Webmaster Posted December 16, 2009 Share Posted December 16, 2009 Demokrat Olabilmek Bazý kavramlar vardýr, herkes tarafýndan rahatlýkla kullanýlýrlar. Her önüne gelen o kavramlarýn sýfat hallerini isimlerinin önüne yakýþtýrýrlar. Bunu yaparken hiç þu sorularý kendilerine sorma ihtiyacý hissetmezler. Acaba bu sýfata ben haiz miyim? Bu sýfatýn gereklerini yerine getirebiliyor muyum? Söylemlerim ve eylemlerim buna uygun mu? Sormaya gerek duymazlar, zira o sýfatý hakettiklerini düþünürler. Ayrýca o sýfatý kullanabilmek bir erdemdir. Haliyle her erdemli insan gibi onlar da erdemlere sahip olmak isterler. Bu yerli yersiz herkesin kendine yakýþtýrdýðý kavramlardan birisi demokratlýktýr. Demokrat deðilim diyene rastlamak mümkün deðildir, ancak uygulamada demokrat olaný bulabilen beri gelsin! DTP’nin Anayasa Mahkemesi tarafýndan kapatýlmasý olayýna da bu baðlamda bakmak gerekir. Bir partinin söylemlerini beðenmemek baþkadýr, ona katlanmak baþka. Demokrasilerin vazgeçilmez unsurlarý olan siyasi partiler siyaseti meþru zeminde yapabilmek için vardýrlar. Her partinin yasalarla belirlenen bir tüzüðü ve programý vardýr. Bu tüzük ve program dahilinde siyasi parti deðerlendirilmelidir. Bir siyasi parti varsayýmlardan yola çýkarak kapatýlamaz. Anayasa Mahkemesi DTP’yi kapatmaya gerekçe olarak “devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüðüne aykýrý nitelikteki fiillerin iþlendiði bir odak haline gelindiði” ve “Anayasa’nýn 68 ve 69. maddeleriyle 2820 sayýlý Siyasi Partiler Kanunu’nun 101 ve 103. maddelerinin ihlal edildiðini” gösterdi. Sadece parti kapatmakla kalmayýp, iki yöneticisinin milletvekilliðini düþürdü ve 35 yöneticiye de 5 yýl siyaset yasaðý koydu. Kapatma kararý tabii ki tartýþýlabilir. Salt yasalar göz önüne alýndýðýnda kapatma kaçýnýlmazdý, zira parti yöneticileri sanki PKK sözcüsüymüþler gibi hareket etmekteydiler. Terör eylemlerini kýnamadýklarý gibi, onlarý haklý göstermeye bile çalýþtýlar. Sanki partinin kapatýlmasý için el birliðiyle çalýþtýlar. Madem dediðin gibi yasalar göz önüne alýndýðý zaman DTP’nin kapatýlmasý kaçýnýlmazdý, o zaman da yasalarýn gereði yapýlmýþtýr diyenler olacaktýr. Olaya yasa ve suç çerçevesinden bakarsak bu doðrudur. Ancak yasalarda sorun varsa durum farklý olacaktýr. Parti kapatmanýn sýradan bir olay haline geldiði Türkiye’de de yasalarda sorun olduðu bir gerçektir. “Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüðü” sübjektif bir tanýmlamadýr. Bir siyasi parti programýnda devletin ve milletin bölünmesini savunmuyorsa, bunun böyle olduðunu, en azýndan yasal olarak, kabul etmek zorundasýnýz. Kaldý ki bunun programa alýnmasý bile yasal olarak suç olmamalý. Ne zaman ki bu amaca þiddeti araç olarak kullanarak ve baþkalarýnýn haklarýný ihlal ederek ulaþýlmaya çalýþýlýr, o zaman ortaya suç oluþur. DTP siyasi parti olarak þiddeti programýna almadýðýna göre, mensuplarýnýn terör örgütüne sempatisinden dolayý yargýlanýp cezalandýrýlamaz. Zaten onlar da terör örgütü sempatizanlýðýný empatiye dayandýrýyorlar. Tabii ki takýyye yapýyorlar, ama onlarýn maskesini kamuoyu önünde düþürmesi gerekenler yine siyasi partiler ve sivil toplum örgütleridir. Bir çok kiþi benim tavrýmý saflýkla izah etmeye çalýþmakta. Onlara göre demokratlýðýn ve demokrasinin de bir sýnýrý vardýr ve o sýnýr çoktan ihlal edilmiþtir. Benim buna karþý en önemli savunmam ise sorunlara demokrasi içinde çözüm bulunmasý gerektiðidir. Eðer bir takým grup ve düþünce meþru platformlarda hareket edemezlerse bunlar yer altý örgütlenmelerine yöneleceklerdir. Bu da hiç bir toplumun arzu ettiði bir durum deðildir. ‘Devletin ve milletin bölünmez bütünlüðü’nü koruyacaðýz derken farkýnda olamadan bölücülüðü kendiniz yapmýþ oluyorsunuz. Demokrasilerde bir partiyi, þayet þiddeti bir metod olarak kabul etmiyorsa, kapatma yetkisi olan tek organ sine-i millettir, yani halk. Bunun dýþýndaki müdahaleler hep antidemokratiktir. Eðer yasalar bunu mümkün kýlýyorsa o zaman yasalarda bir sorun var demektir. Bugüne kadar 40.000’e yakýn can kaybedildi. Binlerce asker þehit edildi. Bunlarý yapanlara karþý sempati besleyen bir partiyi kapatmamak kamu vijdanýný rahatsýz etmeyecek mi diyenleri de duyar gibiyim. Tabii onlarýn hassasiyetleri benim de hassasiyetim. Ancak ortada bir de gerçek var: DTP 2 milyon civarýnda insandan oy almýþ milletvekillerinin üyesi olduðu bir partidir. Þimdi bu iki milyon civarýnda insana da terörist muamelesi mi yapmamýz gerekir? Bu kadar insan artýk TBMM’de temsil edilmeyecekse nerede temsil edilecek? Bu sorulara verilecek cevaplar kimin bölücü kimin vatan bütünlüðünü savunan yurtsever olduðunu belli edecektir. Kapatma davasýnýn sonuçlanmasýnýn ‘demokratik açýlým’ sürecine rastlamasý ise çok manidardýr. Eminin DTP’nin kapatýlmasýný en yürekten isteyen yine terör örgütü PKK’dir. Zira barýþýn en yakýn olduðu bir zamanda 7 askeri þehit ederek ne kadar ‘barýþçýl’ olduklarýný göstermiþlerdir. Ne hikmetse söz konusu barýþ olunca en uzlaþmaz görünenler, mecazi olarak, birden ayný saflarda yer almaktadýrlar. Barýþýn gelmesi halinde sonlarýnýn gelmiþ olacaðýný bilenler el birlik edip barýþa giden yola mayýn döþemektedirler. Benim gözümde PKK bir eli kanlý terör örgütüdür ve terör örgütüne nasýl muamele edilmesi gerekirse ona da öyle muamale edilmelidir. Ancak Kürt sorununu PKK’ye endekslemek de en az terör kadar tehlikelidir. Bu yapýldýðý takdirde, ki bugüne kadar yapýlagelmiþtir, teröre kaynak saðlanmýþ olacaktýr. Bu da terörle mücadeleyi bir kýsýr döngüye çevirecek ve ardý arkasý kesilmeyen acýlar yaþanacaktýr. Kürt sorununa çözüm bulmak istiyorsak bunu insani ölçüleri kýstas alarak yapacaðýz. Muðlak yasa maddeleriyle bu sorunu çözmeniz mümkün olmayacaktýr. Aksi halde býrakýnýz Anayasa Mahkemesi’ni her hangi bir yerel mahkeme bile önünüze engeller çýkarabilecektir. Bunun örneklerini Türkiye’deki geliþmeleri takip edenler bilirler. DTP’nin kapatýlmasý ne terör sorununu ne de DTP’yi ortadan kaldýracaktýr. Bu kararla teröristler kendilerine yeni argümanlar bulmuþ olacak ve DTP de baþka bir adla yoluna devam edecektir. Olan yine ülkedeki huzura ve barýþ ümidine olacaktýr. Konunun Türkiye’nin yurt dýþýndaki imajý ve prestiji açýsýndan tahribatý ise ayrý bir yazýnýn konusudur. Umarýz aklý selim hakim olur ve bu hengameli durum bir an önce atlatýlýr ve demokratik açýlýmýn gerekleri bir an önce yerine getirilir. Ahmet Suat Arý, 15 Aralýk 2009, Pandora Dergisi Quote Link to comment Share on other sites More sharing options...
Recommended Posts
Join the conversation
You can post now and register later. If you have an account, sign in now to post with your account.