derguiz Geschrieben 17. Juli 2007 Teilen Geschrieben 17. Juli 2007 TUZAKLARI BOZALIM DERKEN TUZAÐA DÜÞMEK Ýttihad Araþtýrma Heyeti Bir gazete orta sayfa ekinde “22 Temmuzda Tuzaklarý Bozalým” broþürü neþretmiþ. Maksatlarý da güya tuzaklarý bozmak. Hiçbir akla mantýða dayanmayan, Kur’an ve Vatan menfaatine olmayan, bakýldýðý zaman tamamen particilik taraftarlýðýný ihsas eden bu broþürün, neye hizmet ettiðini anlamak mümkün deðil. Üstad Bediüzzaman Hazretlerinin 1950-1960 arasýnda iktidar olan Demokrat Partiyi desteklemesinden yola çýkarak bugün de o partinin devamý olduðunu iddia edilen bir parti, sadece o parti yegane desteklenmesi gereken Parti olduðunu iddia etmeleri meselenin özünü teþkil etmektedir. Halbuki mesele hiç de onlarýn anladýðý gibi deðildir. Çünkü o gazete çevresinde toplanan arkadaþlarýmýz hep siyasi zaviyeden baktýklarý için öyle görüyorlar. Üstadýmýz Bediüzzaman Hazretlerinin gerek hayattaki hizmetkarlarý, gerek müdakkik, alim ve Risale-i Nur’u inceden inceye tedkik eden talebelerinin ortak kanaatleri de o Gazete ve çevresi gibi düþünmüyor ve anlamýyorlar. Hakikat-i halde bugün Nur Camiasýnýn yüzde 95’i onlar gibi düþünmüyor denilebilir. Bediüzzaman Hazretleri Demokrat Partiyi, bilhassa bütün menfiliklerin sorumluluðunu taþýyan ve din aleyhtarlýðý müzminleþmiþ olan CHP nin iktidara gelmemesi için desteklemiþ ve 1957 seçimlerinde de bu desteðini açýktan rey kullanarak ispat etmiþtir. Bu vatan için bir baþka tehlike de ýrkçýlýðý esas alan bir parti olan MP tehlikesine dikkat çekmiþtir. Hatta “dindar ve dine hürmetkar” dediði Demokratlarý devirmek için bu iki partinin ittifak edebilecekleri tehlikesine karþý ikazda bulunmuþtur. Üstad Hazretleri bu vatan için tehlike teþkil eden bu iki partinin taraftar toplamak için ellerinde kuvvetli, cazibeli vasýtalar tuttuklarýný söyler. CHP, memuriyeti bir nevi tahakküm ve zorbalýk aracýna çevirmiþ ve bazý memurlara rüþvet olarak bunu vermiþtir. Ve hakimiyetini de bu memurlarla sürdürmektedir. Kendinden olmayanlar hükümet olsa, seçimle iþbaþýna gelseler bile bu üst dereceli memurlar vasýtasýyla adeta iktidar bizdedir demektedirler. MHP ise menfi ýrkçýlýk damarýyla bilhassa gençler arasýnda cazibedarlýk meydana getirerek nefsani zevk vermektedir. Üstad Hazretleri bu iki partinin bu cazibesine karþý, Demokratlara der ki: “Madem hakikat budur, ey dindar ve dine hürmetkâr Demokratlar! Siz bu iki partinin gayet kuvvetli ve zevkli ve cazibedar nokta-i istinadlarýna mukabil, daha ziyade maddî ve manevî cazibedar nokta-i istinad olan Hakaik-i Ýslâmiyeyi nokta-i istinad yapmaya mecbursunuz.” (Emirdað Lahikasý-ll sh: 164) Ýþte Demokratlardan istenen budur. Yoksa manasýz isim ve resim deðil. Þimdi 1960 tan sonra bir bakalým; zaman zaman AP bu manaya hizmet etti ve baþta Nur Talebeleri bütün ehl-i iman onlarý destekledi, sahip çýktý iktidara taþýdý. Hatta CHP zihniyeti onlarýn bu hasenesinden dolayý gerek muhtýra, gerek ihtilal yoluyla iktidardan indirmesine mukabil, bu millet ilk fýrsatta onlarý tekrar iktidara taþýdý. 12 Mart muhtýrasýndan sonra MC hükümetleriyle, 1979 da AP yi tek baþýna iktidar, 12 Eylül ihtilalinden sonra 1991 de DYP yi tekrar bu millet birinci parti yaptý ve hükümeti kurma görevi verdi. Fakat iþte bu noktadan sonra iþin seyri deðiþti. Çünkü Demokrat misyon denilen parti geçmiþine ihanet ederek çizgisini terk etti. Yani Demokrat çizgiden ayrýldý hatta terketti. Dine ve dindarlara sahip çýkmadý. Hatta bu gazetenin sahibi bizzat kendisi Demokrat misyon dediði o zamanki (1990) DYP baþkanýna “baþörtüsü lehinde bir beyanat ver, millet sizden bunu bekliyor” demesine mukabil, o lider kesinlikle böyle bir beyanata yanaþmadý “benim görüþüm belli” gibi muðlak cümlelerle geçiþtirdi. Sonra 1991 seçimi oldu 12 Eylül ihtilaliyle maðdur olan ve partileri kapatýlan ve bütün haklarý ellerinden alýnan Demokratlarý, bu millet birinci yaptý ve hükümeti onlarýn kurmasýnýn önü açýldý. Fakat Demokratlýðý terkeden bunlarýn bir kýsmý, milletin kendilerine verdiði iktidarý, Üstadýn “azamüþþer” dediði CHP ile paylaþtýlar. Böylece onlarýn bir kýsmý Demokratlýðý terk etti. Hatta bugünkü adalet sistemindeki tarafgirlikler ve iktidarýn elini kolunu baðlýyan kararlarý veren Yargý, o zamanki art niyetli tayinlerin sonuçlarýndan biridir. CHP iktidara taþýyanlar nasýl Demokrat oluyorlar soruyoruz. Bu hareketlerin, Üstadýn ifade ettiði Demokratlýkla alakasýný kuramadýk. Meseleye Üstadýn gözüyle deðil de siyasi zaviyeden bakmaya alýþan bazýlarý bu olanlarý tevil ettiler ve bahaneler buldular. Ayný mana ll. Meþrutiyetten sonra oldu da Üstadýmýz þöyle buyurdular: “Vehim: Sen Selânik’te Ýttihad ve Terakki ile ittifak etmiþtin, neden ayrýldýn?.. Ýrþâd: Ben ayrýlmadým, onlarýn bazýlarý ayrýldýlar. Niyazi Bey, Enver Bey gibi adamlarla þimdi de müttefikim. Lâkin bazýlar bizden ayrýldýlar. Bataklýk yoluna saptýlar… … Ben hamiyetli ve dindar adamlarla daima beraberim. Ben Selânik’te Meydan-ý Hürriyette okuduðum nutuk ile i’lân ettiðim mesleðimi þimdi de onu takib ediyorum.. ki Ý’lâ-yý þevket-i Ýslâmiye ve Ý’lâ-yý Kelimetullahýn vasýtasý olan Meþrûta-i meþru’ayý Þeriat dâiresinde idâmesine çalýþýyorum.” (Asar-ý Bediyye sh: 511) Þimdi bugüne gelirsek, bu pencereden bakarsak Üstadýmýzýn tercih ettiði Demokratlar kimlerdir acaba? Ýsim ve resim mi? Yoksa dindar, dine ve vatana hizmet etmek için çalýþan vatanseverler mi? Bu asrýn ehli iman için en önemli hastalýklarýndan olan tarafgirlik hastalýðýndan sýyrýlarak meseleye bakmaya gayret edelim, fýtrat-ý selimelere müdahele etmiyelim. Bugünkü iktidar, Üstadýmýzýn dindar Demokrat tarifine büyük ölçüde uyuyor. Dini siyasete alet etmiyor. Ýktidar partisi lideri, seçimlerde Üstadýmýzýn iki tehlike dediði CHP ve MHP ye vuruyor. Onlarý iktidara getirmemeye uðraþýyor. Biz Nur Talebelerinin de aynen Üstadýmýzýn 1950-1960 arasý Demokratlarý desteklediði gibi, biz de bugünün Dindar Demokratlarýný desteklemek, Kur’an, vatan ve millet menfaati için elzemdir. Bugün “DP” isimli parti ve baþkanýnýn Ýslam aleyhine herhangi bir hareketi görünmemiþtir. Elbette o partiyi destekleyen kardeþlerimiz vardýr ve olacaktýr. Keþke Türkiyenin iki büyük partisinin ikisi de demokrat, dindar ve dine hürmetkarlardan olsalar. Solcu partiler alternatif parti olmasýn. Bunun için sað partiler birbirlerine hücum etmesinler. Bugünün dindar Demokratlarýna hucüm eden bazý kardeþlerimize de deriz ki, iktidar partisini desteklemeseniz bile vurmayýn. Kendi particiliðinizin muhabbetiyle hareket edin. Çünki Üstadýmýz Bediüzzaman Hazretleri “Nur’un mesleðinde Mü’minlerin muhabbeti esastýr” der. Külliyattan kýsaca “Kimler Demokrat” derlemesi: –Soru: Demokratlar kimlerdir? –Cevap: Bu sorunun cevabýný Risale-i Nur Külliyatýndan araþtýracaðýz. Bediüzzaman Hazretleri kimlere Demokrat diyor? Ve Demokratlarda aranan vasýflar nelerdir? Burada bilinmesi gereken önemli bir nokta da, Demokratlar tasvib edilmiyor sadece azamüþþerre karþý tercih ediliyor. Malûmdur ehvenüþþer tasvib edilmez tercih edilir. Siyaset yoluyla hizmet etmek isteyenlerden istenen özellikler : 1. Mükemmel bir reis (bulmak). (Emirdað Lâhikasý-l sh: 219) 2. Hakaik-i imaniye namýna çýk(mak). (Emirdað Lâhikasý-l sh: 219) 3. Tam bir hürriyet-i þer’iyeye vesile ol(mak). (Emirdað Lâhikasý-ll sh: 20) 4. Din dersleri gibi þeâir-i Ýslâmiye ile Kur’ân’a hizmet (etmek). (Emirdað Lâhikasý-ll sh: 24) 5. Eskilerin Kur’ân zararýna tahribatlarý(ný) tâmir (etmek). (Emirdað Lâhikasý-ll sh: 24) 6. Ýttihad-ý Ýslâm cereyanýný kendine nokta-i istinad yapmak. (Emirdað Lâhikasý-ll sh: 24) Âlem-i Ýslâmý arkasýnda ihtiyat kuvveti yapmak. (Emirdað Lâhikasý-ll sh:208) 7. Komünist ve masonluk cereyanýna karþý vaziyet alma(k). (Emirdað Lâhikasý-ll sh: 24) 8. Nurcularý, hem ulemâyý, hem milleti memnun ve minnettar etmek. (Emirdað Lâhikasý-ll sh: 24) 9. Ayasofya’yý da beþ yüz sene devam eden vaziyet-i kudsiyesine çevirmektir. (Emirdað Lâhikasý-ll sh: 24) 10. (Particilik tarafgirliðine ve ýrkçýlýk tehlikesine karþý) Uhuvvet-i Ýslâmiyeyi ve esas Ýslâmiyet milliyetini o kuvvetin temel taþý yap(mak). (Emirdað Lâhikasý sh:172) 11. Memuriyet(i) bir hizmetkârlýk (olarak görmek). (Emirdað Lâhikasý-ll sh: 163) 12. (Müfredatý Risalelerde bulunan) Þark Darülfünununun (Doðu Üniversitesi) tesis edilmesi için gayret göstermek. (Emirdað Lâhikasý sh:185) 13. Risale-i Nurlarýn resmen (devlet eliyle) neþrine hizmet etmek. (Emirdað Lâhikasý-ll sh:208) 14. Halkçýlarýn iktidara gelmesine mani olmak. …“hayat-ý içtimaiye ve vatanýmýza dehþetli bir tehlike teþkil eden bu partinin (C.H.P.) iktidara gelmemesi için, Demokrat Parti’yi, Kur’ân ve vatan ve Ýslâmiyet namýna muhafazaya çalýþýyorum.” Said Nursi (Emirdað Lâhikasý-ll sh:206) Risale-i Nur Külliyatýndan kýsaca derlediðimiz bu maddelerin tamamýný yapamasa da yapmasýna samimi olarak çalýþan siyasi hareket Demokrat olur. Bu özellikleri taþýyan, bu tarife uyan birden fazla Parti varsa, milletimizin ekseriyetinin teveccühüne mazhar olan bu partiye tercihan ehvenüþþer kaidesiyle rey vermek vatan, din ve milletimizin menfaati icabýdýr. Parti derken isim esas deðildir. Partiden istenen mezkur vazifelere taraftar olan parti demektir. Þimdi de dine ve dindarlýða taraftarlýðý sebebiyle acib hücumlara uðrayan Parti, tercihi gereken parti olduðu meydandadýr. Zitieren Link zu diesem Kommentar Auf anderen Seiten teilen Mehr Optionen zum Teilen...
Empfohlene Beiträge
Dein Kommentar
Du kannst jetzt schreiben und Dich später registrieren. Wenn Du ein Konto hast, melde Dich jetzt an, um unter Deinem Benutzernamen zu schreiben.