 2007 Teilen Geschrieben 29. Dezember 2007 Dilimde dua, kalbimde vefâ Böyle söylüyordu, yüzlerce seçkin zevatýn önünde, Biþkek’in Ayçürök Kýz Lisesi’nin mezuniyet törenindeki Kýrgýz kýzý. Bu anlamlý söz bana, sadece bu kadirþinas öðrencinin deðil, farklý ülkelerdeki Türk okullarýnýn atmosferinden istifade eden tüm dünya öðencilerinin yürekten fýþkýran samimi hislerinin tercümaný gibi geliyor. Söze bakar mýsýnýz Allah aþkýna, “Dilimde dua, kalbimde vefâ!” Bunu yürekten söyletebilmek için, sonsuz maddî imkânlar kullanýlsa baþarmak imkânsýzdýr. Ancak o sevgi, o fedâkârlýk, o gözyaþý, o ýzdýrap, o samimi dualar var ya… iþte bu olmazlarý rahatlýkla olduruveriyor. Bir fedâkârlýk destaný yazýlýyor Biþkek’te, Tomok’ta, Talas’ta ve Kýrgýzlarýn uçsuz bucaksýz yemyeþil otlaklarýnda. Önden giden atlýlar, Tanrý Daðlarý’ný çoktan aþmýþ, zirvelerdeki karlý sulardan yudumlamýþ, yalçýn daðlarý geçerken o geleneksel Kýrgýz çadýrýnda da kýmýz içmeyi ihmal etmemiþ ve tâ Talas’a, Çin sýnýrýndaki Narýn’a ulaþmýþlar. Þimdilerde tüm kadirþinas aklýselim sahipleri, bu fedâkârlýðýn önünde saygýyla eðiliyorlar. Talas’lý öðrenciler, Türkiye’li ziyaretçileri, ellerinde güllerle ve sevgiyle karþýlýyorlar okullarýnýn giriþinde. Alkýþlara boðuyorlar ve gerçekten de mahcup ediyorlar bizi. Öðrencilerin gözlerindeki pýrýl pýrýl ýþýltýyý görmemek imkânsýz. Allahým, o öyle bir ýþýltý ki, onu tarif ne mümkün! O ýþýltýda “istikbâl” var; o ýþýltýda, “Izdýrap Ýnsaný”nýn gözyaþlarý var; o ýþýltýda, fedâkâr öðretmenlerin gayretleri var; o ýþýltýda, Anadolu’nun civanmert esnafýnýn alýnteri var; ve hepsinden önemlisi, o ýþýltýda Rabbimizin rýzasý var. Hayata umutla bakýyorlar artýk. Büyük, çok büyük hayaller kuruyorlar, þimdilerde. Meselâ, güzel ülkemizle dostluk hikâyeleri okuyorlar, kardeþlik destanlarý yazýyorlar, “ayný fedakarlýðý biz de yapacaðýz” þiirleri söylüyorlar, yetmez mi! Öðretmenlerinden aldýklarý fedâkârlýk ýþýðýyla, geleceðe inançla, umutla bakýyorlar. Sohbet etmek istiyorlar, Türkiyeli abileriyle. “Hoþgeldiniz” diyerek baðýrlarýna basýyorlar bizi. Kimbilir, tüm bu hizmetlerin uzaktan yakýndan ardýndaki fedâkârlar, cennetlere girerken aynen böyle alkýþlanarak gireceklerdir, inþaallah. Dýþarýda, Türkiye câzibe merkezi olma yolunda dev adýmlarla ilerliyor. Artýk bunu Allah’ýn izniyle hiçbir güç ve güruh durduramayacaktýr. Bu ülke, bunu ve fazlasýný hak ediyor. Mozaikin taþlarý yerine oturmak üzere. Büyük büyük iþler deðil, azýcýk bir fedâkârlýk, birazcýk özveri ve bir parça samimiyet yeterli. Meþaleyi tutuþturan Allah’týr. Yetmiþ yýllýk kabuslu bir devrin ardýndan, güzel günler yola çýkmýþ, Tanrý Daðlarý’nda arzýendam ediyor. Bir arkadaþýmýz, Türkiye haberlerini bir baksak tv’den, demez olsaydý keþke! Ýnanýn aðýz tadýmýz kaçtý: “Ankara’da patlama olmuþ, üç-beþ kiþi vefat etmiþ; Doðu’da altý þehidimiz var; ordumuz sýnýra yýðýnak yapmýþ; Cumhurreisi, halkýn seçmesini veto etmiþ; devlet erkaný arasýnda soðuk rüzgarlar esiyormuþ; Türkiye’yi krizli günler bekliyormuþ; asker patlamada konuþmuþ…” Yazýk, bu ülkeye çok yazýk. Olup bitenleri herhangi bir düþmanýmýz bile yapamazdý. Sahiden bu olaylarýn arkasýnda kim var! Gerçekten, bir buçuk yýldýr ülkeyi geren bu kanlý eller kimin! Bu olup bitenleri yapanlar, bu milletin evlâdý olabilir mi! Sahiden, bu kanlý kabuslarýn senaryolarýný kimler yazýyor! Dýþarýdan bakýnca insan utanýyor, adeta kahroluyor ülkemin haberlerini izlerken. Sonra yine gezi atmosferine dönüyoruz, ve inanýyoruz ki bütün bu olumsuz geliþmeler, ülkemizin dünyada tanýnmasý ve sevilmesiyle, cazibe merkezi olmasýyla son bulacaktýr. Ýþte binlerce km. uzaklýktaki bu fedâkâr arkadaþlarýmýz da bu yolda hýzla ilerliyorlar. Bu ülkenin imajýný dýþarýda düzeltmeye gayret eden bu arkadaþlarý, ülkesini sevdiðini iddia eden herkes alkýþlamalý. Bayraðýmýzý dünyanýn farklý ülkelerinde dalgalandýran bu kahramanlarý, tarih asla unutmayacak. Daha þimdiden onlar yâdýcemîl olma yoluna girdiler bile. Öyle bayrak sallamakla bayraða saygý filan olmuyor. Seviyorsan, icraat yapacaksýn icraat; onu dünyanýn deðiþik coðrafyalarýnda, madalyalar alarak dalgalandýracaksýn. Yoksa bayraðý alýp, sopasýyla milletin üzerine yürümekle deðil. Böyle bir hareket, bayraða ihanettir sadece. Karanlýk elli gulyabaniler güruhunun tetiklemesiyle, sokaða fýrlayýp bayrak muhabbeti yapmak, bu mukaddes simgeleri, karanlýk emeller uðruna kullanmaktan baþka hiçbir anlam ifade etmiyor. Oralardaki öðretmenlerimizde Saadet Asrý’ný yansýtan bir yürek var. Onlarda öyle bir fedakarlýk var ki, asýrlar öncesinin örneklerini hatýrlamadan edemiyorsunuz. Onlarda öyle bir sýr var ki, onu çözebilmek için firâset gerek. Onlarda öyle bir sîmâ var ki, hizmetin ýþýltýsýyla pýrýl pýrýl ve iman parýldýyor. Onlarda öyle bir umut var ki, sonsuzu peyleyecek kadar engin. Okullardan mezun olanlar el üstünde tutuluyor ve herkesin câzibe merkezi oluyorlar bu diyarda. Okullara girebilmek için binlerce öðrenci sýnavlarda ter döküyor. Ve ne yazýk ki onlardan sadece bazýsý alýnabiliyor. Hepsine el uzatabilmek için daha fazla fedâkârlýk gerek. Sebat Eðitim Kurumlarý, 15 yýldýr Kýrgýzistan’a eðitim alanýnda büyük yatýrýmlar yapmýþ. Ve þimdilerde de ülkemiz adýna bunun meyvelerini deriyor. Ýlk kez Kýrgýzistan’a 92 yýlýnda ulaþmýþ bu gönüllüler ordusu. Okullarla birlikte iþadamlarýmýz da buralara akýn etmiþler. Bu onbeþ yýl zarfýnda tabii epeyce eðitim gönüllüsünü de þehit vermiþiz. On dört civarýnda arkadaþýmýz þehit olmuþ. Onlardan en meþhuru, Ýlhami Ýçer kardeþimiz. Tokmok’ta onun hatýrasýný yâd ettik, hüzünlendik ve hepsine fâtihalar gönderdik. Türk okullarýndan mezun öðrenciler, ABD’de, Avrupa’da, Türkiye’de en güzel üniversitelerde eðitim alýyorlar. Sadece eðitim deðil elbette, onlardaki terbiye de göz dolduruyor. Türk Okulundan mezun olmuþ ve þimdi oradaki Türk okulunda öðretmenlik yapan bir kýrgýz arkadaþa, dünyanýn herhangi bir ülkesinde, meselâ Kenya’da öðretmen ihtiyacý var deseler ne yaparsýn, diye soruyoruz. Cevap bu terbiyeyi yansýtýyor: “Nasýl ki bizim abilerimiz Türkiye’den fedâkârca geldilerse, bize de böyle bir davet olursa elbette hemen gideriz.” diyor. Cumhurbaþkaný bu yýl Sebat Eðitim Kurumlarý’na Kýrgýzistan devlet özel niþanýný veriyor. Bu niþan, elli yýldýr hiçbir kuruma verilmemiþ. Okullarda okuyan öðrenciler, müsbet anlamda çok ciddi mesafe katediyorlar, daha terbiyeli, ana babaya daha saygýlý bir hale bürünüyorlar. Bu durum, tabii ki aileleri mest ediyor. Buralardaki kardeþlerimiz, sanki dua edip bekliyorlarmýþ, fedâkâr arkadaþlarýmýz gurbeti sinelerinde bastýrýp oralara gidince bu dualar kabul olmuþ. Evet, þimdi tohum atma zamaný. Sevgi, barýþ, insanlýk, hoþgörü, özveri tohumu... Atýlan tohumlar ülkemiz adýna hemen büyük bir verime dönüþüyor. Bu hizmetler ülkemiz için, kardeþliðimiz için, hepsinden önemlisi insan olmanýn hakkýný vermek içindir. Gençlik her yerde aþýnmýþ durumda, çürümek üzere. Kýrgýzistan’da da bu böyle. Bu gibi okullar ahlâkî yapýdan bu bozulmuþluðun yegâne ilacý. Bu ruha herkes muhtaç. Veliler evlatlarý konusunda öðretmenlerimize çok güveniyorlar. Ciddi bir güven kredisi var. Belki kendi öz kardeþlerine, hatta kendilerine bile güvenemiyorlar ama, eðitim elçilerimizden çok eminler. Öðretmenler de bu güven kredisini millete hizmet yolunda rantabl þekilde deðerlendiriyorlar. Ortaasya Türk Dünyasý arasýndaki asýrlýk düþmanlýk tohumlarý bu okullar sayesinde siliniyor. Okullar, kardeþlerimiz arasýndaki sevgiyi artýrýyor ve bunu perçinliyor. Kýrgýzistan! Senden ayrýlmak çok zor. Çünkü senin baðrýnda muhteþem yiðitler var. Onlarýn atmosferinden ayrýlmak içimize ayrý bir hüzün veriyor. Yüreðimiz oralarda, Tanrý daðlarýnda, Talas’ta bizi sevgiyle karþýlayan öðrencilerin ýþýltýlý gözlerinde kaldý. Hepinizi sevgiyle selâmlýyorum. Bayram Kusursuz Zitieren Link zu diesem Kommentar Auf anderen Seiten teilen Mehr Optionen zum Teilen...
Empfohlene Beiträge
Dein Kommentar
Du kannst jetzt schreiben und Dich später registrieren. Wenn Du ein Konto hast, melde Dich jetzt an, um unter Deinem Benutzernamen zu schreiben.