Webmaster Posted August 2, 2010 Share Posted August 2, 2010 Çocuklar Duymasýn Sosyolojik Bir Deðerlendirme Bir zamanlar üç kanalda birden oynayan bir dizi. Tüm rating rekorlarýný kýrmýþ, herkesin tanýdýðý, Hüseyinin „Çaylar“ kelamý, „Light-Erkek“ ve „Taþ-Fýrýn-Erkek“ kavramlarýný herkesin diline yerleþtiren bir dizi. Bu dizi tekrar televizyon kanallarýna geri dönüyor. Geri dönmüþken bu diziyi biraz analýz edelim dedik. Herkesin tanýdýðý bu dizinin baþka dizilerden biraz farký var. Bu dizi bilinçli olarak eðitici bir dizi. Esprilerini ve komik yanlarýný eleþtirmek istemediðim bu dizinin eðitici yönüne biraz deyinmek istiyorum. Senaristin kendi diliyle „Modern, kentli bir aile profili çizdim“ diyor. Dizinin Yazarý Birol Güven „Teke Tek“ programýnda „Biz gerçeðiz“ diyor. Bende tam tersini iddia ediyorum. Dizideki aile yapýmý Türkiye´nin ne modern profiliyle, ne milli kimliðiyle, nede dini aile yapýsýyla baðdaþýyor. „Aile dizisi“ olarak karþýmýza sunulan bu dizi, Türk ve Ýslam aile anlayýþýnýn tam tersini, ailenin problemli ve zorluklar içinde olduðunu gösteriyor. Evet haklýsýnýz. Dizilerimizin hemen hepsi gerçek Türk Aile Yapýmýna aykýrý. Ama hiç bir dizi bunu bilinçli ve amaç olarak bu dizideki gibi kullanmýyor. Herkes Miroðlu´nun ve Zerdanýn bir masal ve bir hayel karakterler olduðunu biliyor. Ve kimse diziye baktýkdan sonra, doðu´da bir Asmalý Konak yapmak istemez. Ama „Çocuklar Duymasýn“ dizisi özel olarak, bilinçli ve belli amaçlar arkasýnda gizlenmiþ bir eðitim dizisi. Bu diziyi eski bir amerikan dizisi olan „Bill Cosby Show“´a benzetebiliriz. Bill Cosby dizisi Amerikan Siyahi bir aile yapýmýný temsil etdiðini iddia ediyordu. Halbuki siyahi olan Bill Cosby kendisi doktor ve hanýmý avukat idi. Amerikada yaþayan siyahi eþlerin kaçý sizce doktor ve avukat? Ve ne kadarý geçim sýkýntýsý içinde? Aynýsý bu dizi içinde geçerli. Yönetmene ve oyunculara göre güya dizideki aile normal bir Türk Ailesinin bir aynasý. Dizinin baþrol oyuncularýndan biri, "Bunlar hayatýn gerçekleri." diyor. Hic farkýna vardýnýzmý? Her bölümde 2-3 belli sosyal bir problem tartýþýlýr. Her zaman tartýþma kadýnlar ve erkekler arasýnda olur. Tartýþmalarýn hepsi KESÝNLÝKLE sosyal hayat ile ilgili. Ve dizinin kadýn baþrollerinden olan Meltem Haným iki fikra arasýnda, çok eðitici bir söz söyler. Bu sözü söylerken, birden kamera sadece Meltem Hanýmý çeker. Ses tonu deðiþir. Hatta görüntü bile deðiþir. Kamera yanlýz Meltem Hanýmý gösterir. Meltem Haným eðitici sözünü söylerken kimse konuþmaz. Kamera onu altdan çeker, daha büyük, sanki bir baba gibi, gözüksün diye. Ve bu söz, ana mesaj, iki espiri arasýna gizlenir. Gelelim dizideki karakterlere. Bir dahaki sefere, bu diziyi izlediðinizde iyice bir dikkat edin. Bütün erkek oyuncular sorunlu, anormal tipler. Haluk Bey tam post-modern, gerici, çað dýþý bir erkek. Eþi tarafýndan her bölümde defalarca „iðrenç“ olarak tanýmlanan, duygusal ve romantik olmayan bir insan. En çok kullandýðý kelime „Ben anlamadým.“ Ayrýca durmadan bir yerini kaþýr. Çaycý Hüseyin karýsýný döver ve bütün parasýný kumar için harcar. Yardýmcýsý Þükrü tam bir aptal tiplemesinde. Selami güya hiç kimseye güvenmeyen, herkesden korkan, baðýmsýz ve hür olamayan bir korkak. Selçuk Bey aþýrý ve gerçek dýþý bir þekilde cimri. Ýsmail Bey Karadenizli sapýk bir insan tipinde ve o kadar gerçek dýþýki kendi kadýn meslektaþlarýný bile, iþ esnasýnda taciz eden, sürekli „Fashion TV“´den bahseden küçük boylu biri. Bazen bürosundan çýkar, ahlak dýþý bir espiri yapar ve odasýna geri döner. Hem patronuna, hem Yasemin Hanýma asýlýr. Havuç olarak namlandýrýlan Emre, bir kýz arkadaþý edinmek için, her türlü soytarýlýðý yapmaya hazýr olan bir çocuk rolünde. Engin Bey saçlarýný düþünen, yakaladýðý her fýrsatý, maaþýný yükseltmeye, kendi çýkarlarý için kullanan, her an patronunun arkasýndan onunla dalga geçen, gerçek anlamda bir egoist. Haluk Beyin kayýnpederi Kemal Bey eski müsteþar olmasýna raðmen akýl dýþý hareket eden bir þahsiyet. Aklýna olur olmaz fikirler gelir. Kadýnlar ise “çaðdaþ” ve “medeni”. Her konuda, dizinin sonunda, kadýnlar haklý çýkýyor. Geri kalmýþ ve geri zekalý olarak tiplendirilen erkekler her zaman haksýz ve olumsuz çýkýyor. Bir anneye yakýþmayan kýyafetleriyle, KESÝNLÝKLE dar giyinen, ya aþýrý derece dar bir pantolon yada kolu açýk olan, her problemi çözücü ve durmadan “Hallederiz” diyen bir tip. Meltem Haným kocasý hariç herkes ile uyum içinde. Dizinin Yazarýnýn dediðine göre “Meltem Haným, her kadýnýn olmak istediði, her erkeðin evlenmek istediði ve her annenin kýzýnýn olmasý istediði bir tip.” Ýyi ve eðitici bir anne, sevimli ve yardýmsever bir iþ arkadaþý. Ama herneyse kocasýyla hiç bir konuda anlaþamýyor. Ve gerçek dýþý bir hareket ile, hemen her konuyu, özel hayatýný bile, piskoloðuyla paylaþýyor. Piskoloða gitmek güzel bir þey. Ama her küçük bir meselede, bir uzmana baþ vurmak ve aile hayatýndan en gizli olaylarý bile anlatmak aþýrý derecede, haddinden fazla, gerçek disi ve Türk Aile Yapýmýyla hiçmi hiç alakasý olmayan bir hareket. Meltem Haným bazen iþ sýrasýnda, bazen iþden hemen sonra, sanki bakkaldan ekmek alýrmýþ gibi, piskoloða uðruyor. Dizideki diðer kadýnlarda hep positif ve olumlu insanlar. Emine geçim sýkýntýsý çekmemek için temizcilik yapan bir eþ. Kocasý bütün kazancýný kumara harcasada, Emine Haným sadakat ile sabýr gösterir. Gönül Haným kadýn haklarýný her þeyden üstün tutan ve hiç bir zaman ezilmeyen bir kadýn. “Modern” kelimesi adeta diline yapýþmýþ. Durmadan “modern” kelimesini kullanýr. Meltem Hanýmýn kýzý Duygu çalýþkan ve çaðdaþ bir genç kýz. Müzeyyen Haným kocasýnýn akýl dýþý hareketlerine sabýr ile karþýlýk veren dominant ve akýllý bir haným. Halukun iþ arkadaþý Yasemin Haným çalýþkan ve yardýmsever. Hiç bir sahnede onun çalýþmadýðýný göremessiniz. Her zaman kesinlikle iþiyle uðraþýr. Ýþyerindeki bütün erkekler istediði zaman gelip, gider, gýrgýr yaparlar, kaytarýrlar ama nedense, mini etekden baþka kýyafetleri çok nadir giyen, Yasemin Hanim bir saniye bile olsun boþ durmaz. Aynýsý iþyerinin patronu Mary Haným için geçerli. Disiplinli, akýllý ve boþ iþ yapmayan amerikalý Mary Haným erkek iþcilerinin bütün gerçek dýþý hareketlerini hoþ görüyor. Kendisi amerikan iþ sistemini yaþayan bir karakteri canlandýrdýðý halde, tamamen bu sisteme ters düþen erkek iþcilerinin hareketlerine hiç karýþmaz. Yani çalýþkan, akýllý, hoþgörülü, amerikalý bir patron. Dizideki tek kapalý giyinen Emine Haným temizcilik yapýyor. Diðer karekterler “iyi maaþlý” iþlerde ve evleride büyük ve modern. Emine Hanýmýn kocasý kumarcý ve karýsýný dövüyor. Tek yapabildiði iþ çaycýlýk. Üstelik evleride çok kücük. Bu dizi ile baþka diziler arasýnda çok büyük farklar var. Bu dizi insanýmýzý bilinçli ve hedef olarak MANÝPULE etmek istiyor. Çünkü yönetmenin ve oyuncularýnýn bile iddia etdikleri gibi, bu dizideki aile ortamý, güya Türk Ailesini canlandýrýyor. Halbuki burada canlandýrýlan aile tiplemesi Türkiye´nin %5i. Bu diziyi izleyen Türkiye´de ki bir aile zannediyor ki, “Demek benim komþum, bir problem olunca, bu problemi bu þekilde çözüyor.” Diziyi izleyen insanýn bilinç altýna bunlar giriyor. Çünkü dizideki canlandýrýlan mekanlar sosyolojide dediðimiz birinci ve ikinci dünya. Birinci dünya insanýn kendi evi. Ýkinci dünya insanýn çalýþdýðý yer. Bu dizide bilinçli olarak bu mekanlar seçilmiþ. Bu mekanlarda geçenler normalde insanýn komþusuna gizli. Yani kimse, komþusunun ailevi sorunlarýný nasýl tartýþtýðýndan haberdar deðil. Dikkat edin, yanlýþ anlaþýlmasýn. Tartýþmanýn konusundan bahsetmiyorum. Tartýþmanýn ve sorunu çözmenin þekilinden bahsediyorum. Ýþte bu dizide ki en büyük tehlikede bu zaten. Sanki Yönetmen her dizide seyirciye seslenir gibi: „Sayýn izleyici! Senin evlatlarýnla, ailenle bir problemin mi var? O zaman sende problemini komþun gibi çöz. Komþunun nasýl hareket etdiðini bilmiyormusun? Merak etme! Biz dizimizde Türk Aile Yapýmýný en güzel bir þekilde gösteriyoruz. Sen sosyal ve ailevi problemlerini bizim dizimizdeki Meltem Haným gibi çözmeye çalýþ.“ Birol Güvenin hayata bakýþ açýsý bir hayri garip. Katýldýðý tartýþma programýnda “Çocuklarýmý batýlý gibi yetiþtirmek istiyorum”, “Türkleri Gözetleme Komisyonu, kurdum.”, “Türklerin çocuklarýna anneleri yemek yediriyor, batýlýlarýn çocuklarý kendileri yemek yiyor.” Adeta “entel” takýlan, kendi insanýmýzý hor gören bir görüntü sunuyor. Sanki Türklükden zarar görmüþ!!! Dizide sunulan aile resmi berbat. Sanki ailenin temeli çatýþma üzerine kurulmuþ. Bizim kültürümüzde „Ailede tartýþmalar olabilir. Bunlar tadý, tuzudur!“ derler. Ama bu dizi resmen tartýþmayý, çatýþmayý ailenin kaynaðýna oturtuyor. Dizideki olaylar öyle bir þekilde anlatýlýyor ve gösteriliyorki, küçük bir çocuðun zihnine yerleþtiriliyor: “Aile problem, tartýþma ve çatýþma demekdir!”. Bunu ispat etmek çok kolay. Dizinin baþlangýç sözlerine bakýn: ”Ayný gemide yol alýr. Ayrý dümen tutarýz bu evde. Sýr dolu þu halimiz oynatýr bizi. Her gün yeni bir oyun içinde. Her gün yeni kurnazlýk peþinde. Aman þþþt sakýn. Kimse uyanmasýn. Gizlice ayrýlalým. Çocuklar duymasýn.” Kurnazlýk, oyunlar içinde sürülen günler. Sanki eþler sabahleyin kalkmakdan korkuyorlar. Devamlý kavga eden eþler ve adeta hiç bir konuda anlaþamayan, uzlaþamayan bir çift (Haluk ve Meltem). Kadýnlar hem dürüst, hem olumlu. Erkekler problemli. Kadýnlar kendi aralarýnda asla tartýþmazlar. Erkekler hem birbirleriyle çatýþan, hemde eþlerini üzen tipler. Adeta bir feministlik havasý esiyor her bölümde. Dizinin hayranlarý beni belki eleþtirebilir. Haklarýdýr tabiiki. Ama þunu belirtmek istiyorum. Ben bu yazýyý kafamdan estiði için yazmadým. Aylarca araþtýrmadan sonra vardýðým bir sonucu sizinle paylaþmak istedim. Araþtýrmanýn sadece bir kaç sayfasýný burada yayýnladým. Her türlü eleþtiriye açýðým. Tek isteðim, bu diziyi rast gele bir komedi olarak izlemeyin. Çünkü dizinin amacý komedi deðil. Bilinçli olarak bazý amaçlarý manipule etmek. Benden söylemesi, gerisi size kalmýþ. Hayýrlý izlemeler… Cemil Sahinöz, Ikinci Vatan, 02.08.2010 http://ikincivatan.eu/cocuklar-duymasin---sosyolojik-bir-degerlendirme-makale,335.html Link to comment Share on other sites More sharing options...
Recommended Posts