Gast Geschrieben 17. September 2008 Teilen Geschrieben 17. September 2008 Hazret-i Ömer, halifeliði sýrasýnda bir gece asayiþi kontrol için Medine sokaklarýnda dolaþýyordu. Gecenin karanlýðýnda önünden geçmekte olduðu bir evden yüksek sesler iþitti. Bir anne kýzýna þöyle diyordu; - Kýzým, yarýn satacaðýmýz süte su karýþtýr! - Anne, Halife süte su karýþtýrmayý yasak etmedi mi? - Kýzým, gecenin bu saatinde Halifenin nerden haberi olacak, o þimdi yataðýnda yatýyor. - Anne! Anne! Halife uyuyor, haberi olmaz diyorsun! Her þeyi bilen, gören ve her þeye kâdir olan Allahü teâlâ bizi görüyor, hâlimizi biliyor! Hilemizi insanlardan gizleyebiliriz, fakat her þeyi bilen ve gören Allah’tan nasýl gizlersin? Hazret-i Ömer, bu kýzýn güzel ahlakýna çok hayran kaldý. Bu durumu hanýmýna da anlattý. Sonra da, o kýzý oðlu Asým ile evlendirdi. Asým’ýn bu kadýndan bir kýzý oldu. Bu kýzdan da âdil halifelerden Ömer bin Abdülaziz hazretleri doðdu. Zitieren Link zu diesem Kommentar Auf anderen Seiten teilen Mehr Optionen zum Teilen...
Empfohlene Beiträge
Dein Kommentar
Du kannst jetzt schreiben und Dich später registrieren. Wenn Du ein Konto hast, melde Dich jetzt an, um unter Deinem Benutzernamen zu schreiben.