Zum Inhalt springen
Qries Qries Qries Qries Qries Qries

Empfohlene Beiträge

Beytullah'ta Ben

Cengiz Numanoglu

 

Bir sancak altýnda kaç milyon insan,

Ne tenleri benzer, ne dilde lisan...

Olmuþlar... Tek yürek, tek beden de can;

Ýnsanlýðý gördüm... Beytullah'ta ben...

 

Yedi baðýn gülü, ayný destede,

Yetmiþ iki millet, ayný listede,

Kaç milyon ''Âmin'' der, ayný bestede;

Tevhîd'le haþroldum... Beytullah'ta ben...

 

Sînelerde alev, ne kül ne duman,

Dillerde bir soru: ''Vuslat ne zaman?''

Cehennem söndürür, böylesi îman...

Aþk ne imiþ gördüm... Beytullah'ta ben...

 

Okyanuslar aþmýþ, gelmiþ nicesi,

Aç, susuz, uykusuz, gündüz gecesi...

Her nefes, dilinde Kur'ân hecesi;

Sevdâlýlar gördüm... Beytullah'ta ben...

 

Rabb'in o davetli misafirleri;

Doldurmuþ, Mekke'de her karýþ yeri.

Dillerinde dinmez, ''LEBBEYK'' sesleri,

Arþ'a yollar gördüm... Beytullah'ta ben...

 

Bir damla misâli, kapýlmýþ sele;

Zengin, fakir, paþa, nefer elele...

Yan yana secd'eder, sultanla köle;

Mahþerle tanýþtým... Beytullah'ta ben...

Kimi görmez gözü, elinde âsâ;

Lâkin, kalp gözünü açmýþ devâsa...

Yüzünde tebessüm, ne gam, ne tasa,

Döner durur gördüm... Beytullah'ta ben...

 

Kimi, ayaðýnda yarým çarýðý;

Kaç yerinden kanar, topuk yarýðý...

Meðerse; kefenmiþ baþta sarýðý,

Ne âþýklar gördüm... Beytullah'ta ben...

 

Baktým... Sofrasýnda, nice melekler;

Bir tas zemzem suyu, kuru ekmekler,

Gözleri Kâbe'de iftarý bekler,

Tokluðuma yandým... Beytullah'ta ben...

 

Bir zerre gözü yok, dünya aþýnda,

Âhir rýzkýn arar, harman baþýnda,

Rabb'in nazarýný, Kâbe taþýnda;

Gören gözler gördüm... Beytullah'ta ben...

 

Kimi bahardadýr, görmemiþ yazý,

Kiminin geçiyor, Mevlâ'ya nazý;

Kýlýnýr Kâbe'de vedâ namazý,

Ýmrendim.. El açtým, Beytullah'ta ben...

Kiminde kalmamýþ, derman bacakta;

Ýki büklüm yürür, gitmez kucakta...

Erimiþ.. Kaybolmuþ.. Cenâb-ý Hakk'ta

Pervaneler gördüm.. Beytullah'ta ben...

 

O kambur sýrtýnda, eski torbasý,

Torbasýnda sanki, Cennet urbasý..

Hele bir, kýyamda var ki durmasý;

Göz göz oldum, doldum... Beytullah'ta ben...

Bin rütbeyi, bir secdede atlayan,

Bir secdeyi, yüz binlere katlayan,

Bu kârýný meleklerle kutlayan,

Ne tâcirler gördüm... Beytullah'ta ben...

 

Hacerü'l-Esved'de adýn yazdýran,

Îman pençesinde, nefsi ezdiren,

Yücelen ruhuna, Arþ'ý gezdiren,

Ne veliler gördüm... Beytullah'ta ben...

 

Unutmuþ... Dünyanýn vefâ derdini,

Yýkmýþ... Kalbindeki, riyâ bendini,

Öyle teslim etmiþ, Hakk'a kendini;

Canda Cânân gördüm... Beytullah'ta ben...

Bir sevdâ seli var, Safâ Merve'de;

Damlalar köpürmüþ, vecde girmede.

Nice peygamberler, nice zirvede;

Durup bakar gördüm... Beytullah'ta ben...

 

Ýbrahim Makâmý, sultan sofrasý;

Sunulur herkese, bir kevser tasý...

Bir cennet þöleni, perde arkasý,

Ne sahneler gördüm... Beytullah'ta ben...

 

Melekler almýþlar, þölenden payý;

Sarmýþlar, Kâbe'de bütün semayý.

Kalem anlatamaz, bu içtimayý,

Âciz bir kul oldum... Beytullah'ta ben...

Kaç yerinden açýlmýþ, gökte kapýlar;

Ardýnda saraylar, zümrüt yapýlar,

Vâdeleri sonsuz, nice tapular;

Elden ele gördüm... Beytullah'ta ben...

 

Durdum da, tavâfý seyrettim hayran;

Gördüm: Bir kâinat misâli devran...

Hangisi melektir, hangisi insan?

Þaþýrdým çok zaman... Beytullah'ta ben...

Bir saðnak misâli selâm yaðmuru,

Gönüller yýkanmýþ, kalpler dupduru.

Ýhlâs ateþinde, nice hamuru;

Piþiyorken gördüm... Beytullah'ta ben...

 

Yaþ desem... Yaþ deðil, gözlerden akan,

Bir sel ki, günahlar bendini yýkan...

Kâbe göklerinden, semaya çýkan;

Merdivenler gördüm... Beytullah'ta ben...

 

Daðlar, taþlar, secde gelmiþ kavrulur,

Kum tanesi, ''Allah'' diye savrulur...

Göz nereye baksa, Rahman'ý bulur,

Ne zikirler duydum... Beytullah'ta ben...

 

Ter döktüm.. Susadým, nefsimden yana,

Baþkasý bir lezzet vermedi bana;

Dediler: ''Bu zemzem, þifadýr cana''

Ýçtim kana kana... Beytullah'ta ben...

Mescid-i Haram'da dokuz minâre;

Diyor ki: ''Bendedir, gaflete çâre''

Bir günde beþ kere, yürek bin pâre;

Ezanlar dinledim... Beytullah'ta ben...

 

Bir mânâ sarayý, Mescid-i Haram;

O ne ince nakýþ, o ne ihtiþam...

Her kalbe, Muhammed Aleyhisselâm;

Bin taht kurmuþ gördüm... Beytullah'ta ben...

Vah ki bana! Bunca yýldýr gülmezdim,

Gözlerimden böyle yaþlar silmezdim.

Vah ki bana! Huþû nedir bilmezdim;

Tattým o lezzeti... Beytullah'ta ben...

Yýllar geçti, aramakla özümü;

Dünya malý kör etmiþti gözümü,

Unutmuþtum, ''Kâlû Belâ'' sözümü;

Gör ki hatýrladým... Beytullah'ta ben...

Çekildi kanýmdan, þeytân-ý kebir,

Çekildi kanýmdan, zorbalýk cebir,

Ne bir hased kaldý, ne gurur kibir;

Yerle yeksan oldum... Beytullah'ta ben...

Bir zaman derdim ki: ''Yâ Rabbî neden,

Bir daha istiyor, bir kere giden? ''

Meðer bilemezmiþ, insan gitmeden;

Aldým cevabýmý... Beytullah'ta ben...

    Gördüm ki; bu dünya bir oyalanma,
    Halime bakýp da, mutluyum sanma.
    Bedenim Kâbe'den uzakta amma;
    Gönlümü býraktým... Beytullah'ta ben...

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

  • Antworten 337
  • Erstellt
  • Letzte Antwort

Top-Benutzer in diesem Thema

Ne Kadar Da Sabýrlýsýn Yâ Rabbi

Cengiz Numanoðlu

 

Mal Senin..Mülk Senin..Buyuran Sensin,

Hükmünü, apaçýk duyuran Sensin,

Yaratan.. Yaþatan.. Doyuran Sensin,

Yine de kullarýn, þeytana tâbî;

Ne kadar da sabýrlýsýn.. Yâ Rabbî...

 

Kur'ân'a cür'et var, göz göre göre,

Ayaklar altýnda, örf, âdet, töre,

''Ýslam'' türetmiþiz, herkese göre;

Olmuþuz... Para, pul, putlara tâbî;

Ne kadar da sabýrlýsýn Yâ Rabbî...

 

Cezâ ve mükâfat, Kur'ân'da çok net,

Kimsede ne korku.. Ne de bir gayret.

Sanki.. Bize deðil, Cehennem Cennet;

Olmuþuz.. Fal, büyü, cinlere tâbî;

Ne kadar da sabýrlýsýn.. Yâ Rabbî...

 

Dünyayý boðarken, zulmün tekeli,

Terâziyi tutan, eller lekeli.

Çatýlarý basmýþ, cehâlet seli;

Olmuþuz.. Bir kara vicdâna tâbî;

Ne kadar da sabýrlýsýn.. Yâ Rabbî...

 

O ''Kâlû Belâ'' yý unuttuk çoktan,

Ýþret soframýzda, kuþ sütü noksan.

Kimin umûrunda; ''Mâide doksan'';

Olmuþuz.. ''Hayyamcý'' fýrkaya tâbî;

Ne kadar da sabýrlýsýn.. Yâ Rabbî...

 

Fakirdik.. Ve lâkin, haddi bilirdik,

Secdede hamd ile, vecde gelirdik.

Üç kuruþ gördükçe, sanki delirdik;

Kýldýk.. Her güzeli, çirkine tâbî;

Ne kadar da sabýrlýsýn.. Yâ Rabbî...

 

Delik deþik olmuþ, âhlak yasasý,

Sülüklerle dolmuþ, devrân kasasý.

Mahþermiþ... Mîzanmýþ... Kimin tasasý;

Artýk.. Rüþvet bile, rüþvete tâbî;

Ne kadar da sabýrlýsýn.. Yâ Rabbî...

 

Yüz yüze ikrâmda, sahte bir yarýþ,

Dostun arkasýndan, diller bir karýþ.

Lâfta kalmýþ... Sevgi, saygý ve barýþ;

Olmuþuz.. Selâmsýz bir nesle tâbî;

Ne kadar da sabýrlýsýn.. Yâ Rabbî...

 

Bir yanda milyonlar, aç, sefil bekler,

Bir deri bir kemik, üryân bebekler,

Bir yanda el bebek, kaniþ köpekler;

Olmuþuz.. Bencil bir nesle tâbî;

Ne kadar da sabýrlýsýn.. Yâ Rabbî...

 

Denizler kokuþmuþ, daðlar yanmada,

Bacalar, göklere zehir sunmada,

Dünya can çekiþir; son savunmada;

Nîmete nâmertçe, açmýþýz harbi,

Ne kadar da sabýrlýsýn.. Yâ Rabbî...

 

Herþeyi uydurduk, hâþâ Kitaba,

Haram ve helâli, koyduk bir kaba;

Çorbamýza bile, karýþtý ribâ,

Sana ve Resûl'e, açmýþýz harbi,

Ne kadar da sabýrlýsýn.. Yâ Rabbî...

 

Alýþmýþ dilimiz, fitne tadýna,

Ýslâm zulmedermiþ, güyâ kadýna.

Yalan söylüyoruz, Kur'ân adýna;

Yüce Kelâmýna, açmýþýz harbi

Ne kadar da sabýrlýsýn.. Yâ Rabbî....

 

Nasýl da bastýrmýþ.. Küfrân sisleri,

Kaybolmuþ.. Nebî'nin, nûrlu izleri.

Bunca belâ.. Uyarmýyor bizleri;

Olmuþuz.. Kör, saðýr bir nesle tâbî;

Ne kadar da sabýrlýsýn.. Yâ Rabbî...

 

Anlatmaya, dilde lisan yetmiyor,

Utancýndan, durdu kalem gitmiyor,

Ne yapsak da, bizde kusur bitmiyor;

Olmuþuz.. Bir kere isyâna tâbî;

Kurtar bizi.. Kurtar bizi.. Yâ Rabbî...

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

Tahayyül dahî edemezsin...

bir körün kaleminden © - 07.04.2010

 

 

Suskunlugumun bedeli, caresizligimin diyetidir edebiyatim

Aldim elime kalemi, beni yani seni yazarim.

 

Kelimeler kifayetsiz olsa da, kalemim durmaz, yine yazar dururum.

Cünkü kalemim ruhumun tek tercümani, girdaplarda tek tutundugum...

 

Ya Rabbî, edna kulun Seninle dertlesir, anca Sana niyaz eder...

Ey kalblerin yaraticisi! Hilkatinde bir beser vardir, öyle güzel öyle ender.

 

Ya Rabbî, iste onu Rahmetine gark eyle...!

Ya Rabbî, iste onu nebilerle, salihlerle, sehitlerle hasreyle!

 

Ve simdi hitabim acizane o güzel kuluna...

    Sen;
    Sen ki hayatimi tamamlayan, beni bütünleyen.
     
    Öyle bir özlem icerisindeyim ki;
    Tahayyül dahî edemezsin.
     
    Hani cocukken en sevdigin oyuncagin vardi ya,
    Ve komsu cocuklari elinden alip kirmislardi ya,
    O gün aglamistin.
    Annen, sanki göz pinarlarin kuruyacakmis endisesi icersindeydi.
    Cünkü o kadar cok aglamistin ki.
    Kalbin buruk, ellerin bombos kalmisti.
     
    Ben de simdi öyleyim cancagizim...
    Tahayyül dahî edemezsin.
     
    Hasret, özlem, ask, vuslat nedir bilmez iken,
    Her duyguyu en âlâsinda hissettim birden.
     
    O kalbim neymis amma, kücücük görünse de...
    Alemleri icinde barindirir ve bir saltanat tasir.
     
    Oraya bir taht kurmus bir güzel sultan...
    Ya Rabbî, ne yüce fatihtir o salih insan...!
     
    Lâkin ân gelir hüzünlenir, aglarim...
    Yalnizligima, sultansiz Istanbul olusuma yanarim.
     
    Yine senin varliginla mütebessim olur, müsterih olurum.
    Ayni zamanda yokluguna üzülürüm.
     
    Dualarimda hep sen, yine sen, halâ sen.
    Rabbim seni iki cihanda da mutlu ve huzurlu eylesin cancagizim, öyle nazlanirim Rahmana ben.
     
    Beni aglattigin kadar, seni de en az o kadar güldürsün.
    Keske diyorum, keske hissettiklerimi birer birer seninle paylasabilsem.
     
    O kadar doluyum ki.
    Tahayyül dahî edemezsin.
     
    Sen ve ben; mükemmel denklik icerisinde oldugumuza yanarim.
    Öyle olmasaydi da seni bir hisimla itebilseydim.
     
    Evet, dünya döner, zaman gecer, ömür biter de
    kalp halis sevdiginden gecemez iste.
     
    Neden mi? Sevgi vefâ ve fedâ bekler derler.
    Bunu da anca berrak ask ile sevdigine nazar eden anlar.
     
    Akli, fikri ve maddesi ile seven ne anlar ne haz alir sevgiden
    Cünkü ´yaratilani severiz biz yaratandan ötürü´ diye biliriz Yunus Emre´den
     
    Askin sirri söyle ki; hilkatte Haliki bulmak.
    Tersine degil ki; fânîyi bulmus iken bâkîyi birakmak.
     
    Ve ben; vallahi, yüce Mevlâ´dan seni ahiretim icin istedim.
    Bu dünyayi tarla bildim, ekinimi seninle bicmek istedim.
     
    Hayalimde meyveler verdik, aclari doyurduk...
    Düslerimde el uzattik, yollarda kalanlara fener olduk.
     
    Aklimda ben senden isik alan bir hilal, sen ise isik sacan sems idin.
    Öyle parliyorduk ki, gözlerin kamasir, tahayyül dahî edemezdin...
     
    Bundan dolayi olsa gerek, ruhum seni öylesine benimsemis ki...
    Birakmiyor. Birakamiyor.
     
    Semsim;
    Sen bunu tahayyül dahî edemezsin...

 

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

GÖÐE BAKMA DURAÐI

Turgut Uyar

Ýkimiz birden sevinebiliriz göðe bakalým

Þu kaçamak ýþýklardan þu þeker kamýþlarýndan

Bebe diþlerinden güneþlerden yaban otlarýndan

Durmadan harcadýðým þu gözlerimi al kurtar

Þu aranýp duran korkak ellerimi tut

Bu evleri atla bu evleri de bunlarý da

Göðe bakalým

 

Falanca duraða þimdi geliriz göðe bakalým

Ýnecek var deriz otobüs durur ineriz

Bu karanlýk böyle iyi aferin Tanrýya

Herkes uyusun iyi oluyor hoþlanýyorum

Hýrsýzlar polisler açlar toklar uyusun

Herkes uyusun bir seni uyutmam bir de ben uyumam

Herkes yokken biz oluruz biz uyumayalým

Nasýl olsa sarhoþuz nasýl olsa öpüþürüz sokaklarda

Beni býrak göðe bakalým

 

Senin bu ellerinde ne var bilmiyorum göðe bakalým

Tuttukca güçleniyorum kalabalýk oluyorum

Bu senin eski zaman gözlerin yalnýz gibi aðaçlar gibi

Sularým ýsýnsýn diye bakýyorum ýsýnýyor

Seni aldým bu sunturlu yere getirdim

Sayýsýz penceren vardý bir bir kapattým

Bana dönesin diye bir bir kapattým

Þimdi otobüs gelir biner gideriz

Dönmeyeceðimiz bir yer beðen baþka türlüsü güç

Bir ellerin bir ellerim yeter belleyelim yetsin

Seni aldým bana ayýrdým durma kendini hatýrlat

Durma kendini hatýrlat

Durma göðe bakalým

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

ASK (ömer faruk tekbilek´ten "i love you" eserinden esinlenerek...)

bir körün kaleminden © - 16.04.2010

 

yoklugunda gönlümde muhabbetin derinlesti...

günler gectikce hasretim koyulasti...

 

vuslat özlemi ile yanar oldum.

sensizlik bana öyle vurdu ki, saskina döndüm.

 

ama varligina mütesekkirim,

ve yokluguna da mütefekkirim...

tanismamiza müserrefim...

gördügün gibi karma karisik hallerdeyim,

 

divaneyim,

bicareyim,

avareyim....

 

yine de ne nisyankâr, ne isyankârim

gün be gün secdelerimde niyaz eder aglarim

belki rahmanim bana acir da azad eder diye ümitlenirim

öyle ki an gelir maverâ´dan fermanimi beklerim

yine an gelir su pürmelal halden kurtulurum

bir bülbül edasiyla dudaklarimda bir terennümüm duyulur

lakin artik daha da cok ketumum...

 

kendi halimde yasar,

yillarin ay olmasini,

aylarin haftalara dökülmesini,

haftalarin günlere denk gelmesini,

günün saati bulmasini,

saatin dakika ile bulusmasini,

dakikanin saniyeyi görmesini,

ve o saniyenin vurmasini,

nihayette de asikin masukuna kavusmasini

dört gözle beklerim ki,

 

su üc günlük dünyada

o iki sevdigim ile bulusamadim ya,

orada, hani orasi var ya,

bir olan, Ehad olan, Hayy olan, Kayyum olan, Baki olan, Kerim olan, Latif olan, Cemil olan, benden insaAllah razi olacak olan O ALLAH azze ve cellenin gününde, kiyamet gününde, bu arzum ebediyet icin vâr eder...

 

deliyim öyle degil mi...?

ask seni derbeder, heder etmis diyorsun degil mi...?

evet, haklisin.

Ben deli divaneyim, siril siklam asigim...

sefaat efendim, medet sultanim....!

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

GEL...!

Karacaoglan

Baðlandý yollarým, kaldým çaresiz

Gayri dünya bana aralandý, gel.

Derildi defterim artsýz arasýz

Üst üste dizildi sýralandý, gel.

 

Yâri görse idim haftada ayda

Sevip ayrýlmaktan ne buldum fayda

Azrail göðsümde caným hay hayda

Ciðerimin baþý yaralandý, gel

Karac'oðlan der ki baþa yazýldý

Gözüm yaþý ceyhun oldu süzüldü

Kefenim biçildi, kabrim kazýldý

Mezarýmýn üstü karalandý, gel...!

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

MENZÝL

Karacaoglan

 

 

Evvel sen de yücelerden uçardýn

Þimdi enginlere indin mi gönül?

Derya, deniz, dað, taþ demez geçerdin

Karada menzilin aldýn mý gönül?

 

Yiðitliðin elden gitti yel gibi

Damaðýmda tadý kaldý bal gibi

Hoyrak eli deðmiþ goncagül gibi

Bozulmuþ baðlara döndün mü gönül...?

 

 

Hasta oldun yataðýný istersin

Kadir mevlâm saðlýðýný göstersin

Cennet-i Aladan Bir köþk dilersin

Boynunun farzýný kýldýn mý gönül?

    Karacaoðlan der ki söyle sözünü
    Hakka teslim eyle kendi özünü
    El içinde karalama yüzünü
    Yolun doðrusunu buldun mu gönül?

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

KANATLAR

Arif Nihar Asya

 

 

Yaþamaktan mý yorgunum, bilmem

Seni günlerce beklemekten mi?

Yine yoldan geyik geyik sekiþin

Gün sönerken mi, ay batarken mi?

 

 

Söyle: Memnun musun uzaklarda

Yuvan aydýn gönülcüðün þen mi?

 

Yine kalsýn mý, dizlerimde baþýn

Yine koynumda can çekiþsen mi...?

Kim sorar, ey hayat, kim düþünür

Ki vakit geç mi yoksa erken mi?

 

 

Söyle: Memnun musun uzaklarda

Yuvan aydýn gönülcüðün þen mi?

 

Gökte kanatlar bizimdi... bilmezdik

Bu hafiflik kanat mý yelken mi;

Anlamaz, anlamazdýk Allahým

Böyle yekpare can mýyýz ten mi?

 

 

Söyle: Memnun musun uzaklarda

Yuvan aydýn gönülcüðün þen mi?

 

Bilemem: Gizli gizli "gel" dediðin

Baþka bir aþina mýdýr, ben mi;

Kadehinden mi sarhoþum hala

Kadahlerinden mi?

 

Söyle: Memnun musun uzaklarda

Yuvan aydýn gönülcüðün þen mi...?

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

KALBÝMÝN MAHURU

Nurullah Genc

 

 

Sen ki, gül bahçesinde kalbimin mâhurusun...

Bir de hüzzâm yerine bana nihâvendi sun

O kâbus günlerin matemi unutulsun

Gülümse de ruhumun gözyaþlarý kurusun

Sen ki, gül bahçesinde kalbimin mâhurusun

Bir de hüzzâm yerine bana nihâvendi sun

 

 

Sevdamýzý duyunca aynalar coþtu bugün

Hayalimde efsulu yüzün bir hoþtu bugün

Seni gören aðaçlar, kuþlar sarhoþtu bugün

Söyle niye penceren yine bomboþtu bugün

Sen ki, gül bahçesinde kalbimin mâhurusun

Bir de hüzzâm yerine bana nihâvendi sun...!

 

***

âh gülüm, günüm nihâvend olur mu bir gün...?

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

Mehtaba Hitabim

leyl-i cemîl iken,

secde´de vecd ederken,

sema´ya ellerimi kaldirmistim,

ve mehtabin bana tebessüm ettigine sahit oldum...

 

o ân ki her zerremle "subhanallâh" dedi ruhum

kapadim gözlerimi, icime cektim o nûru - bir de ne göreyim?

Heyhat...! Kara bulutlar yaklasir olmus mehtabima...

ve mehtap görünmez oldu birden gözlerime...

 

ama sükût eden o berrak mehtap lisan-i hâl ile benimle konusur

birden sirra kadem bastiysa da, gizemi ile bana derdini anlatir...

ruhum ruhu ile gizli bir bag icerisindedir ki hisseder o nûru,

görür o gönüllere isik sacan kaynagi ayn-î kalbî ile...

 

geceleri zifiri karanlik olsa da mehtapsiz,

yok olmamistir mehtap... kelimeler kifayetsiz...

bilirim ki sems gündüzleri isitir âlem-i dünyayi

ve mehtap da semsin dostudur, sems vâr oldukca da, mehtap semsi terk etmez, ona ihanet edemez...

 

mehtabin önüne sadece bir set cekilmistir

kara bulutlarin dagilmasini beklemek durumundadir

mehtabimin menzili dâr-i bekâdir

bu dünya ona dar ve kezbândir...

 

öyle bir dünya ki;

gözlere mil ceker,

sonra o amâyi insafsizca cöllere atar,

hem yolsuz hem susuz birakir...

 

bu yolculukta askin tadina varan ama huzurludur,

divaneliginden memnundur...

sancisi sadece mavera´dan kendisini beklettiren fermandir

dünya sahrasinda bir ab-i hayat niyaz eder ki Mevlâ´dan, o da milk-i bekâdir...

 

Mehtabim cik gayri, felaha erme vaktidir...

bir körün kaleminden © - 26.04.2010

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

DÜÞÜNCE

Yahya Kemal Beyatli

 

Ülfet* belâlý þey, fakat uzlet* sýkýntýlý,

Bilmem nasýl geçirmeliyim son beþ on yýlý?

Ýnsanlar anlaþýldý. Cihânýn da sýrrý yok,

Kalsaydý terkeþimde bugün tek bir altýn ok

En tatlý bir hayâl için atmazdým ufkuma.

 

Dalsýn yakýnda gözlerim artýk son uykuma!

 

"Yalnýz duyan yaþar" sözü, derler ki, doðrudur

"Yalnýz duyan çeker" derim, en doðru söz budur.

 

Gördüm ve anladým yaþamak mâcerâsýný,

Bâkiyse rûh eðer dilemezdim bekasýný.

Hulyâsý kalmayýnca hayâtýn ne zevki var?

 

Bitsin, hayýrlýsýyla, bu beyhûde* sonbahar!

 

Ölmek deðildir ömrümüzün en fecî iþi,

Müþkül budur ki ölmeden evvel ölür kiþi.

 

 

 

* ülfet; dostluk

* uzlet; izdiva, yalnizlik

* beyhûde; anlamsiz

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

Bir Ben Vardýr Bende...

Yunus Emre

 

Severim ben seni candan içeri

Yolum vardýr bu erkândan içeri.

 

Beni bende demen, bende deðilim

Bir ben vardýr bende benden içeri.

 

Nereye bakar isem dopdolusun

Seni nere koyam benden içeri.

 

O bir dilberdürür yoktur nisâni

Nisan olur mu nisandan içeri.

 

Beni sorma bana bende deðilim

Sûretim hoþ yürür don'dan içeri.

 

Beni benden alana ermez elim

Kadem kimbasa sultandan içeri.

 

Tecelliden nâsib erdi kimine

Kiminin maksudu bundan içeri.

 

Kime dîdar gününden sûle deyse

Onun sû'lesi var günden içeri.

 

Senin aþkýn beni benden aliptir

Ne sirin dert bu dermandan içeri.

 

Seriat, tarikat yoldur varana

Hakikat mârifet andan içeri..

 

Süleyman kuþ dilin bilir dediler

Süleyman var Süleyman'dan içeri..

 

Unuttum din diyânet kaldý benden

Bu ne mezhepdürür dinden içeri..

 

Dinin terkedenin küfürdür iþi

Bu ne küfürdür îmandan içeri..

 

Geçer iken Yunus sas oldu dosta

Ki kaldi kapida andan içeri....

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

Aþkýn gönlüme dolduðundan beri,

Aþkýndan baþka neyim varsa hep yandý;

Aklý, dersi, kitabý hepsini rafa kaldýrdým

Ama þiirler, gazeller, rubailer öðrendim...

 

Ben âþýklýðý senin kemâlinden öðrendim.

Beyit ve gazel söylemeyi cemâlinden öðrendim.

Gönül perdesinde hayalin raksetmede;

Ben en güzel raksý senin hayalinden öðrendim...

 

 

 

kaynak: Mevlâna"nýn Rubaileri (Tam Metin), Çev M. Nuri Gençosman, I.II c. MEB Yay Ýst. 1997. Rubai No: 1054

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

Aþký ihmal etmemek gerek...

 

Dünyevî de olsa aþktan yüz çevirme

Çünkü Hakk'a yükselmene hizmet edebilir

Elifbâ'yý iyice öðrenmeden

Kur'ân'ýn sâhifelerini nasýl anlayabilirsin?

Eðer adýmlarýn aþk yollarýnýn yabancýsýysa,

Git aþký öðren de gel!

Gene de uyanýk ol! Sûret geciktirmesin seni!

Bütün hýzýnla köprüyü geçmeye çalýþ!

 

 

Câmî (R.A.Nicholson, Ýslâm Sûfileri, s.94)

 

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

BENÝ DÜÞÜN, UNUTMA

Yusuf Hayaloglu

 

 

Ay doðarken bir söðüdün ardýndan

Göl yüzünde sisli bir esinti ile

Akþamýn göðsüne hüzün serperek

Ve Yaðmurdan geceye çiçekli perdeler çekerek

 

Beni düþün, Beni düþün, Unutma...

En umarsýz en umutsuz günümde

Baðrýna bir yumruk çökeldiðinde

Ve daðlarýn mazlum ateþi

O güzelim saçlarýna cayýr cayýr yanýp ulaþtýðýnda

 

Beni düþün, Beni düþün, Unutma...

Beni düþün bir kavganýn içinde

Helal bir ekemeðin peþinde

Ve kurtlardan arta kalmýþ yüreðimin

Can çekiþen o son parçasýnýda, sana sakladýðýmý bil

Bil ki haykýrýrcasýna bu esir gövdemi yakarcasýna

Kavuþmak için o serin baðrýna

Ateþten bir yol arýyorum

 

 

Kar yaðarken mor daðlarýn ucundan

Sol yerinde sessiz bir inilti ile

Yastýðýn yüzüne yaþlar dökerek

Ve Akþamdan gizlice bir ah çekerek

 

Beni düþün, Beni düþün, Unutma...

Kan kýzýlý bir gelincik seherinde

Sýrtýma kahbe bir hançer indiðinde

Ve bu gencecik ve bu hemencecik ölüm

Çýðýrtken bir gazete baþlýðýnda

Çýðlýk Çýðlýk sana kavuþtuðunda

 

Beni düþün, Beni düþün, Unutma...

Beni düþün þehre her yaðmur yaðdýðýnda

Islak ve kýrýlgan bir türkünün içinde

Göðsünden dudaklarýna, doðru sancýlý bir isyan kabardýðýnda

Bastýrarak kalbini avuçlarýnla

Sesini okþadýðýmý bil

 

Bil ki yalvarýrcasýna, uzayan yollara daðýlýrcasýna

Sonsuz bir mahþerin ortasýnda

Bir ZEMZEM suyu GIBI SENI seni ÖZLÜYORUM...!

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

ÖZLEDIM

Ibrahim Sadri´nin sesinden

 

Yaðmur da var

Çok sevdiðim rüzgar da

Bugün Pazar

Daha uyanmadý komþular

Damlarýn üzerinde kuþlar

Daha rahatlar

Radyolarda eski þarkýlar çalýyorlar bu saatlerde

Gönül penceresinden ansýzýn bakýp geçenlere doðru

Yaðmur da var

Çok sevdiðim rüzgar da

Daha uyanmadý komþular

Bugün Pazar

Ve ben seni çok özledim

Dýþan çýkmak istiyor caným

Tek baþýna haytalýk etmek

Islanmak Pazar sabahýnda yaðmurda

Boþ caddelerde dolaþmak

Vitrinlerine bakmak maðazalarýn

Sinemalarýn afiþlerine

Sokaklarýn isimlerine

Telefon kulübelerinde uyuyan çocuklara

Bir merhaba demek sessizce

Sahilde martýlara simit atmak

Otobüslerin ilk seferlerine binmek

Gitmek istiyor caným

Hayatýn gittiði yere...

Islýk çalýp þarkýlar uydurmak kendi kendine

Fýrýndan taze ekmek alýp

Buðusunu çekmek içine

Ve ben seni çok özledim

Tam böyle bir þey

Çiçeðe su yürümesi

Bebeðin aðlamasý

Topraðýn uyanmasý

Yaðmurun yaðmasý

Ateþin sýcaðý

Bu Pazar sabahý

Tam böyle bir þey

Bir sabahçý kahvesine uðramak

Bir bardak çay

Taze dem kokusu...

Hayatýn atardamarlarýnda dolaþmak

Bölmeden þehrin uykusunu

Bir siir yazmak

Pazar bulmacasýnýn boþ karelerine

Þiirde tam da bunu anlatmak delice

Tam böyle bir þey

Hesapsýz gölgesiz bedelsiz kimsesiz

Bir þiir yazmak

Bir bardak çay içmek

Sokaklarda gezmek

Yaðmurda ýslanmak

Ve ben seni çok özledim!

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

FETÝH MARÞI

 

Arif Nihat ASYA

 

Yelkenler biçilecek, yelkenler dikilecek;

Daðlardan çektiriler, kalyonlar çekilecek;

Kerpetenlerle surun diþleri sökülecek

 

Yürü, halâ ne diye oyunda oynaþtasýn?

 

Fatih'in Ýstanbul'u fethettiði yaþtasýn!

 

Sen de geçebilirsin yardan, anadan, serden....

Senin de destanýný okuyalým ezberden...

Haberin yok gibidir taþýdýðýn deðerden...

 

Elde sensin, dilde sen, gönüldesin baþtasýn...

 

Fatih'in Ýstanbul'u fethettiði yaþtasýn!

 

Yüzüne çarpmak gerek zamanenin fendini...

Göster: Kabaran sular nasýl yýkar bendini?

Küçük görme, hor görme, delikanlým kendini

 

Þu kýrýk abideyi yükseltecek taþtasýn;

 

Fatih'in Ýstanbul'u fethettiði yaþtasýn.!

 

Bu kitaplar Fatih'tir, Selim'dir, Süleyman'dýr.

Þu mihrap Sinanüddin, þu minare Sinan'dýr.

Haydi artýk uyuyan destanýný uyandýr!

 

Bilmem, neden gündelik iþlerle telaþtasýn

 

Kýzým, sen de Fatih'ler doðuracak yaþtasýn!

 

Delikanlým, iþaret aldýðýn gün atandan

Yürüyeceksin... Millet yürüyecek arkandan!

Sana selam getirdim Ulubatlý Hasan'dan....

 

Sen ki burçlara bayrak olacak kumaþtasýn;

 

Fatih'in Ýstanbul'u fethettiði yaþtasýn!

 

Býrak, bozuk saatler yalan yanlýþ iþlesin!

Çelebiler çekilip haremlerde kýþlasýn!

Yürü aslaným, fetih hazýrlýðý baþlasýn...

 

Yürü, hala ne diye kendinle savaþtasýn?

 

Fatih'in Ýstanbul'u fethettiði yaþtasýn!

 

***

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

belagati ile muhtesem´den

öte... Nurullah Genc

 

gözlerin dokunuyor kalbime ey cefakar

öyle uzun bir hicran sundun ki hayatýma

zehrini yudumluyor ruhum melankolini

lambalar sýrýlsýklam gönlümde sönmesin yar

ellerin ab-ý hayat, gülüþün yar, sesin yar

rüzgar mýdýr, yaðmur mu dumanlý bakýþlarýn

irkiliyor durmadan bedenim, hülya mýdýr

neþ'eme ýzdýrabýn çektiði perdesin yar

umudumun maviye büründüðü yerde mi

mahulyam, ey þebnem edalým, nerdesin yar...?

 

unutma ceylanlarýn çölleri sevdiðini

toprak neva sýrrýný ezberliyor göklerin

renkler uðursuzluðu fýsýldayýp duruyor

ülfetim nevbaharý bekliyor, bilesin yar

zarif bir düðüm gibi duruþun yar, sesin yar

gülleri incinmesin masum dudaklarýnýn

aldýrma, leylaklarýn solduðuna içimde

ruþenimsin ey caným, beyaz bir lalesin yar

ýþýðýsýn þehrayin kalýntýsý ömrümün

sensizim, avareyim; durmayýp gelesin yar...

esrarengiz þarkýlar dinliyorum geceden

neden ýslak bilmem ki, çehresi yýldýzlarýn

mestediyor ruhumu endamýn, ey cefakar

eridim; ýrmaðýna döküldüm; þulesin yar

neden resimler gibi hercaidir sesin, yar

ey deniz yürüyüþlüm, ey hüznümün kaynaðý

küskün ýrmaklar bile benden daha mutludur

þafakta billur olup, gönlüme giresin yar

eski umutlarýmýn son bulduðu yerde mi

sihirli akþamlarýn ülkesinde misin yar...?

ilkin þakayýklarý okþayan parmaklarýn

nedense, kanatlanýp uçtu yalnýzlýðýma

anladým aynalarýn seni kýskandýðýný

yüzünün nakýþýný özledim bilesin yar...

þeydayým, efkarlýyým; duyup da gülesin yar

efsunlu duygularla sarsýlýyor benliðim

hasretim ey cefakar, süreyya gözlerinde

ebedi nalan oldu gözyaþým; silesin yar

pusatsýz suvariler gibiyim yollarýnda

intizarýn alnýma vurduðu halesin, yar...

çeþmeler kurumaya yüz tutmuþsa içimde

iklimler lanetini kusuyorsa ötenin

mahþere aralanan kapýdýr þimdi zaman

dil-rübasýn, mümayiþ sultaný, didesin yar

ellerin ýtýr dalý; duruþun yar sesin yar

çakýyor yüreðimde þimþekleri ferdanýn

ýþýk ol, perdesinden kurtar beni sevdanýn

nerdesin? ..rüyada mý? ..sanki mazidesin yar...

lalezarý solgundur melal yolculuðunun

ýlýksýn, uykudasýn, safsýn, güzidesin yar...

yasaklara nigehban olma, ey mah-ý zemin

orkideler seninle büyüsün bahçemizde

rahmeti özümleyen bir bende-i numune

olalým yeryüzünde, ey can, hep tazesin yar

gurbetin lisanýdýr gülüþün yar, sesin yar

üflerken erdemini maveradan hicabýn

zümrüdüanka neden alev alev yanýyor

ey enis-i mücella, sen ki, yelpazesin yar

limanýsýn ruþenimin bela okyanusunun

semadan damla damla inen firuzesin yar...

esirinim; ey nur-u nigahým, yakma beni

sonsuzlýða seninle varalým, ey cefakar

iliðime iþledin; no'lur, býrakma beni

nazlýsýn; nazarýndýr ufuklarýmý saran

ayrýlýk acýsýdýr damarlarýmda kývranan

yorgunum, yaralýyým; no'lur, býrakma beni

þahikasýn; þavkýnla tutuþtu hücrelerim

esirinim; ey nur-i nigahim, yakma beni...!

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

ÝSTANBUL UFUKTAYDI

Yahya Kemal Beyatli

 

 

Gurbetten, uzun yolculuk etmiþ, dönüyordum.

Ýstanbul ufukta’ydý...

Doðrulduðumuz ufka giderken...

Sevdâlý yüzüþlerle, yunuslar

Yol gösteriyordu.

 

 

Ýstanbul ufuktan,

Sîmâsýný göstermeden önce,

Kalbimde göründü;

Özentili kalbimde bütün çizgileriyle,

Binbir kýyý, binbir tepesiyle,

Binbir gecesiyle.

 

Yýllarca uzaklarda yaþarken,

Ýstanbul’u hicranla tahayyül, beni yordu.

Yer kalmadý beynimde hayâle.

Ýstanbul’a artýk bu dönüþ son dönüþ olsun.

Son yýllarým artýk

Geçsin o tahayyüllerimin çerçevesinde.

 

 

Bir saltanat iklîmine benzer bu þehirde,

Hulyâ gibi engin gecelerde,

Yýldýzlara karþý,

Cânanla berâber,

Allah içecek sýhhati bahþetse...

Bu kâfî...!

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

ÝSTANBUL'UN O YERLERÝ

Yahya Kemal Beyatli

 

 

Aþkýn þeref diyârýný gördümdü bir zaman.

Yýldýzlarýyle baþka bir âlemdi her gece.

Kýpkýrmýzýydý þanlý ufuklarda her þafak.

    Cânanla çýktýðým tepeler... Baþta Çamlýca..
    Hâlâ muhayyilemde parýldar, resim gibi,
    Yârin dudaklarýnda bitip baþlayan visâl.

Cânanla gezdiðim kýyýlar, sürdüðüm hayat,

Öz mâvilikle çerçevelenmiþ o levhada,

Ömrün murâdýmýzca geçen mutlu günleri...

    Yaþ bastý. Görmedim nice yýldýr o yerleri.
    Görsem de görmesem de bu indimde bir benim;
    Mâdem ki þimdi her biri kalbimdedir benim...

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

OPUS-CORPUS-1999

Can Yücel

 

 

Gümüþ kanatlarýyla bezmimize gelen

O huriler o kumrular

Yaþamý yaþatmak için

Seviþmeyi ilan ediyorlar

 

 

Huu çekerek içlerinden

Hakuran kafeslerinden

Ýndirerek daraðaçlarýný yaprak yaprak

Bach'ýn yepyeni bir yapýtýný çalýyorlar

Siyah beyazlarýyla

Kumrular ki makamlarý cennet

 

 

Mekanýmý cennet ediyorlar benim de

Türemiþim bir tuba aðacýnýn köklerine

Gözyaþlarýmla düþünüyorum o gelmeyen geleceði

Yaþamý yaþatmak için

 

***

 

ve rüyalarimda yasiyorum o gelmeyen gelecegi

yasami degil kendimi yasatmak icin...

müstakbeli, istikbali istemiyorum - istedigim müstakbelim olmadigi icin

o gelmeyen sen; dün seni yine rüyamda gördüm...

bir körün kaleminden ©

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

GELMEDÝN

Nurullah Genc

 

 

gelmedin son hayal de yanýp yanýp kül oldu

bu deruni kavgada kýrýlan gönül oldu

þimdi menziller elem, yürek duman, sine çak

devleri mahkum eden hayatým þimdi helak

gelmedin yýldýrýmlar düþtü hülyalarýma

nasýl kýydýn be zalim masum rüyalarýma

sana doðru her adým neden hep ölüm sunar

seni her andýðýmda renk solar,desen yanar

 

 

hangi rüzgar sabýrla böyle koþar ardýndan

hangi el nakýþ nakýþ gergef dokur ardýndan

susarsam anlatýr mý seni göklere tarih

bensiz olur mu sabah güler mi kara talih

gelmedin koptu zincir parçalandý anýlar

sardý bütün ruhumu tükenmeyen aðrýlar

kalbimin pembe köþkü harab oldu gelmedin

bahçesinde açan gül turab oldu gelmedin

bil ki kýyamet kopsa bu ateþ sönmeyecek

heyhat! þair mehtaba bir daha dönmeyecek

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

GECE BESTESÝ

Yahya Kemal Beyatli

 

 

O kuþ en kuytu bahçelerde öter;

Sarmaþýklarla yüklü vâdîde;

Hiç bir el deðmemiþ aðaçlarda;

Geceden tâ þafak sökünceye dek

Yükselir perde perde içli sesi;

En uzun naðmesiyle, bir müddet,

Gaþyeder yer yüzünde dinliyeni;

Bir zaman gök yüzünde yalnýz o ses,

O terennüm kalýr;

Gaþyolur dinledikçe yaldýzlar.

 

 

O kuþ ancak bahâr olunca gelir;

Nerelerden gelir?

Kimse bilmez, bu bir muammâdýr;

Bahâr erince sona

Kaybolur, baþka bir bahâra kadar.

 

 

O kuþun ömrü, bir güzel gecede,

Bir güzel beste söylemekle geçer.

O kuþ en kuytu bahçelerde öter;

Hayâl içinde yaþar,

Hayâl içinde ölür...

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

MODA'DA MAYIS

Yahya Kemal Beyatli

Þafaktan önce uyandým bahâr odamdaydý.

Mayýs, çiçekleri etrâfa öyle bir yaydý

Ki varlýðým büyülenmiþti en derin haz'la

Cihanda lezzet alýnmaz bu duygudan fazla.

Seven kadýnla seven erkeðin visâli gibi,

Bütün saâdet olan mevsimin bu hâli gibi,

Sürekli sevgiyi duydukça anne toprak’tan.

Ýçimde korku nedir kalmýyor yok olmaktan.

 

 

Hayatý râyiha gibi sihriyle sindiren toprak,

Bugün ne semtine baksam, çiçek, çimen, yaprak!

Ýçinde râhata varmýþ yatan azîz ölüler

Demek ki böyle bahâar örtüsüyle örtülüler!

 

***

...ve ben gözleri yasli,

yüregi gamli...

gecenin bu katranî siyahliginda

tekrar vardim fanîligimin idrakina...

 

bir hüzün, bir sevinc kaplar benligimi birden...

savrulup, ucar giderim, olurum bir parca maziden...

titrerim yaprak misali...

güz yakindir... iste budur insanin hali....

 

[...]

bir körün kaleminden ©

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

Rüveyda

Nurullah Genc

[…]

rüveyda, seziyorum; tahammülün kalmadý

ama dur, boþaltayým bütün çýðlýklarýmý

asýrlardýr köhne barýnaklarda

küflenen, çürüyen çýðlýklarýmý

 

at vuruldu; içim paramparça rüveyda

gölgelerin ardýna sakladým kusurumu

sen orda kayýtsýzca gülümsüyor gibisin

ben burda damla damla eriyip akýyorum

yine de, çiðnetemem kimseye gururumu

istenmediðim yeri sessizce terkederim

hatýra kalsýn diye býrakýr da ruhumu

mahzun bir derviþ gibi boyun büker, giderim...

 

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

Dein Kommentar

Du kannst jetzt schreiben und Dich später registrieren. Wenn Du ein Konto hast, melde Dich jetzt an, um unter Deinem Benutzernamen zu schreiben.

Gast
Auf dieses Thema antworten...

×   Du hast formatierten Text eingefügt.   Formatierung jetzt entfernen

  Nur 75 Emojis sind erlaubt.

×   Dein Link wurde automatisch eingebettet.   Einbetten rückgängig machen und als Link darstellen

×   Dein vorheriger Inhalt wurde wiederhergestellt.   Editor leeren

×   Du kannst Bilder nicht direkt einfügen. Lade Bilder hoch oder lade sie von einer URL.


×
×
  • Neu erstellen...