Zum Inhalt springen
Qries Qries Qries Qries Qries Qries

Empfohlene Beiträge

(Onyedinci Lem'anýn bir parçasýdýr.)

 

Onikinci Nota

 

 

 

Ey bu notalarýdinleyen dostlarým! Biliniz ki: Ben hilâf-ýâdet olarak, gizlemesi lâzým gelen Rabbime karþýkalbimin tazarru ve niyaz ve münâcatýnýbazen yazdýðýmýn sebebi; ölüm dilimi susturduðu zamanlarda, dilimebedel kitabýmýn söylemesinin kabulünü Rahmet-i Ýlâhiyye'den rica etmektir. Evet kýsa bir ömürde, hadsiz günahlarýma keffaret olacak muvakkat lisanýmýn tövbe ve nedâmetleri kâfi gelmiyor. Sâbit ve bir derece dâim olan kitabýmýn lisaný, daha ziyâde o iþe yarar.

 

 

 

Ýþte onüç sene (Hâþiye) evvel daðdaðalýbir fýrtýna-i ruhiye neticesinde Eski Said'in gülmeleri Yeni Said'in aðlamalarýna inkýlâb edeceði hengâmda, gençliðin gaflet uykusundan ihtiyarlýk sabahýyla uyandýðým bir anda þu münacât ve niyaz Arabi yazýlmýþtýr. Bir kýsmýTürkçe meali þudur ki:

 

____________________________

 

(Hâþiye) Þimdi kýrk sene oldu

 

 

 

Ey Rabb-i Rahîmim! ve ey Hâlik-ýKerimim! Benim sûi ihtiyarýmla ömrüm ve gençliðim zâyi olup gitti. Ve o ömür ve gençliðin

 

 

 

Sh: (Ha-119)

 

meyvelerinden elimde kalan, elem verici günahlar, zillet verici elemler, dalâlet verici vesveseler kalmýþtýr. Ve bu aðýr yük ve hastalýklýkalb ve hacâletli yüzümle kabre yakýnlaþýyorum. Bilmüþahede göre göre gayet sür'atle saða ve sola inhiraf etmeyerek, ihtiyarsýz bir tarzda, vefat eden ahbab ve akran ve ekaribim gibi kabir kapýsýna yanaþýyorum. O kabir, bu dâr-ýfâniden firak-ýebedî ile ebedülâbad yolunda kurulmuþ, açýlmýþ evvelki menzil ve birinci kapýdýr.

 

Ve bu baðlandýðým ve meftun olduðum þu dâr-ýdünya da, kat'î bir yakîn ile anladým ki; hâliktir gider ve fânidir ölür. Ve bilmüþahade içindeki mevcudat dahi, birbiri arkasýndan kafile kafile göçüp gider, kaybolur. Husûsen, benim gibi nefs-i emmâreyi taþýyanlara þu dünya çok gaddardýr, mekkârdýr. Bir lezzet verse, bin elem takar, çektirir. Bir üzüm yedirse, yüz tokat vurur.

 

Ey Rabb-i Rahîmim! ve ey Hâlik-ýKerîmim; كُلِّ آتٍ قَرِيبٌ sýrrýyla, ben þimdiden görüyorum ki; yakýn bir zamanda ben kefenimi giydim, tabutuma bindim, dostlarýmla veda eyledim. Kabrime teveccüh edip giderken, Se

 

 

 

Sh: (Ha-120)

 

nin dergâh-ýRahmetinde cenazemin lisan-ýhâliyle, rûhumun lisan-ýkaliyle baðýrarak derim: "El-aman! El-aman' Ya Hannan! Ya Mennan! Beni günahlarýmýn hacâletinden kurtar."

 

Ýþte kabrimin baþýna ulaþtým. boynuma kefenimi takýp kabrimin baþýnda uzanan cismimin üzerine durdum. baþýmýdergâh-ýRahmetine kaldýrýp bütün kuvvetimle feryat edip nida ediyorum: "El-amân! El-aman' Ya Hannan! Ya Mennan! Beni günahlarýmýn aðýr yüklerinden halâs eyle..."

 

Ýþte kabrime girdim. kefenime sarýldým. Teþyi'ciler beni býrakýp gittiler. Senin afv ü rahmetini intizar ediyorum. Ve bilmüþahede gördüm ki: Senden baþka melce' ve mence' yok. Günahlarýn çirkin yüzünden ve mâsiyetin vahþi þeklinden ve o mekânýn darlýðýndan bütün kuvvetimle nidâ edip: El-amân! El-amân! Ya Rahman! Ya Hannan! Ya Menna! Ya Deyyan! Beni çirkin günahlarýmýn arkadaþlýklarýndan kurtar, yerimi geniþlettir. Ýlâhi! Senin Rahmetin melceimdir ve Rahmetenlilâlemin olan Habibin, senin Rahmetine yetiþmek için vesilemdir. Senden þekva deðil belki nefsimi ve hâlimi sana þekva ediyorum.

 

 

 

Sh: (Ha-121)

 

Ey Hâlik-ýKerîmim! ve ey Rabb-i Rahîmim! Sen'in Saîd ismindeki mahlûkun ve masnûun ve abdin; hem âsi, hem âciz, hem gafil, hem câhil, hem alîl, hem zelîl, hem müsû' hem müsin, hem þakî, hem Seyyidinden kaçmýþ bir köle olduðu halde, kýrk sene sonra nedâmet edip Sen'in dergâhýna avdet etmek istiyor. Senin rahmetine iltica ediyor. Hadsiz günah ve hatîatlarýnýîtiraf ediyor. Evham ve türlü türlü illetlerle müptelâ olmuþ. Sana tazarru ve niyaz eder. Eðer kemal-i rahmetinle onu kabul etsen, maðfiret edip rahmet etsen; zaten o Senin þânýndýr. Çünkü Erhamürrâhimînsin. Eðer kabul etmezsen, Senin kapýndan baþka hangi kapýya gideyim?!.. Hangi kapývar? Senden baþka Rab yok ki, dergâhýna gidilsin. Senden baþka hak Mâbud yoktur ki, ona iltica edilsin!..

 

لاَ اِلَهَ اِلاَّ اَنْتَ وَحْدَكَ لاَ شَرِيكَ لَكَ اَخِرُ الْكَلاَمِ فِى الدُّنْيَا اَوَّلُ الْكَلاَمِ فِى الاَخِرَةِ وَفِى الْقَبْرِ

 

اَشْهَدُ اَنْ لآ اِلَهَ اِلاَّ اللَّهُ وَاَشْهَدُ اَنَّ مُحَمَّدًا رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ تَعَلَى عَلَيْهِ وَسَلَّمَ

 

***

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

Gast
Dieses Thema wurde nun für weitere Antworten gesperrt.
×
×
  • Neu erstellen...