Zum Inhalt springen
Qries Qries Qries Qries Qries Qries

Empfohlene Beiträge

Bence burda Sicagin bahsi, kaynar anlamindadir. Mesela ilik olmasi tavsiye ediliyordur sanirim. Cünki kendimde farkettim, insan kaynar yemek yiyince veya corba icince, hemen doymuyor.

 

Ama hikmeti burdada aciklanmis sayilir

 

Çünkü o daha çok içe siner

 

Sanirim saglik acisindanda faydasi vardir. Ama bunlar sadece benim acz fikirlerim. :)

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

:selam:

 

Öncelikle tespitlerin icin :aro: genchizmet50.

 

Bu konuyla ilgili kanatimce önemli bir yazi buldum, okumada fayda var:

 

 

 

Hz. Peygamber saðlýðýmýza ýþýk tutuyor

 

Kilolu olmak, günümüzde birçok insanýn problemi. Bunun temelinde de saðlýksýz beslenme, ölçüsüz yeme alýþkanlýklarý yatýyor. Diyetler, zayýflama ilaçlarý çekilen sýkýntýlar arasýnda iþte hadislerin ýþýðýnda diyet!

 

Çeþit çeþit diyetler, zayýflama ilaçlarý, saðlýklý beslenme adýna katlanýlan sýkýntýlar. Kilosuna dikkat etmeyenler, çözümü diyetisyen önerilerinde, bitki kürlerinde, dost tavsiyelerinde arýyor. Peki, gerçekten çözüm nerede?

 

Özellikle Avrupa ve Amerika'da yaþayan insanlarda görülen obezite, kapitalizmin etkisi ile tüm dünyaya yayýldý. Her gün ve her saat televizyonlarda gördüðümüz reklâmlarla tetiklenen yeme arzusu, bilinçsiz beslenmeyi yaygýnlaþtýrdý. Gece yarýsý olduðu düþünülmeden maddi kaygýlarla yayýnlanan reklâmlar, yemek saati alýþkanlýklarýný ortadan kaldýrdý.

 

Bunun yanýnda, açýlan yüzlerce restoranýn, obezitenin yaygýnlaþmasýnda etkisi olduðu çok açýk. Tabiî ki reklâmlarý ve restoranlarý tek suçlu ilan edemeyiz. Televizyonda ýzgara üzerinde piþirilen bir sucuk gördüðümüzde, saatin kaç olduðunu önemsemeden mutfaða koþan da biziz, sokakta yürürken kokusuna dayanamayýp, önümüze geleni alan da.

 

Ýrademize hâkim olamadýk ve sýnýr tanýmaz bir þekilde yedik! Bu da kaçýnýlmaz sonu beraberinde getirdi. Hâlbuki Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed'in (sav) sünnetlerine biraz olsun riayet edersek, kilo ve kilonun sebep olduðu saðlýk problemleriyle uðraþmak zorunda kalmayýz.

 

Peygamber Efendimiz birçok hadisi-i þerifte günde iki öðün ve az yemenin, doymadan sofradan kalkmanýn, lokmalarý aðza göre almanýn ve iyice çiðnedikten sonra yutmanýn önemine deðiniyor.

 

Günümüzde bu sünnetlere az riayet edildiðinden olsa gerek herkes soluðu ya diyetisyenlerde ya da çeþitli saðlýk problemleri yüzünden doktorlarda alýyor. Efendimiz döneminde doktora ihtiyaç duyan çok az kiþi varmýþ. 'Týbbi Nebevi'de bununla ilgili olay þöyle nakledilir: Asr-ý Saadette, hükümdarlardan biri Peygamber Efendimize hizmet için bir doktor göndermiþ. Bu doktor, Efendimizin yanýnda uzun süre kalmýþ ve hastalarý tedavi etmek için beklemiþ. Fakat tedaviye çok az kiþinin ihtiyacý olduðunu görünce geri dönmek için izin istemiþ. Peygamber Efendimiz de az hastalanmanýn sebebinin, 'ashabýn iyice acýkmadýkça yemek yememesi ve yemekten tam doymadan kalkmasý' olduðunu söylemiþ.

 

Þimdi býrakýn az yemeyi günde 7-8 öðün yemek yediðimiz bile oluyor. Fakat bilimsel araþtýrmalar günde en fazla 3 öðün yenilmesini tavsiye ediyor. Diyetisyen Serkan Tutar, fazla sýklýkta yemek yemenin kilo alýmýna neden olacaðýný söylüyor. Yenilen her besinle kan þekerinin yükseldiðini ve insülin salgýlandýðýný belirtiyor. Ýnsülinin sürekli salgýlanmasý da besinlerin yað olarak depolanmasýna yol açýyor. Tutar, "Vücuttaki yað kitlesinin artmasý obezite ile sonuçlanýr. Bireyin obez kalmasý da kalp ve þeker hastasý olma riskini artýrýr." diyor.

 

 

Yemekleri iyice çiðnemek kilo almayý engelliyor

 

"Lokmalarý aðzýnýza göre alýnýz ve iyice çiðnedikten sonra yutunuz." hadisi bugünler için söylenmiþ gibi. Koþuþturma ile geçen hayatýmýzda her þey için o kadar acele etmemiz gerekiyor ki; buna yemek yemek de dâhil.

 

Acele ile fazla çiðnemeden yuttuðunuz yiyecekler kilo almanýza neden olabiliyor. Serkan Tutar, "Besinler aðýzda ne kadar iyi çiðnenirse midedeki sindirim o kadar kolaylaþýr. Çiðneme tam saðlanmadýðýnda hazýmsýzlýk, þiþkinlik, gaz sancýlarý ve kabýzlýk meydana gelir. Sürekli az çiðneme ise ileriki safhalarda mide rahatsýzlýklarýna neden olabilir. Ayrýca çiðneme ile besinin içerisindeki vücudumuza yararlý öðelerini emilimi daha fazla gerçekleþir. Bunun yanýnda iyi çiðnemek çabuk doymayý saðlar." diyor. Dolayýsýyla besinleri iyi çiðneyerek kilo almayý da engelleyebilirsiniz.

 

 

Yemek arasýnda su içmek tokluk hissi veriyor

 

Peygamber Efendimiz "Ýnsana belini doðrultacak birkaç lokma yeter. Bunu yapamýyorsa; karnýnýn üçte birini yemeðe, üçte birini suya, üçte birini de teneffüs etmeye ayýrsýn." buyurmuþtur.

 

Buna raðmen yemek arasýnda ya da sonrasýnda su içmek kilo aldýrýr gibi yanlýþ kanýlar vardýr. Fakat bilimsel araþtýrmalar yemek arasýnda su içmenin kilo aldýrmayacaðýný; aksine doygunluk hissi vererek az yemeyi saðladýðýný ortaya koymuþtur.

 

 

Sýcak yemek mide kanserine neden oluyor

 

Tüm bunlarýn yanýnda Peygamber Efendimiz'in yemeklerin nasýl yenmesi gerektiði ile ilgili sözleri, saðlýðýmýz açýsýndan da ne kadar önemli olduðunu bize gösterir."Yemekleri çok sýcak ve çok soðuk yemeyiniz." hadisinin mide saðlýðý açýsýndan önemini belki hiç düþünmemiþizdir.

 

Serkan Tutar, yemeklerin ýlýk yenilmesinin mide saðlýðý açýsýndan en doðru tercih olduðunu belirtiyor. Tutar, "Yemeklerin çok sýcak olmasý mide kanserine sebep olabiliyor. Özellikle Japonya'da besinler çok sýcak tüketildiðinden mide kanseri oraný çok yüksektir." diyor.

 

 

Oturarak su içmek hastalýklardan koruyor

 

Ayakta su içmenin yanlýþlýðý da birçok hadiste karþýmýza çýkar ve oturarak içilmesi tavsiye edilir. Bunun saðlýk açýsýndan önemi ise þöyle: Herhangi bir sývýyý ayakta içtiðimizde doðrudan onikiparmak baðýrsaðýna, oturarak içtiðimizde ise önce mideye daha sonra onikiparmak baðýrsaðýna gider. Sývýlarýn önce mideye gitmesi daha saðlýklý; çünkü mide asidi sayesinde sývýnýn içinde bulunan mikroplar ölüyor. Böylelikle birçok hastalýktan korunmuþ oluyoruz.

 

Suyun üç yudumda içilmesi ile ilgili hadisin hikmeti de; suyun yavaþ içildiðinde vücudun ihtiyaç duyduðu yer tarafýndan emilmesinden kaynaklanýyor. Hýzlý içildiðinde ise vücutta gereken vazifesini yapamýyor.

 

Zaman

 

 

 

 

Peygamber Efendimizin yemekteki edep ve ahlâký

 

Doðruyu, güzeli ve faydalýyý öðrenebileceðimiz tek hakikat kaynaðýmýz Efendimiz (sav)`dir. O`nun hayatýnýn her karesini, her ayrýntýsýný iyi öðrenerek hem dünyada hem de öteki âlemde huzura kavuþabiliriz. `Gökteki yýldýzlardýr` sahabelerinin gözünden Peygamber efendimizin, yemek ve sofra hayatý...

 

Hz. Peygamber (sav) bulduðunu yerdi. Onun nezdinde yemeklerin en sevimlisi, defef þeklinde yenilen yemekti. Defef ise, birçok elin uzatýldýðý yemek sofrasý demektir.

 

- Onun nezdinde yemeklerin en sevimlisi et yemeði idi

 

Yemeklerin en sevimlisi, onun nezdinde et yemeðiydi. Et yemeði hususunda þöyle demiþtir: `Bu yemek duyma hassasýný geliþtirir. Dünya ve ahirette yemeklerin efendisi bu yemektir. Eðer ben Rabbimden her gün bana bu yemeði yedirmesini niyaz etseydim, rabbim bana muhakkak yedirirdi`

 

Hz. Peygamber tiridi et ve kabak ile birlikte yerdi. Kabaðý severdi. `Bu benim Yunus kardeþimin bitkisidir` derdi. Hz. Peygamber (sav) kendisi için avlanan kuþun etini yerdi. Fakat bizzat avlanmazdý. Hz. Peygamber et yediði zaman baþýný etin üzerine eðmezdi. Eti aðzýna götürür, sonra ön diþleriyle parçalar yerdi. Kesilen koyunun budunu ve gerdanýný severdi. Çömlekte piþirilen yemeklerden kabak yemeðini, katýklardan da sirkeyi severdi.

 

- Bu hurma cennettendir ve sihir için þifadýr

 

Hurmadan da Ucve denilen Medine hurmasýný severdi. Ucve hurmasý için bereket duasý etmiþtir: `Bu hurma cennettendir. Zehir ve sihir için þifadýr`

 

- Hoþuna gideni yer, hoþuna gitmeyeni yemezdi

 

Hz. Peygamber (sav) sarýmsak, soðan yemeyi kerih görürdü. Hiçbir yemeði kötülemezdi. Ancak hoþuna gideni yer, gitmeyeni terk ederdi. Eðer midesi bir yemeði almazsa, o yemeði baþkasýna kötülemezdi.

 

- Yemeye dua ile baþlardý

 

Hz. Peygamber sofrasý kurulduðu zaman þöyle derdi:

 

`Allah`ýn ismiyle baþlarým! Ey Allah`ým! Bu nimeti þükrü yapýlmýþ ve cennet nimetinin verilmesine vesile yapacaðýn bir nimet kýl.

 

- Yemeðini yer sofrasýnda dizleri üzerinde yerdi

 

Yemek için oturduðunda, çoðu zaman, dizlerinin üzerine otururdu. Namaz kýlan bir kimsenin oturduðu gibi otururdu. Ancak þu farkla ki sað ayaðýný diker, sol ayaðýnýn üzerine otururdu. `Ben sadece bir kulum! Kulun yediði gibi yer, kulun oturduðu gibi otururum` derdi.

 

- Yemeði çok sýcak iken yemezdi

 

Hz. Peygamber (sav) sýcak yemeði yemezdi. `Sýcak yemekte bereket yoktur. Allah Teâlâ bize ateþi yedirmemiþtir. Bu bakýmdan yemeði soðutunuz da yiyiniz` derdi.

 

Sað eliyle ve önünden yerdi

 

Tabaðýn kendi tarafýna düþen kýsmýndan yerdi. Üç parmaðý ile yerdi. Çoðu zaman dördüncü parmaðýný da yardýmcý yapardý. Hiçbir zaman iki parmakla yemezdi. `Ýki parmakla yemek, þeytanýn yiyiþidir` derdi.

 

Su ile hurma

 

Yemeðinin çoðu su ile hurmaydý. Hurma ile sütü bir arada yer ve onlara `en güzel iki yemek` diye isim verirdi.

 

- Yemekten sonra þöyle dua ederdi:

 

Yemekten doyduðu zaman þöyle derdi: `Hamd Allah`a mahsustur. Ey Allah`ým! Senin içindir hamd. Yedirdin ve doyurdun. Ýçirdin hem de doya doya içirdin. Ancak Senin içindir hamd... Nimetini inkâr etmediðimiz, þükrünü terk etmediðimiz ve nimetinden müstaðni olmadýðýmýz halde, bu ikrar ve itiraflarda bulunuyoruz`

 

- Yemekten sonra elini yýkar, yüzünü mesh ederdi

 

Hz. Peygamber (sav) özel olarak et ve yemek yediði zaman iki elini güzelce yýkar, sonra kalan su ile yüzünü mesh ederdi.

 

- Suyu üç yudumda içerdi

 

Hz. Peygamber suyu üç nefeste içerdi ve her nefesin baþýnda bir besmele çekmek üzere üç defa besmele çekmiþ olurdu ve

 

her içiþin sonunda `Elhamdülillah` demek suretiyle üç defa hamdederdi. Suyu eme eme ve tada tada içerdi.

 

- Önce saðýndakine ikram ederdi

 

Hz. Peygamber (sav) içtiði sudan arta kalaný saðýnda bulunan kimseye verirdi. Gerek yemek kabýna, gerekse su kabýna nefesini alýp vermezdi. Aðzýný kaptan çekerek nefesini verirdi.

 

- Çoðu zaman yiyeceðini kendi hazýrlardý

 

Hz. Peygamber (sav) evinde, azat edilmiþ köleden daha utangaçtý. Aile efradýndan yemek istemezdi. Onlara `Benim caným filan yemeði istiyor` diye telkinde bulunmazdý. Eðer yedirirlerse yerdi. Kendisine ne verirlerse, kabul ederdi. Hz. Peygamber`e hangi sudan içirseler içerdi. Çoðu zaman bizzat kalkar, yiyecek ve içeceðini hazýrlardý.

 

- Peygamberimizin `bu güzeldir` dediði yemek

 

Hz. Osman(r.a) kendisine `paluze` takdim etti. Paluze`den yediler ve Hz. Osman`a:

 

`Ey Ebu Abdullah! Bu nedir?` diye paluzenin ne olduðunu sordu.

 

O da þöyle cevap verdi:

 

`Anam, babam sana feda olsun! Biz yað ile balý çanaða koyup ateþin üzerinde ýsýtýyoruz. Sonra kaynatýyoruz. Kaynadýktan sonra buðdayýn öðütülmüþ özünü o bal ve yaðýn içerisinde kavuruyoruz. Sonra katýlaþýncaya kadar karýþtýrýyoruz. Ýþte gördüðünüz þekle giriyor`

 

Hz. Peygamber (sav) bu söz üzerine þöyle buyurmuþtur:

 

`Muhakkak bu yemek güzeldir`

 

- Elenmemiþ arpa ekmeði yerdi

 

Hz. Peygamber (sav) elenmemiþ arpa ekmeði yerdi. Hz. Peygamber bazen salatalýklarý yaþ hurma ile bazen de tuzlayarak yerdi.

 

Hz. Peygamber`in nezdinde yaþ meyvelerin en sevimlisi kavun (veya karpuz) ve üzümdü. Kavunu bazen ekmek ve þekerle yerdi. Çoðu zaman da yaþ hurmalarla beraber yerdi.

 

Çoðu zaman üzüm salkýmýný aðzýna götürür, aðzýyla taneleri kopararak yerdi. Aðzýna götürdüðü salkýmýn taneleri sakalýnýn üzerinde ipe dizilmiþ inci taneleri gibi görünürdü.

 

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

Dein Kommentar

Du kannst jetzt schreiben und Dich später registrieren. Wenn Du ein Konto hast, melde Dich jetzt an, um unter Deinem Benutzernamen zu schreiben.

Gast
Auf dieses Thema antworten...

×   Du hast formatierten Text eingefügt.   Formatierung jetzt entfernen

  Nur 75 Emojis sind erlaubt.

×   Dein Link wurde automatisch eingebettet.   Einbetten rückgängig machen und als Link darstellen

×   Dein vorheriger Inhalt wurde wiederhergestellt.   Editor leeren

×   Du kannst Bilder nicht direkt einfügen. Lade Bilder hoch oder lade sie von einer URL.

×
×
  • Neu erstellen...