Yasin Posted February 10, 2008 Share Posted February 10, 2008 Mekke'de inmistir. 50 (elli) âyettir. "Gönderilenler" anlamina gelen "el-mürselât" kelimesi ile basladigi için sûre bu adi almistir. Müfessirler, "gönderilenler"den maksadin, âlemin idaresi ile görevli bir kisim melekler veya rüzgârlar, yahut peygamberler, yahut da Kur'an âyetleri olabilecegini belirtmislerdir. Rahmân ve Rahîm (olan) Allah'in adiyla. l. Yemin olsun, (iyiliklerle) birbiri pesinden gönderilenlere; 2. Siddetle eserek (zararlilari) savurup atanlara; 3. (Hakikat ve hayirlari) yaydikça yayanlara; 4. (Hak ile batili) birbirinden iyice ayiranlara; 5. Ögüt telkin edenlere; 6. (Allah'a yönelenleri) aritmak, (kötüleri) sakindirmak için. 7. Bilin ki size vadolunan sey gerçeklesecek! 8. Yildizlarin isigi söndürüldügü zaman, 9. Gökkubbe yarildigi zaman, 10.Daglar ufalanip savruldugu zaman , 11.Peygamberlerin (ümmetleri hakkinda sahitlik) vakti tayin edildigi zaman (artik kiyamet kopmustur). 12. (Bu alâmetler) hangi vakte ertelenmistir? 13. Ayirim gününe. 14. (Resûlüm!) Ayirim gününün ne oldugunu sen nereden bileceksin! 15. O gün (Peygamber'i ve ahireti) yalan sayanlarin vay haline! 16. Biz, (bunlar gibi inkârci olan) öncekileri helâk etmedik mi? 17. Sonra arkadakileri de onlarin ardina takacagiz. 18. Iste biz suçlulara böyle yapariz! 19. O gün, (hakikatleri) yalan sayanlarin vay haline! 20. (Ey insanlar!) Biz sizi dayaniksiz bir sudan yaratmadik mi? 21. Iste o suyu, saglam bir yere yerlestirdik. 22. Belli bir süreye kadar. 23. Biz buna güç yetirmisizdir. Ve bizim gücümüz ne büyüktür! 24. O gün (hakikatleri) yalan sayanlarin vayhaline! 25. Biz, yeryüzünü toplanma yeri yapmadik mi? 26. Dirilere ve ölülere . 27. Yeryüzünde hasmetli daglar yarattik, sizlere tatli sular içirdik.. 28. O gün, (hakikatleri) yalan sayanlarin vay haline! 29. (Inkârcilara o gün söyle denilir:) yalan sayageldiginiz azaba dogru gidin! 30. Üç kola ayrilmis,bir gölgege gidin. 31. Ki ne gölgelendiren ne de alevden koruyandir. 32. O, saray gibi kocaman kivilcim saçar. 33. Her bir kivilcim, sanki birer sari deve gibidir. 34. O gün, (hakikatleri) yalan sayanlarin vay haline! 35. Bu, (kâfirlerin) konusamayacagi bir gündür. 36. Onlara izin de verilmez ki (sözde) mazeretlerini beyan etsinler. 37. O gün, (hakikatleri) yalan sayanlarin vay haline! 38. (O zaman söyle denir:) Bu, ayirim günüdür. Sizi ve sizden öncekileri bir araya getirdik. 39. (Azaptan kurtulmaniz için) bir hileniz varsa, gösterin bana hilenizi! 40. O gün, (hakikatleri) yalan sayanlarin vay haline! 41. Süphesiz (o gün) takvâ sahipleri, gölgeliklerde ve pinar baslarinda, 42. Canlarinin çektigi çesit çesit meyveler arasindadirlar. 43. (Kendilerine:) "Islediklerinizin karsiligi olarak simdi âfiyetle yeyin için" (denir). 44. Iste, biz iyilik yapanlari böyle mükâfatlandiririz. 45. O gün, (hakikatleri) yalan sayanlarin vay haline! 46. (Ey inkârcilar!) Yeyiniz, (dünyadan) faydalaniniz biraz! Gerçek su ki, sizler suçlusunuz! 47. O gün, (hakikatleri) yalan sayanlarin vay haline! 48. Onlar, kendilerine: "Allah'in huzurunda egilin!" denildigi vakit egilmezler: 49. O gün, (hakikatleri) yalan sayanlarin vay haline! 50. Onlar artik bundan (Kur'an'dan) sonra hangi söze inanacaklar. Link to comment Share on other sites More sharing options...
Recommended Posts