Zum Inhalt springen
Qries Qries Qries Qries Qries Qries

Empfohlene Beiträge

Türkiye'de Ýslam'la þereflenen Lavinia Kojekaru (Meryem Kandilci) 'Müslüman bir ülkede baþörtüsü nasýl yasaklanýr, anlamýyorum' dedi ve hidayet öyküsünü anlattý.

 

 

Kemal Gümüþ’ün haberi

 

Hýristiyan iken Ýslâm’ý seçerek Müslüman oldu... Eziyet gördü, horlandý, her gün dövüldü ama yýlmadý... Romanya’dan gelerek Türkiye’de Ýslâm’la þereflenen Lavinia Maria Kojekaru’nun (Meryem Kandilci) müthiþ hidayet öyküsü

 

Romanya’da yaþayan Gülcan Sadullah, Meryem Haným Müslüman olduktan sonra sýk sýk onu ziyarete geliyor. Türk asýllý Romanya vatandaþý Gülcan Sadullah, Meryem Hanýmla tanýþtýktan sonra onu ziyarete geldiðini söyledi. Müslüman olduktan sonra Cengiz Kandilci ile evlenen Meryem Haným, ibretlerle dolu hidayet öyküsünü arkadaþýmýz Kemal Gümüþ’e anlattý.

 

Meryem Kandilci: “Her akþam eve giderken mutlaka yedek bir baþörtüsü alýrdým. Çünkü içeri girer girmez annem baþýmdaki örtüyü alýr parçalardý, ben de yedeði yastýðýn altýna saklar, sabah iþe giderken merdivenlerde takardým.” “Türkiye’de, halký hemen hemen tamamen Müslüman olan bir ülkede, baþörtülü Müslüman kýzlarýn kamu kurumlarýndan mahrum býrakýldýðýný öðrendiðimde inanamamýþtým. Olacak þey deðil, herkes Müslüman, hatta Allah’ýn emri olan baþörtüsünü yasaklayanlar bile ‘Müslümaným..’ diyorlar.”

 

Lavinia Maria Kojekaru, bundan 6 yýl önce bir aylýk tatil için Türkiye’ye geldi. Liseyi henüz bitirmiþ koyu bir Ortodoks Hýristiyan ailenin tek çocuðu olan Lavinia Maria, lise yýllarýnda çeliþkilerle dolu inancýný sorgulamaya baþladý. Okulda hocalarýna kilisede papazlara sürekli sorular soran; ancak aradýðý cevabý bir türlü alamayan Lavinia’nýn ýsrarlý sorularý üzerine Papazýn bir gün “Kýzým senin aradýklarýn Ýslâm’da var” demesiyle hayatý da yavaþ yavaþ deðiþmeye baþlýyor. Uzun bir arayýþtan sonra aradýðýný bulup Müslüman olan Maria’nýn çilesi de bundan sonra baþlýyor. Annesi tarafýndan günlerce dövülüyor, her gün baþýndaki örtü yýrtýlýyor, üniversite okumak istiyor, engelleniyor... Ýþte Müslüman olduktan sonra ismini Meryem olarak deðiþtiren ve bir Türk ile evlenen Meryem Kandilci’nin müthiþ hidayet öyküsü...

 

Ýslâm’la tanýþma serüveniniz nasýl baþladý? Ne zaman ve neden Ýslâm’ý seçtiniz?

6 yýl önce Türkiye’ye geldim. Geldikten 6 ay sonra Müslüman olmaya karar verdim. Daha Romanya’dayken Ýslâm’ý araþtýrmaya baþlamýþtým. Ailem koyu Ortodoks Hýristiyan’dýr. Ailemden iki papaz var. Ailem dinine çok baðlý, ben de Hýristiyanlýða çok baðlýydým. Ancak yaþým ilerledikçe inancýmý sorgulamaya baþladým, lisede din hocamýza sürekli soru sorardým; ancak hiçbir zaman beni tatmin edici bir cevap bulamazdým. Mesela biyoloji dersimizde Darvinizm anlatýlýyordu; ancak Hýristiyanlýkta da Hazreti Âdem ile Hazreti Havva’dan bahsediliyordu ve bunlar birbirleriyle tamamen çeliþiyordu. Bu çeliþkileri hocamýza sürekli sorardým, o da hiçbir zaman cevap veremezdi.

 

Sadece Darvinizm ve Hýrisyanlýktaki cevapsýz sorular üzerine mi inancýnýzý sorgulamaya baþladýnýz, yoksa baþka nedenler de mi vardý?

Elbette ki sadece bunlar tek deðildi. Bir sürü soru ve çýkmaz vardý. Bakýn Ýslâm dininde tek bir kitap var. Dünyanýn neresine giderseniz gidin, sadece bir Kur’an var. Tek bir kelimesi ve harfi bile farklý deðil. Ama Hýristiyanlýkta birçok Ýncil var. Dört Ýncil’in dördü de birbirini tutmuyor. Her biri farklýydý, hatta ayetten ayete bile farklýlýklar vardý. Ayný ayet bir Ýncil’de farklý bir anlam verirken, baþka bir Ýncil’de bambaþka bir anlam verebiliyordu. Bu da kafamý karýþtýrýyordu. Bir gün papaza bazý sorular sordum, papaz efendi bana cevap veremeyince, ‘Kýzým git, senin aradýðýn cevaplar Ýslâm’da var’ demiþti. Çok þaþýrmýþ ve papazýn þaka yaptýðýný sanmýþtým.

 

ÝSLÂM’LA, RAMAZAN AYINDA DAVUL SESLERÝYLE TANIÞTIM

Peki sonra…

Annem 16 yýldan beri Türkiye’de yaþýyordu. O zaman annemin bir sözü vardý, liseyi baþarýyla bitirirsem, bana Türkiye’de bir aylýk tatil sözü vermiþti. Türkiye’ye geldim, geldiðim ay Ramazan ayýydý. Ýlk gece çok korkmuþtum. Gece saat 3, sokakta penceremizin hemen önünde büyük bir gürültüyle davul çalýyordu. Korkuyla yataktan fýrladým. Savaþ ya da deprem olduðunu sandým. Çünkü annem 99 depreminde buradaydý ve olanlarý anlatmýþtý. O gece annem bana Ramazan’ýn ne olduðunu anlattý. Tatilden sonra burada kalmak istedim ve bir firmada iþe baþladým.

 

Çalýþtýðým iþyerinin sahipleri inançlý insanlardý. Namaz kýlar ve Cumalarýný hiç kaçýrmazlardý. O dönemde ben Ýslâm’ý daha çok araþtýrma ihtiyacý hissettim. Ancak kimseye bir þey söylemedim ve Romanya’dayken Tayyibe isimli Ýslâmî bir vakýf olduðunu biliyordum. Hemen internetten o vakfa ulaþmaya çalýþtým. Orayý aradým ve Huda hanýmla konuþtum, ona Ýslâm’la ilgili Romanya’ca Ýslâmî kitaplar istedim. Ancak o zaman ihtiyacým olan tek þey Kur’an’dý ve ben ona ulaþmaya çalýþýyordum. Sahaflar çarþýsýna gittim, kitapçýlarý gezdim ama bulamadým. Sonra nasýl kapanacaðýmý bilemiyordum. Ýslâmî nasýl yaþayacaðýmý, ne þekilde ibadet edeceðimi bilemiyordum. Ýnternetten baya araþtýrdým ve 25 Temmuz günü bu tarihi hiç unutmuyorum, maaþýmý alýr almaz Merter’e koþtum. O gün iki tunik ve baþörtüsü almýþtým, hâlâ da duruyor. Ýnþallah onlarý torunlarýmýn torunlarýna býrakacaðým. O günden sonra örtündüm ve bir daha baþýmý açmadým.

 

TÜRKÝYE HALKI MÜSLÜMAN OLDUÐU ÝÇÝN ÇOK ÞANSLI

Müslüman olduktan sonra Türkiye’deki Müslümanlarla diyaloglarýnýz nasýl geliþti.

Aslýnda Türkiye halký çok þanslý, Müslüman olarak doðuyor ve Müslüman olarak Müslümanlar arasýnda büyüyorlar; ama birçok kimse maalesef burada dinlerinin kýymetini bilmiyorlar. Mesela baþörtüsü Allah’ýn bize verdiði çok güzel bir kýymet ve hediyedir. Ancak burada baþörtüsüne çok baský var, bu çok üzücü. Türkiye de halký hemen hemen tamamen Müslüman olan bir ülkede baþörtülü Müslüman kýzlarýn kamu kurumlarýndan mahrum býrakýldýðýný öðrendiðimde inanamamýþtým. Olacak þey deðil, herkes Müslüman, hatta Allah’ýn emri olan baþörtüsünü yasaklayanlar bile ‘Müslümaným..’ diyorlar.

 

HER AKÞAM YEDEK BÝR BAÞÖRTÜSÜYLE EVE GÝDERDÝM

Müslüman olduktan sonra ailenizle olan iliþkileriniz nasýl oldu.

Annem önceleri oyun oynadýðýmý sandý. Türkiye’ye gelip özendiðimi sandý. Günler sonra ciddi olduðumu anlayýnca çok sert tepki gösterdi. Beni Romanya’ya göndermekle tehdit etti. Defalarca dövdü. Baþörtümü defalarca parçaladý. Sýrf baþörtümü yýrtmasýn diye her sabah annem uyanmadan önce evden çýkar iþe giderdim. Her sabah saat 6’da iþe giderdim, herkesten önce orada olurdum, iþ arkadaþlarým ‘Maþallah ne kadar çalýþkansýn..’ diyorlardý; ama kimse evde neler yaþadýðýmý bilmiyordu. Her akþam eve giderken mutlaka yedek bir baþörtüsü alýrdým. Çünkü içeri girer girmez annem baþýmdaki örtüyü alýr parçalardý, ben de yedeði yastýðýn altýna saklar, sabah iþe giderken merdivenlerde takardým.

 

Bu sýkýntýlarýnýz ne kadar sürdü?

Evlenip annemden ayrýlana kadar bu böyle sürdü. Annem çok koyu bir Ortodoks’tur. Hâlâ Türkiye’de ve her hafta kiliseye gider papazlarla görüþür, Hýristiyanlýk için elinden gelen çalýþmayý yapar. Bazen görüþüyoruz. Ama maalesef aradan 6 yýl geçmesine raðmen, hâlâ yumuþamadý. Baþörtüm konusunda çok rahatsýz oluyor. Yani ona göre komþunun kýzý Müslüman olabilirdi ama onun kýzý asla Müslüman olmamalýydý. Ona göre Hýristiyanlýðýn neyi eksik ki; Ýslâm’ý seçmiþim... Çok sýkýntý çektim. Þu anda Tayyibe Vakfý’nýn Türkiye temsilcisiyim ve yeni Müslüman olmuþ kardeþlerime yardýmcý olmaya çalýþýyorum.

 

EN SEVDÝKLERÝM BANA YÜZ ÇEVÝRDÝ

Peki, Müslüman olduktan sonra Romanya’ya gittiniz mi?

Evet, üç sene sonra gittim. Þehir olarak oturduðumuz bölge Hýristiyan Ortodokslarýn yoðun olduðu bir yer. Babaannem ve dedem çok þaþýrmýþlardý, çok üzüldüler. Beni yýllar sonra görmelerine raðmen hoþ geldin bile demeden bana ‘Bu baþýndaki de ne..’ dediler. Anneannem ‘Bunu çýkart, nasýlsa yabancý yer, kimse yok, herkes akraban..’ diyerek beni ikna etmeye çalýþtý. Anneannem 9 aylýkken beni alýp büyüttü. Üzerimde çok hakký vardý, onu asla üzmek istemezdim. Oda örtünüyordu ve asla açýk giyinmezdi. Babaannem de çok üzülüyordu. Bir gün kilisede ayin yaptýrdý ve benim tekrar Hýristiyan olmam için dua yaptýlar. O gün dedem papaza ‘Ah bu kýz yüzünden baþýmý kaldýramýyorum’ demiþ, papaz da ona ‘Merak etme, Ýslâm da güzel bir dindir, için rahat olsun..’ demiþ. En sevdiðim insanlar bana yüz çevirdi. Ama onlara eðer sizle Allah arasýnda seçim yapmamý istiyorsanýz, þüpheniz olmasýn ki ben Allah’ý seçtim dedim

 

EN SEVDÝKLERÝM BANA YÜZ ÇEVÝRDÝ

Biraz önce Müslüman olmaya karar verdiðiniz dönemde Romence Kur’an bulamadýðýnýzý söylediniz, sonra nasýl oldu, bulabildiniz mi?

Allah’a þükür bulabildim… Ýþyerimize Vakit gazetesi getiren 60 yaþlarýnda bir amca vardý. Çok iyi bir insandý, ona sordum, “Bana Romence bir Kur’an bulabilir misiniz..” diye o da çok sevindi ve bana ‘Ben bir gazeteye gidip bakayým, inþallah bulabilirim’ dedi ve Elhamdülillah birkaç gün sonra elinde Romence Kur’an-ý Kerim’le geldi. O gün en mutlu günümdü ve her gün Kur’an-ý okumaya baþladým, en sevdiðim kitabým oldu o Kur’an. En sevdiðim kitaplarýmý bile bu kadar çabuk okuduðumu hatýrlamýyorum. Çünkü okudukça kendimi buluyordum ve hâlâ da okudukça kendimi müthiþ huzurlu hissediyorum.

Asker bana ‘Baþýný aç..’ dedi dünyam yýkýldý

 

Örtünüzden dolayý herhangi bir sorun yaþadýnýz mý?

Maalesef birkaç sefer ben de bu tuhaf yasakla karþýlaþtým. Müslüman olduktan sonra Türkiye’yi daha yakýndan tanýmak için tarihi yerleri ve müzeleri gezmeye baþlamýþtým. Bir gün Yeþilköy’de askerî hava müzesine gittim. Orada kapýdaki bir asker beni içeri girerken durdurdu; “Giremezsiniz, baþörtünüz var ya; onu çýkartýn, ya da tavþankulaðý gibi baðlayýn. Kusura bakmayýn abla, ben de senin gibi düþünüyorum, ben askerim, bana öyle emrettiler, yoksa bu þekilde gezmenizi çok isterdim” dedi. O gün karþýlaþtýðým ilk yasak buydu. Bu benim inancýmdý ve büyük bir hayâl kýrýklýðý yaþamýþtým. O gün kendimi aþaðýlanmýþ hissettim, sanki benden bir parça kopmuþtu. Yine üniversite okumak istedim; ancak örtülü olduðum için olmadý. Onlar okumamýzý engelliyor diye de pes etmemeliyiz, onlar cahil kalmamýzý istiyorlar. Romanya’da üniversiteye kayýt yaptýrdým; ancak evlendikten sonra biraz da maddi sýkýntýlar sebebiyle gidemedim. Burada okumak istedim, notlarým çok yüksek olmasýna raðmen okuyamadým. Bu sene Marmara Üniversitesi’ne baþvurdum, beni kabul ettiler; ancak baþörtülü öðrenci kabul etmediklerini öðrendim ve gidemedim.

 

VAKÝT

 

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

Dein Kommentar

Du kannst jetzt schreiben und Dich später registrieren. Wenn Du ein Konto hast, melde Dich jetzt an, um unter Deinem Benutzernamen zu schreiben.

Gast
Auf dieses Thema antworten...

×   Du hast formatierten Text eingefügt.   Formatierung jetzt entfernen

  Nur 75 Emojis sind erlaubt.

×   Dein Link wurde automatisch eingebettet.   Einbetten rückgängig machen und als Link darstellen

×   Dein vorheriger Inhalt wurde wiederhergestellt.   Editor leeren

×   Du kannst Bilder nicht direkt einfügen. Lade Bilder hoch oder lade sie von einer URL.

×
×
  • Neu erstellen...