Zum Inhalt springen
Qries Qries Qries Qries Qries Qries

Empfohlene Beiträge

  • Antworten 337
  • Erstellt
  • Letzte Antwort

Top-Benutzer in diesem Thema

Gönül Agrim Ankara

 

Selam olsun selam sana

Ilk gözagrim Ankara

Gönül agrim Ankara

 

Gözyaslarim sel olup

Nehirlerle birlessin.

 

Toroslar boyun büküp

Elmadag'a el etsin

 

Kizilirmak sasirsin

Mogan'a gönül versin

 

Olmasin mesafeler

Cografyalar birlessin

 

Sana ucsun hasretim

Bir kusun kanadinda

 

Bilsen nasil özledim

Gönül agrim Ankara

 

Kokun gelsin burnuma

Akdeniz sabahinda

 

Denizlerin dalgasi

Savursun beni sana

 

Bir damla cig olayim

Güllerinin üstünde

 

Sonra birak akayim

Kokun sinsin tenime

 

Sen de özlemissin beni

Aldim dün haberini

 

Kim diye sorma sakin

Ele vermem ismini

 

Ankara sensiz öksüz

Boynu bükük dediler

 

Bir yanin eksik kalmis

Melekler söylediler

Selam olsun selam sana

Ilk göz agrim Ankara

Gönül agrim Ankara...!

 

 

Mensure Öktem Sahin

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

Canin Olayim

Ugur Isilak

 

bende sevda yarasi

derdin dermani sende

bende bahtin karasi

askin fermani sende...

 

neyim var ise aldin

mechul bir derde saldin

varim yogum sen oldun

artik can yok bedende...

 

var ise bu can,

yoluna kurban,

hazirim her an...!

 

gel de, sana geleyim yâr...

ol de, senin olayim yâr...

sende beni bulayim yâr...

canin olayim.

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

GEL!

Necip Fazil Kisakürek

 

Yüzün bir sebepsiz korkuyla uçuk,

O gün basucuma karalarla gel!

Arkanda, çepçevre, kizil bir ufuk,

Tepende simsiyah kargalarla gel!

 

Elinden, dal gibi düserken ümit,

Ne bir hasret dinle, ne bir âh isit;

Bir yaprak ol, esen rüzgarlarla git,

Kirik bir tekne ol, dalgalarla gel!...

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

Kalb-i mecrûh dile geldigi zaman,

nagmeleri aglatir seni, duydugun an…

söyle ki; bülbül´ün terennümü bile kesilir…

cünkü bu hüzün nidalarina o da cân-i gönülden kulak verir…

    Kebuter*
     
    Gülzâr'ín içinde büyüyen,
    Gülün kiymetin ne bilsin?
     
    Merhamet nedir bilmeyen,
    Muhabbet'ten murâd ne bilsin?
     
    Is bu nefis kafesinde tutsak kebuter--
    felegin ahvâlini ne bilsin?
     
    Kanadí yara-bere her yaní mecrûh olmasa--
    Dostun kanadínín kíymetini ne bilsin?
     
    Her seyde O'nu göremeyen sâlik,
    Dostun derecâtíní ne bilsin?
     
    Kebuterin sözü cümleye,
    Yek'i bilir, baska ne bilsin?
     
    Kebuter'den murâd kemter**,
    Kemter'in zelil hâlini--
    Hak'tan gayrí kim bilsin?
     
    Ö.S. ©

* kebuter = güvercin

** kemter = aciz, garib, fakir

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

HIÇKIRIKLAR

Nurullah Genc

 

Saatler bitmiyor yapayalnizim

Gülmek istiyorum, gülemiyorum...

Sensiz olmak midir hep alinyazim?

Bilmek istiyorum, bilemiyorum...

 

Esirgedin nazli, hilal kasini

Harap ettin cicek kokan basini

Yüregime akan gözüm yasini

Silmek istiyorum, silemiyorum...

 

Sanki her sey efsaneydi, masaldi

Ayrilik ruhumu elimden aldi...

Gözlerim yollara takilip kaldi...

Gelmek istiyorum, gelemiyorum...

 

Gögüs germek için acilarima

Titreyislerime, sancilarima

Seni bir kez olsun avuçlarima

Almak istiyorum, alamiyorum...

 

Saçilan bir köpük olmak dilinde

Bogulmak saçinin ince telinde

Sir gibi sonsuza degin kalbinde

Kalmak istiyorum, kalamiyorum...

 

Unutuyor beni sirli gözlerin...

Içimde bir yara isliyor derin...

Kulaklarin, dudaklarin, ellerin

Olmak istiyorum, olamiyorum...

 

Bölerek uykunu rüyalarina

O kucak dolusu hülyalarina

Gece gündüz uçup aynalarina

Konmak istiyorum, konamiyorum...

 

Deli gibi asík olsa da güle

Kim acir çöllerde öten bülbüle?

Bir gün alev alev yanip da küle

Dönmek istiyorum, dönemiyorum...

 

Hiçkira hiçkira aglamaktansa

Basina karalar baglamaktansa

Bu yüregi her gün daglamaktansa

Ölmek istiyorum ölemiyorum...

 

***

iste, hic bir seyi beceremiyorum...

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

Göz Nurum

Ugur Isilak

 

Günesi verseler

Sevdamí yerseler

Yine de vazgeçmem

Dünyadan sürseler

 

Ben sensiz niderim

Sensizlik kederim

Ya sana can olur

Ya benden giderim

 

Bir ömür ararím

Degismez kararím

Sen varsan ben varím

Göz nurum

 

Ömrümün vârí

Gönlümün nârí

Gözümün nûru benim

Sen olmasan virân olur

Her aním her günüm.

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

Felâh (Namazim)

bir körün kaleminden ©

 

 

kalk, ey nefsim...

 

kalk ve gusl eyle bedenini, ruhunu...

mâ ile dirilt vücudunu...

o ki bazen nisyana düsüyor...

bir dünya telasi onu kapliyor...

 

ne kosar durursun ey nefsim?

Dur durak hic bilmezsin?

Kalbinin ezanini dinle hele bir saniye,

bak seni cagiriyor, kulum gel, diye

 

O ki seni felaha davet ediyor...

sen ki, ey nefsim, üseniyor...

 

sükran borcun yok mudur senin?

Gözün, ayagin, elin ve daha neler neler icin?

Cok acizsin, ey nefsim, ne kadar da cabuk unutursun?

Gün gelir sen de ölür, hesaba tutlursun.

 

Ahlar, vahlar günü gelip catmadan,

ne olur, etme, tövbe eyle, iste Rahmandan

O ki cok merhamet eden ve seni seven,

O ki seni senden iyi bilen.

 

Sen fânisin, bunu hatirla,

bak ne diyor Cenab-i Mevlâ:

 

„Ettâibûnel âbidûnel hamidûnes sâihûn,

essâihûner rakiûnes sacidûnel amirûn,

el-âmirûne bil ma´rûfi ven nâhûn anil münkeri,

vel hâfizûne li hududillah ve bessiril mu´minîn.“*

Sana mealini söyleyim ey nefsim,

dinle, ve al dersin:

 

„(Bunlar), tevbe, ibadet, hamd edenler,

oruc tutanlar, rükû, secde edenler

iyiligi emredip kötükten aliyonlar

ve Allah´in sinirlarini koruyanlar.

O müminleri müjdele!“

Gel, ey nefsim, katíl bu kafileye...

Niyaz eyle, yakar mevlâya,

katsin seni de bu muttakiler kervanina...!

 

Sende istemez misin büsrâya nail olasin?

sol kevserden kana kana icesin?

Efendiler efendisinin köskünde hizmetci olasin?

Öyle ise;

 

Bir Kitmir gibi sadik ol,

bir Eyyub gibi sabirli ol,

bir Yûsuf gibi hayâlí ol,

bir Ibrahim gibi halîl ol,

ol ki cenab-i erhamurrahiminin cemil olan cemali ile müserref ol!

 

Bu menzilin yolu cetindir,

bu patika mutlak engebelidir.

 

ilk engel de sensin, ey nefsim...!

 

lakin dizginleyecegim seni.

nar-i ateste yakmayacagim bu bedeni.

Cünkün Kalû Belâda söz vermisim

ve simdi sana emrediyorum ey nefsim:

 

hayya alas salah,

hayya alal felah,

qad qametis salatu

qad qametis salah...!

Allahu ekber, Allahu ekber!

Lâ ilahe illallah...!

 

--------------------------------------------------

* tevbe suresi, 112

 

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

Sevebilme Ihtimali

Yilmaz Erdogan

Soguk ve sehirlerarasi otobüslerde vazgeçtim çocuk olmaktan

Ve beslenme çantamda otlu peynir kokusuydu babam...

Ben seninle bir gün Veyselkarani'de haslama yeme ihtimalini sevdim.

Ilkokulun silgi kokan, tebesir lekeli yíllarínda

Ankara'da karbonmonoksit sonbaharlar yasanírdí o zaman

Özlemeye basladím herkesi...

Ve bu hasret öyle uzun sürdü ki, adam gibi hasretleri özlemeye basladím sonra...

Bizim Kemalettin Tugcularímíz vardí...

Bir de camlarín bugusuna yazí yazma imkaní...

Yumurta kokan arkadaslarla paylasílan kahverengi síralarda,

solculuk oynamaya basladík...

Ben doktor oluyordum sen hemsire, geri kalanlar kontrgerilla...

Kírmízí boyalarla umut ikliminde harfler yazílíyordu pütürlü duvarlara ve Türk Dil Kurumu'na inat bir Türkçeyle...

Agbilerimizden ögrendik, ''Ç'' harfinden orak-çekiç figürleri türetmeyi...

Ankara'ya usul usul karbonmonoksit yagiyordu...

Ve kapalí mekanlarda sevismeyi öneriyordu haber bültenleri.

Oysa Ankara'da hiç sevismedim ben.

Disiplin kurulunda tartísílan askím olmadí benim...

Sínífça gidilen pikniklerde kíçímíza batan platonik dikenleri saymazsak...

Ankara'ya usul usul kursun yagíyordu...

Ve belli bir saatten sonra sokaga çíkmamayí öneriyordu haber bültenleri.

Oysa hiç kursun yaram olmadí benim

Ve hiç bir mahkeme tutanagínda geçmedi adím

Çatísmalarín ortasínda sevimli bir çocuk yüzüydüm sadece

Sana siirler biriktiriyordum fen bilgisi defterimde, ama sen yoktun

Ben senin, beni sevebilme ihtimalini seviyordum, suni teneffüs saatlerinde

Okul servisi seni hep zamansíz, amansízca bir lojman griligine götürüyordu

Ben senin, benimle Tunalí Hilmi Caddesi'ne gelebilme ihtimalini seviyordum.

 

Ben senin, beni sevebilme ihtimalini seviyordum.

 

Yaz sícagí topraga çekiyor da tenimin çatlamaya hazír gevrekligini

Sonra otobüs oluyordum, kírík yarík yollarín çare bilmez sürgünü

Ne yana baksam dag ve deniz saníyordum

Mus ovasínín yalancí maviligini...

Otobüs oluyordum bir süre

Yanímízdan geçen kara trenlerle yarísíyordum, yanagím otobüs camínín garantisinde

Otobüs oluyordum.

Bir ülkeden bir iç ülkeye

Çocukluguma yaklastíkça büyüyordum.

Zap suyunun sesini basína koyuyordum sarkílarímín listesinin

Korkuyordum.

Sonra iniyordum otobüsten

Çarsídan bizim eve giden, ömrümün en uzun,

ömrümün en kísa, ömrümün en çocuk,

ömrümün en ihtiyar yolunu kosuyordum.

Çünkü sonunda annem oluyordum, babam kokuyordum sonunda...

Soguk ve sehirlerarasí otobüslerde vazgeçtim çocuk olmaktan

Ve beslenme çantamda otlu peynir kokusuydu babam

Ben seninle bir gün Van'daki bir kahvaltí salonunda,

Ben seninle sadece bilmek zorunda kalanlarín bildigi,

bir yol üstü lokantasínda,

Ben seninle, Agrí dagína mistik ve demli bir çay kívamínda bakan,

Dogubeyazít'ín herhangi bir toprak damínda,

Ben seninle herhangi bir insan elinin

terli cografyasínda olma ihtimalini sevdim.

 

Ben senin, beni sevebilme ihtimalini sevdim...!

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

GÖZLER

Nurullah Genc

 

Sende sevgidir zaman ve Leyla'dír...

Kulak ver, tükenmeyen âh-u zâríma, gözler

Ey, dikenli yollarí gökyüzüne baglayan

Bir hayali dilberin çehresinde parlayan

Mehtabím, gülümse de kalbimde gül büyüsün

Sen ki, güzel gözlerin belki en büyügüsün

Günes gibi, ufkumda dogup da yanan gözler

Ruhumun yagmurunu içip de kanan gözler...

 

Geceye mi çírpínís, gurbete mi bu hasret

Bitmeyen bir susuzluk ve sönmeyen hararet

Ortasínda kalmíssín; saçlarín darmadagín

Gülsenim, yíkílmadan saray gibi otagín

Hayatín sonbaharí kusatmadan rengini

Yitirmeden $u billur ve masmavi engini

Beni al kollarína, uyut sonsuza degin

Yüzümde dalgalansín o simsiyah etegin

Göreyim elmas gibi parlayan nakíslarí

Gönlümü çiçek çiçek sírlayan nakíslarí

 

Papatya bir simada sana taht kurmus Allah

Ne olur, üzme beni; çektigim her derin âh

Içimden bir parçayí koparíp götürüyor

Ve hicrân sis misali, her yanímí bürüyor

Mehtabím, yíldíz gibi süsle kâküllerini

Koklayayím kalbimde yeseren güllerini

Islanmís sinesine çekiver bir baharín

Uyandír sarkísíyla beni, kanaryalarín

Duaya kalksín elim, basím sükre uzansín

Sesim dudaklaríma mahpus iken, uyansín

Ve matem kuyusundan çekeyim ellerimi

Toplayayím yerlere düsmüs hayallerimi

Kapkaranlík dünyama bir ísík yakan gözler

Bana, benimmis gibi, ümitle bakan gözler...

 

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

HICRAN RÜZGARI

Nurullah Genc

 

Hicrân rüzgâríyím, iskence seli

Kusandím sevginin intizâríní...

Mecnun, yüregine saldígím deli

Bitmeyen bir askín ihtirâsíní...

 

Hicrân rüzgâríyím; alevden tahtím

Benligim hasretle büyüyen bebek...

Kerem'i Aslí'nín 'âh'ína yaktím

Kanatlarím ates saçan kelebek...

 

Hicrân rüzgâríyím; ellerim kanlí

Yagmur oldum, simsek gibi parladím...

Ferhat, dagí yaran bir delikanlí

Emrah'í Selvi'ye müptelâ kíldím...

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

IKI GÖZÜM IKI ÇESME

Nurullah Genc

 

 

sen gideli ardínda sadece hüzün

bir de ríhtímlarín sarkísí kaldí...

 

senin senden öte bir seyler oldugunu

biliyorum, ama aksam oluyor

ruhumu çöllere bírakíyorum...

 

iki gözüm iki çesme

bir sarhos kursunla kanatlarí kírílan

garip bir serçedir alínganlígím

 

biraz kum ve kelebek

bir de senin için geçtigin yerlerde damla damla

yüregime bulasan

topragín ah-u zâr kalíntílarí...

 

hala anlayamadím

bizi bizden ayíran ísírgan otlaríní...

sen orda, bulutlarín arasínda sessizce

ya da bilmem hangi sehrinde arzín

garip bir türkünün ardínda yürüyorsun...

benimse avuçlarínda

gözlerinden artakalan

bir kaç yesil renkli hayal denizi

 

iki gözüm iki çesme

neye yaníyorum, biliyor musun...?

birlestiremedik kalplerimizi...

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

YÂR O KI...

Necip Fazil Kisakürek

 

 

Falan, dagin ardinda;

Seslen, seslen, isitmez...

Filân, toprak altinda;

Gözyaslari diriltmez...

 

Neye vardin, vardin da?

Ufuk varmakla bitmez.

Bir sey göster kadinda,

Tilsimini eskitmez...!

Yâr o ki, hep yâdinda;

Eksilmez ve eskiltmez.

Murâdi murâdinda,

Seni birakip gitmez.

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

HOSGELDIN CAN

Halis Aydin

 

Hosgeldin can,

Hosgeldin umut

Adi hürriyet Soyadi sevgi

Yüregi sevda yagmurlari ile yikanmis

Dost, içten ve doga gibi huzur dolu

Ilik bir tebessüm gibi süzülür selami

Yüregimden içeri

Her sabah ayni cosku

Ayri bir umutla...

 

Yüregimde sevgisinin sarhoslugu

 

Hosgeldin can

Hosgeldin sevgi pinari

Dünyayi sevgi ile kurtaran kadin

Olmazsa olmazim

Sansasyon yaratan bir sinema afisi gibi

Herkesi kendine hayran birakan o ay yüzü

 

Ama biraz deli, biraz hirçin

Biraz mi, hem de zir

Ziroglu, zir deli

Sözünü budaktan sakinmayan

Zalime karsi bíçkín

Sevgiye dost

Hümanizm elçisi sanki

Dünyadan uzakta biryerlerden gönderilmis gibi...

 

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

ALIR DAĞLAR

Yusuf Hayaloglu

 

 

Baba bugün üsüyorum

Karda kaldím üsüyorum...

Anama deyin sícak bir çorba koysun

Üstümü ört baba üsüyorum...!

 

Behey babam dalmís babam

Sigarayí sarmís babam

Sapkasína hicran dökmüs

Kibrit gibi yanmís babam

 

Baba bugün alír daglar

Bu dert beni alír daglar...

Sehirlere sígmaz oldum

Fazla sürmez, alír daglar...

 

Baba bugün aglíyorum

Darda kaldím aglíyorum...

Dualarín üzerimden eksik etme

Içim yandí aglíyorum...

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

GÜL (YINE HÜZÜN)

Nurullah Genc

 

bitir bu iskenceyi, sende artík bana gül

dokundurma elini píhtílasan kana gül

bahçe bos; çesme kuru; nerde bostancíbasí

gelde feryâd ü figân etme bu hüsrâna gül

yíllarca yatagínda uyudum semenderin

çakallar yuvalandí bizim olan hana gül

unuttum gökkusagí altíndaki resmini

nice bühtan ettiler eski bir sultana gül

kâinat oluk oluk bosalírken içimden

yagmur damlasí bile olamadím sana gül...

 

uzandígím her hayal tutusturdu ömrümü

her yangínla yeni bir yangín düstü cana gül

ya öldür, yarasalar oksasín cesedimi

ya da terkedip gitme beni bu isyâna gül

dinle ki, en ölümcül sarkímí söylüyorum

daragací kurdular döndügüm her yana gül

nasíl sevisiyorsun kírkayakla, çíyanla...?

hani boyun bükmüstün ebedî fermana gül...

meger bir yanílgínín zinciriymis umudum

güvenimi yitirdim simdi her dermana gül.

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

Ben Sana Mecburum Bilemezsin...

Atilla Ýlhan (Ibrahim Sadri´nin de seslendirdigi güzel bir siir...)

 

Ben sana mecburum bilemezsin

Adýný mýh gibi aklýmda tutuyorum

Büyüdükçe büyüyor gözlerin

Ben sana mecburum bilemezsin

Ýçimi seninle ýsýtýyorum.

Aðaçlar sonbahara hazýrlanýyor

Bu þehir o eski Ýstanbul mudur

Karanlýkta bulutlar parçalanýyor

Sokak lambalarý birden yanýyor

Kaldýrýmlarda yaðmur kokusu

Ben sana mecburum sen yoksun.

 

Ölmek kimi zaman rezilce korkuludur

Ýnsan bir akþam üstü ansýzýn yorulur

Tutsak ustura aðzýnda yaþamaktan

Kimi zaman ellerini kýrar tutkusu

Bir kaç hayat çýkarýr yaþamasýndan

Hangi kapýyý çalsa kimi zaman

Arkasýnda yalnýzlýðýn hýnzýr uðultusu

 

Fatih'te yoksul bir gramafon çalýyor

Eski zamanlardan bir cuma çalýyor

Durup köþe baþýnda deliksiz dinlesem

Sana kullanýlmamýþ bir gök getirsem

Haftalar ellerimde ufalanýyor

Ne yapsam ne tutsam nereye gitsem

Ben sana mecburum sen yoksun.

 

Belki haziranda mavi benekli çocuksun

Ah seni bilmiyor kimseler bilmiyor

Bir þilep sýzýyor ýssýz gözlerinden

Belki Yeþilköy'de uçaða biniyorsun

Bütün ýslanmýþsýn tüylerin ürperiyor

Belki körsün kýrýlmýþsýn telaþ içindesin

Kötü rüzgar saçlarýný götürüyor

 

Ne vakit bir yaþamak düþünsem

Bu kurtlar sofrasýnda belki zor

Ayýpsýz fakat ellerimizi kirletmeden

Ne vakit bir yaþamak düþünsem

Sus deyip adýnla baþlýyorum

Ýçim sýra kýmýldýyor gizli denizlerin

Hayýr baþka türlü olmayacak

Ben sana mecburum bilemezsin.

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

GEÇÝYOR SULAR GÝBÝ...

Nurettin Durman

 

Geçiyor sular gibi akýp gidiyor zaman

Neye baksam biraz var biraz da yok gibidir

Ilýk bir esintidir býrakmýyor ki neden

Sevgiye susamýþ sanki yürek gibidir.

 

Ýþte Rumeli hisarý iþte dua tepesi

Orduyu hümayun saf saf olmuþ duada

Sultan Mehmed  Akþemseddin Molla Gürani

Duruyor uzaklarda kara yüzü bizansýn

Doðar gibi bulutlarýn ardýndan.

 

Kaptaný derya Barbaros Hayreddin Paþa

Baltaoðlu Süleyman bey

Donanmayý hümayun süzülürdü boðazdan

Çektiriler kalyonlar kadýrgalar

Fermanlarla atlýlar

Hürrem Sultan Safiye Sultan

Kösem Sultandýr devlet

Devþirme vezirlerin saltanat kavgalarý

Binaltýyüz savaþlarý celali isyanlarý.

 

Gidiyor aðýr aðýr köhne bir gemi gibi

Lalelerden kan damlýyor topraða

Yeniçeriler sipahiler nizamý cedid

Asakir-i Mansure-i Muhammediye

Namý diðer vakâyý hayriye

Tanzimat fermanlarý otuzbir mart falan

Bir oðlunuz olmuþtu zahir o zaman

Meclisi mebusan kanuni esasi telaþlarý.

 

Geçiyor sular gibi akýp gidiyor zaman

Kimlerdi ilmiklenirdi iplerle boðazlarýndan

Duruyor orta yerde Çanakkalede savaþ

Duruyor hâlâ harbi umumi acýsý

Aðýr yüklü gemiler ak köpüklü dalgalar

Geçiyor sular gibi akýp gidiyor zaman

Vapurlar kotralar sandallar

Olta balýkçýlarý martýlar baðrýþmalar

Ey kýrgýn yüreðim ey hüzünlü günüm

Denizin kenarýnda oturmuþum üzgünüm...  

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

HÝCRAN RÜZGARI

Nurullah Genc

Hicrân rüzgârýyým, iþkence seli

Kuþandým sevginin intizârýný

Mecnun, yüreðine saldýðým deli

Bitmeyen bir aþkýn ihtirâsýný

 

Hicrân rüzgârýyým; alevden tahtým

Benliðim hasretle büyüyen bebek

Kerem'i Aslý'nýn 'âh'ýna yaktým

Kanatlarým ateþ saçan kelebek

 

Hicrân rüzgârýyým; ellerim kanlý

Yaðmur oldum, þimþek gibi parladým

Ferhat, daðý yaran bir delikanlý

Emrah'ý Selvi'ye müptelâ kýldým...

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

UFUKLAR  

Yahya Kemal Beyatli

 

Rûh ufuksuz yaþamaz.

Daðlar ufkunda mehâbet,

Ova ufkunda huzur,

Deniz ufkunda tesellî duyulur.

Yalnýz onlarda bulur rûh ezelî lezzetini.

Bu ufuklar avutur rûhu saatlerce, fakat

Bir zaman sonra derinden duyulur yalnýzlýk.

Rûh arar kendine bir rûh ufku.

Manevi ufku pek engin ulu peygamberler

- Bahsin üstündedir onlar- lâkin

Hayli mes'ud idiler dünyâda;

Yaþýyorlardý havârileri, ashâbýyle;

Ne ufuklar! Ne güzel rûh imiþ onlar! Yârab!

 

Annemin na'þýný gördümdü;

Bakýyorken bana sabit ve donuk gözlerle,

Acýdan çýldýracaktým.

Aradan elli dokuz yýl geçti.

Âh o sâbit bakýþ el'an yaradýr kalbimde,

O yaþarken o semâvî, o gülümser gözler

Ne kadar engin ufuklardý bana;

Teneþir tahtasý üstünde o gün,

Bakmaz olmuþlardý artýk bu bizim dünyâya.

 

Yaþýyan her fânî

Yaþýyan rûh özler,

Her sýkýldýkça arar,

Dar hayâtýnda ya dost ufku, ya cânan ufku.

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

ÖZLEYEN  

Yahya Kemal Beyatli

 

Gönlümle oturdum da hüzünlendim o yerde,

Sen nerdesin, ey sevgili, yaz günleri nerde?

Daðlar aðarýrken konuþmuþtuk tepelerde,

Sen nerde o fecrin aðaran daðlarý nerde!

 

Akþam, güneþ artýk deniz ufkunda silindi,

Hulyâ gibi yalnýz gezinenler köye indi,

Ben kaldým, uzaklarda günün sesleri dindi,

Gönlümle, hayâlet gibi, ben kaldým o yerde...

 

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

Diyarlardan Diyarlara...

Uður Iþýlak

 

Ýnan bana ben deðilim, söyleten beni,

Atýlarak bir boþluða serilmiþim ben

Sýradan bir dert deðildir inleten beni,

Dostun býçak sözü ile vurulmuþum ben...

 

Diyarlardan diyarlara sürülmüþüm ben

Ruhum ile çarmýhlara gerilmiþim ben

 

Çile yüklü duygularda dara çekildim

Yemyeþil bir yaprak idim soldum döküldüm

Asýrlarca sökülmeyen köktüm söküldüm

Yalnýzlýðýn aðý ile örülmüþüm ben...

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

KENDÝSÝNE

Nurullah Genc

 

 

Sen ey þehrin yerlisi, cesur, karlý mühür

Sen ey inatçý kýskanç, alçak gönüllü ve hür

Karanlýk geceleri korkutsa da günahým

Kýzlar Kayasý gibi dikilip kaldý âhým

 

Sefere çýkanlarýn tatlý rüyâsý mýsýn

Rûhumun cellâdý mý, yoksa hülyâsý mýsýn

Konuþursun, sözlerin dâre çeker canýmý

Susarsýn, çâresizlik büyütür isyânýmý

 

Siyaha boyanýnca, kanatlanýr mý yürek

Hangi harfin baþýný bekliyor þimdi melek

 

Kasîde, hangi þehrin âþiyânýnda güzel

Bulutlu havalarda parlayan aydýr gazel

 

Yine mest, yine sarhoþ bahçendeki mumyalar

Canlanýyor taþlarýn kalbinde sardunyalar

 

Fildiþinden heykel mi taþýyorsun elinde

Yine bir raksýn mumu yanýyor gözlerinde

 

En hâkî denizini verdim sana ömrümün

Dilediðince yýkan sularýnda gönlümün

 

Sürmek mi istiyorsun masal arabasýný

Getireyim kapýna devlerin en hasýný

 

 

Ölümsüz meyvesini sundum hayal baðýnýn

Dehâsýnda bulmuþum seni yalnýzlýðýmýn

 

Celî bir kavis miydin, sokuldun yüreðime

Hattý hümayununla sultan oldun evime

 

Hendeseyi titretir endâmýn ley-ü nehâr

Bu aþký destan gibi yazýyor fýrtýnalar

 

 

Yüzündeki çizgiler kûfî midir sülüs mü

Aradýðýn define Ýrem mi Endülüs mü

 

Sen ey yardým sevenim, ruhumu derde saldýn

Yalnýzlýðým aðlarken gülenim, nerde kaldýn?

 

Azimli bir yüreðin yorgun kimyasýnda mý?

Sevda denklemlerinin memnû dünyasýnda mý?

 

Her pazartesi âhým kapýnda helâk olur

Her Cuma karanlýðýn kuþlarý leylâk olur

 

Kâþifin benim gülüm, görmediðin yine ben

Bilseydin sana benden bakaný görünmeden

Anlardýn; her macera tende rü´yet gibidir

Oysa sende gördüðüm, sana gurbet gibidir

 

Utangaç bir merhamet saklýyorsun sesinde

Sahraya dönüyorum baharýn ötesinde

 

Gizlice bir nikahtýr o arzuhal, o kâmet

Sensizlik, yollarýmda bir deðil, bin kýyamet

Bu tebessüm rüya mý, bu istifham uðru mu

Âh bir çoðaltabilsem yüreðinde ruhumu

 

Bilmezsin ayrýlýðýn aðý kokan dilini

Hâtýra býrak bana oyalý mendilini

Ege uygarlýðý çaðrýþtýran tarihin

Asya´nýn baðrý kadar muammalý ve derin

 

Arý sütü damlarken kaygan kirpiklerinden

Görünmez bir mürekkep akar iliklerinden

 

Yüreðin, âh yüreðin bir hüzün lâlesi mi

Masallar ülkesinde Zengibar kalesi mi

 

Kapýsýna bir türlü varamadým, a gülüm

Hudutlarýnda bile duramadým, a gülüm

Ýpeðimi elimden aldý pusathâneler

Bulamaz kaybedilen nûn´u rasathaneler

 

Hummalý bir kovanda bal yapan arý mýsýn

Hayatýmýn ansýzýn kopan damarý mýsýn

 

Paslandý buzdaðlarý ortasýnda çeliðim

Gözlerinden hatýra kaldý kekemeliðim

 

Kervanýnda kaybolan bir bezirgân gibiyim

Kaktüslerin diline düþen figân gibiyim

 

Her köþede bir meddâh anlatýyor âhýmý

Bilmiyor, kirpiðinden almýþým siyahýmý

 

Uðrunda, krallarýn bahtý solsaydý, gülüm

Amerika, yolunda kurban olsaydý, gülüm

 

Bir Kafkas figüründe bulurdum son izini

Efeler diyârýna çevirirdim yüzünü

 

Eþkýyâ vurgunudur seni benden ayýrmak

Çalýkuþunu yakan bir rüyayý haykýrmak

 

Gölgelere gecenin künhünü hatýrlatýr

Ayrýlýklar bazen de gölgeleri aðlatýr

 

Sükûnla savaþýyor hislerim kýyasýya

Sevdiðini bilirim uykuyu doyasýya

 

Süslenmek istiyorsan, ruhumu boynuna tak

Bu firûze özgürlük yalnýz senin olacak

 

Bastýðýn her hücremde otuz sekiz çizgi var

Baktýðým her duruþun muammalý bir duvar

 

Suskunluðun taþ gibi, gülüþün berrak deðil

Neden vivien kokar baharýn, leylâk deðil

 

Gözlerin bir zamanlar topraðýn sahibiydi

Bakýþlarýn bir tutam gül yapraðý gibiydi

 

Ýnsanlar kývranýrken ejderlerin aðýnda

Ceylan gibi yürürdün bir hayal sokaðýnda

 

Yine de, yokluðumun en þüpheli çaðýydýn

Tenhâlarda aðlayan bir okul kaçaðýydýn

 

Karanlýk korkutamaz gülüm seni, vururum

Kâtil yüzlü cinlerin karþýsýnda dururum

Yeter ki, o nâzenîn kalbin emir buyursun

Kâinat yýkýlsa da yüreðimde uyursun...!

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

SERSERÝ

Necip Fazil Kisakürek

 

Yeryüzünde yalnýz benim serseri,

Yeryüzünde yalnýz ben derbederim.

Herkesin dünyada varsa bir yeri,

Ben de bütün dünya benimdir derim.

 

Yýllarca gezdirdim hoyrat baþýmý,

Aradým bir ömür, arkadaþýmý.

Ölsem dikecek yok mezar taþýmý;

Halime ben bile hayret ederim.

 

Gönlüm ne dertlidir, ne de bahtiyar;

Ne kendisine yâr, ne kimseye yâr...

Bir rüya uðrunda ben diyâr diyâr,

Gölgemin peþinden yürür giderim...

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

Gadaný Alým

Ugur Isilak

 

yine kaynýyor kaným

seni arzular caným

topragýna kurbaným

kara sevdalým

bakýþýn zalým

sana gelen bana gelsin

gadaný alým

 

kayseri`de þaþtýn mý

aksaray`ý aþtýn mý

konyayý dolaþtýn mý

kara sevdalým

bakýþýn zalým

sana gelen bana gelsin

gadaný alým

 

kýrþehir`de ertaþým

niðde de çok sýrdaþým

ey sivaslý gardaþým

kara sevdalým

bakýþýn zalým

sana gelen bana gelsin

gadaný alým

 

severim sevgi haksa

yanar sana kim baksa

koçsar`lý mýsýn yoksa

kara sevdalým

bakýþýn zalým

sana gelen bana gelsin

gadaný alým

 

edirne`den kars`a dek

bu memleket tek yürek

yüzü aktýr gözü pek

kara sevdalým

bakýþýn zalým

sana gelen bana gelsin

gadaný alým

Link zu diesem Kommentar
Auf anderen Seiten teilen

Dein Kommentar

Du kannst jetzt schreiben und Dich später registrieren. Wenn Du ein Konto hast, melde Dich jetzt an, um unter Deinem Benutzernamen zu schreiben.

Gast
Auf dieses Thema antworten...

×   Du hast formatierten Text eingefügt.   Formatierung jetzt entfernen

  Nur 75 Emojis sind erlaubt.

×   Dein Link wurde automatisch eingebettet.   Einbetten rückgängig machen und als Link darstellen

×   Dein vorheriger Inhalt wurde wiederhergestellt.   Editor leeren

×   Du kannst Bilder nicht direkt einfügen. Lade Bilder hoch oder lade sie von einer URL.


×
×
  • Neu erstellen...