Adem Geschrieben 19. Mai 2004 Teilen Geschrieben 19. Mai 2004 Cevap: Bir kýsým inançsýz insanlar Peygamberimizin (a.s.m.) (haþa!) akýl hastasý olduðunu iddia ediyor, "paranoya" gibi bazý akýl hastalýklarýný O'na (haþa!) yakýþtýrýyorlar. Meleklerin görünmesi, vahiy gelmesi gibi olaylarý da halüsinasyon (akýl hastalarýnýn gerçekte olmayan sesler duymasý, görüntüler görmesi) olarak deðerlendiriyorlar. Bu þüpheleri psikiyatrik açýdan ele alalým: 1. Akýl hastalýðý iddiasý sadece Peygamberimiz için deðil, gelmiþ geçmiþ bütün peygamberler için, hatta pek çok veli insanlar için de ileri sürülmüþtür. Bu seçkin insanlarýn hepsi mi mecnundur? Acaba daha akla yakýn olaný, aslýnda onlarýn hepsine mecnun diyenlerin mecnun olmalarý deðil midir? 2. Akýl hastalarýnýn hezeyanlarý karmakarýþýk, bazen kendi içinde bile tutarsýzdýr ve hastadan hastaya da çok deðiþir. Hatta, bir hasta hezeyanýný, garip fikirlerini anlatsa, diðerleri "amma saçmaladýn ha" diye gülerler. Ardýndan o gülen hasta hezeyanýný anlatýnca, bu sefer de diðerlerinden kahkahalar yükselir. Yani hiçbir hasta diðerinin hezeyanýný paylaþmaz. Bunun tek istisnasý "paylaþýlmýþ paranoya" denilen ve çoðunlukla 2 kadýn ya da bir kadýn, bir erkek arasýnda benzer hezeyanlarla seyreden hastalýktýr ki; hem nadir görülür, hem de 2-3 kiþiden fazla topluluklarda görülmez. Bu adamlara sormak lazým: Bu nasýl bir cinnettir ki, farklý asýrlarda, farklý ülkelerde yaþamýþ bunca seçkin insan, hep beraber ayný hakikatleri; Allah'ýn varlýðýný, birliðini, ahiretin, cennet ve cehennemin insaný beklediðini, kaderi, melekleri vs. iman esaslarýný, güzel ahlak kaidelerini insanlara anlatmýþ ve bütün esaslarda hemfikir olmuþlardýr? Böyle bir akýl hastalýðý var mýdýr? Psikiyatriye az çok aþina olanlar bunun bir zýrva olduðunu bilirler. 3. Kaldý ki; Peygamberimize elçilik görevi 40 yaþýnda verilmiþ. Ve o yaþýna dek, çevresinde Muhammed-ül Emin lakabýyla, yani doðru, güvenilir bir insan olarak tanýnmýþ. Halinde, tavrýnda hiç bir aþýrýlýk, gariplik görülmemiþ. Oysa týbben biliyoruz ki; akýl hastalýklarýnýn hemen hepsi 40 yaþýna kadar mutlaka bir belirti verir. Zira 40 yaþýnda artýk huy sabitleþir. 40 yaþýndan sonra baþlayan akýl hastalýðý ise çok nadirdir. Ancak bunama veya kaza geçirmeye baðlý geliþen hastalýklar gibi birkaç örnek verilebilir. Hatta en aðýr akýl hastalýðý olan ve hayaller görme, sesler iþitme (yani halüsinasyon) ve garip fikirlere saplanma (yani hezeyan) gibi belirtilerle seyreden þizofreni hastalýðýnýn teþhisini koymak için bir çok otorite, hastalýðýn 40 yaþýndan önce baþlamýþ olmasý þartýný aramaktadýr. Oysa O zatýn 40 yaþýna kadar olan hayatýnda, kendisini eleþtirecek tek bir noktayý bile düþmanlarý dahi bulamamýþlar. O'nun için ne "ahlaksýzdýr", ne "yalancýdýr", ne "þüphecidir" dememiþ, diyememiþler. 4. Paranoya iddiasý için bir de þöyle bir cevap verilebilir: Büyüklük paranoyasýna yakalanmýþ bir kiþi, kendisini mesela "ben cumhurbaþkanýyým, Amerikan büyükelçisiyim" vs. diye tanýtabilir. Arada türeyen yalancý peygamberler de zaten bu türden hastalardýr. Ancak unutmamak gereken bir þey var ki, mesela "ben Amerikan büyükelçisiyim" diyen herkesi "hastadýr" diye akýl hastanesine yatýrýrsanýz gerçek büyükelçiyi de yanlýþlýkla hastaneye kaldýrabilirsiniz. O zaman hata yapmamak için "Delilin nedir, ispat edecek bir evrakýn var mý?" dersiniz. Aynen öyle de; bir insanýn "Ben peygamberim" dediðinde, delil olarak mucizelerini, evrak olarak da vahyedilmiþ kitabýný görmek lazýmdýr. Ýþte O zat (a.s.m.) delillerini sunmuþ, yüzlerce mucize göstermiþ, ferman olarak da yine her yönü ile mucize olan Kur’an'ý göstermiþ ve davasýný ispat etmiþ. Gerçeðe Doðru, C:3, Zafer Yayýnlarý Zitieren Link zu diesem Kommentar Auf anderen Seiten teilen Mehr Optionen zum Teilen...
Empfohlene Beiträge
Dein Kommentar
Du kannst jetzt schreiben und Dich später registrieren. Wenn Du ein Konto hast, melde Dich jetzt an, um unter Deinem Benutzernamen zu schreiben.