Webmaster Posted January 29, 2007 Share Posted January 29, 2007 31- LOKMAN SURESI Mekke'de nâzil olmustur. 27, 28 ve 29. âyetlerinin Medine'de nâzil oldugu da rivayet edilmistir. 34 (otuzdört) âyettir. Hz. Lokman'in kissasini anlattigi için bu adi almistir. Rahmân ve Rahîm (olan) Allah'in adiyla. 1. Elif. Lâm. Mîm. 2. Iste bu âyetler, hikmet dolu Kitab'in âyetleridir. 3. Güzel davrananlar için bir hidayet rehberi ve rahmet olmak üzere (indirilmistir). 4. O kimseler, namazi kilarlar, zekâti verirler; onlar ahirete de kesin olarak iman ederler. 5. Iste onlar, Rableri tarafindan gösterilmis dogru yol üzeredirler ve onlar kurtulusa erenlerdir. 6. Insanlardan öylesi var ki, herhangi bir ilmî delile dayanmadan Allah yolundan saptirmak ve sonra da onunla alay etmek için bos lafi satin alir. Iste onlara rüsvay edici bir azap vardir. 7. Ona âyetlerimiz okundugu zaman, sanki bunlari isitmemis, sanki kulaklarinda agirlik varrmis gibi büyüklük taslayarak yüz çevirir. Sen de ona acikli bir azabin müjdesini ver! 8. Süphesiz, iman edip de güzel davranislarda bulunanlar için, nimetleri bol cennetler vardir. 9. Orada ebedi kalacaklardir. Bu, Allah'in verdigi gerçek sözdür. O, mutlak güç ve hikmet sahibidir. 10. O, gökleri görebildiginiz bir direk olmaksizin yaratti, sizi sarsmasin diye yere de ulu daglar koydu ve orada her çesit canliyi yaydi. Biz gökyüzünden su indirip, orada her faydali nebattan çift çift bitirdik. 11. Iste bunlar Allah'in yarattiklaridir. Simdi (ey kâfirler!) O'ndan baskasinin ne yarattigini bana gösterin! Hayir (gösteremezler)! Zalimler açik bir sapiklik içindedirler. 12. Andolsun biz Lokman'a: Allah'a sükret! diyerek hikmet verdik. Sükreden ancak kendisi için sükretmis olur. Nankörlük eden de bilsin ki, Allah hiçbir seye muhtaç degildir, her türlü övgüye lâyiktir. 13. Lokman, ogluna ögüt vererek: Yavrucugum! Allah'a ortak kosma! Dogrusu sirk, büyük bir zulümdür, demisti. 14. Biz insana, ana-babasina iyi davranmasini tavsiye etmisizdir. Çünkü anasi onu nice sikintilara katlanarak tasimistir. Sütten ayrilmasi da iki yil içinde olur. (Iste bunun için) önce bana, sonra da ana-babana sükret diye tavsiyede bulunmusuzdur. Dönüs ancak banadir. 15. Eger onlar seni, hakkinda bilgin olmayan bir seyi (körü körüne) bana ortak kosman için zorlarlarsa, onlara itaat etme. Onlarla dünyada iyi geçin. Bana yönelenlerin yoluna uy. Sonunda dönüsünüz ancak banadir. O zaman size, yapmis olduklarinizi haber veririm. 16. (Lokman, ögütlerine devamla söyle demisti:) Yavrucugum! Yaptigin is (iyilik veya kötülük), bir hardal tanesi agirliginda bile olsa ve bu, bir kayanin içinde veya göklerde yahut yerin derinliklerinde bulunsa, yine de Allah onu (senin karsina) getirir. Dogrusu Allah, en ince isleri görüp bilmektedir ve her seyden haberdardir. 17. Yavrucugum! Namazi kil, iyiligi emret, kötülükten vazgeçirmeye çalis, basina gelenlere sabret. Dogrusu bunlar, azmedilmeye deger islerdir. 18. Küçümseyerek insanlardan yüz çevirme ve yeryüzünde böbürlenerek yürüme. Zira Allah, kendini begenmis övünüp duran kimseleri asla sevmez. 19. Yürüyüsünde tabiî ol, sesini alçalt. Unutma ki, seslerin en çirkini merkeplerin sesidir. 20. Allah'in, göklerde ve yerdeki (nice varlik ve imkânlari) sizin emrinize verdigini, nimetlerini açik ve gizli olarak size bolca ihsan ettigini görmediniz mi? Yine de, insanlar içinde, -bilgisi, rehberi ve aydinlatici bir kitabi yokken- Allah hakkinda tartisan kimseler vardir. 21. Onlara "Allah'in indirdigine uyun" dendiginde: Hayir, biz babalarimizi üzerinde buldugumuz yola uyariz, derler. Ya seytan; onlari alevli atesin azabina çagiriyor idiyse! 22. Iyi davranislar içinde kendini bütünüyle Allah'a veren kimse, gerçekten en saglam kulpa yapismistir. Zaten bütün islerin sonu Allah'a varir. 23. (Resûlüm!) Inkâr edenin inkâri seni üzmesin. Onlarin dönüsü ancak bizedir. Iste o zaman yaptiklarini kendilerine haber veririz. Allah kalplerde olani süphesiz çok iyi bilir. 24. Onlari biraz faydalandirir, sonra kendilerini agir bir azaba sürükleriz. 25. Andolsun ki onlara, "Gökleri ve yeri kim yaratti?" diye sorsan, mutlaka "Allah..." derler. De ki: (Öyleyse) övgü de yalniz Allah'a mahsustur, ama onlarin çogu bilmezler. 26. Göklerde ve yerde ne varsa, hepsi Allah'indir. Bilinmeli ki, asil ganî ve övülmeye lâyik olan Allah'tir. 27. Sayet yeryüzündeki agaçlar kalem, deniz de arkasindan yedi deniz katilarak (mürekkep olsa) yine Allah'in sözleri (yazmakla) tükenmez. Süphe yok ki Allah mutlak galip ve hikmet sahibidir. 28. (Insanlar!) Sizin yaratilmaniz ve diriltilmeniz, ancak tek bir kisinin yaratilmasi ve diriltilmesi gibidir. Unutulmasin ki, Allah her seyi bilen ve görendir. 29. Bilmez misin ki Allah, geceyi gündüze ve gündüzü geceye katmaktadir. Günesi ve ayi da buyrugu altina almistir. Bunlarin her biri belli bir vâdeye kadar hareketine devam eder. Ve Allah, yaptiklarinizdan tamamen haberdardir. 30. Çünkü Allah, hakkin ta kendisidir; O'ndan baska taptiklari ise hiç süphesiz bâtildir. Gerçekten Allah çok yüce, çok uludur. 31. Size varliginin delillerini göstermesi için, Allah'in lütfuyla gemilerin denizde yüzdügünü görrmedin mi? Süphesiz bunda, çok sabreden, çok sükreden herkes için ibretler vardir. 32. Daglar gibi dalgalar onlari kusattigi zaman, dini tamamen Allah'a has kilarak (ihlâsla) O'na yalvarirlar. Allah onlari karaya çikararak kurtardigi vakit içlerinden bir kismi orta yolu tutar. Zaten bizim âyetlerimizi, ancak nankör hâinler bilerek inkâr eder. 33. Ey Insanlar! Rabbinize karsi gelmekten sakinin. Ne babanin evlâdi, ne evlâdin babasi nâmina bir sey ödeyemeyecegi günden çekinin. Bilin ki, Allah'in verdigi söz gerçektir. Sakin dünya hayati sizi aldatmasin ve seytan, Allah'in affina güvendirerek sizi kandirmasin. 34. Kiyamet vakti hakkindaki bilgi, ancak Allah'in katindadir. Yagmuru O yagdirir, rahimlerde olani O bilir. Hiç kimse yarin ne kazanacagini bilemez. Yine hiç kimse nerede ölecegini bilemez. Süphesiz Allah, her seyi bilendir, her seyden haberdardir. Link to comment Share on other sites More sharing options...
Recommended Posts