Zum Inhalt springen
Qries Qries Qries Qries Qries Qries

Empfohlene Beiträge

Avrupalýlarýn ilerleme sebepleri

 

18. asýrdan itibaren Avrupa’nýn Rönesans ve Reform çabalarý, madenleri iþlemeleri, yeni kýtalar keþfetmeleri, mazlûm milletlerin servetlerini yaðmalamalarý, Osmanlýnýn gerilemesi ve ona baðlý olarak Müslümanlarýn kendilerini geliþtirecek yeni atýlýmlar yapmamasý sonucu Avrupa ilerledi, Müslümanlar ise geri kaldýlar. Kilise ise ezelî haçlý zihniyetinden kaynaklanan bir taassup ile bunu dinlerinin doðruluðuna mal ederek Ýslâm düþmanlýðýný daha da artýrdý. Bilhassa 19. asýrda þöyle diyorlardý: “Nerede bir Müslüman varsa fakir, gafil ve bedevîdir. Nerede bir Hýristiyan varsa ona nispeten medenî, uyanmýþ, zengin olmuþtur. Bu bizim dinimizin hak olmasýndandýr.” Bunun propagandasýný yapmaya baþladýlar.

 

Bediüzzaman onlarýn bu desisesine karþý þöyle cevap verir:

 

“Ey Müslüman! Avrupa’nýn ilerlemesinin biri maddî, diðeri manevî iki sebebi vardýr. Sen onlarýn desisesi ile mevcudiyetimizin hamisi ve muhafýzý olan Ýslâmiyetten elini gevþetme. Dört elle sarýl. Yoksa mahvolursun.”

 

Sonra Avrupa’nýn ilerlemesinin maddî sebepleri üzerinde durur. Bunlar:

 

1. Avrupa’nýn geliþmeye müsait fýtrî vaziyetidir. Yüzölçümü itibariyle dar olmasý nüfusun yoðunluðunu netice verir. Güzeldir, insanlarý kendine çeker. Medeniyetin temeli olan demir ve kömür madeni çoklukla bulunur. Denizin karalara girmesi limanlarýn ve deniz yollarýnýn çok olmasýný netice vermiþtir. Nehirlerin kýtanýn içlerine kadar girerek gemilerin içinde dolaþmasýna müsait olacak kadar hacimli olmasý da ticaretin artmasýna sebep olmuþtur.

 

2. Avrupa’nýn yüzölçümü tüm kýtalara nispeten beþte bir iken dünya nüfusunun dörtte birini barýndýrmasý ve nüfus yoðunluðunun çok olmasý da geliþmesini saðlayan en büyük etkendir. Nüfus yoðunluðu ihtiyacýn artmasýný saðlar. Âdet ve görenek de ihtiyaçlarýn yaygýnlaþmasýna hizmet eder. Bu ihtiyaçlar ziraat ile giderilemediði için bu durum sanat, yani sanayinin geliþmesine hizmet etmiþtir. Merak ilme, sýkýntý da sefahate hocalýk ederek ilmin çoðalmasýný ve eðlence sektörünün canlanmasýný saðlamýþtýr.

 

3. Ýlim ve sanata yönelme nüfus yoðunluðundan kaynaklanýr. Ýnsanlarýn kabiliyetleri de kalabalýk toplumlarda, þehirlerde geliþir. Avrupa bu yönüyle de fennî ilimlerin geliþmesine müsait bir zemin oluþturmuþtur. Deniz ve nehirlerin karalarýn içine girmesi de þehirleþmeyi, seyahati ve ticareti artýrmýþtýr. Seyahat ve ticaret ise tanýþmayý, insanlarýn birbirlerinin fikirlerinden, sanatlarýndan etkilenmeyi, bu da rekabeti ve yarýþý doðurmuþtur.

 

4. Bir de iþin psikolojik, sosyal ve siyasal boyutu vardýr. Her þeyi geç almayý ve geç býrakmayý saðlayan normal soðuk iklimi de insanlarýn çalýþmalarýna sebat ve metanet vererek medeniyetlerinin devamýný saðlamýþtýr. Kilise taassubundan kaynaklanan baskýcý idareler yerine ilme ve akla dayanan devletlerin ortaya çýkmasý ve ilmî geliþmelere destek olmalarý Avrupalýlarýn kabiliyetlerini geliþtirmiþtir.

 

Manevî sebeplere gelince:

 

1. En büyük manevî sebep “nokta-i istinaddýr.”

Ýnsanýn en aðýr ve büyük iþlerin üstesinden gelmesini saðlayacak en önemli þey dayandýðý manevî güç ve destektir

. Avrupalýlarýn desteði ise kendi dindaþlarýna her yerde hayat verme amacýna dönük olan, engizisyon taassubu ve maddiyyun dinsizliði ile yoðrulmuþ medeniyetidir. Ýngilizler medeniyetlerinden aldýklarý güçle “hürriyet” maskesi altýnda nerede bir Hýristiyan bulsa sahip çýkarak hakkýný korumaya ve onu canlandýrmaya çalýþmaktadýr.

 

2. Onlarý canlandýran diðer önemli manevî sebep ise “emel/ümit”dir. Bizi öldüren en mühim sebep ise yeis/ümitsizliktir. Medeniyetleri ile gururlanarak birbirlerine sahip çýkan ve geleceðe ümitle bakan Avrupa ilerlerken, ümitsizliðe düþen ve din kardeþine sahip çýkmayan Müslümanlar gerilemektedirler.

 

Bütün bu maddî ve manevî sebepleri sayan Bediüzzaman bize çýkýþ yolunu da göstererek þöyle demektedir:

 

“Ey Ehl-i Ýslâm! Ýþte küre-i zemin gibi aðýr, âlem-i Ýslamiyete çökmüþ olan musibet ve devâhiye karþý nokta-i istinadýnýz, muhabbet ile ittihadý; marifet ile imtizac-ý efkârý; uhuvvet ile teâvünü emreden nokta-i Ýslâmiyet’tir.”

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

Dein Kommentar

Du kannst jetzt schreiben und Dich später registrieren. Wenn Du ein Konto hast, melde Dich jetzt an, um unter Deinem Benutzernamen zu schreiben.

Gast
Auf dieses Thema antworten...

×   Du hast formatierten Text eingefügt.   Formatierung jetzt entfernen

  Nur 75 Emojis sind erlaubt.

×   Dein Link wurde automatisch eingebettet.   Einbetten rückgängig machen und als Link darstellen

×   Dein vorheriger Inhalt wurde wiederhergestellt.   Editor leeren

×   Du kannst Bilder nicht direkt einfügen. Lade Bilder hoch oder lade sie von einer URL.

×
×
  • Neu erstellen...