Jump to content
Qries Qries Qries Qries Qries Qries

Recommended Posts

Davetlisiniz....

 

 

Zamanýmýzýn büyük mütefekkiri yaklaþýk bir asýr önce ve henüz hayatýnýn baharýndayken zamanýn getirdiði problemlerle mücadele etmek ve insanlýðýn geleceði için þöyle seslenmiþti.

 

“Dünya, büyük bir manevî buhran geçiriyor. Manevî temelleri sarsýlan garp cemiyeti içinde doðan bir hastalýk, bir veba, bir taun felâketi gittikçe yeryüzüne daðýlýyor. Bu müthiþ sâri illete karþý, Ýslâm cemiyeti ne gibi çarelerle karþý koyacak?”

 

 

Bu sesleniþe evvela etrafýnda kümelenen bir grup fedakâr ve vefadar talebesi samimiyetle cevap verdiler. Onca yokluk, mahrumiyet ve baskýya raðmen yýlmadan “her türlü zorluða göðüs gererek”, gece–gündüz demeden, canla-baþla onun “hayatým kadar kýymetli” dediði ve asrýn hastalýklarýna çare olacak Risalelerini çoðalttýlar. Bin bir zorluklar altýnda çoðaltýlan Risaleler elden ele, dilden dile ve gönülden gönüle bütün Anadolu’ya yayýldý. Her bir ev, bir “medrese-i nuriye” oldu. Zaten o da bunu istemiþti. Tek gayesi rýza-yý ilahi olan bu vahiy eksenli Kur’an hizmeti gitgide geliþti. Bir yandan baþta Arapça ve Ýngilizce olmak üzere muhtelif dillere tercüme edilirken bir yandan da ilim ve fikir ehlinin mütalaa ve müzakeresine açýldý. Türkiye’de ilki 1992’de olmak üzere, 8 uluslararasý sempozyum düzenlendi. Nihayet bu sempozyumlara katýlan ilim adamlarý merak ve ilgilerini çeken bu Nur’u beraberinde kendi ülkelerine götürdüler. Öyle ki Türkiye’de 8 sempozyum yapýlýrken yurt dýþýnda þimdiye kadar 60’ý aþkýn yine uluslararasý katýlýmlý sempozyum düzenlendi. Mesela Endonezya’da 16, Fas’da 13, Avustralya’da 3, Malezya, Mýsýr, Filipinler, Yemen, Ürdün, Lübnan, Cezayir, Çad, Sudan, Nijer, Almanya, Ýtalya, Bosna-Hersek, Güney Afrika, Bulgaristan, Suriye, Ýngiltere, ABD ve Kanada gibi dünyanýn birçok ülkesinde, yerli üniversiteler tarafýndan sempozyumlar tertiplendi. Bu sempozyumlara bini aþkýn ilim ehli tebliðleriyle katýldý. Üniversitelerde kürsüler kuruldu; master ve doktora çalýþmalarýyla Risalelerin günümüz problemlerine sunduðu çözümler araþtýrýlmaya baþlandý. Kur’an-ý Kerim’in satýr aralarý yeniden okunmaya baþlandý...

 

Ýþte bu cümleden olarak Türkiye’de yapýlacak Bediüzzaman sempozyumlarýnýn 9.su 3-5 Ekim 2010 tarihlerinde “ÝLÝM, ÝMAN, AHLAK VE ÝNSANLIÐIN GELECEÐÝ: RÝSALE-Ý NUR PERSPEKTÝFÝ” baþlýðý altýnda Ýstanbul’da yapýlacak. Bu sempozyuma büyük çoðunluðu yeni olmak üzere 220 teblið geldi. Bu tebliðlerden ancak 100 kadarý sempozyum kapsamýna alýnabildi.

Zira yer, zaman ve imkânlar ancak bu kadarýna müsaade ediyor.

 

Sizlerden gelen yoðun talep üzerine 9. Bediüzzaman sempozyumunun açýlýþý 20.000 kiþi kapasiteli Sinan Erdem spor salonunda ve oturumlar ise WOW otellerinde yapýlacak. Umulur ki 3-5 Ekim tarihlerinde gerçekleþtirilecek olan “ÝLÝM, ÝMAN, AHLAK VE ÝNSANLIÐIN GELECEÐÝ” konulu sempozyumla marziyat-ý ilahiyeye uygun bir hayat anlayýþýnýn idrakine bir nebzecik hizmet edilmiþ olur. Geliniz el ve gönül birliði ile maddeci bir anlayýþýn insafsýz pençesinde can çekiþen insanlýðýn dünyevi ve uhrevi geleceði ve DAHA ÝYÝ BÝR DÜNYANIN ÝNÞASI ÝÇÝN bir þeyler yapalým. Destek ve dualarýnýzla gayret hepimizden, Tevfik Allah’tan...

 

3 Ekim Pazar günü 10.30’da, Sinan Erdem Spor Salonu’nda buluþmak ümidiyle…

 

Allah’a emanet olunuz...

 

Ýstanbul Ýlim Ve Kültür Vakfý Ýcra Heyeti

Link to comment
Share on other sites

  • 2 weeks later...

ÝSTANBUL ÝLÝM VE KÜLTÜR VAKFI

BASIN BÜLTENÝ

 

9. Uluslararasý Risale-i Nur Sempozyumu

Ýstanbul’da Yapýlýyor

 

Dünya, Risale-i Nur’un Iþýðýnda Ýnsanlýðýn Geleceðini Tartýþýyor

 

Uluslararasý Risale-i Nur Sempozyumlarýnýn dokuzuncusu 3-5 Ekim tarihleri arasýnda Ýstanbul’da yapýlacak. Sempozyumda, dünyanýn dört bir yanýndan gelen bilim adamlarý, “Ýnsanlýk Onuruna Lâyýk Bir Geleceðin Ýnþasýnda Ýlim, Ýman ve Ahlâkýn Yeri ve Rolü” konusunu müzakere edecek. Açýlýþý 3 Ekim Pazar günü Sinan Erdem Spor Salonunda yapýlacak olan Sempozyum, 4-5 Ekim tarihlerinde WOW Otellerinde devam edecek.

 

Ýstanbul Ýlim ve Kültür Vakfý (ÝÝKV) tarafýndan düzenlenen sempozyuma ABD, Kanada, Hollanda, Ýran, Suudî Arabistan, Rusya, Nijerya, Hindistan, Filipinler ve Botswana’nýn da aralarýnda bulunduðu 40’a yakýn ülkeden 245 akademisyen teblið gönderdi. Bu tebliðlerden 100 kadarý Sempozyumda tartýþýlacak. Tebliðlerde, tüketim ahlâký, kültür ve din farklýlýklarýndan kaynaklanan problemler, sosyal adalet, milliyetçilik gibi pek çok konu tartýþmaya açýlacak ve bu konularda uygulanabilir bir ilim, iman ve ahlâk modelinin esaslarý araþtýrýlacak. Sunum ve tartýþmalar simultane tercüme ile Türkçe, Ýngilizce ve Arapça olarak izlenebilecek.

 

Kalenderhane Mah. Cüce Çeþmesi Sok. No:6 Vefa Fatih Ýstanbul Phone:90212 527 8181 Fax:90212 527 8080

Web site: www.barlaplatformu.org www.sempozyum2010.com E-mail: iikv@iikv.org

3 Ekim Pazar günü 10:30’da Sinan Erdem Spor Salonunda açýlýþý yapýlacak olan 9. Uluslararasý Risale-i Nur Sempozyumuna katýlacak bilim adamlarýndan bazýlarýnýn tebliðlerinden satýrbaþlarý:

 

Said Nursi’nin Toplumsal Teolojisi ve Modern Medeniyete Bakýþý

Prof. Dr. Syed Farid Alatas, Singapur

Said Nursî’nin reform niteliðindeki çalýþmalarýnda, gerek Batý medeniyetinin ve gerekse Ýslâm dünyasýnýn problemlerini çözmeye yönelik reçeteler vardýr. Bu reçetelerin üzerinde derinlemesine durularak açýlmasý gerekir. Özellikle bu gün batý toplumunu önemli boyutlarda ve diðer toplumlarý da belli ölçüde ciddi anlamda tehdit eden yalnýzlýk ve nihilizm hastalýðýnýn Nursi’nin manevi rabýtalar dediði baðlarla tedavisi mümkündür.

 

Modern Dünyada Ýnanç, Akýl ve Bilim: Karl Rahner ve Said Nursi’nin Katkýlarý

Prof. Dr. Leo D. Lefebure, Georgetown Üniversitesi, ABD

Rahner, pozitivistlerin kâinatý anlama çabalarýnýn ümitsizlikle sonuçlandýðýna dikkat çekerek, kâinatýn sýrlarýný ancak doðru bir þekilde anlayýp teslim olduðu takdirde insanýn sevgiye ve barýþa kavuþacaðýný söyler. Nursî’ye göre de ilim, insanýn Âdem’e verilen isimleri öðrenerek yükselmesi demektir. Her ikisine göre de ilmin kaynaðý Allah’týr. Ýnsanýn yükseliþi, sebeplerin rolünü doðru anlamaya baðlýdýr.

 

Hýristiyanlar ve Müslümanlar Arasýndaki Diyalog ve Birbirini Anlamada Said Nursi’nin Fatiha Suresi Yorumu

Dr. W. Valkenberg, Loyola Üniversitesi, Maryland, ABD

Said Nursi’nin Fatiha Sûresi tefsirini okuyan birisi, onun bütün inananlara hitap ettiðini görebilir. O eserlerinde dindar Hýristiyanlarý dost olarak görür ve Müslümanlarla iþbirliði içinde hareket etmeleri gerektiðini söyler.

 

 

 

 

Risale-i Nur’a Göre Sorumluluk ve Mesuliyet Duygusunu Geliþtirmede Ýmanýn Rolü

Dr. Vaffi Foday Sherrif, Nijerya

Risale-i Nur okuyanlar, Kur’ân’ýn etkisini iliklerine kadar hissederler. Ýman esaslarýný çürütülmesi imkânsýz bir þekilde ispatlayan Risaleler, sadece Müslümanlar deðil, bütün insanlýk tarafýndan okunmasý gereken eserlerdir. Bu eserler, Kur’ân hakikatlerini, modern insanýn hayat þartlarýný kuþatan bir mantýkla sunmakta ve ileri derecede ilimlerin tahsiliyle ancak elde edilebilecek bilgileri sade ve anlaþýlýr bir þekilde anlatmaktadýr.

 

Allah Merkezli Bir Hayat Anlayýþý Þiddet Kültürüne Çare Mi? Risale-i Nur’dan Bazý Yansýmalar

Prof. Dr. Thomas Michel, George Town Üniversitesi, ABD

Said Nursî’nin yaþadýðý hayat, onun siyasete girmediðini ve þiddet karþýtý olduðunu göstermektedir. O, Allah ile nasýl beraber olunacaðýný ve Allah sevgisinin nasýl yaþanacaðýný talebelerine hayatýyla göstermiþtir. Onun öðretisi ve hayat tarzý, bir þiddet asrý olan çaðýmýza tam bir panzehir sunmaktadýr.

 

Said Nursi’nin Hayatý ve Eserlerinde Bilgi ve Ýnanç Arasýndaki Ýliþki

Prof. Dr. Yusuf Morales, Filipinler

Said Nursî’nin hayatý ve eserleri, çaðýmýzda Kur’ân’a uygun bir hizmetin özgün bir nümunesidir. Bu hayat tarzýný sadece kendisi yaþamakla kalmamýþ; ayný zamanda, örnek alýnmasý gereken bir yol olarak hem Ýslâm âlemine ve hem de Batý dünyasýna sunmuþtur.

 

Hindistan Müslümanlarý ve Laiklik-Din Ýkilemi: Said Nursi’nin Öðretisinden Çözüm Arayýþý

Zubair Hudawi, Jawaharlal Nehru Üniversitesi, Hindistan

Said Nursî, modern ve geleneksel deðerlerin birlikte yaþandýðý bir dünyada Müslümanca yaþamanýn kolay yolunu göstermiþtir. Günümüzde manevî cihad döneminin baþladýðýný söyleyen Nursî, takipçilerine barýþ esaslý bir hizmet anlayýþýný öðretmiþ ve geleceðe güvenle bakan bir hizmet metodu oluþturmuþtur. Ýmam Rabbânî ile Said Nursî, farklý zamanlarda benzer problemler karþýsýnda Ýslâmî deðerleri koruyan iki müceddiddir.

 

 

Hatalarýn Kaynaklarý: Dünyanýn Tedavisi Ýçin Manevî Disiplinler

Prof. Dr. David Goa, Alberta Üniversitesi, Kanada

Risaleleri ilk okuduðumda, bir Ortodoks olarak, “acz, fakr ve þefkat” kelimelerine takýldým. Özellikle “acz” kelimesi bana çok yabancý geldi. Hayallerin büyüklük, güç, kuvvet gibi kavramlara kilitlenmiþ olduðu bir çaðda bu tabii bir durumdu. Fakat uzunca bir zaman düþündükten sonra, bu büyük âlimin bize ne kadar büyük bir düþünce ufku açmýþ bulunduðunu fark ettim.

 

Modernite Kaynaklý Problemler: Said Nursi ve Cemaleddin Afgani’nin Sunduðu Çözümler

Assoc. Prof. Mohsen Nouraei, Ýran

 

Said Nursî’ye göre, Batý medeniyetinin esasýný “güç” oluþturmaktadýr. Güç ahlâkî deðerlerin denetimi altýna alýnmazsa, baský ve zulmü netice verir. Baþkalarýný yutarak büyümeyi esas alan ve hayatýn gayesini zevk ve eðlence olarak gören Batý medeniyeti, insaný en üstün mevkiden en aþaðý bir konuma düþürmüþtür.

 

Bilim-Ýman Ýliþkisi ve Ýnsanlýðýn Geleceði: Risale-i Nur Perspektifi

Prof. Dr. Ýbrahim Coþkun, Türkiye

Bilim ve din, insanlýðýn asla vazgeçemeyeceði iki fenomendir. Bunlar tarih boyunca birbirleriyle bazen uyumlu bazen de kavgalý bir konum sergilemiþlerdir. Kavganýn temelinde her iki fenomenin alanlarýnýn iyi belirlenememesi vardýr. Ayný zamanda aklî bir mu’cize olan Kur’ân’ýn akla ve bilime verdiði deðer iyi anlaþýlýrsa din-bilim uzlaþýsý için önemli bir referans olacaktýr. Son devir Ýslam âlimlerinden Said Nursi bu konuya özel bir ihtimam göstermiþ, yazdýðý eserlerde Kur’an’ýn akýl ve bilimle asla çatýþmadýðýný göstermeye çalýþmýþtýr.

 

Risale-i Nur’da Modernite Eleþtirisi

Prof. Dr. Neþet Toku, Türkiye

Hukukun üstünlüðünü, siyasetin muayyen Ýslamî ilkelere dayandýrýlmasýnda gören Bediüzzaman, Ýslamiyetin siyasetle ilgili kanun-u esasî (anayasa) maddelerinden ilkini “Bir kavmin lideri, o kavme hizmet edendir” hadis-i þerifiyle temellendirir. Hadisin hakikatiyle kamu yönetimi bir memuriyet, bir hizmetkârlýktýr. Hâkimiyet ve benlik için tahakküm âleti deðildir. Kamu yönetimi hizmetkârlýktan çýkýp bir hâkimiyet ve müstebidâne bir tahakküm ve mütekebbirâne bir mertebe tarzýna dönüþürse adalet adalet olmaktan; hukuk da hukuk olmaktan uzaklaþýr.

 

 

Bilim ve Risale-i Nurda Bilimsel Yaklaþým

Prof. Dr. Yunus Çengel, Türkiye

Bediüzzaman, dine bir müsbet bilimci gibi yaklaþmýþ ve din ve imanla ilgili birçok meseleyi aklý zorlayan sorular sorarak ve sonra da mantýk ve gözlemler ýþýðýnda aklî muhakemelere dayalý cevaplar vererek halletmiþtir. O yüzden denebilir ki, Bediüzzaman bilimsel metodu dine ve bilhassa teolojiye uyarlamýþ ve bu bilim dallarýnýn sosyal bilimlerde yer almasýna katký yapmýþtýr. Bediüzzaman kafalarý adeta zonklatan sorular sormaktan ve onlara gayet mantýklý cevaplar bulmaktan hiç kaçýnmamýþtýr.

Kur’an-Ýlim Münasebetleri ve Ýlmýn Hedefleri

Prof. Dr. Ahmed Akgündüz, Hollanda

Bediüzzaman’a göre, her þeyden Cenab-ý Hakk'a karþý pencereler hükmünde çok vecihler vardýr. Bütün mevcudatýn hakikatleri, Allah’ýn isimlerine dayanýr. Her bir þeyin hakikati, bir isme veyahut çok ilahi isimlere istinad eder. Eþyadaki sýfatlar ve san'atlar dahi, her biri birer isme dayanýr. Hattâ bir tek zîhayat þeyde, yalnýz zahir olarak yirmi kadar esma-i Ýlahiyenin cilve-i nakþý görünebilir.

Said Nursi’nin Felsefi Mirasý ve Yeni Avrasya Topluluðunun Oluþmasýyla Ýlgili Problemler

Prof. Dr. Dmitri D. Vasilyev, Rusya

20. yüzyýlda çok kültürlü toplumlarda birçok sorunun ortaya çýkmasýna yol açan kültürlerarasý etkileþme ve anlaþmazlýklar, 21. yüzyýlda daha da yoðunlaþabilir. Bu süreçlerin teorik açýdan modellenmesi için, bir taraftan Avrasya topluluðunun oluþmasýna yeni yaklaþýmlar aranmalý, diðer taraftan da Said Nursî gibi düþünürlerin felsefi mirasý daha derin þekilde incelenmelidir. Ýki dünya savaþýnýn yaþandýðý ve kaynaklar için rekabetin gittikçe daha da arttýðý 20.yüzyýlda yaþanan geliþmeler ýþýðýnda, insanlýk tarihindeki bu feci olaylarý yaþamýþ olan Said Nursî’nin býraktýðý mirasýn araþtýrýlmasý, oluþmakta olan yeni çeliþkilerden kurtulmak için tek mümkün çýkar yolu bize gösterebilir.

Nefis Muhasebesi ve Sorumluluk Duygusunun Rehabilitasyonunda Ýmanýn Rolü

Prof. Dr. Moneera Mohammed Moreb, Suudi Arabistan

Said Nursî, imanýn güçlendirilmesine insanlýðýn en ziyade muhtaç olduðu bir zamanda ortaya çýktý. Ýslâm dünyasýnýn aðýr darbeler aldýðý bu dönemde þu hükme vardý: Artýk cihadýn sahasý iman cephesine münhasýrdýr. Herþeyin küreselleþtiði bir zamanda Ýslâmiyet haricî zýrhlarla deðil, bizzat iman esaslarýyla korunabilir. Onun için, bu zamanýn en önemli görevi, iman kurtarma görevidir.

 

Link to comment
Share on other sites

  • 2 weeks later...
Sympozyumu izleyen oldumu??? bence katilim olarak güzel hos sevindirici... malesef gecenkinden daha kötü tercüme yapildi benim kaanatim...Sener dilek abi (bakis vardir muhammed asm marifetin sultani...) sinevizyon tam amatörce olmus feyyaz yayincilik aslinda hazirlamisti nedense oynatilmadi...allah ebeden razi olsun...
Link to comment
Share on other sites

  • 1 month later...

Join the conversation

You can post now and register later. If you have an account, sign in now to post with your account.

Guest
Reply to this topic...

×   Pasted as rich text.   Paste as plain text instead

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Your previous content has been restored.   Clear editor

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Create New...